20.yüzyıl Sanatı

Examining the architectural actions, Turks that have founded many states throughout the history are observed to have maintained the transfer of their culture, which has been shaped with different dynamics such as regime, ethnic diversity, geography, religion and has followed a natural flow even though factors has changed from time to time, to the early 20 th century. The 20 th century of Turkish architecture has come to a point where it serves to the efforts of creating a new identity that has strayed from its natural line as a result of an ideological movement worldwide. Even though the movement that was expressed as the National Renaissance of Turkish architecture and demonstrated its impact on public buildings during its period has later been called National Style, given its starting point, architectural components and references, how accurate it is to be called national is open to debate. In this study, the First National Architectural Movement and the Second National Architectural Movement that have impact on the early 20 th century particularly is dealt with in terms of identity issues and ideological approaches of Neo-Classical Architecture in Turkey.

Öz

Meksika sanatını; kendi başına bir devinim olarak ele aldığımız, köklü tarihinden yola çıkarak 20. Yüzyıla kadar gelişim sürecindeki arayışlarını, kültürel ve devrimlerle süregelen sanatlarını, bağımsızlık tutkularıyla birleştirişini irdeliyoruz. Bir yandan da sanatlarını toplum alegorisi ile temellendiren Meksika halkının yaşam mücadelesi ile sanatçıya yansıyan tarafını keşfediyoruz.





Anahtar Kelimeler: Duvar Hareketi, Muralizm, Meksika Sanatı, 20.yüzyıl, Devrim, La ruptura (Rüptür)

English

Abstract


Based on the deep-rooted history of Mexican art as a movement in its own right, we examine the quest for development in the proces of development until the 20 th century, the continuation of the arts with cultural and revolutions and their integration with their passion for independence, On the other hand, we are exploring the side of the mexican people whose struggle with the art allegory is reflected in the artist.





Keywords: Mexican Muralism, Mexican’s Art, 20th Century, Revolution, La ruptura

Türk mûsikîsi, Osmanlı’nın son dönemlerinden başlayıp Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk yıllarına uzanan süreçte, resmî ya da gayrıresmî kurum ve toplulukların eğitim faaliyetleriyle yeni nesillere aktarılmıştır. Türkiye Cumhuriyeti’nin ilanından sonra 1926 yılında başta dönemin yegâne devlet konservatuvarı Dârülelhan olmak üzere resmî eğitim kurumlarından Türk mûsikîsi eğitiminin ilga edilmesi ve Cumhuriyet’in yeni tesis edilen mekteplerinde yalnızca Batı mûsikîsi temelli bir eğitim sisteminin uygun görülmesi, Türk mûsikîsi eğitiminde resmî bir himaye eksikliği yaratmıştır. Bu tarihten sonra 1976 yılında İstanbul Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı’nın (İTMDK) kuruluşuna kadar yaşanan mektepleşme süreci birçok gelişmeye sahne olmuştur. Bu 50 yıllık zaman diliminde resmî himayeden yoksun kalan Türk mûsikîsi eğitimi, bu süreçte çeşitli mûsikî cemiyetleri, özel meşkhaneler, tekkeler ve radyo içi eğitim gibi alternatif kanallarla sağlanmıştır. İTMDK kurulduktan sonra devlet kurumlarında yeniden verilmeye başlanan Türk mûsikîsi eğitimi, Cumhuriyet tarihinde Türk mûsikîsi eğitimi adına ilk kez tecrübe edilen bu sürecin birtakım başka zorluklarını ortaya çıkarmıştır. Çalışmamızda, 20. yüzyılda yaşanan bu gelişmeler dört ayrı bölümde işlenmiştir. Bütün bu gelişmeler, TBMM ve Cumhuriyet Senatosu tutanakları, gazeteler, mecmualar, röportajlar gibi tarihî vesikalar aracılığıyla ele alınmıştır. Her bölümün sonunda, çalışma içinde işlenen gelişmelerden yola çıkılarak ilgili dönemde mektepleşme sürecinde karşılaşılan zorluklar, subjektif tespitler de dahil edilmek suretiyle
ortaya koyulmuştur. Bu çalışmanın amacı, 20. yüzyılda Türk mûsikîsi eğitiminin geçirdiği evreleri, başta resmî himaye ve mektepleşme sürecini temel alarak olay örgüsü hâlinde ortaya koyup ileride yapılacak olan çalışmalara ışık tutmaktır.