Academia.eduAcademia.edu

Nidâî-i Ankaravî’nin Risâle-i Tarikat-ı Nidâî Adlı Eseri

2019, Abant İzzet Baysal Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi

Abstract

İslam medeniyeti dâhilinde şekillenen ve Türk İslam Edebiyatı'na kaynaklık eden ilimlerin en önemlilerinden birisi tasavvuftur. Varlık ve mahiyeti ile insan-âlem-Tanrı münasebetleri tasavvufun temel konularından olmakla beraber nefsin hususiyetleri ve nefis tezkiyesi de bu ilim dâhilinde sıklıkla ele alınan meselelerdendir. Bu bağlamda mutasavvıflar nefsi mertebeler halinde izah etmeye çalışmışlar ve bu hususta atvar-ı seb'a olarak da adlandırılan mensur/manzum eserler telif etmişlerdir. Bu gelenek çerçevesinde eser kaleme alan müelliflerden birisi de XVI. asırda yaşamış olan Nidâî-i Ankaravî'dir. Hekimlik yönü ile ön plana çıkan Nidâî'nin nefsin mertebelerini ele aldığı eseri Risâle-i Tarikat-ı Nidâî'dir. Çalışmada öncelikle müellifin hayatı, eserleri ve tasavvufî yönü hakkında genel bilgiler verilecek, akabinde Risâle-i Tarikat-ı Nidâî'nin muhteva incelemesi yapılacaktır. Son olarak ise eserin transkripsiyonlu metni verilecektir. Neticede Mevlevî-meşrep bir hekim/şair olan Nidâî'nin Risâle'sinden hareketle nefsin mahiyeti, mertebeleri ve tezkiye metodları hakkındaki görüşlerinin ortaya konulması amaçlanmaktadır.

Key takeaways

  • Nefsanî tarikatlara mahsus nefis terbiyesi metotlarına göre nefs-i emmâreden başlamak suretiyle her nefis mertebesinde esmâü'l-hüsnâdan bir isim zikredilmekte ve böylece son mertebe olarak kabul edilen nefs-i kâmileye ulaşılarak seyr u sülük da denilen manevî yolculuk nihayete ermektedir.
  • Risâle'de giriş kısmı ile beraber Sıfat-ı Nefs-i Emmâre, Sıfat-ı Nefs-i Levvâme, Sıfat-ı Nefs-i Mülheme, Sıfat-ı Nefs-i Mutmainne, Sıfat-ı Nefs-i Râziye, Sıfat-ı Nefs-i Marziyye ve Sıfat-ı Nefs-i Sitte olarak adlandırılan kısımlara yer verilmiştir.
  • Nefis mertebelerinin en aşağısında nefs-i emmâre yer almaktadır.
  • Buna göre rıza, teslimiyet, ihlas ve ibadetler hususunda titizlik nefs-i râziyeye mahsus sıfatlardır.
  • Bazıları ise gayret gösterdikleri takdirde bu mertebede kalmaz, bir üst basamak olan nefs-i marziyyeye ulaşırlar.