Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2013
…
7 pages
1 file
Özet Dokuma ve çözgülü örme proseslerinde verimliliği ve mamullerin kalitesini etkileyen önemli faktörlerden biri kullanılan leventlerin sarım yapısının kalitesidir. Levendin sarım yapısı sarım yoğunluğu, yoğunluğun dağılımı, iplik uzunluğu ve levendin yüzünün biçimi ile karakterize edilmektedir. Bu faktörler levendin kullanımı sırasında çözülen iplilerin gerilimini ve kopuşları önemli derecede etkilemektedir. Boyama için hazırlanan çözgü leventlerinde ise bu hususlar ipliklerin boyanma kalitesinin düşürülmesine sebebiyet vermektedir. Levendin sarım yapısı ise levent oluşumu koşulları ile belirlenir. Şimdiye kadarki yapılan çalışmalarda ipliklerin levende sarılma işlemindeki bazı hususlar, özellikle sarılmanın başlangıcında levent yapısının oluşumu yeterli seviyede incelenememiştir.Bu çalışmada, ipliklerin mevcut yöntemle levende bağlanması durumunda levent oluşumu araştırılmış ve sarım yapısının iyileştirilmesine yönelik öneriler sunulmuştur. Abstract One of the important factors a...
ELİT TEKVANDOCULARDA DURUMLUK VE SÜREKLİ KAYGININ ARAŞTIRILMASI
Özet Amaç: Bu araştırmada, Tekvandocuların müsabaka öncesi durumluk ve sürekli kaygı düzeylerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Yöntem: Araştırmanın örneklemini 748 tekvandocu oluşturmaktadır. Araştırmada kişisel bilgi formu ile Spielberger’in Sürekli-Durumluk Kaygı Envanteri kullanılmıştır. İstatistiksel işlemlerde t testi, tek yönlü varyans analizi ve LSD testleri kullanılmıştır. Bulgular ve tartışma: Araştırmada Tekvandocuların durumluk kaygı düzey erkeklerde 62,83 ve kadınlarda 63,61 iken süreklilik kaygı düzeyi ise erkeklerde 35,50 ve kadınlarda 35,38 puan ortalamasında oldukları tespit edilmiştir. Cinsiyete göre durumluk kaygı puanları arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlıdır (p<0,05). Eğitim durumuna göre süreklilik puanlarında bir farklılık bulunmazken durumluk puanlarında fark olması anlamlıdır (p<0,05). Spor yaşına göre süreklik kaygı puanlarında anlamlı farklılık varken (p<0,05), durumluk kaygı puanlarında anlamlı bir farklılık bulunmamıştır (p>0,05). Sonuç: Tekvandocularda müsabakalar öncesi durumluk kaygı düzeylerinin yüksek ve süreklilik kaygı düzeylerinin ise düşük düzeyde olduğu tespit edilmiştir. Tekvandoculara durumluk kaygıyı azaltıcı çalışmalar yapılmalıdır. Abstract Objective: The aim of this study was to determine of state and trait anxiety levels of the Taekwondo athletes. Method: The sample of the study was 748 Taekwondo athletes. In this study, Spielberger State-Trait Anxiety Inventory STAI subject. The t-test, one-way analysis of variance and LSD tests were used for statistical procedures. Results and Discussion: In the study, it was found that the state anxiety level was 62,83 in males and 63,61 point in females while the trait anxiety level was 35,50 in males and 35,38 point in females. The difference between the state anxiety scores and gender was statistically significant (p <0.05). There is no difference in trait anxiety scores according to education level but it is significant that there is a difference in state scores (p <0.05). There was a significant difference in trait anxiety scores according to sports age (p <0.05), but no significant difference was found in state anxiety scores (p> 0.05). Conclusion: It was found that state anxiety levels were higher and trait anxiety levels were lower before the games. Studies should be done to reduce the state anxiety.
2005
ÖZET Ekonomik olarak gelişmiş olan ülkelerin üretim sistemleri incelendiğinde otomasyon teknolojilerinin etkin bir şekilde kullanıldığı görülmektedir. Otomasyon sisteminin önemli bir parçası olan endüstriyel robot kolların önemi her geçen gün artmaktadır. Üretim sistemlerini robot teknolojisi ile donatan ülkeler diğer ülkelere rekabet şansı tanımamaktadırlar. Ekonomik rekabet gücümüzü artırabilmek için, üretim sistemlerimizi dünyada gelişmekte olan teknoloji ile donatmamız gerekmektedir. Üretim sistemlerinde son zamanlarda yaygınlaşmaya başlayan robotların tanıtılıp ülkemizdeki üretim sistemlerine adapte edilmesi gerekir. Bu amaçla bu yazıda endüstriyel robotlar hakkında genel bilgi verilmiştir. Anahtar kelimeler: Robot Kolu, Endüstriyel Otomasyon 1-Giriş Teknolojinin çok hızlı bir şekilde gelişme kaydettiği günümüzde, teknolojinin getirmiş olduğu bu yenilikler insan hayatının bir parçası olmuştur. Bu yeniliklerden insanları haberdar etme ve yenilikleri insanlara sunma bir zorunlulu...
Sahip olduğu değerleri, öz kaynakları, gelişmiş sosyal sermayesi, coğrafî konumu ve özellikle köklü kültürel mirasıyla Yalvaç, farklı potansiyelleriyle benzer diğer yerleşim yerlerinden ayrışan bir kenttir. Bu kitap, tarih öncesi çağlardan bu yana çeşitli medeniyetlere de ev sahipliği yapmış kadim bir yerleşim yeri olan Yalvaç hakkındaki bilimsel araştırmaları kayıt altına almak amacıyla hazırlanmıştır. Eser, kentin birçok alandaki değişim ve gelişiminin izlerini sürmeye çalışmakla beraber potansiyeli hakkında da önerilerde bulunmaktadır. Çeşitli disiplinlerden araştırmacıların değerli birikim ve katkılarıyla meydana gelen kitaptaki çalışmaların künyeleri şöyledir: - Hatice Özcan, “Şehir Markalaşması Bağlamında Yalvaç’ın Değerleri” - Elif Cemre Çolak, “Sürdürülebilir Kentleşme Kapsamında Sakin Şehir Yalvaç” - Arda Atmaca, “Dünden Bugüne Yalvaç Müzesi ve Bazı Çağdaş Öneriler” - Erhan Özkan, “Kent Müzeciliği Üzerine Bir Değerlendirme: Geleneksel Yalvaç Evleri” - Bülent Özgül, “Yerleşim Yeri ve Siyasi Kültür Özellikleri Bakımından Yalvaç’ta Genel ve Yerel Seçimlerde Siyasi Tercihler ve Seçmen Davranışı (1982-2019)” - Durmuş Karaman, “Millî Mücadele Dönemi’nde Yalvaç” Adnan Selman, “Yalvaç’ta Boş Zaman Etkinliklerine Çınaraltı Üzerinden Sosyolojik Bir Yaklaşım” - Derya Balcı ve Fatma Handân Giray, “Yalvaç Ekmeği Kalkınma Modelinin Teorik Çerçevesi” - Zehra Albay ve Bedia Şimşek, “Yalvaç’ta Süt ve Süt Ürünleri” - Seda Tözüm Akgül, “Yalvaç’ın Su Kaynakları Üzerine Bazı Tespit ve Öneriler” - N. Damla Yılmaz Usta ve Serdar Mayda, “Isparta Karasal Neojeni Yüzey Araştırması 2019 Yılı Çalışmaları: Yalvaç Omurgalı Fosil Yatakları ve Yeni Bulgulara İlişkin Ön Bilgiler” - Meriç Pehlivan, “Ahlâk Felsefesi Penceresinden Yalvaç’ın Yaşam Pratikleri Üzerine Bir Değerlendirme” - Ahmet Akgül, “Yalvaç Hakkındaki Lisansüstü Tezler Üzerine Bir Bibliyografya Denemesi” - Ömer Kürşad Tüfekci ve Leyla Akbaş, “Yalvaç’ın E-Ticaret, E-İşletme ve E-Pazarlama Bakış Açısını Geliştirmeye Yönelik Bir Değerlendirme” - Leyla Akbaş ve Ömer Kürşad Tüfekci, “Yalvaç’ın Ticari Potansiyeli ve Elektronik Ticaret Avantajının Değerlendirilmesi Üzerine Öneriler” - Bülent Okumuş, “Yalvaç’ta Yaşayan Süreksiz Tarım İşçilerinin Türk Sosyal Güvenlik Sistemi Kapsamında Değerlendirilmesi” - Zübeyde Şahin, “Yalvaç Derisinin Ebru Sanatı ile Buluşması” - İsmail Güneş, “Arşivlerde Kalmış Bir Girişimcilik Hikâyesi: Yalvaç Osmanlı Elektrik ve Emtia Anonim Şirketi” - Murat Kodaloğlu, “Yalvaç Oto Tamir Esnafının Sorunları ve İş Güvenliği Açısından Bazı Öneriler”
Dijital İletişimde Güncel Çalışmalar, 2024
Değişim ve dönüşüm denildiğinde istisnasız pek çok kişinin ilk aklına gelen sözdür yukarıda verilen söz. Zira geçmişten günümüze değişmeyen tek şeyin aslında yine değişimin kendisi olduğu görülmüştür. Yüz yılı aşkın geçişmişi bulunan halkla ilişkiler çalışmalarında zamana ayak uydurabilmek adına ilgili süreçte birçok gelişime ve değişime tanıklık edilmiştir. Bilindiği üzere ilk iletişim yollarından birisi mağara duvarına çizilen resimler olurken, zamanla yaşamın gereklilikleri ile birlikte iletişim biçimleri de değişmiştir. Söz konusu dönüşümün yaşanmasında fitili ateşleyen ise teknolojideki akıl almaz gelişmeler olmuştur. Bu çalışmada teknolojinin gelişmesiyle birlikte halkla ilişkiler alanındaki değişim ve dönüşümlere yer verilmiştir. Halkla ilişkiler kavramının kısa bir tarihçesi ve tanımı yapıldıktan sonra dijital halkla ilişkilere değinilmiştir. Bu anlamda teknolojinin gelişimi ile birlikte varlık gösteren dijital halkla ilişkiler denildiğinde ne anlaşıldığı, geleneksel ve dijital halkla ilişkiler karşılaştırması ve ilgili durumun nasıl bir süreçten geçtiğine ilişkin literatür özeti yapılmıştır.
Pamukkale University Journal of Social Sciences Institute, 2023
Toplumsal belleğin oluşumuna söylemleriyle katkı sunan ve kültürün taşıyıcısı konumunda olan belgesel film gelişim çizgisi içerisinde devinimsel niteliğiyle dikkat çekmektedir. Gerçeği etik paradigmalar çerçevesinde estetik duyumlarla yorumlayan belgesel filmin serüveninde bu devinimselliği tetikleyen en önemli motivasyon ise, sinema sanatının bir ifade aracı olarak teknolojinin imkanlarını yakından takip etmesidir. Dolayısıyla sosyo-ekonomik ve politik konjonktür kadar teknolojik ilerlemeler de belgesel film tarihinde kilit rol oynamaktadır. Belgesel filmin yapım aşamasındaki en önemli aygıtlarından kabul edilen kamera ve ses teknolojisinin zaman içerisinde dijitalleşmesi, yapım sonrası aşamasının en etkin araçlarından olan kurgu tekniğinin bilgisayar teknolojisiyle bambaşka bir boyuta bürünmesi belgesel film yapımını derinden etkileyen öncül teknolojik girişimler arasındadır. Teknoloji yalnızca belgeselin üretim mantığını etkilememiş aynı zamanda belgesel filmin doğuşundan bu yana elzem olan izleyiciye ulaşma şekillerini de -televizyon, bilgisayar, internet ve son olarak dijital film/dizi platformlarıyladönüşüme uğratmıştır. Bu bağlamda, çalışmanın temel amacı belgesel film tarihindeki bu kırılmaları açığa çıkartarak teknolojik gelişmeler çerçevesinde değişen ve dönüşen belgesel film yaklaşımlarını incelemek ve tüm bu teknik ilerlemelerin belgesel filmin anlatım dili ve estetiği üzerinde nasıl bir dönüşüme yol açtığını değerlendirmektir. Belgesel filmde bu teknik girişimlerin ardından ortaya çıkan yeni belgesel dilinin artalanıyla ilgili ulusal literatürde kısıtlı çalışmanın olması bu çalışmanın yapılmasını zaruri kılmıştır. Belgesel film alanındaki söz konusu bu yaklaşımların özetlenmesinin yanı sıra sistematik bir şekilde derlenmesi ve bir senteze ulaşılması çalışmanın literatüre sunacağı katkıların başında gelmektedir.
Akademik Araştırmalar ve Çalışmalar Dergisi , 2020
İnovasyon 2000’li yıllarla birlikte iş dünyasını etkisi altına alan ve önemli kavramlardan biri olarak popüler hale gelen, alan yazında oldukça çok çalışılmış ve halen de çalışılmaya devam edilen bir kavram olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu çalışmanın amacı, inovasyon konusunda Türkiye’de hazırlanmış lisansüstü tez çalışmalarını inceleyerek bu alanda yapılan çalışmaların durum tespitini yapmaktır. Yüksek Öğretim Kurumu’nun tez merkezinde bulunan 399 tez çalışması araştırmanın örneklemini oluşturmaktadır. Araştırma kapsamında yer alan tezler; yayınlandığı yıl, hazırlandığı üniversite, bağlı olduğu enstitü, ana bilim dalı, bilim dalı, tezin türü ve konunun ilişkilendirildiği diğer konular gibi boyutlar üzerinden incelenmiştir. Verilerin analizinde nicel araştırma yöntemlerinden biri olan “içerik analizi” tekniği kullanılmıştır. Analiz sonucuna göre, inovasyon konusuyla ilgili yapılan tezlerde özellikle 2014 yılından sonra artış olduğu görülmüştür. İncelenen tezlerin çoğunun işletme alanında yoğunlaştığı ve diğer bölümlerde sınırlı sayıda kaldığı tespit edilmiştir. Ayrıca inovasyonun birçok farklı konuyla ilişkilendirildiği görülmüş ve konunun özel sektör başta olmak üzere eğitim, sağlık ve hizmet sektörü gibi birçok sektörde ele alındığı sonucuna ulaşılmıştır. Türkiye’de bu çalışmalar çok olmakla birlikte tüm alanlarda yapılmış yeterli seviyede çalışma bulunmamaktadır. Gelecek çalışmalarda farklı alanlarda yapılan çalışmalar ile birlikte inovasyon kavramının tüm alanlarda yaygınlaşarak etkisinin artacağı düşünülmektedir.
ÖZET Tüketici davranışı karmaşık ve değişken bir yapıya sahiptir. Tüketicilerin söyledikleri ve gerçekte yaptıkları davranışlar farklılık göstermektedir. Dolayısıyla tüketici davranışına yönelik yürütülen araştırmalarda davranışın temelinde yatan nedenleri anlamak daha duyarlı ve kapsamlı araştırma yöntemlerinin kullanılmasını gerektirmektedir. Bu bağlamda son yıllarda tüketici davranışına yönelik araştırmalarda alternatif bir teknik olarak etnografik araştırmaların kullanılmaya başlandığı görülmektedir. Etnografik araştırma antropolojik temelli bir araştırma yöntemidir ve insan davranışını doğrudan, oluştuğu ve geliştiği sosyal çevre içerisinde ele almaktadır. Bu nedenle tüketici davranışına yönelik esnek, zengin ve kapsamlı çıkarımlar sağlamaktadır. Bu çalışmada etnografik araştırmaların yapıları, özellikleri ve uygulama yöntemleri detaylı olarak incelenmekte ve pazarlama alanında kullanımları örnek uygulamalar çerçevesinde ortaya konmaktadır. ABSTRACT Consumer behaviour has a complex and dynamic structure. There is a difference between " what people say " and " what people do in fact ". Therefore to fully understand the reasons behind the behaviour requires more sensitive and comprehensive researches to be conducted. In that scope, it is seen that in the consumer behaviour researches, ethnographic research has gained acceptance in the past decade. Ethnographic research has its roots in antropology, and examines the behaviour directly within the social context it occurs and developes. So that it produces flexible and rich findings for the consumer behaviour. In that study, the structure, the characterstics and the application techniques of the ethnographic research are described and its applications in marketing are discussed.
Fen Bilimleri Enstitüsü, 2013
Tez çalışması süresince, her türlü desteğini ve heyecanını hiç eksik etmeyen değerli danışmanım Hüseyin Kahvecioğlu'na; eğitim hayatım boyunca yardımlarını hiç bir zaman esirgemeyen annem Gürbüz Hiz'e ve ağabeyim Aytek Hiz'e; çalışmamın ilk aşamasından son aşamasına kadar her türlü yaratıcı destekte bulunan ve saha çalışmalarında beni yalnız bırakmayan Beril Sezen'e; tez yazım aşamasında değerli kütüphanesini benimle paylaşarak destek olan Okay Gökmen'e; çalışmamın konusu ile her zaman heyecan duyarak beni teşvik eden ve birçok yönde çalışmama yön veren fikirleri ile Doğa Erten'e;çalışmamın ilk aşamalarında benimle beraber heyecanlanan Nursev Irmak'a; teslim sürecinde benden desteğini esirgemeyen İrem Gümüşoğlu'na; ve tüm diğer arkadaşlarıma çok teşekkür ederim.
Bilginin temel üretim ve güç faktörü olduğu enformasyon çağı, getirdiği önemli yeniliklerin beraberinde gündelik yaşamda da birçok değişimin gerçekleşmesine sebep olmuştur. Bu çağın en önemli kaynağı olan bilginin işlenmesi, dönüştürülmesi, saklanması, korunması, iletilmesi ve erişilmesi ile ilgilenen bilişim teknolojisi (BT) bir yandan bilgi toplumunu yapılandırırken diğer yandan da ortaya yeni etik sorunların çıkmasına sebep olmaktadır. İletişimin ve etkileşimin hayati bir önem taşıdığı günümüzde bireylerin, grupların veya kurumların kendi içlerinde ve birbirleri arasında etik açıdan sorunların meydana gelmesi toplumsal ilişkilerin gelişmesinin önünde büyük bir engel olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu çalışmanın amacı bilişim teknolojilerinin gündelik yaşam üzerindeki etkilerinin ve ortaya çıkardığı etik sorunların belirlenmesi ardından bunların analizlerinin yapılmasıdır.
Ulusal Bilim ve Teknoloji Politika ve Stratejisi
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
The Academic Searches on Kashshāf Commentary: A Survey on the Literature, 2018
YAPAY ZEKÂ VE İSLÂM, 2024
TRANSİST ULUSLARARASI İSTANBUL ULAŞIM KONGRESİ BİLDİRİLER KİTABI, 2016
Yaklaşım Dergisi, 2021
2008
Zeitschrift für die Welt der Türken, 2021
SAVUNMA KAYNAKLARININ PLANLANMASI VE YÖNETİMİ, 2021