Sinema ve Dizi Filmlerde Kültür ve Mekân Algısının Turizme Etkisi

II. Uluslararası Kent Araştırmaları Kongresi, 2016

Besides the artistic impacts on people, movies create important interaction space with reaching abilities to the masses in the global audience. This interaction space created by the movies causes flows between production codes and consumption codes in terms of landscape architecture. These flows are from the global to the local. They activate people’s landscape fancies, choices and behaviors sometimes in mass. One of massive human behavior fed by these flows is mass tourism. Mass tourism is very important behavior of middle class and done for the purpose of “see”. Movie induced tourism has an important role in culture economy. The effects of movies in culture economy and visual culture are seen as an promotion in today’s economic policy. This tool is used to increase the brand value of cities, to keep them live in popular culture and to offer a variety of desires. The process is continued by local administrators. They invite “world famous” directors and production firms to film their landscapes. The local administrators, whose surplus values of the movies and want their cities a “brand city” like Istanbul administrators, want making same strategy for their locals. They want to promote their spaces. Local administrators activate not only consumption codes but also production codes of visual culture created by the movies. Various landscape images in these movies are copied like Hobbit Houses in Paşabahçe picnic area in the city center of Sivas (Turkey). The purposes of this study are determining the position of movie induced tourism and the role of landscapes in global economy. In this context, movies which have important place in movie induced tourism are determined, and than landscapes in these movies are analysed. As a result of this study, landscapes in these movies generally rural landscapes and they have unique natural, cultural and historical values, not imagined and branding previously.

Journal of Travel and Tourism Research, 2019

Zekâ kavramının bileşenlerinden biri olan kültürel zekâ, bireylerin etkileşimde bulunduğu kültürlerin gereklerine göre davranışlarını anlayabilme, farklı kültürlerden bireylerle etkili bir şekilde iletişime girebilme ve kültürel farklılıklara uyum sağlayabilme kapasitesidir. Profesyonel turist rehberlerinin mesleklerini başarılı bir şekilde yapabilmeleri ve farklı kültürlerle kaliteli iletişim kurma becerileri kültürel zekâ düzeyleri ile doğrudan ilişkilidir. Bu bağlamda; profesyonel turist rehberlerinin kültürel zekâ seviyelerinin mesleğe bakış açıları ve meslekte kalma eğilimleri üzerinde bir etkisinin olup olmadığı, bu araştırmanın temel sorusunu oluşturmaktadır. Ayrıca profesyonel turist rehberlerinin tanımlayıcı verilerine göre kültürel zekâ seviyelerinde ve meslekte kalma eğilimlerinde bir farklılık bulunup bulunmadığı da bir diğer araştırma sorusu olarak ele alınmıştır. Araştırmada nicel yöntemlerden anket tekniğine başvurulmuştur ve Ang vd. (2007) tarafından geliştirilen "kültürel zekâ ölçeği", mesleğe bakış açısı ve meslekte kalma eğiliminin ölçülmesi için ise Çatı ve Bilgin'in (2013) çalışmalarında kullandıkları ölçek ve tanımlayıcı soruların yer aldığı anket 188 turist rehberine uygulanmıştır. Araştırma sonucunda turist rehberlerinin kültürel zekâ düzeyleri ve meslekte kalma eğilimi arasında anlamlı düzeyde bir korelasyon bulunmuş olmakla beraber bu korelasyonun sınırlı olduğu gözlenmiştir. Turist rehberlerinin kültürel zekâ düzeylerinin

Kültürel Coğrafya, 2024

Coğrafi ortamın kültür oluşumu üzerindeki etkisi ve kültürün coğrafi mekânın şekillenmesindeki rolü The effect of geographical environment on cultural formation and the role of culture in shaping geographical place.

Finans Ekonomi ve Sosyal Araştırmalar Dergisi

Bu çalışmanın amacı Türkiye de konaklama sektöründe dizginleyici kültürde duygusal emek ve kültürel duyarlılığın önemi ve etkilerini incelemektir. Literatüre Minkov and Hofstede (2010) tarafından yakın zamanda hoşgürü-kısıtlama adı verilen yeni bir kültürel boyut eklenmiştir. Bu boyut özellikle turizm ve konaklama sektörüne daha uygundur. Bu bağlamada çalışmanın amacı kültürel bir boyut olarak hoşgörü-sınırlamanın turizm ve konaklama sektörü çalışanlarının duygusal emeği ve kültürlerarası duyarlılıkları üzerindeki etkisini araştırmaktır. Genel olarak, Türk kültürü hoşgörü kültüründen ziyade nispeten dizginleyici bir kültür olarak sınıflandırılabilir. Araştırma verileri, konaklama alanında, Edremit bölgesi, Burhaniye ilçesinde faaliyet gösteren 6 farklı otelden 117 otel çalışanından anket yöntemiyle toplanmıştır. Anketlerden elde edilen veriler, frekans, güvenilirlik, değişkenlerin dağılımının normalliği araştırılmıştır. İstatistiksel karşılaştırmalarda normal dağılım gösteren değişkenler için; Bağımsız örneklemler T-testi ve tek yönlü varyans analizi, Pearson korelasyon testi, çoklu doğrusal regresyon analizleri hesaplanarak değerlendirilmiştir. Araştırma bulguları, duygusal emek ve kültürel duyarlılık ve boyutları arasında anlamlı ilişki olduğunu göstermiştir. Çalışmada duygusal emek stratejisi ile ilişkilendirilen kültürel duyarlılık hizmet sektörü açısından her ne kadar önemli olsa da bu alanda çalışma eksiği olduğu görülmektedir. Araştırma kapsamında, konaklama alanında çalışanları ve gelecekteki araştırmalar için bazı teorik ve pratik uygulamalar tartışılmıştır.

Son yıllarda televizyon dizilerinin büyük rağbet görmesi ve izleyicilerinin bu dizilerin çekildiği yöreleri ziyaret etme istekleri, yeni destinasyonların oluşmasına olanak sağlayabilmektedir. Öte yandan, bu dizilerin özellikle kırsal yörelerdeki turizm hareketlerine yönelik yapacağı etki, bölgenin imajı ve kalkınması açısından birçok fayda sağlayıp, bu yöreyi turistik bir çekim merkezi haline getirebilmektedir. Bu çalışma, televizyon dizilerinin turizm için potansiyel bir ziyaretçi çekim noktası olabilecek küçük yerleşim birimlerinin tanıtımı ile ekonomik, sosyal, kültürel ve çevresel yapısı üzerindeki etkisini araştırmayı amaçlamaktadır. Araştırma alanı olarak, 2013-2014 yılları içerisinde, Sevdaluk dizisi nedeniyle popüler bir çekim merkezi haline gelen Rize İli’nin Çamlıhemşin ilçesi Şenyuva Köyü seçilmiştir. Çalışmada, Sevdaluk dizisinin ulusal bir kanalda TV dizisi olarak ekranlarda gösterilmesinin ardından, Şenyuva Köyü’nde turizm hareketliliği yaratıp yaratmadığı üzerinde durulmuştur. Çalışmanın temel amacı, Şenyuva Köyü’nde çekimleri gerçekleştirilmiş olan söz konusu dizinin, bu yörenin turizm hareketleri üzerindeki olumlu ve olumsuz etkilerini bölge halkı ile yapılacak mülakat çalışması sonucunda değerlendirmektir. Araştırmanın varsayımları, dizi çekiminin yapıldığı ve konunun geçtiği yöreye turist akışının artacağı veya azalacağı yönündedir. Bu kapsamda araştırmanın sonucunda elde edilen bulguların varsayımları doğrular nitelikte olduğu tespit edilmiştir. Anahtar Kelimeler: turizm, televizyon dizisi, Sevdaluk, Şenyuva köyü, Rize.

2018

Yabanci dil ogretiminde kelimelerin ve dilbilgisi yapilarinin ogretimi, dilin tum yonleriyle ogrenilmesi icin yeterli degildir. Dil, yasayan bir varliktir; o dili kullanan insanlarin urettikleriyle gelecege aktarilir. Bir toplulugun urettigi maddi- manevi tum ogeleri yani kulturu, dil hem olusturur hem de aktarir. Yabanci dil ogretiminde gorsel- isitsel ogelerin kullanimi ogretimin basarisini etkileyen bir unsurdur. Teknolojinin gelismesi ile gorsel- isitsel ogeler zenginlesmistir. Televizyon, dil ogretiminde kullanilan bu ogelerden biridir. Televizyonda yayinlanan diziler, Turkiye’nin taninmasi icin bir adim olmustur. Insanlar dizi izlemek icin Turkce kurslarina gider olmuslardir. Turk dizileri Turkcenin ogrenilmesi icin bir baslangic noktasi olmustur. Bu calismanin amaci her gecen yil izleyici sayisini arttiran Turk dizilerinde yer alan kulturel ogeleri tespit etmektir. Calismaya, Sakarya Universitesi Turk Dili Ogretimi Uygulama ve Arastirma Merkezi’nde 2017- 2018 egitim- ogretim ...

Sabah Ülkesi, Nisan 2023

Turizm Sektöründe İletişim: Kavram, Uygulama ve Öneriler, 2022

Özet Turizm ekonomiden, çevreden ve sosyo-kültürel yapıdan etkilenen/etkileyen önemli bir olgudur. Bu ilişkiler doğrultusunda turizmin, modern anlamda ilk ortaya çıktığı günden bugüne yaşanan birçok olaydan etkilenerek farklı paradigmal değişimler yaşadığı bilinmektedir. Turizm-teknoloji ilişkileri son yirmi yılda daha fazla konuşulmaya başlamış, postmodern turizm dönemine geçişte başrolü oynamıştır. Özellikle internet ve internet tabanlı teknolojiler yerel halk ve turistler tarafından turizm faaliyetlerinde yoğun ve yaratıcı bir şekilde kullanılmaya başlarken bu durum modern turizm faaliyetlerinden postmodern turizm faaliyetlerine bir diğer deyişle klasik-geleneksel turizm endüstrisinden yeni turizm ağına geçişi beraberinde getirmiştir. Amaç: Çalışmada turizmin değişimini, teknoloji ile ilişkilerini sistematik ve kapsamlı bir şekilde irdelemek bu süreçte kültür, kültürel miras ve kültürel turizmin nasıl etkilendiğini ortaya koymak amaçlanmaktadır. Kültürel turizmin seçilmesindeki en temel gerekçelerden birini turizmin 3. kuşağı olarak değerlendirilen, turizm-yaratıcılık-kültür ilişkilerinden doğan yaratıcı turizmin kültürel turizme tepki olarak ortaya çıkışı ve bu durumun kültürel turizmin evrilmesine neden olması oluşturmaktadır. Öte yandan kültürel turizmin temel özelliklerinden kaynaklanan, diğer turistik çekiciliklerle kıyaslama olanağı sunmayan yapısı önemli bir rekabet avantajı yaratmaktadır. Özellikle kültür-kültür mirası-kültürel turizm ilişkileri öncelikle kültürün kendi içinde değişen-dönüşen anlamları, toplumsal değişmeler, uzakları yakın yapan teknolojiler, ulusal-ulus aşırı koruma ve planlama yaklaşımları, turizmin değişen uygulama ve içerikleri, kültürel turizm-teknoloji ilişkilerinin mekana yansımaları da konuya ilginin artmasına neden olmuştur. Yöntem: Bu bağlamda turizm olgusunun, farklı dönemler itibariyle yaşadığı değişimler analitik yöntemle incelenmeye çalışılmıştır. Çalışmada mevcut ulusal ve uluslararası turizm literatüründen yararlanılarak turizm paradigmasının ve kültürel turizmin süreç içinde geçirdiği değişim, teknoloji ile ilişkilendirilerek ele alınmaya çalışılmıştır. Ancak turizmin ve kültürün dinamik ve çok boyutlu olması, ekonomik, teknolojik, siyasal, bilimsel ve toplumsal değişimlerden etkilenmesi konunun kurgulanmasında bir takım sıkıntılara neden olmuştur. Turizm coğrafyası perspektifi ile ele alınan çalışmada yalnızca teknolojiyi soyutlayıp anlatmak çok ta kolay olmamıştır. Bu nedenle bildiride teknolojinin yoğun kullanıldığı, teknoloji ile doğrudan ilişkilerin somut olarak görüldüğü gelişmelerden söz edilmeye çalışılmıştır. Bulgular: Teknolojik gelişmeler, tüm üretim biçimlerini ve toplumu etkilediği gibi turizmi arz ve talep açısından da şekillendirmektedir. Özellikle internet ve internet teknolojileri, Web1.0 -Web2.0’ın gelişmesi, akıllı telefon uygulamaları, sosyal medya ilişkileri turizmi ve kültürel turizmi içerik ve uygulama olarak değiştirmeye başlamıştır. Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de bu değişimleri görmek mümkündür. Turizm evrilirken kültürel turizm de geleneksel (tarihi yerler-müzeler-örenyerleri ziyareti) yapısından sıyrılarak yerel kültür ürünlerini deneyimleme istekleri ile karşımıza çıkmaya başlamıştır. Bu durum yeni turizm eğilimlerinin dikkate alınarak turizm stratejilerinin geliştirilmesini zorunlu kılmaktadır. Anahtar kelimeler: Post modern turizm, kültürel turizm, kültür, teknoloji, turizm coğrafyası.

2015

Bir konaklama isletmesinin, farkli kulturlere mensup turistlere etkili bir sekilde hitap edebilmesi, tuketici tatminini belirleyen onemli bir unsurdur. Turistlerin konaklamalarindan tatmin olarak, tekrar ayni konaklama isletmelerini tercih etmeleri veya cevresindekilere onermeleri, hem konaklama isletmelerinin kârini artacaktir hem de bu durum ulke ekonomisine olumlu katki saglayacaktir. Bu calismada, farkli kulture mensup turistlerin konaklama isletmesi tercihleri ve konaklama isletmelerinden beklentileri arasinda farklilik olup olmadigi arastirilmis ve tuketici tatmininin saglanabilmesi icin konaklama isletmesinde sunulmasi gereken hizmetler belirlenmeye calisilmistir. Arastirma yaklasimi olarak, tanimlayici arastirma modelinden; veri toplama teknigi olarak da yuz yuze anket uygulama yonteminden faydalanilmistir. Yapilan analizler neticesinde; bireyci kulture mensup turistlerin tek basina seyahatleri esnasinda en fazla “5 yildizli”, toplumcularin ise “3 yildizli” otelleri; bireyci...

Yousef, D.A. (2000). Organizational commitment and job satisfaction as predictors of attitudes toward organizational change in a non-western setting.

2005

... Kültürün bozulmamış hali gerçek çekim nedenini oluşturmaktadır. Oysa, turizmin gelişim surecinde pek çok destinasyonda kültürün pazarlanması ko-nusunda tek tipleşme ve sıradanlaşma görülmekte-dir (Göksan 1978). ... Zafer Öter - Osman N. Özdoğan ...

Aegean Geographical Journal, 2006

Geography explores human-nature relations from different perspectives and it is closely related to tourism and culture. Culture reflects differences in natural environment, it influences and is influenced by natural environment. As a result of occurrence of different cultures in different natural environments, people demand to experience in different cultural environments and this leads tourism development of recreational demand. Visualization possibilities of geographical data which is collected via observations, interview and questionnaires as maps, images, figures and graphics make geographical studies more attractive. In other words, it is one of the most important advantages of geography that touristic or cultural regions and values or touristic attractions can be shown by some maps and figures instead of long texts. To attract notice to the relation of geography, tourism and culture in tourism geography studies and to the role of geographers in tourism studies in general is main purpose of this study. Especially, the contributions of geographers in tourism geography and cultural tourism literature played an important role in shaping this study.

Uluslararası Türk Dünyası Turizm Araştırmaları Dergisi

Bu çalışmada şaman ritüellerinin kültür ve etkinlik turizmi bağlamında incelenmesi amaçlanmaktadır. Milenyumla birlikte turizm endüstrisi ve buna bağlı olarak uluslararası seyahat hareketleri artmıştır. Bu artışın en önemli kaynağı ise istekleri sürekli değişen dinamik bir talebin olmasıdır. Destinasyonlar uygun arz kaynaklarını oluşturarak bu dinamik talebe cevap vermeye çalışmaktadır. Dünyanın küreselleşme süreciyle birlikte entegre olup standardize bir görüntü alması eski, geleneksel ve otantik olan değerlere yönelik merakı ve ilgiyi arttırmıştır. Bu kapsamda eski, geleneksel ve otantik bir inanç sisteminin uygulamalarını içeren şaman ritüellerinin de turizm faaliyetlerinin önemli bir kaynağı haline geldiği söylenebilir. Kavramsal incelemeye dayanan bu çalışmanın sonuçlarına göre, Şamanik turizm diye bir kavramın varlığı söz konusudur. Bu turizm çeşidinde turistler aldıkları bazı maddelerin etkisiyle halüsinasyon haline girerek şaman ile birlikte ritüellerin bir parçası haline gelmektedir. Bununla birlikte kültürel temsil yönü güçlü olan şaman ritüellerinin birer aktivite olarak turistler tarafından izlendiği örnekleri de mevcuttur. Bu yöntemin dünya genelinde yaygınlık kazanacağı tahmin edilmektedir.