Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2019, 4th International Symposium on Innovative Approaches in Social, Human and Administrative Sciences Proceedings
…
4 pages
1 file
Özet –Matematik soyut kavramları fazla olan bir bilim dalıdır. Matematiğin bu özelliği nedeniyle zor sıkıcı bir çalışma alanı olduğu düşüncesi yaygındır. Bu alanda çalışmalar devam etmektedir. Bu çalışmalardan biride matematik eğitim programlarıdır. Özellikle ilkokula yönelik olarak yeni matematik eğitim programlarının tanıtılması önem arz etmektedir. Bu çalışmanın amacı ihtiyaç bulunana matematik eğitimi programlarından Mathazone programını inceleyerek tanıtmaktır; Mathazone matematiği bir yaşam ve düşünme biçimine dönüştüren, matematik alt yapılı programdır. Program sayesinde erken yaşta beyin 'problem çözme' odaklı şekillenerek, hayatının içinde oluşan problemlere bağışıklık kazanma şansına sahip olabilir. Hikâye ve oyun tabanlı olduğundan hayatın problemlerini deneyimleme, problem ile karşı karşıya kalıp tecrübe edinme, ihtiyaç karşısında matematik kavramlarını merak edip araştırmaya yönelme, farklı seviye gruplarındaki çocukların bir arada aynı probleme çözüm bularak so...
DergiPark (Istanbul University), 2022
Bu çalışma, Türkiye'de bulanan müzelerin sanal gerçeklik uygulamalarını kullanarak geçmiş yıllarda kullanılan matematiği incelemek ve bu matematiği öğrencilere aktarmak amacıyla yapılmıştır. Özellikle salgın döneminde kültürel bir etkinlik olarak öne çıkan çıkan sanal müzeler, bu çalışmada matematik ile geçmiş arasında bağlantı kurmak için bir köprü oluşturmuştur. Araştırmada nitel araştıma yöntemlerinden özel durum çalışması kullanılmıştır. Araştırmada detaylı bilgiler elde etmek amacıyla uygulama öncesi ve sonrası katılımcılarla görüşme yapılmıştır. Araştırmada gönüllü olan 25 yedinci sınıf öğrencisi katılımcı olarak yer almıştır. İlk aşamada araştırmacılar geçmişteki matematik üzerine araştırmalar yapmış ardından sanal müze keşifleri yaparak rotalar belirlemişlerdir. Bu rotalar matematiğin farklı kullanım alanları (ticaret, mimari, süsleme vb.) düşünülerek İstanbul Pera Müzesi, İzmir Efes Müzesi, Efes Ören Yeri, Mersin Arkeoloji Müzesi ve Gaziantep Zeugma Müzesi olarak seçilmiştir. Sonraki aşamada uygulamaya geçilerek katılımcılar ile sanal müzelerde matematiksel yolculuğa çıkılmıştır. Araştırmacılar gezi esnasında keşfettikleri, inceledikleri kısımları katılımcılara aktararak rehberlik etmişlerdir. Katılımcılarla yapılan görüşmelerde elde edilen verilerin analizinde ise betimsel analiz tekniği kullanılmıştır. Yapılan analizler sonucunda daha önceden katılımcıların %44'ünün hiç müzeye gitmediği, yaklaşık %72'sinin ise hiç sanal müze ziyareti yapmadığı anlaşılmıştır. Ayrıca öğrencilerin müzelerde matematiğin bulunamayacağına dair düşüncelerinin olduğu da saptanmıştır. Sanal müze gezileri sonrasında öğrencilerin çoğu kendilerinde geçmişteki matematik hakkında farkındalık oluştuğunu ifade etmiştir. Katılımcıların %80'i yapılan çalışmanın matematik dersine olumlu katkıda bulunduğunu dile getirmiştir. Katılımcıların tamamının matematik ile müze ilişkisini ortaya koyan etkinliklerden hoşlandıkları ortaya çıkmıştır. Sonuç olarak bu araştırmanın, okul dışı öğrenme ortamı olarak sanal müzelerin matematik dersiyle ilişkilendirilmesine yönelik araştırmalara katkı sağlayacağı düşünülmüştür.
Matematik dersi öğretim programı konuları sekiz yılda işlenecek şekilde düzenlenmiştir.
2019
Matematiksel olarak ustun zekâli ve yetenekli ogrenciler, ihtiyaclari soz konusu oldugunda siniftaki diger ogrencilerden farklidirlar. Bu yuzden onlarin ilgi ve ogrenme profillerine uygun programlarin gelistirilip uygulanmasi gerekir. Bu amacla, ustun zekâli ve yetenekli ogrenciler icin hazirlanmis farklilastirilmis bir matematik ogretim programinin ogrencilerin akademik benlikleri uzerindeki etkisini incelemek bu arastirmanin amacini olusturmaktadir. Arastirmada veri toplama araci olarak; “Akademik Benlik Olcegi” kullanilmistir. Kontrol Gruplu On test Son test Deneysel Desen kullanilarak yapilan calismanin orneklemi, 12 deney ve 12 kontrol grubu olmak uzere toplam 24 besinci sinif ustun zekâli ve yetenekli ogrenciden olusmaktadir. Arastirmanin sonucunda, hazirlanan farklilastirilmis bir matematik ogretim programinin ustun zekâli ve yetenekli ogrencilerin akademik benliklerini artirdigi bulunmustur.
Bu araştırmanın amacı, yazma etkinlikleri kullanılarak yürütülen matematik derslerinin değerlendirilmesidir. Araştırma, 2004Araştırma, -2005 bahar yarıyılı süresince 27 kişiden oluşan bir 6. sınıfta 10 haftada tamamlanmıştır. Dersler araştırmacı öğretmen tarafından geleneksel öğretimin içerisinde çeşitli yazma etkinliklerinin kullanılmasıyla yürütülmüştür. Derslerden sonra öğretmen sınıfta geçen olayları ve gözlediği durumları özetlediği günlükler tutmuştur. Araştırmanın bulguları, öğrencilerin yazdıklarının toplandığı dosyaların ve öğretmenin tuttuğu günlüklerin incelenmesi ile elde edilmiştir. Yapılan çalışma sonucunda, yazma uygulaması esnasında bütün öğrencilerin konu ile ilgili verilen soruyu veya dersin sonunda yazdırılan günlükleri öğretmen ve arkadaşları ile etkileşime girerek yaptıklarından sınıf içindeki matematiksel iletişimin arttığı tespit edilmiştir. Ayrıca, yazma uygulamasının, öğretmeni zamanla kavram öğretimine yönelttiği belirlenmiştir. Öğretmenlere yapılacak hizmet içi ve hizmet öncesi kurslar ile yazma uygulamasının sınıf ortamında kullanımına ilişkin örnekler verilerek ve bu uygulamanın kullanımı teşvik edilerek verimlilikleri arttırılabilir.
Uludağ Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi
Okulda öğrenilen matematiği gerçek yaşama aktarabilme, matematiksel bilgiyi yaşamda kullanabilme ihtiyacı, matematik okuryazarlığı deyimini ön plana çıkarmıştır. Bu ihtiyacın karşılanması okullarda matematik okuryazarı öğrenciler yetiştirmek ve öğretimi bu şekilde planlamakla mümkündür. Bu doğrultudan hareketle bu çalışmada, matematik öğretiminde matematik okuryazarlığını süreç içinde geliştirme amacıyla tasarlanan ve Çift Odaklı Öğretim adı verilen bir öğretim modelinin tanıtılması amaçlanmaktadır. Tasarım tabanlı bir araştırma projesinden elde edilen verilere dayanarak yapılandırılan bu modelde öğretim, matematiksel kavram ve genellemelere ulaşma ve bunları derinleştirme ve pekiştirme üzerine yoğunlaşmaktadır. Çalışmada, modelin içeriği, dayandığı öğrenme kuramları ve örnek bir ders planı üzerinde derse yansıması tüm yönleriyle açıklanmıştır. Modelin varlığına duyulan ihtiyaç, uygulanabilirliği ve başarı potansiyeli literatür ışığında tartışılmıştır.
DergiPark (Istanbul University), 2017
Bu çalışma, okul öncesi eğitim kurumlarında görev yapan öğretmenlerin programda matematik eğitimini planlama ve uygulama durumlarını incelemek amacıyla yapılmıştır. Araştırmanın evrenini Türkiye'de okul öncesi eğitim kurumlarında görev yapan öğretmenler oluşturmuştur. Araştırmanın çalışma grubuna ulaşılabilir örneklemden 165 öğretmen dahil edilmiştir. Araştırmada genel tarama modeli kullanılmıştır. Veri toplama aracı olarak öğretmenlere ilişkin genel bilgileri toplamak amacıyla "Genel Bilgi Formu" ve Amerika'da Building Blocks projesi kapsamında Clements ve Sarama (2000/2014) tarafından geliştirilen ve araştırmacılar tarafından formun orijinali temel alınarak geçerlik çalışması yapılan "Okul Öncesi Programda Matematik Eğitimi Değerlendirme Öğretmen Formu" kullanılmıştır. Araştırmanın amacı doğrultusunda elde edilen verilerin analizinde; frekans ve yüzde dağılımları kullanılmış olup araştırma bulguları alan yazınla ilişkilendirilerek tartışılmıştır.
Abstract The purpose of this article is twofold: We first try do reveal the points of view displayed in the programs of education of mathematics used in our country concerning the mathematical objects as stated in scope of the philosophy of mathematics. We then hope to offer a solution to some of the troubles encountered in the education of mathematics. With this purpose in mind we critically evaluate the approaches to knowledge of the behaviorist education method which has been used in our country for many years and the constructivist education method which has been in operation in our country since 2005. Then we assess the points of view of these aforementioned methods to mathematical objects keeping various conceptions concerning mathematical objects in contemporary philosophy of mathematics in mind. We reach the conclusion that, in the determination of proper educational methods, the standpoint of merely pedagogical approaches is far from adequate and the philosophical grounds of them must be taken into consideration.
Kastamonu eğitim dergisi, 2012
Bu araştırmanın amacı, kırsalda matematik eğitiminde çoklu zeka uygulamalarına yönelik öğretmen görüşleri ile öğrencilerin çoklu zeka alanlarını karşılaştırmaktır. Araştırma yöntemi betimsel olup nicel ve nitel araştırma yöntemlerinin bir arada değerlendirildiği karma model kullanılmıştır. Nicel bölümün evrenini Türkiye genelinde kırsalda öğrenim gören ilköğretim öğrencileri oluştururken, örneklemi tabakalı örnekleme yöntemiyle yedi coğrafi bölgeden seçilen illerin kırsalında öğrenim gören 521 öğrenci oluşturmaktadır. Nitel bölümün çalışma grubunu ise örneklemi oluşturan öğrencileri okutan 7 matematik öğretmeni oluşturmaktadır. Verilerin toplanması aşamasında öğrencilerin zeka alanlarının gelişmişlik düzeylerini belirlemek amacıyla "Çoklu Zeka Envanteri" kullanılmıştır. Öğretmen görüşlerini ortaya çıkarmak amacıyla araştırmacılar tarafından hazırlanan görüşme formu kullanılmıştır. Toplanan verilerin analizinde nicel veriler için betimsel istatistikten, nitel veriler için ise içerik analizinden yararlanılmıştır. Araştırma sonucunda öğretmenlerin derslerde en çok üzerinde durduğu zeka alanları ile öğrencilerin gelişmiş zeka alanlarının genel olarak paralellik gösterdiği belirlenmiştir. Elde edilen bulgular ışığında kırsalda matematik eğitiminde çoklu zeka uygulamalarının geliştirilmesine yönelik öneriler sunulmuştur.
ÖZET: Matematikle tanışma doğumla başlamaktadır. Bebeklikte nesne devamlılığının kazanılmaya ve basit düzeyde neden-sonuç ilişkilerinin anlaşılmaya başlaması matematik gelişiminde temel kabul edilmektedir. Yaşla birlikte deneyimlerin ve diğer alanlardaki yeterliliklerin artması matematik gelişiminde yeni aşamaları oluşturmaktadır. Okulöncesi dönemi tamamladığında çocuk, okul matematiği için gerekli olan birçok temel matematiksel beceriyi kazanmış olacaktır. Okulöncesi dönemde çocuklar problem çözme, sonuç çıkarma, bağlantılar kurma ve matematik dilini kullanmayı içeren matematiksel düşünceyi geliştirebilir, şekil, sayı ve işlemler, ölçüm ile mekanda konum becerilerini temel düzeyde kazanabilir. Ayrıca basit veri toplama ve değerlendirmeyi içeren grafikler hazırlayabilir. Okulöncesi çocuklarının tüm bu becerileri kazanabilmesi uygun planlama, malzeme ve stratejilerin kullanılmasına ve matematiğe günlük yaşamın bir parçası olarak bakılarak günlük yaşamda etkin yer verilmesine bağlıdır. Okulöncesi çocukları için uygun matematik etkinlikleri planlamada çocukların matematiksel beceri seviyelerinin belirlenmesi, bireysel ayrılıklara özen gösterilmesi, etkin öğrenme modellerinin kullanılması, uygun materyal ve teknolojilerin kullanımı ve aile katılımı dikkat edilmesi gereken önemli noktalardır.
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
Ataturk Universitesi Kazım Karabekir Egitim Fakultesi Dergisi, 2008
Uluslararası Türk eğitim bilimleri dergisi, 2022
Abant İzzet Baysal Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi
The Journal of Academic Social Science Studies, 2013
Fen Bilimleri ve Matematik Eğitimi
TürkBilmat-4, 2019
Küreselleşen dünyada eğitim, 2017
Necatibey Eğitim Fakültesi Elektronik Fen ve Matematik Eğitimi Dergisi, 2019
Milli Eğitim Bakanlığı / YEĞİTEK D.S.İ., 2023
Adiyaman University Journal of Social Sciences, 2013
DergiPark (Istanbul University), 2016
Journal of Qualitative Research in Education, 2014