Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2021, OPUS Uluslararası Toplum Araştırmaları Dergisi
Genel olarak gelişmemiş ülkelerden gelişmiş ülkelere doğru yapılan uluslararası göçler ekonomik, sosyal ve siyasal birtakım sorunları da beraberinde getirmiştir. Türkiye'nin hem göç alan hem de göç veren bir ülke olması, göçlerin yarattığı bu olumsuz etkilerin odağı haline gelmesine neden olmaktadır. Araştırmanın örneklemi uluslararası göç niteliği taşıması bakımından önemlidir. Araştırmanın konusu, Türkiye ile ABD'deki New Jersey Eyaleti'nin Paterson Bölgesi' arasındaki çift yönlü göç hareketidir. Araştırmanın amacı; Türkiye'den ABD'deki New Jersey Eyaleti'nin Paterson Bölgesi'ne göç eden bireylerin, göç etmesindeki temel belirleyici faktörleri ve tersine göç etme eğilimlerinin analiz edilmesidir. Araştırmada nicel yöntem kullanılmış; bu sebeple Türkiye'den göç eden 142 gönüllü katılımcıya 2017 yılında internet üzerinden ve birebir olmak üzere anket çalışması uygulanmıştır. Elde edilen bulgulara göre; eğitim amacı ile göç eden, eğitim düzeyi ve gelir seviyesi yüksek olan bireylerin, ayrıca nitelikli işlerde çalışanların büyük bölümünün Türkiye'ye dönmeyi düşünmediği veya kararsız oldukları sonucuna ulaşılmıştır. Ekonomik amaçla göç eden, eğitim düzeyi lise seviyesinde olan, gelir seviyesi düşük olan ve niteliksiz işlerde çalışan bireylerin büyük bir kısmının ise Türkiye'ye geri dönme düşüncesine sahip oldukları belirlenmiştir.
2019
06.03.2018 tarihli ve 30352 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Yükseköğretim Kanunu İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” ile 18.06.2018 tarihli “Lisansüstü Tezlerin Elektronik Ortamda Toplanması, Düzenlenmesi ve Erişime Açılmasına İlişkin Yönerge” gereğince tam metin erişime açılmıştır.Bu çalışmanın amacı, Tarihsel süreç içerisinde Türkiye'den ABD'ye göç eden Türk göçmenlerinin işgücü piyasasınındaki konumunu ve sorunları tespit etmektir. Çalışma, ABD'nin New Jersey Eyaleti'nin Paterson Bölgesi'nde yaşayan Türk göçmenlerine, internet üzerinden veya birebir olmak üzere 142 kişiye uygulanmıştır. Araştırmada nicel araştırma yöntemi kullanılmıştır. Bu yöntemle, Türklerin ABD'deki işgücü piyasasındaki rolünü ve sorunlarını tespit etmek için bölgenin yapısına uygun işgücü parametreleri ve demografik parametreler belirlenmiştir. Bu parametreler ışığında hazırlanan orijinal anket yöntemi ile veriler toplanmış, elde edile...
Fırat Üniversitesi Uluslararası İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, 2020
Migration has a long history that can go back to the beginning of human history. As the needs of people differ, migration emerges as a process of pursuing these needs. Although migration has a history as old as human history, it is a social phenomenon that takes place in different forms depending on different social, economic and cultural reasons. Migration can also be defined as the changes made by individuals or groups to achieve better living conditions. Natural disasters, famines and wars can load new meanings and contents, unlike migration. In addition to searching for better living conditions, access to safe areas, access to food enough to survive, find housing to accommodate may become evident in migration. Migration is first and foremost a displacement movement, but it is also nourishing a social process that enables the emergence of new cultural, social, economic and political processes. However, the economic, social, cultural and technological development of societies added different dimensions to the migration and migration process. In this respect, migration requires a multi-faceted assessment. However, it is not possible to fit all of these aspects in one study. Turkey to Syria's civil war and migration is mostly a transit country. However, immigration Syria with war, to head for Turkey has become a social phenomenon seems difficult. Therefore, Turkey's aim of our study with an overview of the migration story is get Syria to discuss the specifics of the policy on migration. The aim of our study, along with an overview of Turkey's migration story is to handle the details of the policy on immigration Syria. This study is structured by examining the literature review, document analysis, observation and statistical data.
Göç, Göç Yönetimi ve Türkiye, 2020
2017
Suriye’de yasanan ic savas ortami nedeniyle, cok sayida Suriye vatandasinin Turkiye’ye goc etmek zorunda kalarak gecici siginmaci statusuyle Turkiye’de yasamaya baslamasi ile siginmaci-gocmen sorunuyla bas basa kalan Turkiye; bu konuda politika uretmekte zorlanmistir. Uc milyonu asan Suriyeliler insani yasam olanaklarindan yararlanmak acisindan beklenen standartlara kavusturulamamis, uluslararasi toplumun gerekli destegi vermemesi nedeniyle de goc sorunlarinin cozumunde, zamana yayilan onemli aksakliklarla karsilasilmistir. Gocmenlerin yaklasik %90’indan cogunun siginmaci kamplari disinda kontrolsuz ve denetimsiz bicimde sinir kentlerine ve buyuk sehirlere dagilmasiyla birlikte ekonomik, siyasi, sosyal ve guvenlik sorunlarinin yasandigi gorulmektedir. Ileriki gunlerde gocmenlerden kaynakli guvenlik sorunlarinin artacagi, vatandaslar ve gocmenler arasindaki gerginliklerin ve catismalarin tirmanacagi, gocmenlerin yasa disi sektorlere dagilarak mafyalasma ve ekonomik sorunlara yol acac...
Süleyman Demirel Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, 2018
Türkiye'de iç göçler Cumhuriyet tarihi açısından oldukça tanıdıktır. Ülkemizdeki göç hareketleri 1940'lı yıllarda başlamış, 1950'den sonra ise özellikle ulaşım imkânlarının iyileştirilmesiyle 1960'a kadar ülkemizin göç tarihinde önemli bir süreç yaşanmıştır. Bunda ülkemizin benimsediği politikaların liberal eğilim göstererek sanayileşme hamlelerini başlatmasının, istihdam olanakları yaratmasının payı büyüktür. Bu yıllarda köylerin nüfusu azalırken, kentlerdeki nüfus giderek fazlalaşmıştır. 1960'tan sonraki yıllarda meydana gelen iç göçlerde kentlerin nüfus fazlalığından dolayı birtakım sorunlarla karşılaştığı dönemdir. Şehirlerin kalabalıklaşmasıyla konut ve işsizlik gibi sorunlarla karşılaşmıştır. 1980'den sonra göçler büyükşehirleri doyma noktasına getirmiş ve komşu illerini çekim merkezi haline getirmiştir. Bu çalışmada 2008-2016 yılları arasında Türkiye'de gerçekleşen iç göçlerin, değişim payı analizi kullanılarak Düzey 1 Bölgelerindeki seyrini tespit amacıyla göç verme potansiyelleri 7 coğrafi bölge üzerinde analiz edilmiştir.
Uluslararası İktisadi ve İdari İncelemeler Dergisi, 2021
Günümüzde kalkınma sorunlarının merkezden değil aşağıdan yukarıya doğru bir kalkınma anlayışıyla çözüleceği genel kabul görmektedir. Bu anlayış çerçevesinde dikkatler giderek daha fazla oranda kırsal bölgelere yönelmektedir. Kırsal alanların kendine has özelliklerine yönelik politikaların oluşturulması, kırsal kalkınma açısından oldukça önemlidir. Kırsal alanların en belirgin özelliklerden ve sorunlarından biri ise göç olgusudur. Bu kapsamda ele alınan çalışmada öncelikle, Türkiye’de kırsal alan tanımlamasına yönelik bir yöntemle il ölçeğinde kırsal alanlar belirlenmiştir. Daha sonra, kırsal alanlarda yaşayan insanların yaşam standartlarını gösteren değişkenler kullanılarak Temel Bileşenler Analizi (PCA) yöntemiyle her bir il için kırsal kalkınma endeksi hesaplanmıştır. 2008-2018 dönemi için hesaplanan kırsal kalkınma endeksi ile illerin aldığı göç, verdiği göç, yüksekokul mezun sayısı ve tarım ihtiyaç kredi gelirleri arasındaki ilişkiler Pedroni ve Kao Eşbütünleşme testleri ile ana...
Migration Letters, Vol.9, No.4, pp.297-302, 2012
Türkiye tarihsel olarak göç gerçeği ile iç içe olmuştur. Geçen yüzy?l?n ortas?nda başla-yan kitlesel işçi göçleri bir köken ülke olarak Türkiye’yi öne ç?karm?ş olsa da göç alan bir ülke özelliği son y?llardaki ekonomik gelişmelere ve küresel değişimlere paralel olarak güçlenmektedir. Bu göç ak?mlar?nda ekonominin d?ş?nda, siyasi etkenler ve et-nik çat?şma da rol oynam?şt?r. Göç çal?şmalar? alan?ndaki aç?k bu alandaki gereksinim-ler artt?kça daha da ortaya ç?kacakt?r. Bu özel say?da, Migration Letters dergisinde son y?llarda yay?nlanm?ş bir dizi Türkiye ve Türk göçleri üzerine eseri Türkçe olarak sunu-yoruz
BALKANLAR'DA TÜRK KÜLTÜRÜ, 2018
Geçmişten günümüze Türkiye Cumhuriyeti kimi zaman kaynak ülke olarak, kimi zaman transit ülke olarak kimi zaman ise hedef ülke olarak düzenli veya düzensiz göç hareketlerinin neredeyse tümüne sahne olmuştur. Aynı zamanda Türkiye, Cumhuriyet tarihimizin ilk yıllarından itibaren günümüze kadar geçen sürede gerek coğrafi konumu itibariyle gerekse de zamanın koşullarına göre farklı göç dalgaları ile karşı karşıya kalmıştır.
Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2021
Bu çalışmanın amacı, Türkiye'de göç konusunda psikososyal değişkenlerle çalışılan lisansüstü tezlerin incelenmesidir. Nitel araştırma yöntemlerinden doküman inceleme tekniğinin kullanıldığı bu çalışmada, Yükseköğretim Kurulu Ulusal Tez Merkezinden 02.02.2020 tarihinde yapılan tarama sonucunda, göç ile ilgili erişime açık 1997-2019 yılları arasında yapılan toplam 1945 teze ulaşılmıştır. Ulaşılan tezler arasından zorunlu göç kapsamında olan ve psikososyal değişkenlerle çalışılan 44 lisansüstü tez araştırmaya dahil edilmiştir. Bu tezlerin; yapıldığı yıllara, yürütüldüğü anabilim dallarına, araştırma modellerine ve araştırma gruplarına göre içerikleri incelenmiştir. Araştırma sonucunda elde edilen bulgular değerlendirildiğinde; göç konusunda psikososyal değişkenlerle yapılan lisansüstü tezlerin son yıllarda artış gösterdiği, psikoloji anabilim dalında konuyla ilgili daha çok lisansüstü çalışma yapıldığı ve yapılan çalışmaların çoğunlukla yetişkinlerle olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Bunlara ek olarak hem nicel hem nitel araştırma desenleri kullanılmasına rağmen nicel araştırmalarının hemen hemen hepsinin betimsel araştırmalar kategorisinde yer aldığı ve sadece bir tane deneysel araştırmanın yürütüldüğü ortaya konulmuştur. Araştırma bulguları ve literatür bilgisi ışığında bazı öneriler sunulmuştur.
Kars’tan Batı’ya Doğru Yaşanan İç Göçler Üzerine Bir Araştırma
Türkiye'de 1950'li yıllardan itibaren iç göç hareketi yoğun bir şekilde artmıştır. Bu göç hareketine bağlı olarak kentleşme süreci de hızlanmıştır. Türkiye'de meydana gelen göç hareketleri çoğunlukla geri kalmış bölgelerden gelişmiş bölgelere doğru olmuştur. Türkiye'de gerçekleşen iç göçler, ekonomik yönden geri kalmış Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinden, daha gelişmiş olan Marmara, Akdeniz ve Ege bölgelerine doğru gerçekleşmiştir. Doğu Anadolu'nun önemli yerleşim yerlerinden biri olan Kars ili de göç veren kentlerin başında gelmektedir. Kars'tan göç edenlerin tercih ettikleri yeni yerleşim merkezlerinin genelde Batı illeri olduğu göze çarp Kars'tan İstanbul, Ankara, İzmir illerine göç eden 30 katılımcı ile derinlemesine mülakat görüşmeleri sağlanmıştır. Bu çalışma, stratejik ve tarihi öneme sahip illerden biri olan Kars'ı ele almaktadır. Kars'ın yıllardan beri göç vermesinin sebeplerini ortaya çıkarmayı ve bu konuda çözüm önerileri sunmayı amaçlayan bu çalışmada, nitel araştırma yöntemlerinden biri olan derinlemesine mülakat yöntemi seçilmiştir. Bu kapsamda, Kars'tan Batı'ya göç edenlerin hangi kaygılarla göç ettiğini açığa çıkararak, göçün sebeplerini ortaya koyma amacındadır. Ayrıca, Kars açısından göçün durdurulması konusunda yapılacak çalışmalara ışık tutmak da çalışmanın amaçları arasında yer almaktadır. Çalışma sonucunda Kars'tan Batı'ya göçlerin sebepleri, göçmenlerden elde edilen veriler ışığında ortaya konulmaya çalışılmış ve Kars'tan verilen iç göçün durdurulması için çözüm önerileri sunulmuştur.
Human beings have migrated from one place to other throughout their history. Sometimes, it was a voluntary migration to find new and fertile lands and sometimes obligatory, especially under the name of an exile after a war or conflict, to find more secure lands. The deficiency in labor, which comes out with the industrialization in the West, was satisfied first with slaves then indentured labors and lastly, after World War II, with planned migration. But during the 1980’s western countries restricted or even made migration impossible, claiming that they do not need migrants anymore. Nevertheless, since there are some jobs, which Western people do not want to do and population structure of Western countries are changing these countries still need laborers. This need of Western countries, increasing since the 1980’s, has been satisfied largely with illegal immigrants. Those immigrants who are trying to reach developed countries by illegal ways are affecting transit countries as well as their target countries. The immigrants who enter a country with the intention of going to another country and staying for a time period are called transit migrants. In accordance with this definition and by having interviews, based on structured interview form, with the transit migrants who are trying to reach developed countries through Edirne, this research aims to identify their demographic structure, the reason for leaving their home countries, their travel, how and from where they enter Turkey, the role of human smugglers in their travel in and outside of Turkey, their life conditions in Turkey and the destination which they plan to reach.
Araştırmada, ülkemizde iç göçün ortaya çıkış nedenlerinin tarihsel koşullar altında incelenmesi ve iç göçün doğurduğu sonuçların 'kentsel etkiler' bağlamında belirlenmesi amaçlanmıştır.
Türkiye'den ABD'ye Yönelik Beyin Göçü: New York Eyaleti Örneği , 2014
Goc Dergisi, 2014
Türkiye’de göç araştırmaları hem akademide hem de genel kamuoyunda son yıllarda daha fazla ilgi odağı haline gelen konulardan biri durumundadır. Londra’da yer alan Regent’s Üniversitesi’nde iki kez düzenlenen ve üçüncüsü 2015 Haziran ayında yapılacak olan Türk göç konferansları bu konuda uluslararası düzeyde artan bir ilginin varlığını göstermesi açısından önemlidir. 2012 ve 2014’te gerçekleştirilen bu konferanslara Kuzey Amerika, Avrupa ve Türkiye’den toplamda dört yüzden fazla akademisyenin katılmış olması ‘Türk göçü’ konusunun oldukça yaygın bir uzman grup tarafından önemsendiğinin açık bir göstergesidir. Derginin, önümüzdeki yıllarda zengin bir akademik kaynak olarak hem öğrenci ve araştırmacıların hem de bu alanda çalışan uygulayıcı ve politikacıların ilgisini çekeceğini umuyoruz. İçinden geçtiğimiz şu günlerde Suriye ve Irak’tan gelen zorunlu göç akımları nedeniyle Türkiye iki yıl zarfında önemli bir göçmen ülkesi durumuna gelmiştir. Bu durum, konunun hem araştırmacılar hem de politika yapıcılar ve pratisyenler için öneminin hızla artmasına neden olmuştur. Dolayısıyla Türkçe araştırmaların ve birikimin paylaşımı için bir aracın oluşturulması zaruri hale gelmiştir.
Bu makale, göçmen dövizi akımlarında "düzensizlik" olarak ifade ettiğimiz, Türkiye'ye resmi kanallar dışında gönderilen enformel göçmen dövizlerini, Birleşik Krallık'ta (özellikle Londra'da) yaşayan Türkiye kökenli göçmenler açısından incelemektedir. Her göçmen grubu, gerek ev sahibi ülkedeki düzenleyici çerçeve ve sosyo-ekonomik koşullar, gerek göçmen topluluğunun sosyo-kültürel değerleri tarafından belirlenen biçimde, farklı göçmen dövizi transfer biçimlerine eğilim sergilemektedir. Dolayısıyla farklı ülkelerdeki aynı kökenden göçmen toplulukları, ev sahibi ülkedeki dinamikler nedeniyle göçmen dövizlerinin formel ya da enformel (düzenli ya da düzensiz) gönderiminde farklılaşabilirken, aynı ülkedeki farklı ülke kökenli göçmen grupları da pek çok örüntünün etkisiyle farklı eğilim gösterebilmektedir. Nitel araştırma tasarımı kapsamında 27 göçmen ve 7 anahtar statüdeki katılımcıyla gerçekleştirilen yüz yüze görüşmelere dayalı olan bu çalışma, Birleşik Krallık'tan Türkiye'ye göçmen dövizi gönderimindeki düzensizlik olgusunu, her iki ülkenin sosyal, ekonomik ve kültürel dinamikleriyle ilişkilendirerek incelemeyi ve nedenlerini ortaya çıkarmayı amaç edinmektedir. Elde edilen sonuçlar, göçmenlik statüsü, gönderilen para miktar ve sıklığı ile geleneksel ilişki ağlarına olan güvenin yanında, Birleşik Krallık'taki sosyal yardım ve çalışma biçimine ilişkinin düzenleyici çerçevenin ve göçmenlerin sosyo-ekonomik durumlarının Türkiye'ye enformel göçmen dövizi gönderiminde temel belirleyici olduğunu ortaya koymaktadır. Anahtar kelimeler: Göçmen dövizi; İngiltere işgücü piyasası; İngiltere'deki Türkiye kökenli göçmenler; düzensiz göç.
Göç Dergisi, 2019
“Yeni Türkiye’nin göç iklimini buradakiler ve oradakiler anlatıyor” alt başlığıyla yayımlanan Gözde Kazaz ve H. İlksen Mavituna’nın kaleme aldığı Bu Ülkeden Gitmek, son yıllarda “bu ülkede artık yaşanmaz” diyerek çekip gidenleri, gitme niyeti taşıyanları ve ne olursa olsun gitmeyi son seçenek olarak görenleri konu alıyor.
İstanbul Göç Araştırması 2020, 2021
İstanbul Göç Araştırması, İstanbul’daki kayıtlı veya düzensiz göçlere yoğunlaşarak, göç olgusunun istihdam, konut, mekân, eğitim, sosyal uyum, sömürü ve ayrımcılık gibi boyutlarını ortaya koymayı hedeflemektedir. Bu çerçevede hem “geçici koruma statüsü” altındaki Suriyeli mültecilerin, hem diğer göçmen gruplarının yukarıda ifade edilen konulardaki deneyimlerinin, hem de İstanbul’da ikamet eden Türk vatandaşlarının söz konusu göçleri ve göçmenleri nasıl algıladıklarının, göçlerden ekonomik, kültürel, sosyal ve mekânsal olarak nasıl etkilendiklerinin tespit edilmesi hedeflenmiştir. Bu amaçla gerçekleştirilen İstanbul Göç Araştırması’nın nicel veri toplama ayağında resmî veriler dikkate alınarak, geçici koruma altındaki Suriyeli Mültecileri temsilen 1.215, İstanbul halkını temsilen de 1.235 katılımcıdan oluşan hane halkı görüşmeleri yüz yüze anket yöntemiyle yapılmıştır. Yerel halk anket çalışması örneklemi 2019 TÜİK ADNK nüfus dağılımları verileri esas alınarak oluşturulmuştur. Her ilçeye nüfusa oranlı anket dağılımı planlanmıştır. Suriyeli anket çalışması örneklemi ise 2019 İl Göç İdaresi verilerine dayanmaktadır. Her ilçeye kayıtlı Suriyeli nüfusa oranlı olarak, ilçe anket dağılımı gerçekleştirilmiştir. Nicel anket çalışması 1 Şubat-11 Mart 2020 tarihleri arasında yapılmıştır. İstanbul Göç Araştırması’nın nicel veri toplama çalışması nitel yöntemlerle de desteklenmiş, mahallelerdeki toplumsal sorunları anlamak adına Suriyeli mültecilerin yoğun yaşadığı mahallerdeki 20 muhtar ile derinlemesine görüşme yapılmıştır. Ayrıca 25 farklı demografik özellikteki Suriyeli mülteci ile de derinlemesine görüşmeler yürütülmüştür. Bunların yanında Suriyeli mülteciler ve Türk vatandaşları ile 4-8 kişilik 6 adet odak grup görüşmesi gerçekleştirilmiştir. Afganistanlı, Özbekistanlı ve Afrika ülkelerinden gelen göçmen grupları daha çok kayıtsız (unregistered), düzensiz (irregular) ve transit göçmen kategorilerine dâhildirler. Dolayısıyla bu göçmen grupları için temsili bir örneklem oluşturmak mümkün olmamaktadır. Bu sebeple çeşitli ülkelerden 28 Afrika ülkelerinden gelen göçmen, iki de Afrika ülkelerinden gelen göçmenlerle ilgili faaliyet yürüten dernek ile derinlemesine mülakat yapılmıştır. Benzer şekilde üçü dernek temsilcisi olmak üzere 20 Özbekistanlı göçmen, yine üç dernek temsilcisi 20 Afganistanlı göçmen ile, anketlerde tespit edilen problem alanlarının daha iyi anlaşılması amacıyla derinlemesine mülakatlar yapılmıştır. Nitel görüşmeleri oluşturan derinlemesine mülakatlar ve odak grup görüşmeleri ise İstanbul Göç Araştırması proje ekibi tarafından 15 Mart-30 Mayıs tarihleri arasında gerçekleştirilmiştir. Covid-19 pandemisi sebebiyle yüz yüze görüşmelerin aksaması sebebiyle derinlemesine mülakatların bir kısmı telefon ile yapılmıştır. Tüm bu gruplarla yapılan nicel ve nitel görüşmelerde, mültecilerle ilgili zarar görebilirlik, eğitim, çalışma hayatı, ayrımcılık, mekân, uyum ve toplumsal cinsiyet problemleri etrafında sorular sorulmuş, elde edilen veriler ikincil kaynaklarla desteklenerek analiz edilmiş ve yorumlanmıştır.
The Journal of International Social Research, 2018
Öz Bu çalışmanın amacı belli başlıklar altında göç ve mülteciler konusunun Türkiye akademik dünyasında nasıl ele alındığına dair bir incelemede bulunmaktır. Buradaki hedef akademik faaliyetler üzerinden sosyal bir konu hakkında çıkarımlar yapmak ve ele alınan konunun seyrini ortaya koymaktır. Bu çerçevede, on dört farklı anahtar kelime ile Yüksek Öğrenim Kurulu Tez Merkezi'nde lisansüstü tezler içinde literatür taraması yapılmış ve belli kategorilere uygun değerlendirmelerde bulunulmuştur. Bu taramada kullanılan anahtar kelimeler sırasıyla göç, göç-çocuk, göç-kadın, göç-sağlık, göç-eğitim, göç-aile ve göç-politika; mülteci, mülteci-çocuk, mülteci-kadın, mülteci-sağlık, mülteci-eğitim, mülteci-aile ve mülteci-politikadır. Kısaca içinde göç ve mülteci kelimeleri bulunan tezler ile bu kelimelerle beraber içinde kadın, çocuk, aile, politika, eğitim, sağlık kelimelerinin bulunduğu lisansüstü tezler incelenerek 507 adet yüksek lisans ve doktora tezi hedef metin olarak belirlenmiştir. Bu tezler hazırlandığı üniversite, yıl, bilim ve anabilim dalı gibi ölçütlere göre değerlendirilmiş ve elde edilen veriler spss programı ile analiz edilmiş ve yorumlanmıştır. Bu rakam Türkiye'de göç ve mültecilik çalışmaları hakkında çok sayıda çalışma yapıldığının bir göstergesidir. Her başlıkta kaç tane çalışmanın yapıldığı gösterilmiş ve yoğunluk olan konular tespit edilmiştir. Bununla birlikte, belli üniversitelerin genel olarak bazı konulara ağırlık verdiği ve yıllara göre konuların yoğunlaştığı alanların farklılık gösterdiği gözlemlenmiştir. Yine bu araştırmada göç ve mülteci konusu ile ilgili çok farklı bilim ve anabilim dalları tarafından tez yapıldığı görülmüştür. Bu da göç ve mülteci konusunun çok disiplinli çalışma gerektiren bir alan olduğunu göstermesi bakımından ayrıca önemlidir. Çalışmanın sonuçlarını genel hatlarıyla ifade etmek gerekirse son yıllarda göç ve mülteciler konulu çalışmaların sayısının giderek arttığını; çalışmaların ağırlıklı olarak sosyal politika, sağlık ve eğitim gibi konularda olduğunu; sosyal hizmet, sosyoloji, psikoloji, tıp, ekonomi, hukuk, kamu yönetimi, eğitim bilimleri, coğrafya, dil edebiyat, radyo televizyon ve sinema gibi farklı bilim/anabilim dallarında oldukça fazla çalışma yapıldığını söylemek mümkündür. Anahtar Kelimeler: Göç, Mülteci ve Akademik Faaliyetler.
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.