Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2013, Journal of Turkish Studies
…
13 pages
1 file
TRABZON"UN KÜLTÜREL YÜZÜ -100 BİYOGRAFİ, 2020
Sabahattin EYUBOĞLU; yazar, sanat tarihçisi, belgeselci, yayıncı, akademisyen ve çevirmendir.
2019
Bu tez, Eyüboğlu ailesinin Osmanlı taşra yönetimindeki siyasi ve idari rolünü incelemekle beraber ülkemizdeki aile tarihi çalışmalarına da katkıda bulunmaktadır. 18. yüzyılın ikinci yarısı ilâ Cumhuriyetin ilânına kadar geçen süreyi kapsayan tezde, Eyübzâdelerin önde gelen bireylerinin siyasi ve içtimai hayattaki faaliyetleri yaşadıkları dönemin şartları göz önünde bulundurularak değerlendirilmiştir. Ailenin 1764 ilâ 1837 yılları arasında Maçka voyvodalığı yaptığı dönem, ayan-merkezi idare-halk arasındaki ilişki ağı üzerinden; aile bireylerinin Tanzimat’ın ilânından sonra Trabzon bürokrasisindeki idari rolleri merkezi yönetim-yerel bürokrasi-eşraf üçgeni üzerinden; Milli Mücadele döneminde ise Eyübzâde Mehmed İzzet ile Eyübzâde Ömer Fevzi’nin icraatları aktarılmıştır. Ailenin tanınmış bireylerinden şair-ressam Bedri Rahmi Eyuboğlu’nun dedesi Eyübzâde Mehmed Hamdi Efendi’nin “Safahat-ı Hayatım” adlı hatıratının da ele alındığı çalışmada, Hamdi Efendi’nin hatıratı gerek aile tarihine katkısı açısından gerekse bir ben-anlatısı (ego-document) olması hasebiyle etraflıca değerlendirilmiştir. Bir ayan ailesinin 18. yüzyılın ortasından 19. yüzyılın başına kadar uhdesinde bulundurduğu voyvodalık idaresini noktaladıktan sonra imparatorluk içerisindeki etkinliğini hangi koşullarda devam ettirdiği de bu tezde sorgulanmıştır. (This thesis examines the political and administrative role of the Eyüboğlu family in the Ottoman provincial administration and contributes to the field of family history in Turkish historiography. It covers the period from the mid-18th century until the declaration of the Republic in 1923 and examines the political and social roles of prominent members of the family within its historical context. I focus initially on the period between 1764 and 1837 during which the family held the Maçka voyvodalık through the network of notables, central administration and the people. In the period after the declaration of the Tanzimat, the role of family members who held administrative positions in the Trabzon bureaucracy is examined in regard to the central administration-local bureaucracy-gentry triangle. The activities of Eyübzade Mehmed İzzet and Eyübzade Ömer Fevzi are my central concern for the period of the “National Struggle.” One chapter is devoted to an analysis of Safahat-ı Hayatım, the memoires of Eyübzade Mehmed Hamdi Efendi, the grandfather of Bedri Rahmi Eyuboğlu, a renowned poet-painter member of the family. I have studied this text in depth both in terms of its contribution to the history of the family and as an ego-document. One of the broader aims of this study is to comprehend the conditions under which a notable family sustained their power within the empire after their voyvodalık period came to an end.)
I. Uluslararası Kanuni Sultan Süleyman Sempozyumu
Trabzon’un Maçka ilçesinde 1925’te doğan yazar, şair, araştırmacı, çevirmen İsmet Zeki Eyuboğlu, babasının işi dolayısıyla İstanbul’a giderek 1948’de Vefa Lisesi’ni, 1953’te ise İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü’nü tamamladı. Trabzon ve Türkiye’nin en geniş ailelerinden olan Eyuboğulları’nın bir ferdidir. Sabahattin ve Bedri Rahmi Eyuboğlu kardeşlerin kuzenidir. 2003’te İstanbul’da ölen kültür adamının mezarı Maçka’dadır. İsmet Zeki Eyuboğlu’nun şiirlerinde bireysel yaşantısının, aile üyelerinin, arkadaşlarının, duygu dünyasının, coğrafyasının yanında anılarının da önemli bir yeri vardır. Ayrıca onun toplumsal yaşantıda rahatsızlık duyduğu irtica, dini siyasete alet edenler, yobazlar, şiirlerinde önemli bir yer tutar. Dinlerle ilgili pek çok çalışması bulunan şairin “insan” ve “sevgi”yi öne alan bir inanışa yazı ve şiirleriyle katkı sağlama duyarlılığı vardır. Şairin şiirlerinin en önemli odaklarından biri de Milli Mücadele döneminde Trabzon ve Maçka’nın durumudur. Yöre halkının düşmana karşı mücadelesini modern bir destan sesiyle verme çabası içinde olmuştur. Bu çalışmada, İsmet Zeki Eyuboğlu’nun yaşamı ve şairliği söz konusu edilerek “Taşoluğun Başında”, “Kara Zıpkalı Uşaklar Destanı”, “Bu Son Fasıldır Ey Ömrüm Nasıl Geçersen Geç” kitaplarında yer alan şiirleri üzerinde durulacaktır. The writer, poet, researcher and translator İsmet Zeki Eyuboğlu, who was born in 1928 in Trabzon's Maçka district, went to Istanbul for his father's work and completed the Vefa High School in 1948 and the Philosophy Department of the Istanbul University Faculty of Literature in 1953. He is a member of Eyuboğulları family which is one of the largest of Trabzon and Turkey. Cousin of Sabahattin and Bedri Rahmi Eyuboglu brothers. The tomb of the cultural man who died in Istanbul in 2003 is in Maçka. Individual life, family members, friends, emotional world, geography, and memories have an important place in İsmet Zeki Eyuboğlu's poems. In addition, his reaction to the discomfort of social life, religion, politicians, instrumentalists, poetry holds an important place. The poet has many works related to religion and has the sensitivity to contribute to a belief which gives priority to "human" and "love" by writing and poetry. One of the most important focal points of the poet's poems is the situation of Trabzon and Maçka during the National Struggle period. He has been struggling to give the people of the region the struggle against the enemy with the sound of a modern epic. In this study, the poems of İsmet Zeki Eyuboğlu's life and poetry will be emphasized in the titles of “Taşoluğun Başında”, “Kara Zıpkalı Uşaklar Destanı”, “Bu Son Fasıldır Ey Ömrüm Nasıl Geçersen Geç”.
Journal of Turkish Research Institute, 2003
Siyasal ve Entelektüel Tarihimizden Portreler, 2021
Sabahattin Eyuboğlu Türk düşünce tarihinin özgün, gerçekçi isimlerinden birisidir. Siyasetin ve toplumsal yaşamın bütün yakıcılığını üzerinde hisseden düşünür, Köy Enstitülerinden Mavi Anadoluculuğa, Mavi Anadoluculuktan gerçek aydına uzanan bakış açısıyla günümüze yön vermeye devam etmektedir. O ve onun gibi kültürü unutmaksızın siyasi ve toplumsal yaşamımızı yönlendiren isimleri hatırlamak yanlışlarımızı ve doğrularımızı daha tanınır hale getirecektir. Gerçekçi, yaratıcı düşünce anlayışıyla halkçı tavrını bütünleştiren, yerelden-evrensele evrenselden-yerele insancı düşünen, bu toprakları bu toprakların insanlarına tanıtan, Fatih Sultan Mehmet ile Atatürk'ü aynı potada eriterek kaynaştıran, mücadeleci diliyle silahın değil sözün ve özün güçlü olduğunu gösteren Eyuboğlu; karanın karşısına maviyi, para babalarının karşısına insanı, kara aydının karşısına gerçek aydını, softanın karşısına enstitüleri çıkartarak esas çatışmanın ideolojik farklılıklardan ziyade bencillikten ve insanı sömürmekten kaynaklandığını çevirdikleriyle, yazdıklarıyla, çektikleriyle düşüncelerimizde derinleştirmeye devam etmektedir. Elbette ki Eyuboğlu’nun düşüncelerinin bütün kanatlarını hakkıyla değerlendirebilmek sanata, folklora, edebiyat, sinemaya verdiği önemle de iç içedir. O’nun yaşam hikayesini Orhan Veli’den, Tanpınar’dan, Yücel’den, Balıkçı’dan, Veysel’den, Yunus Emre’den, Pir Sultan’dan, Kibele’den, Don Kişot’tan, Maya’dan, Karagöz’den hareketle anlatmak unutulmaması gerekenleri hatırlatmak için çabalayan bir düşünürü unutmamak anlamına gelmektedir. Türkiye'nin geçmişini Sabahattin Eyuboğlu gibi isimlerin portreleriyle çözümlemek kuşkusuz ki geçmiş algımızı renklendirecektir. Ancak Türkiye’nin niteliği değil niceliği, derinliği değil aceleciliği besleyen basım-yayın dünyasında güçlü biyografilerin yaygınlaşması için biraz daha beklenilmesi gerektiği de aşikârdır.
Sabahattin_Eyuboglu_Azra_Erhat_Hesiodos Sabahattin Eyuboglu - Homeros ve Hesiodos -
Hece (2020) Cilt : 1 Sayı : 282-283-284 Sayfa : 666-672, 2020
Metinler temelde şiir ve nesir olarak ikiye ayrılırken deneme bana göre iki gruba da ait olmayan ama onları da kapsayabilen özelliğiyle arafta devinen arafta çiçek açan tek türdür. Şekil itibarıyla nesir grubunda yer almasına rağmen dil ve içerik olarak şiire yakın durmasıdır onu farklı kılan. Deneme yazmak; geniş bir akış açısıyla düşünmeyi gerektirdiği kadar geniş bir hayal gücünü de gerektirir. Deneme yazarı; toplumun ya da bireyin gerçeğini düşünce olarak irdeleyip fikirlerini sunarken, aynı zamanda iç benine yönelerek kendi hayali dünyasında vardığı sezgileri kurgulayıp bunları bütünleştirir. Böylelikle, hem düşünsel hem kurgusal nitelikleriyle de arafta oluşunu sürdürür.
Mehmet Eroğlu'nun Düş Kırgınları Üzerine Genel Bir Değerlendirme
Karadeniz Araştırmaları
Sabahattin Ali; roman, hikâye, şiir ve oyun türünde kaleme aldıklarıyla Türk edebiyatının severek okunan önemli yazarlarındandır. 20. yüzyıl Türk hikâyesi onun yazılarıyla tabiat dekoru ve sevgisi içerisinde, Anadolu insanının çeşitli hayat sahnelerini lirik, canlı ve sade bir dille anlatan bir üslûba kavuşmuştur. Hikâyelerinin temel konusu insandır. Merkezde söz konusu bu insan vardır. Onun hayat şekilleri, tezahürleri, hayat ve olaylar karşısında sergilediği türlü davranış ve hâlleri anlatılarının temel çatısını oluşturur. Çalışmamıza konu olan “Hasanboğuldu” da okuyucuları tarafından beğenilen, severek okunan, hatta filme de uyarlanmış bir hikâyedir. Hikâye, yazarın 1943 yılında yayınladığı “Yeni Dünya” adlı hikâye kitabında yer alan on üç hikâyeden biridir. Söz konusu hikâyenin folklorik öğeler içerdiği ve sözlü gelenekten gelen unsurlarla beslendiği söylenebilir. Bu çalışmada bahsi geçen hikâyede yer alan çatışmalar ele alınmış olup çatışmanın anlatıda yapıya has önemli unsurla...
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
İnsan ve Toplum Bilimleri Araştırmaları Dergisi, 2023
DergiPark (Istanbul University), 2016
International Language, Literature and Folklore Researchers Journal, 2018
Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 2016
Pamukkale University Journal of Social Sciences Institute, 2019
İsa Hüseynov (Muğanna)'un Hikâyeleri Üzerine Bir İnceleme, 2024