Germinal

2009-2017 yılları arasında Haliç Üniversitesi ve Okan Üniversitesi'nde öğretim görevlisi olarak çalışan akademisyenin, yüksek lisans tezi Simmel'in sosyoloji kuramı üzerinedir. Doktora çalışmasında, metropollerde sufizme yönelik ilgi üzerine çalışmış, kuramsal olarak Simmel'in dinde formsuzluk yaklaşımından yararlanmıştır. Berlin Humboldt Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi'nde 2018-2020 yıllarında doktora sonrası araştırmacısı olarak görev almış, Berlin'de bulunan Georg Simmel Metropol Araştırmaları Merkezi ile ortak çalışmalar konusunda araştırmalar yapmıştır. Uluslararası makaleleri ve akademik sunumları bulunan Özelce'nin, metropol hayatı ve onun sosyal psikolojik sonuçları üzerine çalışmaları yanında, sufizm, bilim ve felsefe ilişkisi üzerine hem akademik ve hem de sanatsal üretimleri devam etmektedir.

Gerevî'nin Sa'dullâh eṣ-Ṣağîr'in Hâşiyesi Bağlamında Sa'dullâh el-Berde'î ve Hâmid es-Sûsî'ye Yaptığı Eleştiriler, 2024

Gerevî'nin Sa'dullâh eṣ-Ṣağîr'in Hâşiyesi Bağlamında Sa'dullâh el-Berde'î ve Hâmid es-Sûsî'ye Yaptığı Eleştiriler Critiques by Gerevî towards Sa'dullâh el-Berde'î and Hâmid el-Sûsî in the Context of Sa'dullâh es-Sağîr's Commentary

5Harfliler, 2021

Kadıköy deyince esas faaliyet sinemaydı. Neredeyse vizyondaki tüm filmleri izleyebileceğiniz en az yedi sekiz tane sinema vardı (Reks, Süreyya, As, Kadıköy, Ocak, Hakan, Hollywood…). Cuma günü gazetede film ilanlarına bakar, filmi ve seansı seçer bütün Cumartesi’nin planını ona göre yapardık – Pazar çıkmamız uygun bulunmazdı, ‘ipini koparan’ sokakta derdi büyükler. Kadıköy’de geçen bir Cumartesi’nin, bir anlamda 90’ların alameti farikası sinemaya gitmekti. 90’ların gişe filmleri de sanki en çok gençlere hitap ediyor gibiydi. Jurassic Park’ı Süreyya’da izlemek, salonun yarattığı geçmişe seyahat duygusuyla filmi daha da etkileyici yapmıştı. Film seçimini gönlümüz olsun diye on ve on üç yaşlarındaki torunlarına bırakan babaannem, Reks’in kocaman perdesinde izlediğimiz Özel Bir Kadın (Pretty Woman) bitene kadar çarpıntı içinde defalarca ‘bakmayın bakmayın’ demekten bir hal olmuştu. Annemle gittiğimiz Evde Tek Başına, Wanda Adında Bir Balık, Salak ve Avanak hem çocukları hem de yetişkinleri oyalayan daha iyi seçimlerdi.

1991

Stendhal ve Julien Sorel. Dimdik ve İleriye. Prof. Gönül Yılmaz Armağan Kitabı, 2021

Özet : Gerçek adı Henri Beyle olan Stendhal, Kırmızı ve Siyah'ı yazarken, roman kahramanı Julien Sorel'e kendinde olan birçok özellik yüklemiştir. Aslında, bu kitapta da, diğer yapıtlarında da, yarattığı birçok roman kişisi yazarın kendisine benzer. Ayrıca, özyaşamöyküsü, anı, günce, gezi notları gibi birçok yapıtında, doğrudan kendi yaşamını, duygularını, izlenimlerini ve dünya görüşünü sergiler. Bu, Stendhal'in romantik yönüdür. Stendhal, aynı zamanda, Balzac'la birlikte gerçekçi edebiyatın kurucu yazarlarındandır. Bir yandan romantizmi savunur, bir yandan da romantiklerin biçemlerini şiddetle eleştirir; yazarken aşırı duygusallıktan kaçınmanın yollarını arar. Toplumu ve bireyi eleştirel bir bakışla incelerken, tarihsel devinimi hiç gözden kaçırmaz; sınıfsal hareketleri irdeler. Stendhal'in yapıtlarında, fikirlerinde ve roman kişilerinde başka karşıtlıklar da yer alır: devrimcilik ve seçkincilik; cumhuriyetçilik ve feodal şeref kavramına bağlılık gibi… Stendhal diyalektiğini oluşturan, Julien'i ve yaratıcısını ölümsüzleştiren bu karşıtlıklardır.

Journal of Turkish Studies, 2009

Bu çalışmada Germiyanlı Yetimî tarafından yazılan Đbret-nâme adlı öğüt manzumesi incelenmiştir. Đncelemede Đbret-nÀme'nin transkripsiyonu ve günümüz Türkçesine aktarımı yapılmış; Eski Anadolu Türkçesi dil özellikleri gösteren metin, dil açısından da değerlendirilmiştir. Çalışmanın sonuna metinde geçen kelimelerin dizini eklenmiştir.

Sakarya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, 2023

İntihal: Bu makale, iThenticate yazılımı ile taranmış ve intihal tespit edilmemiştir. Plagiarism: This article has been scanned by iThenticate and no plagiarism detected.