Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2022
…
6 pages
1 file
Kitabın bütün yayın hakları Ötüken Neşriyat A.Ş.'ye aittir. Yayınevinden yazılı izin alınmadan, kaynağın açıkça belirtildiği akademik çalışmalar ve tanıtım faaliyetleri haricinde, kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz; hiçbir matbu ve dijital ortamda kopya edilemez, çoğaltılamaz ve yayımlanamaz.
İdil-Ural araştırmaları dergisi, 2022
Content of this journal is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License • SEYFULLAH YILDIRIM-YUSUF KENAN BEZGİN 306 because they carry traces and layers from historical events. Epics are a bridge established between the past and the future, as they witness the philosophy of life, traditions and customs of the society they belong to, in short, the cultural course of that society in the historical process.Through epics, we can trace the stages of the formation and development process of some events that occur in the society, through epic heroes, because all the good or bad characteristics of the hero are given by the people in which the epic lives. At this point, epics represent the basic values and hero type accepted by the public. The heroes of the epics, one of the most common types of the Bashkirs' oral literature, are also in the position of type and act together with various motifs according to the characteristics of the period in which they were formed.Based on the types in the Bashkir epics, it is possible to make inferences about their worldview, historical and cultural texture. Since it has a rich subject and motif content, this inference has been tried to be made from the epics of Ural Batır, Akbozat and Zayatülek and Hıvhiliv.
Burdur kent merkezi Burdur Gölü'ne 5 km uzaklıkta, gölün doğu ve güney kıyısındaki tepelerin yamacında 950 m. rakımda kurulmuştur. Göle uyumlu bir şekilde kuzeydoğu güneybatı istikâmetinde tarihsel yayılım göstermiştir. Kent, kuzeyde Burdur Gölü, doğuda Susamlık (1025 m) ve Oyuklu Tepe (1159 m), güney Seccade Tepe (1224 m), Batıda Yumlu Tepe (1133 m) ve Karaburun'la (936 m) ile çevrilidir. Gölle şehir merkezi arasında kalan arazi ovadan müteşekkildir.
Tarihteki Türk boylarının kültürünün şekillenmesinde yaşamış oldukları hayat tarzı yani atlı-göçebe hayat tarzı birinci dereceden rol oynamıştır. Bu hayat tarzının ekonomisi de hayvancılığa dayanıyordu. Hayvancılık yapmak gerçekten o yüzyıllar için çok zor ve meşakkatli bir işti. İşte bu yüzden Türkler hayvancılığın yapılabildiği yaşam alanlarını kendilerine yurt olarak seçmişlerdir. Bu yaşam alanlarının belirlenmesinde su faktörü önemli olmuştur. Türk boyları obalarını hep su kaynaklarının bulunduğu yerlere kurmuşlar ve bazen de bu su kaynakları yüzünden gerek kendi aralarında gerekse başka milletlerle savaşmışlardır. Bu bakımdan su Türkler için kutsal olmuştur. Türk destanlarında, efsanelerinde su bir motif olarak işlenmiştir. Hemen hemen bütün Türk destanlarında ve efsanelerinde su ölümsüzlüğe ulaşmanın bir yolu olarak kahramanların uğrunda mücadele ettiği kutsal bir varlık olmuştur. Bu su, kahramanın çeşitli tehlikeleri göze alarak ulaşmaya çalıştığı sıradan bir su değildir. Bu su destanlarda ve efsanelerde âb-ı hayat ya da tirilik (dirilik) suyu adı olarak geçen kutsal bir sudur. Benim dikkatimi çeken bu kutsal sudan ziyade diğer Türk boylarının destanlarına göre Kuzey Batı Sibirya’daki Türk boylarının Hakas, Tuva, Tatar ve Başkurt destanlarında bir su altı dünyasının işlenmiş olmasıdır. Bütün Türk destanlarında bir destan bütün Türk boylarının ortak malı olsun yahut bazılarının ortak malı olsun ya da başlı başına bir boya ait olsun biz üç ayrı dünyanın motif olarak işlendiğini bu destanlardan çıkartabiliyoruz. Bu dünyalar gök (tanrının, meleklerin ve iyi ruhların yaşadığı dünya), yer üstü (insanların, hayvanların, cinlerin, perilerin ve devler gibi canlıların yaşadığı dünya) ve yeraltı (kötü güçlerin, yaratıkların ve ruhların yaşadığı dünya) dünyalarıdır. Kuzey Batı Sibirya’daki boyların destanlarında bu üç dünyadan farklı olarak bir de su altı dünyası işlenmiştir. Özellikle Başkurt sözlü edebiyatında ve destanlarında bu su altı dünyası daha fazla işlenmiştir. Su altı dünyasının daha fazla işlenmesinin sebebi Başkurtların yaşadıkları bölgelerde büyük akarsuların (İdil, Yayık, Hakmar) ve birçok irili ufaklı göllerin bulunması ile eski Türk kozmogonisinin canlı bir şekilde yaşatılmasıdır.
Ettirgen çatı eylemin bir başka özne tarafından yapılması ya da yapılmasına vasıta olmasıdır. Türkiye Türkçesinde ettirgen çatı yaygın olarak -(I4 )r-, -DI4 r-, -(I4 )t- ekleriyle oluşturulur ve eklendikleri fiil kök veya gövdelerine işi ve oluşu bir başka özneye aktarma söz konusudur. Başkurt Türkçesinde de ettirgen çatının işlevi aynı olmakla beraber yökmetüv yünelĕşĕ “yükletme yönelişi”, -dır-, -dĕr-, -dor-, -dör- , -tır-,-tĕr-, -tor-, -tör- , -źır-, -źĕr- , źor-, -źör-, -ġar-, -ġer-, -ḳar-, -ker-,-ḳıź-, - kĕź-, -ḳoź-, -köź-, -ġıź-, -gĕź-, -ġoź-, -göź-, -hĕt-, -r-, -ar-, -er-, -ĕr-, -ır-, -or-, -ör-, -t-, -(ı)t-, -(ĕ)t-, -(o)t-, -(ö)t-, -(a)t-, -(ĕ)t-,-z- ekleri ile yapılmaktadır. Türkçede bir sözcüğün çeşitli anlamlarda kullanılabildiği gibi ettirgen çatılarda oluşturduğu görülmektedir. Yukarıda verilen eklerle ettirgen çatının belirtilmesi dışında, yalnız anlamca ettirgen çatıların varlığından da söz etmek mümkündür. Bu çalışmada Başkurt Türkçesinde ettirgen çatı ve çatının oluşmasını sağlayan diğer faktörler incelenerek Türkiye Türkçesiyle mukayese edilmiştir.
On the Stay of Turkish Prisoners of War in Bashkortostan and Students of Bashkortostan in Turkey at the Beginning of the Twentieth Century Dr. Ahat SALİHOV Russian Academy of Science Ufa Science Center/Institute of History, Language and Literature President of Eastern Manuscripts Department Abstract The report explores some issues of multilateral relations between Turkey and Russia, including between Turkey and Bashkortostan. At the end of the XIX - beginning of the 20th century, cultural relations between Russia and Turkey continued to develop actively. Before the outbreak of the First Dr. Ahat SALİHOV World War, the Turkic-speaking periodical press ublished materials on a certain cultural rapprochement between Russia and Turkey. During this period, Turkish-Russian friendship societies began to operate in Turkey. At the beginning of the 20th century, many representatives of the Turkic peoples of Russia, including Bashkortostan, studied at Turkish educational institutions. Among the graduates of the Turkish educational institutions of that period there are prominent representatives of the Turkic peoples of Russia. After the outbreak of the war, they were forced to stay in a foreign land. After the end of the war, an attempt was made to return home. Perhaps this attempt was not crowned with success. Also, there are many documents and studies on the stay of Russian prisoners of war from the Muslim Turkic peoples in Turkey. During the First World War, Russian Muslim prisoners of war were sent from Germany to Turkey. During the war in the territory of Bashkortostan there were also prisoners of war who are citizens of different countries, including Turkey. During the revolution there were committees of assistance for prisoners of war. A number of documents contain information about the life of prisoners of war and testify to their return to their homeland. Keywords: Turkish warriors, Bashkir emigrants, Russian warriors, Russian Muslims, World War I, Russian-Turkish war, Russo-Turkish friendship committee, Russian-Turkish war of 1877-1878 II. Uluslararası Plevne Kahramanı Gazi Osman Paşa ve Dönemi Sempozyumu (5-7 Nisan 2017/Tokat) Bildiriler Öz Bu tebliğde Türkiye ile Rusya ve bu zarfta Türkiye ile Başkurdistan arasındaki çok yönlü ilişkilerin bazı tarafları ele alınmıştır. XIX. asrın sonu – ХХ. asrın başlarında Rusya ile Türkiye arasındaki kültür ilişkilerinin gelişmesi hızla devam etmiştir. Birinci Dünya savaşı öncesi Rusya’daki Türkçe basında Rusya-Türkiye arasındaki yakınlaşmayı gösteren bazı yazılar çıkmıştır. Bu dönemde İstanbul’da Rus-Türk dostluk komiteleri faaliyet göstermeye başlamıştır. O zamanlarda hacca giden Rusyalı Müslümanlar seferlerini Anadolu üzerinden yapmaya devam etmişlerdir. Osmanlı devletinin çeşitli eğitim müesseselerinde Rusyalı Türkler de eğitim görmüşlerdir. Birinci Dünya savaşı başlayınca Türkiye’de eğitim gören öğrenciler memleketlerine geri dönememişlerdir. 1917 yılı devriminden sonra onlar Başkurdistan’a dönmeye çalışmışlardır. Muhtemelen onların bu teşebbüsleri başarıya ulaşamamıştır.Birinci dünya savaşında esir düşmüş Rusyalı Türkler Almanya’dan Osmanlı devletine getirilmişlerdir. Aynı zamanda Başkurdistan’da Türk harp esirleri bulunduğuna dair belgeler arşiv ve kütüphanelerde mevcuttur. Bazı belgeler esirlerin esirlikteki hayatlarını ve memleketlerine dönüşlerini aydınlatmaktadır. Böylece Türkiye ile Başkurdistan arasında sosyo-kültür ilişkiler XX. asrın başlarında farklı alanlarda devam etmiştir. Anahtar Kelimeler: Türk Esirleri, Başkurt Muhacirleri, Rusyalı Esirler, Rusya Müslümanları, Birinci Dünya savaşı, Rus-Türk savaşı. Rus-Türk Dostluk Komitesi, 1877-1878 yılı Rus-Osmanlı Harbi.
Başkurt Türkçesi şekil bilgisi bakımından kendine has birçok gramer tasnifine sahiptir. Türk lehçeleri arasında farklılık arz eden bir yazı dilidir. Başkurt Türkçesi şekil bilgisi ayrıntılarıyla edebî eserlerin içinden örneklerle incelendi. Elinizdeki eserde yöntem olarak Türk gramerciliğinin usulleri, özellikle Muharrem Ergin’in “Türk Dil Bilgisi” adlı eserinde izlediği yöntem esas alındı. Başkurt Türkçesi şekil bilgisi, Türkiye Türkçesi şekil bilgisiyle mukayese edildi. Eserde, Başkurt Türkçesi morfolojisi edebî örneklerle incelendi. Atasözlerinden, şiirlerden, hikâyelerden, romanlardan, monografilerden, biyografi eserlerinden, sempozyum kitaplarından ve ilmî makalelerden alıntılar yapıldı. Bu çalışmayla Çağdaş Türk Yazı Dilleri arasında önemli bir yeri olan Başkurt Türkçesinin şekil bilgisi incelenerek tespitlerin, değişimlerin ve benzerliklerin akademik camiayla paylaşılması hedeflendi.Bu inceleme bu alandaki çalışmalara önemli bir katkı sağlayacaktır.
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
Bozkurt ve Cumhuriyet, 2020
2016 Hoca Ahmet Yesevi Yılı Anısına Uluslararası Türk Dünyası Eğitim Bilimleri ve Sosyal Bilimler Kongresi Bildirileri 3. Cilt Türkoloji. , 2016
Avrasya uluslararası araştırmalar dergisi, 2023
Fırat Üniv. Sos. Bil. Enst. Yayımlanmamış Doktora Semineri, 1992
Gastronomi Turkey, Aralık 2022-Ocak 2023, s. 108-110, 2023