Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
…
71 pages
1 file
Neolitik Çağ'dan Demir Çağı Sonuna Kadar Anadolu'da Dokumacılık / Weaving in Ana tolia from the Neolithic Period to the end of the Iron Age, 2022
Abstract Weaving in Anatolia from the Neolithic Period to the end of the Early Bronze Age in the Light of Archaeological Finds This study focuses on data relating to early weaving in Anatolia. In fact, weaving, which dates back to the Paleolithic Age, is one of the oldest occupations of humanity. In this context, an evaluation of the development and technology of weaving in the light of archaeological finds in the period from the Neolithic Period to the end of the Early Bronze Age in Anatolia has been attempted. The first pieces of fabric and weaving tools found in settlements dating to the Neolithic Period in Anatolia provide important information about weaving. The first fibers were bark fibers and plant fibers such as flax. In addition, the absence of weaving weights and spindle whorls in settlements such as Çatalhöyük is important in terms of showing that different techniques were applied here at the beginning of weaving technology. The existence of fabrics woven on weightless horizontal looms gives clues to the use of spindles without spindle whorls or wooden spindle whorls that have not survived until today. However, weaving weights found in Aşağı Pınar document that production was carried out on weighted looms. This shows that there were regional differences in weaving technology in the Neolithic Period. In Anatolia, in the Chalcolithic Age, an increase is observed in by-products, especially in parallel with the development of animal husbandry. It is noteworthy that wool as an animal fiber started to become widespread in this period. There is also an increase in the number of terracotta or stone spindle whorls and loom weights. It is understood from fabric remains that wool and linen weighted weaving was practised in this period. The diameter and weight of the spindle whorls are very important as they give information about the thickness of the fiber that was being spun. Likewise, the width and weight of the loom weights are important. While the weight helps to calculate what thickness of rope tension it provides, if found in situ associated with loom residue, the remains can give the width of the woven fabric when juxtaposed on a loom. Unfortunately, a study that lacks these basic measurements is tantamount to ignoring potential information. In the Early Bronze Age, an increase in weaving activities is probably observed in parallel with the increase in population. It is understood from the numerical density of weaving tools that there was industrial scale production in some settlements such as Troy and İkiztepe. moreover, it is known that there was a cloth trade between Harran, an important city-kingdom, and the city of Ebla in Syria during this period. Surplus products from weaving were probably used for trade. In Mesopotamian mythology, the existence of the Goddess Uttu related to weaving is known. The existence of some rituals related to the goddess indicates that there may be symbolic meanings in the light of written documents on weaving. Wool and linen fabrics are known to exist in the Early Bronze Age. It is known that the fabric was used to wrap weapons in tombs or to wrap the dead. Moreover, golden appliqués in the Alaca Höyük royal tombs, and the remains of fabrics found in the royal grave of Arslantepe, suggest that the dead were buried in clothes. It has been determined that in this period vertical warp-weighted weaving looms were used in weaving technology throughout Anatolia. Keywords: Weaving Tools, Textile Production, Neolithic, Chalcolithic, Early Bronze Age, Anatolia
In Anatolia’s multimillennial past, one can observe the beginnings, growths and conclusions of any social process as a consequence of political, cultural, socio-economic and environmental factors. However, particularly when discussing a pre-literate period, the definition of such beginnings, developments and collapses is hampered by the scarcity of archaeological data, and the hypotheses of the excavators often remain without proof. In this context, excavators may sometimes envisage a more complex way of life for these early societies and, as a result, identify a number of buildings as temples/shrines and palaces in contexts that would be normally associated with simpler forms of organization. This study will be focusing on the so-called temples/shrines and palaces in Western Anatolia, from the early sedentary communities to the time of the first written texts (ca 5000 years), and how their analysis may influence the archaeological interpretation on the level of social complexity of these communities.
2013
XI. yuzyilin ilk yarisinda Anadolu’ya gelmeye baslayan Oguz Turkleri, soz konusu yuzyilin ikinci yarisindan itibaren bu cografyayi kendilerine vatan edinmislerdir. Bu yerlesme suresince Anadolu’daki yerlesim birimleri muhtelif tarihlerde Turk hâkimiyeti altina alinmistir. Nitekim 18 Eylul 1102 tarihinde Danismendliler tarafindan ele gecirilen Malatya’da, bu tarihten itibaren kalici Turk egemenliginin saglandigi gorulmektedir. Boylece Malatya, Danismendlilerin elinde Turk ve Islâm kulturu vasiflarina burunmeye baslamistir. Sultan I. Kilic Arslan tarafindan 25 Ekim 1178’de Selcuklu hâkimiyetine gectikten sonra bu gelisim devam etmistir. Asirlardir Turk-Islâm geleneginin bicimlendirdigi kultur ogelerini bunyesinde barindiran Malatya, bu donemde Anadolu’da Turk medeni tarihinin olusum ve gelisim surecinde onemli bir role sahiptir. Bu makalede Anadolu Turk iskân tarihine kendi muvacehesinden isik tutmasi amaciyla, Selcuklular devrinde sistemli ve duzenli bir sekilde uygulanan Turk iskâni...
Ali Cengiz Üstüner - Arkeoloji Tarih ve Sanat Yazıları, 2018
Ali Cengiz Üstüner - Biyografi, Kitap Kapsamı, Anadolu'da tarih öncesi ve bronz çağı kültürler... Protohititler... Anadolu dilleri... Hurriler... Hitit-Mısır ilişkileri... Şuppililuma, Hattuşil.
Journal of History Culture and Art Research, 2012
Bilindiği gibi Selçuklular, Sünnî ekollerden Hanefîlik mezhebine mensupturlar. Hanefîlerin önemli bir kısmı Maturidîlik ortaya çıkmadan önce Mu'tezile mezhebinin görüşlerini kabul etmiştir. Hanefîliğin rey ekolü olması, bu konuda önemli bir rol oynamıştır. Dönemin kaynaklarının verdiği bilgilere göre, özellikle Harezm bölgesi Hanefîleri aynı zamanda Mu'tezile'ye mensupturlar. Bu nedenle başta Harezm bölgesinden olmak üzere, Horasan ve Maveraünnehir bölgesinden çok sayıda Hanefî-Mutezilî alim, özellikle Moğol istilası önünden kaçarak Anadolu'ya gelmiştir. Ayrıca, bazı Selçuklu sultanları da Hanefîlikle birlikte Mu'tezile mezhebine mensup olmuşlardır. Böylece Anadolu'da Mu'tezile ekolü ortaya çıkmıştır. Ancak çeşitli sebeplerle bu ekol kendini gösterememiştir. Makalemizde bunun nedenleri üzerinde de durulmuştur.
Yüksek Lisans, Anadolu Kültür Tarihi dersi ödevim olan bu çalışma, umarım, ilgilenenlere yardımcı olur.
Bu çalışma Antik Çağ Anadolusunda turizm faaliyetleri üzerinedir ve amacı, Antik Çağ’da Anadolu’da turizmin tarihsel kökenlerini, özellikle Yunan ve Roma uygarlıklarından örneklere odaklanarak tanıtmaktır. Çalışmada gösterilen örneklere ulaşmak için arkeoloji, tarih ve edebiyat çalışmalarından faydalanılmıştır. Kaynakların incelenmesi sırasında elde edilen seyahat ve konaklamaya dair bilgiler de turizm faaliyetleriyle ilişkilendirilerek değerlendirilmiş, Roma yolları ve konaklama tesisleriyle ilgili genel bilgilere de yer verilmiştir. Makalede turizmin etimolojisi ve turizmin çeşitleri dikkate alındıktan sonra Antik Çağ’ın turizm faaliyetlerine örnekler verilmektedir. Daha sonra, bu örneklere paralel olarak Anadolu’da Antik Çağ’da turizm faaliyetleri örneklerle tanıtılmaktadır ve sonuçta Anadolu'nun turizm tarihindeki yeri ve önemi değerlendirilmektedir.
2010
Bu makalede asil olarak Anadolu Selcuklulari ve Beylikler doneminde Anadolu sathinda yazilmis eserlerin Iran’da yapilmis nesirleri ya da soz konusu donemle ilgili olarak Iran’da yayinlanmis calisma ve incelemeler ele alinacaktir. Makalenin sonuna eklenmis bulunan secilmis kaynakca faslinda ise Gazneliler, Buyuk Selcuklular, Harezmsahlar ve Ilhanlilar donemiyle ilgili Iran’da kitap olarak yayinlanmis eserlere yer verilecektir. Boylece bir nevi birbirine komsu bulunan ve benzer tarihi surecleri tecrube etmis olan Anadolu ve Iran cografyalarinin birbiriyle olan kulturel etkilesimi de resmedilmis olacaktir.
Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Tarih Bölümü Tarih Araştırmaları Dergisi, 2004
The Reign of Ahmad Takudar in Il-Khanids and the Seljuks Özet Teküder'in iki yıldan biraz fazla süren hükümdarlık dönemi, İlhanlı tarihi için pek de parlak geçmemiştir. 0, dışta MemlUkler ile banş ve işbirliği yapma çabasında başarlSlzlığa uğrarken, içte de zayıf kişiliği sebebi ile istikrarı sağlayamanuş, Moğol feodallerini dizginleyememiştir. Buna karşılık, Teküder'in dinı tercihi Müslümanlar ve İslam dünyası için bir zafer sayılabilir. Anadolu 'ya gelince, Moğollann 1277 Memlük müdahalesinin ardından Anadolu' da kurdukları rejim, siyası manada Türkmeniere kısmı özerklik verirken Selçuklu hanedannu güçlendirip yerli feodalleri sindirme esasnıa dayalUyordu. Ekonomik olarak ise, kaynaklar ve üretim meta'ı, büyük bölümü İlhanlı hazinesine aktanlmak kaydıyla İlhan ve Moğol feodaller arasmda paylaşıblUştl. Ahmed Teküder'in kisa hükümdarlık devrinde de Anadolu'da uygulanan Moğol sisteminde fazla bir değişiklik yapılmanuştır. Eski yapı korunma yoluna gidilmiştir. Bu rejime karşı çıkan zümreler de Kongurtay örneğinde görüleceği iizere, çok sert ve acmıasız bir biçimde cezalandırılmaktadır. Yine bu dönemde Selçuklu hanedaıu zayıflatılmış ve ülke iki ayn yönetime aynlnuştır. Ülkedeki Moğolfeodaller ise güçlendirilmiştir.
Günümüzde başlı başına bir bilim dalı olan tarih yazımı, önceleri yalnızca içinde yaşanılan anın olaylarını kayda Reçirip bilRi aktarma uRraşı biçiminde oluyordu. Hellenlerde özelliklekolonizasyon hareketleriyle birlikte uzak ülkelere ilişkin bilRiler edinen ve edindikleri bilRileri halka açık alanlarda kendi yurttaşlarına aktarmaya başlayan kimselere lORoRraphos ve onların Rittikleri ülkelerin tarihi, cORra.fyası ve halkbilimiyle ilRili yaptıkları bilRilendirme konuşmalarına da "lOROS" denirdi. Düşünce açısından yıllar süren Relişme sonucu, ÇORUBatı Anadolulu olan ve kendi zamanlarına ilişkin olayları yazan ilk yazarlar Miletoslu Hekataios, Lydialı Ksanthos, Lesboslu Hellanikos, Karyandalı Skylaks, Lampsakoslu Kharon ve Miletoslu Dionysios Ribi yazarlar yerel tarihler yazmışlardl. Bu yazarlardan biri olan Lampsakoslu Kharon' a pek çok eser atfedilmiş olmasına karşın, Rünümüze yalnızca iki eserinden fraRmanlar kalmıştır; Horoi (Yıllıklar) ve Persika (Pers Tarihi). Bu eserlere ait fraRmanlardan, yazarın ayrıntıya Rirmekten kaçındıRı, uzun cümlelere ve mitolojik öykülerle bezenmiş betimlemelere yer vermediRi, arkaik bir biçemi oldURUanlaşılmaktadır.
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Dergisi
İlkçağlardan Modern Döneme Tarihten izler 1, ed. Osman Köse, Ankara 2018, 2018
Güncel Sosyal Bilimler Araştırması, 2020
Anadolu’nun Ticaret ve Kültür Mirasları: TARİHTEN GÜNÜMÜZE PANAYIRLAR, TİAV Türk İdari Araştırmalar Vakfı, 2024
Stratejik ve Sosyal Araştırmalar Dergisi, 2020
Marife Dini Araştırmalar Dergisi, 2008
Türk-İslam Sanatları Tarihi, 2021
Ali Cengiz Üstüner - Arkeoloji Tarih ve Sanat Yazıları, 2018
THYATEIRA I, Thyateira İçin 11 Yıl (2011-2021 Dönemi Kazılarının Sonuçlarına İlişkin Yazılar), 2021
Türk Eğitim Tarihi , 2021
Çanakkale Araştırmaları Türk Yıllığı, 2012