Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2021, Akademik Hassasiyetler
…
37 pages
1 file
Akademik Hassasiyetler, 2021
Cleaning and refinement phenomenon, one of the constituents of both Turkish-Islamic belief system and Turkish customs and traditions, are the major causes that result in the structuring of Ottoman-Turkish bath and the formation of Ottoman-Turkish bath culture. The Ottoman bath structures, which existed in the Ottoman architectural typologies and were constructed within a foundation system, developed, flourished, and exhibited differentiation in periodical processes. Whereas the early Ottoman bath structures functioned only as the cleaning places of society, they started to have symbolical features in the following periods with socialization and performance of folkloric rituals. From the aspect of our sociocultural history, another issue, which is as significant as the conventional architectural properties of Turkish bath structure, and the social rituals made there, is the materials used in Turkish baths and the metal objects among such materials. The metal objects of Turkish bath which were inherited from our ancestors possess artistic values within the context of art history discipline. Besides, they represented social status of their owner in the relevant period, therefore these objects are valuable for not only art history, but also socio-cultural history. In this study, the tools and materials such as bowl, washtub, pitcher, patten, censer, rose water flask, hammam kettle, soap dish and mirror were analyzed in terms of their forms, precious ornaments, craftsmanship and production techniques. Furthermore, it was aimed to evaluate the richness added by these objects to the traditional Turkish bath culture, their aesthetic characteristics and their place among the most treasured folkloric cultural values that survive until today and were passed on to new generations. Lastly, the importance of the traditional handicrafts applied to the materials as well as the need for protecting and developing them were highlighted.
Güzel Sanatlar Enstitüsü Dergisi, 2019
1. Uluslararası Lisansüstü Araştırmaları Sempozyumu Yapılı Çevre, 2010
Bu çalışmada, son 50-60 yıl içerisindeki gelişmeler ışığında ve kültür ürününün metamorfozu / metalaşması üzerinden, Türkiye’deki mimari mirasta baş gösteren görünüşe odaklanma sorunsalı değerlendirilecektir. Çalışma, önce teorik altyapı için Adorno, Horkheimer ve Haug gibi kültür ürünün metamorfozu / metalaşması konusu ile ilgili yazarlardan yararlanmaktadır. Bu teorik altyapının değerlendirmesi ve günümüzdeki konumunun ortaya konmasının ardından, Türkiye ve özellikle İstanbul’dan Sepetçiler Kasrı, Sütlüce Kültür Merkezi gibi tekil yapılar, Süleymaniye’deki ‘yeni-eski’ inşaatlar gibi geniş çaplı projeler ve Park Otel gibi uzun soluklu ‘vaka’lar incelenmektedir. Konunun yerel çerçevesini oluşturan faktörlerinden bazıları üzerine incelemeler yapmış olan Tekeli, Boysan, Tanyeli ve Yapıcı gibi yazarların katkıları da analiz edilmektedir. Ardından, teorik zemin ve örneklerden yola çıkarak, Avrupa’da çoğu ülke için bir fırsat olarak görülebilecek zengin mimari birikimin, kontrol dışı, kendi varlığını tehdit eden ve çağdaşlaşmayı da engelleyen bir sürece sürüklenmesinin sebep ve sonuçlarını değerlendirmeye odaklanılmaktadır.
2014
Diyarbakir’in ilcelerinden biri olan Cermik, yorede “sifa merkezi” addedilen kaplicasiyla bilinir. Nitekim ilce, adini “sicak su” anlamina gelen “cermik”ten alir. Yore halki tarafindan cogunlukla “hamam” diye adlandirilan kaplica, nesilden nesile aktarilan “Melike Belkis Efsanesi” ile adeta sifa vericiligini kanitlar. Cermik hamami, uzun yillar gelin hamamlarina ev sahipligi yapar. Ancak toplumun degisen yuzuyle birlikte eski onem ve itibarini kaybeden gelenek, son on yilda neredeyse unutulacak duzeye gelir. Bir zamanlar sosyal yasamin onemli mekânlarindan olan Cermik hamami, halk arasinda bircok inanisin ortaya cikmasina da vesile olur. Bilhassa cocuk sahibi olmak isteyenlerin ziyaret yerlerinden biri olan hamam, gunumuzde bilhassa yoreye yakin il ve ilcelerden bircok ziyaretciyi agirlamaya devam etmektedir. Gecmis yillarda annelerin ogullari icin kiz begendikleri, gelin hamami eglencelerinin duzenlendigi ve “sifa festivalleri”nin yapildigi bir kultur mekâni olan Cermik hamami, gun...
MANAS Sosyal Araştırmalar Dergisi
Türk heykel sanatında özellikle de geç dönem düşünüldüğünde; Türk heykeli ile mitoloji teriminin yan yana geldiği örnekler oldukça nadirdir. Erken dönem olarak da nitelendirilen Cumhuriyet dönemi öncesi heykel sanatımızda, ilk heykeltıraşlarımızın mitolojik tema ile bütünleşen eser örnekleri ne kadar az ise, bu durum, sonrasında da devam etmiştir. Cumhuriyetle daha da gelişmeye başlayan heykel sanatı, çeşitli konularda örnekler verirken, bunlar içerisinde ağırlıklı olarak anıtheykel anlayışı oldukça önem arz eder. Cumhuriyetten sonraki çalışmalarda nü temasına daha sık rastlanıyor olması, sanatçılarımızın Avrupa'ya giderek buradaki üsluplardan etkilendiklerini düşündürmektedir. 1950'li yıllarda ve sonrasında çalışan heykel sanatçılarımız incelendiğinde, mitolojik temalı örneklere rastlamakta güçlük çekilse de, Türk sanatçılarının mitolojik temalı örnekleri arasında; Kibele'den Şahmeran'a, Zümrüdüanka'dan diğer bazı hayvan motiflerine veya simgesel ve düşsel unsurlara rastlanılmaktadır. Bu doğrultuda çalışan heykel sanatçılarımızın başında ise Ali Teoman Germaner gelmekte olup, onu takiben Bihrat Mavitan ve Mehmet Aksoy isimlerinden bahsedilebilir.
Gerek dünyada gerek ülkemizde medyada kadının kullanımı sık rastlanan bir olgu olarak karşımıza çıkmaktadır. Kadınların toplumsal, kültürel ve siyasal olarak televizyonda konumlandırılmış biçimi çeşitli televizyon programlarına, haber ve tartışma programlarına, reklamlara, dizilere, filmlere yansımaktadır. Medyada kadına hem tüketici olarak hem de tüketimde kullanılan bir nesne olarak çok fazla yer verilmektedir. Bu çalışmada, gazetelerde, televizyonlarda, reklamlarda ve dergilerde kadınların yer alış biçimleri irdelenmiştir. Medyada kadın olgusunun kullanımında kadınların sadece cinsellikleriyle değil siyasetten ekonomiye, kültür-sanattan spora toplumun çeşitli alanlarındaki başarılarıyla yansıtılmasına dikkat edilmesi gerektiği üzerinde durulmuştur. Artık kadınlar, kamusal alandaki özgürlüğünü kendi emeği ve üretimine bağlı bir biçimde kazanmaya çalışmaktadır. Kadınların gerek özel gerekse kamusal alanda elde ettiği güç ve statü onların bu alanlarda kazandığı kimliği ortaya koymaktadır. Yazılı ve görsel medyada kadına yüklenen özellikler ona herhangi bir güç ve statü ilişkisi kazandırmaktan çok uzaktır. Günümüzde halen kadınların bir çoğu cinsellik, aldatılma, kıskançlık gibi haberlere konu olarak medyada kendilerine yer bulabilmektedir. Kadınlar ülkenin siyasal ya da ekonomik gündeminden soyutlanmış olarak en çok da aldatan-aldatılan konumlarıyla gündeme gelmektedir. Bu makalede kadınların her alanda olduğu gibi medya alanında da gerek nitelik gerek nicelik olarak daha da güçlenmeleri gerektiği konusuna değinilmiştir. The use of women in the media is a concept encountered rather frequently both in the world and in our country. The reflections of the way that women are presented socially, culturally and politically on TV can been seen in news and discussion programs, advertisements, serials and feature films. It is an undeniable fact that women are given noteworthy importance as both consumers as well as the objects used in consumption. In this article, the depiction of women in newspapers, advertisements, magazines and on TV has been studied. It has been emphasized that regarding the use of femininity concept in the media, women should be reflected with not only their sexuality but also their achievements in various fields including politics, economics, culture, arts and sports. Now women are striving to gain their freedom in the public sphere with regard to their own labor and production. The power and status they have obtained both in the public and private spheres demonstrate the identities they have acquired in the respective areas. The aspects attributed to women in the print and visual media are quite far from equipping them with any power and status relationships. Today, most of the women are still considered as the topics of the news about sexuality, indecency, unfaithfulness, jealousy etc. Being isolated form the political or economic agenda of a country, women are mostly depicted with the status of those who cheat on or who are cheated on. In this article, the idea that women should gain power both qualitatively and quantitatively also in the field of media as they do in all areas has been studied.
2021
Cleaning and refinement phenomenon, one of the constituents of both Turkish-Islamic belief system and Turkish customs and traditions, are the major causes that result in the structuring of Ottoman-Turkish bath and the formation of Ottoman-Turkish bath culture. The Ottoman bath structures, which existed in the Ottoman architectural typologies and were constructed within a foundation system, developed, flourished, and exhibited differentiation in periodical processes. Whereas the early Ottoman bath structures functioned only as the cleaning places of society, they started to have symbolical features in the following periods with socialization and performance of folkloric rituals. From the aspect of our sociocultural history, another issue, which is as significant as the conventional architectural properties of Turkish bath structure, and the social rituals made there, is the materials used in Turkish baths and the metal objects among such materials. The metal objects of Turkish bath which were inherited from our ancestors possess artistic values within the context of art history discipline. Besides, they represented social status of their owner in the relevant period, therefore these objects are valuable for not only art history, but also socio-cultural history. In this study, the tools and materials such as bowl, washtub, pitcher, patten, censer, rose water flask, hammam kettle, soap dish and mirror were analyzed in terms of their forms, precious ornaments, craftsmanship and production techniques. Furthermore, it was aimed to evaluate the richness added by these objects to the traditional Turkish bath culture, their aesthetic characteristics and their place among the most treasured folkloric cultural values that survive until today and were passed on to new generations. Lastly, the importance of the traditional handicrafts applied to the materials as well as the need for protecting and developing them were highlighted.
MASROP E-Dergi, 2021
Öz Edirne Arkeoloji Müzesi, Türkiye Trakyası'nda kurulan ikinci müzedir. Müzenin kuruluşundan 2015 yılına kadar toplamda 657 metal buluntu envantere kaydedilmiştir. Edirne Arkeoloji Müzesi envanterinde yer alan ve bu çalışmanın ana malzemelerini oluşturan buluntular, müze kurtarma kazılarından ve Türkiye Trakyası'nın çeşitli merkezlerinden gelmiştir. Bu grup, altı adet fibula, üç adet tintinnabulum, dört adet ok ucu, üç adet sapan tanesi, dört adet sonda ve kaşık, iki adet strigilis, iki adet styluslar, birer adet ayna, el iği ve sella curulis olmak üzere 27 buluntudan oluşturmaktadır. MÖ 10-MS 5. yüzyıllar arasına tarihlendirilen bu buluntu grubunun üretiminde, ağırlıklı olarak bronz olmak üzere kurşun ve demir kullanıldığı görülmüştür.
Social mentality and researcher thinkers journal, 2022
Nehir kenarlarında yerleşimle birlikte suya kutsal anlamlar yüklenmiş, antik çağda yaşayan mitolojik kahramanlar suyla özdeşleştirilip tanrılaştırılmıştır. İnsanoğlunun yaradılışıyla başlayan suyun kullanımı, temel ihtiyaçlar arasında yer alan yıkanma ihtiyacının da doğmasını sağlamış; insanlar, temizlenmek ve arınmak için suya ihtiyaç duymuştur. Bu amaç doğrultusunda temizlenme alanı olarak farklı planlarda mekanlar oluşturulup, hamam olarak adlandırılmıştır. Genel bir tanımla hamam; suyun ısıtılıp insanların yıkanarak temizlenmesi amacıyla yapılan yapılara verilen isimdir. Türkçeye Arapçadan yerleşmiş olan kelimenin kökeni; ısıtmak, sıcak olmak anlamında kullanılan shamam sözcüğünden gelmektedir. Farsça karşılığında germâbe şeklinde kullanılan hamam kelimesinin sözlük anlamı ise "ısıtan yer" demek olup, yıkanma yeri manasındadır (Ertuğrul, 2009: 241) Dünyadaki en eski hamam yapıları, Türkiye-Suriye sınırında yer alan Tell Halaf' ta MÖ 3. yüzyıla ait şehir kalıntılarında bulunan özel banyo bölümleri ve Gaziantep yakınlarında MÖ 1200'lü yıllarda Geç Hitit
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
DergiPark (Istanbul University), 2024
Abant Izzet Baysal University Graduate School of Social Sciences, 2013
JOURNAL OF HISTORY AND FUTURE, 2020
Zeitschrift für die Welt der Türken/Journal of …, 2009
PROPONTICA, 2024
I. ULUSLARARASI TÜRKÇE EDEBİYAT KÜLTÜR EĞİTİM SEMPOZYUMU BİLDİRİ ÖZETLERİ KİTABI, 2020
Etnomüzikoloji Derneği Yayınları, 2023
RÜÇHAN KEÇECİ VE HEYKELDE ATIK METAL MALZEME KULLANIMI, 2016
Batı Sanatında Ötekiliğin Temsili Olarak Cadı İmgesi, 2017
Bir Koleksiyon Pratiği Olarak Türkiye'de Tesbih Kültürü, 2019
Türkiye Bilimler Akademisi Kültür Envanteri Dergisi, 2021
40. Uluslararası Kazı, Araştırma ve Arkeometri Sempozyumu, 7-11 Mayıs 2018, Çanakkale
Metallurgica Anatolica. Festscrift für Ünsal Yalçın anlaesslich seines 65. Geburtstags, Bochum, 2020