Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
…
5 pages
1 file
Mimari restorasyon projesinin temelleri, mimari ölçüm ve çizimlerle konut yapısının belgelenmesi için arazi çalışmaları, yapıda kullanılan inşa teknikleri, malzemeler ve sorunları, geçirdiği değişimleri saptamak için yapının mimari analizi, ve yapıyla ilgili tarihi belgelerin incelenmesi. Yapının restitüsyonu ve restorasyon önerisinin hazırlanması. Çizim ve raporlarla sunum.
Identified birth records of people transfered to Torbalı and " Mehmet Çavuş" an unmetered folksong collection sung in Torbalı --Necat ÇETİN…………………..………………………….
Medya ve Din Araştırmaları Dergisi (MEDİAD), 2020
Öz Teknoloji ve dinsellik arasındaki ilişki, günümüzde medya ve din etkileşiminin incelenmesi gereken bir alanını oluşturmaktadır. Bu çalışmanın konusu, teknoloji-dinsellik arasındaki etkileşimin bilhassa ileti-şim teknolojileriyle evrilme biçimleridir. Çalışma böylelikle teknolojik ve dinsel pratiklerin bir kavram-sallaştırmayla tanımlanmasını amaçlamaktadır. Çalışmanın problemi geleneksel dini pratiklerin, tekno-loji tabanlı dinsel-manevi pratiklere nasıl dönüştüğüdür. Bu problem temel alınarak İranlı sosyolog Ali Şeriati'nin (1933-1975) "makinizm" kavramından hareketle, dinsel pratiklerin makinelerle birlikte nasıl evrildiği çeşitli örnekler üzerinden betimleyici bir tarzda sunulacaktır. Teknoloji ile dinsellik arasındaki ilişkiyi muhtelif formlarıyla ortaya koymak bu çalışmayı farklı kılmaktadır. Çalışma esnasında sanal me-zarlık, dijital mezar taşları, dinsel matik olarak adlandırdığımız hatim matik, esans matik gibi iletişim teknolojilerini de içerecek şekilde tasarlanan teknolojik-dinsel pratikler incelenmektedir. Mezkûr uygu-lamalar, bu çalışmanın sınırlarını da oluşturmaktadır. Bu yönüyle çalışma bir kavrama yüklenen anlamın insan makine ilişkisinde nasıl tezahür ettiğine ilişkin örneklerin ele alındığı betimleyici bir araştırma olma hüviyetine sahiptir. Çalışmanın nihayetinde, dinsel bazı pratiklerin iletişim teknolojilerine ve makinelere de uyarlandığı, bu uyarlamanın farklı din ve geleneklerde de görüldüğü, bunun neticesinde, geleneksel doğalarından farklı biçimlere de evrildiği ve böylelikle de "dinsel makinizm" kavramının teknolojik-din-sel pratikleri inceleme açısından elverişli bir nosyon olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Abstract The topic of this study is the inversion forms of the interaction between technology and religiosity. The problem of the study is the transformation of conventional religious practices into technology-based religious practices. Based on this problem, with reference to the "machinism" concept of the Iranian sociologist Ali Shariati, the way that religious practices are inverted in conjunction with machines will be presented in a descriptive style, through several examples. Technological-religious practices that are designed so as to include virtual cemetery, digital tombstones, and information technologies such as khatm matic and essence matic, which we call religious matics, are analyzed in the course of this study. With this aspect, the study has the characteristics of being a descriptive research that discusses examples of how a meaning assigned to a notion becomes manifest in human-machine relationship. At the end of the study, it was concluded that certain religious practices are also adapted to information technologies and machines, and that this adaptation is seen in other religions and traditions, too. As a result, it was deduced that they transformed into other forms that are different from their true nature, and therefore, the term "religious machinism" is a suitable notion in terms of dealing with religious practices.
Dersim inanç sistemi, aşirete dayalı olan ocaklık üzerinde temellenen bir inanç hiyerarşisi olarak tanımlanabilir. Ocaklar da aslında birer soy/aşiret örgütlenmesi olup, dinsel hiyerarşinin belirlenmesi ve ocak olarak tescili de "keramet" denen temel bir olguya bağlanmıştır. Böylece, kan bağı ile aşirete kutsiyet payesi eklenerek, inanç sisteminin yarı dikey, daha çok da yatay ve döngüsel bir hiyerarşinin tesisi gerçekleştirilmiştir. Kutsiyet niteliği olan aşiretin keramet sahibi "ata"sı, lideri ve dolayısıyla keramet sahibi olan kişinin ailesi, "ocak" sisteminin merkezine oturtularak, tescillenmekte ve tesciller ise mitik/kurulum öyküleri ile dolaşımda tutularak sürekli ve güncel hale getirilmektedir. Bu çalışmanın konusu olan Dewrêşgewranlılar da bu sistemin içinde kerameti tescilli bir ocak olarak yerini almıştır.
Dersim Harekâtı ertesi 40’lı ve 50’li yıllarda “Doğu Sorunu”nun sönülmenmiş oluşu sorunsalın etnik boyutunun sınırlı olduğunu kanıtlıyordu. 60’lı ve 70’li yıllarda ise “Doğu Sorunu” sınıfsal bir eksene oturmuştu. Yazılı kültür “Doğu Sorunu”nu “Kürt Sorunu”na dönüştürmeye yetti. Entelektüel kimliklerin oluşumu ve Türkiye İşçi Partisi kanadı altında “Kürt Sorunu”na dönüştü. 1980’li yılların post-modernist dünyasında ise dinsel ve etnik kimlikler bir başka vurgulanır oldu. Marksizimin mevzi yitirmesi, kültüralizme ortam sağladı. Dinsel ve etnik kimlikler bundan böyle sınıfsal kimliğin yerini aldı.
6 mezîdehü ve eşhedü en lâ ilâhe illalâhü vahdehü lâ şerîke lehü şehâdeten yenâlü kâilühâ eşşerefel azîme vel ızzel cesîmi yevmel ba'sü ven nüşûr. Ve eşhedü enne seyyidinâ ve nebiyyinâ muhammeden abdühü ve rasûlühü kenzül ulûmi vel esrâr. Ve seyyidül etkiyâ-il ebrâr. Sallallâhü aleyhi ve selemle ve alâ âlihi ve eshâbihi zevil mefâhiril aliyyeti vel esrâril celiyyeti. (Rahman ve rahim olan Allah'ın adı ile. Alemlerin Rabbi olan Allah'a nimetlerine karşılık olarak ve daha fazla vermesine mükafat olması için çok çok hamdederiz. Allah'tan başka ilah olmadığına, tek olup ortağı bulunmadığına ve bunu söyleyenin yüce şerefe, büyük iz-zete, kıyamet gününde nail olmamız için şehadet ederiz. Salihlerin ve muttakilerin seyyidi, ilimlerin ve sırların hazinesi, kulu ve rasulü olan efendimiz, nebimiz Hazreti Muhammed (Sallallahü aleyhi ve sellem) e şehadet ederiz. Ve o'nun yüce, öğünç kaynağı, belirgin sırlardan olan, aline ve eshabınada salatü selam ederiz).
1308-3244, 2020
Bu çalışmada, Türkmenistan'ın yurt dışında yaşayan önemli yazarlarından biri olan Ak Welsapar'ın "Kesecik" adlı masalının Türkiye Türkçesine çevrisi/aktarması yapılmıştır.
DEGISIM SURECINDE DIRENC, 2022
Bu makalenin amacı; örgütsel değişim süreçlerinde karşılaşılan değişime direnç olgusunu ele almaktır. Değişimi başarıyla yönetebilmek ve gerçekleştirebilmek için örgütsel değişime direncin engellenmesi ya da ortadan kaldırılması gerektiği konusu üzerinde durulmuştur. Değişim hayatın doğasında vardır ve değişmeyen örgütlerin hayatta kalma şansları yoktur. Bu nedenle örgütler değişim sürecini başarıyla gerçekleştirmek zorundadırlar. Ancak, ekonomik, sosyolojik, psikolojik veya benzer nedenlerle değişime direnç görülebilir. Bu direnç örgütsel kaynakların etkin ve verimli kullanılmasını engellemek suretiyle sürecin başarısızlıkla sonuçlanmasına neden olabilir. Bu nedenle değişim yönetiminin başarısı için öncelikle çalışanların değişime karşı gösterdikleri direncin giderilmesi gerekir. Bunun için öncelikle konu örgütsel değişim planlarında ele alınmalı ve muhtemel direnç nedenleri ve alınacak tedbirler detaylandırılmalıdır. Değişime direnci önlemek için; eğitim ve iletişim, katılım ve destekleme, pazarlık ve taviz verme, tehdit ve baskı, manipülasyon ve kooptasyon, değişimi planlama ve deneme amaçlı uygulama, ekonomik teşvik tedbirleri ve tahmin yöntemlerinden yararlanılabilir. Kullanılacak yöntem ya da yöntemler duruma çalışanların bireysel özelliklerine göre değişebilir. Değişim sürecinde daha az direnç ve sorunla karşılaşmak için çalışanların eğitilmesi ve değişime önceden hazırlanması gerekir. Örgütsel değişim ancak çalışanların katılımı ve desteklemesiyle başarılabilir.
www.ilimvetasavvuf.com, 2025
Yesevîlik Hoca Ahmed Yesevî (1093-1166) Kazakistan'ın Sayram ilçesinde dünyaya gelmiştir. Babası İbrahim Şeyh ve Arslan Baba'dan tasavvuf eğitimi almış ve hocasının ölümünden sonra Yusuf Hemedâni'nin yanında eğitimini tamamlamıştır. "Horasan Okulu" olarak da adlandırılan tasavvuf akımının en önemli temsilcisi olan Hoca Ahmed Yesevî'den adını alan Yesevîlik yolu, Türklere İslâm'ı ve dervişliğin yollarını öğretmeyi amaçlamıştır.
HARİCİLİK İlk önce beliren iki çevresel ve sekteryen referans çerçevesinden birincisi, topluluk karizmasını içinde barındıran kabileci eğilimler taşıyan Hariciliktir. Hariciliğin referans çerçevesini oluşturan anahtar kavramlar kabileci zihniyet yapısı, iman, büyük günah, lafızcı yaklaşım ve tekfir ve benzerleridir. İslam öncesi kabileci karakteristiklerin İslami form içinde tezahürü söz konudur. Harici, çıkmak, itaatten uzaklaşıp isyan etmek anlamına gelen hariç kelimesine nispet ekinin ilavesiyle oluşmuş bir kavram olup topluluk ismi olarak Hariciyye ve Havaric şeklinde kullanılır olmuştur. Haricîlik isminin nereden geldiği noktasında farklı görüşler mevcuttur: * Hz. Ali'nin ordusundan çıkan veya ayrılanlar, * Hz. Ali'ye karşı çıkanlar(ayaklananlar), * Kâfirlerle her türlü toplumsal bağı koparanlar ve * Oturmak anlamına gelen Kaade fiilinin zıddına cihada çıkan ve fiilen ona katılanlardır.(Watt, s.20) Fırkanın muhalifleri, fırkayı "insanlardan, dinden, haktan veya Hz. Ali'den uzaklaşan ve yönetime karşı ayaklanarak cemaatten çıkanlar" olarak tanımlarken Hariciler kendilerini "kâfirlerin arasından çıkarak Allah'a ve peygamberine hicret edenler" (Nisa 4/1 00). "kâfirlerle her türlü bağı koparanlar" şeklinde ifade ederler. Hariciler ayrıca kendilerini "Allah yolunda savaşıp O'nun rızası için canlarını ve mallarını satan ve Allah'ın da bunları cennete karşılık satın aldığı kimseler" anlamındaki (Tevbe 9/111) şurat olarak ifade etmişlerdir. Hariciler'e, aralarında alt gruplara ayrılmadan önceki dönemde Sıffin savaşının ardından taraflarca kararlaştırılan hakemleri kabulü reddetmeleri sebebiyle muhakkime, Hz. Ali'den ayrıldıktan sonra ilk toplandıkları yer olan Harura'ya nisbetle Haruriyye ve buradaki reisleri Abdullah b. Vehb er-Rasibi'ye izafeten Vehbiyye adları da verilmiştir (Fığlalı,1980:169-175). Haricilerin ortaya çıkışı tarihçilerin kahir ekseriyeti tarafından Sıffin Savaşı'nın sonucunda gerçekleşen Hakem olayına bağlanmıştır. Buna göre Haricilik, hakem tayinini kabul etmesinden dolayı Hz. Ali'den ayrılanların meydana getirdiği bir fırkadır. Haricilik fırkasının ortaya çıkması tek bir nedenle açıklanamaz. Toplumsal olay ve olguların meydana gelmesinde birçok motive edici dinamik göz önünde bulundurulmalıdır. Burada da söz konusu fırkanın ortaya çıkmasına neden olan olaylar hakkında birçok muhtemel neden ileri sürülmüştür. Haricilerin doğuşunda Hakem
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
HALİL (KUT) BEY’İN TRABLUSGARP SAVAŞI’NDAKİ FAALİYETLERİ, 2019
İnsan ve Toplum Bilimleri Araştırmaları Dergisi, 2021
Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2024
Derrida'nın Saussure Dekonstrüksiyonu, 2019
Journal of Turkish Language and Literature, 2019
Cumhuriyet Dönemi Türk Kültürü Atatürk Dönemi (1920-1938), 2009