Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2017
…
620 pages
1 file
yedi yüzyıl devam eden Endülüs Emevi Devleti, medeniyet konusunda Avrupa'ya öncülük ve rehberlik etmiştir. 7 İnsaniyet-i Suğra ve İnsaniyet-i Kübra Gerçek medeniyet insan nev'ini ilerletir, kemale erdirir, saadete şevk eder. Bediüzzaman, medeniyetin güzellikleri için "insaniyet-i suğra" tabirini kullanır. İslamiyet ise "insaniyet-i kübra"dır. Mehasin-i medeniyet, insaniyet-i kübranın mukaddimesidir. 8 Yani, medeniyetin güzellikleri olan sanayi, teknoloji ve bunların insanlığa getirdiği faydalar, kolaylıklar, insanın diğer canlılardan üstünlüğünün küçük bir göstergesidir. Bunun neticesi olarak insanoğlu, uçaklarla kuşlardan daha sür'atli uçabilmiş, denizde balinaları geçebilmiş, hatta uzayda keşiflere çıkabilmiştir. Bununla beraber, eğer insan, insanlığın en mükemmel şeklini çizen İslâmiyete sarılmazsa, gerçek insanlığı elde edemez. Karga, yerde iken de karga, gökte uçarken yine karga olduğu gibi; kötü ahlâklı birisi de yerde gezerken de o ahlâkı taşır, aya çıksa aynı huyunu oraya da götürür. Nitekim insaniyet-i kübra olan İslâmiyetten ruh almayanlar, insaniyet-i suğra olan medeniyetin iyiliklerini kötüye kullanmışlardır. Yaptıkları uçaklarla masumları bombalamış, uydularla dünyanın her tarafına en müstehcen yayınları yaymış, ele geçirdikleri TV kanallarıyla, rezaletin naşiri durumuna gelmişlerdir. Medeniyetin Artıları Medeniyetin gayesi, topyekûn insanlığın rahata kavuşması ve dünyada mutlu bir hayat yaşamasıdır. 9 Beşeri bilgi tecrübesiyle ulaşılan demokratik devlet, insan hakları, ileri teknoloji, seviyeli sanat gibi değerler, hayatın artılarıdır. Bütün bu artı değerler, hayatı kolaylaştırır, yaşam kalitesini artırır, problemlerinden daha uzak bir hayata ulaştırır.
2015
osyolojinin bir disiplin olarak ilk ortaya çıkışından itibaren sosyologların zihnini meşgul eden en önemli iki konudan birincisi dinin modernleşen toplumdaki yeri, diğeri ise sanayi inkılabından sonra ortaya çıkan tüketim (consumerism) meselesi olmuştur. Hem geleneksel hem de modern dönemde sosyologlar bu iki konuyu birbirinden bağımsız olarak ele almayı tercih etmişlerdir. halbuki sosyologların bu iki konuyu incelerken temel aldıkları prensiplere bakıldığında aralarında bir korelasyon kurmak çok da imkânsız gözükmemektedir. Kurucu babalardan itibaren dinin toplumdaki statüsünün incelenmesinde modernleşme temel kıstastır. Ekonomik refah düzeyinin artması, modernleşmenin temel saç ayaklarından biri olmasının yanında tüketim toplumunun ortaya çıkmasında da en önemli etmendir. Bu bağlamda, tüketimin dinin toplumdaki konumu üzerinde bir etkiye sahip olup olmadığı sorusu doğal olarak ortaya çıkmaktadır. İşte İsmail Demirezen'in 2015 yılında Ensar Neşriyattan çıkan Tüketim Toplumu ve Din adlı kitabı tam da bu sorunun oluşturduğu KİTAP DEĞERLENDİRMESİ:TÜKETİM TOPLUMU VE DİN
Journal of Turkish Studies, 2014
Socialization as another name of the integration of individual with group or society is training and teaching process in the widest sense. Individual learns its religion and belief as well as the idea, tradition, norms, value system and life style of his/him society in this process. Religious socialization, which is a situation religion gives its color to socialization due to its structural quality, has influence in where individual learns religious rules, norms, values and practices and also is included in the overall socialization process. Religious socialization is a term corresponding to expressions such as socialization in religion, socialization with religion, religious life in the process of socialization, becoming devout and the process of learning and living the religious life of society. Religious socialization, one of the important issues of sociology of religion, is one of the important dimensions of religionsociety interaction. In socialization process in general and religious socialization process in particular have important dimensions and functionalities in the participation of social actors in society's religious structure, norms, values and beliefs and in learning, adopting, approving, making behavior pattern and transferring to future generations these. Religious socialization, which is expressed as religion-based socialization or religious learning too, is an interactional process that social factors effect religious belief, perception, understanding and practices of individuals. Religious socialization refers to the learning and adaptation process in the field of religion in social llife. The purpose of this study is to try to understand religion and socialization in the context of religious socialization. In the scope of this aim, the dimensions of religious socialization concerning cases such as social control, identity, religious legitimation, conversion, to change sect and religious group, the process of having faith, religious education, religiosity, devoutness and being devout are discussed in this article.
kutuphane.uludag.edu.tr
Iman/Faith in the Transition from the Individual to the Communal The concept of "İman (Faith)" means religious belief in Islamic terminology. Connotations of the word have also got social contents. Actualisation of iman follows an organised process. Emotion, knowledge, rationale, love, optimism and sometimes doubt are the keystones of this process. But aforementioned cognitive processings are not enough for the actualisation and saving of iman. Iman act is complemented with wisdom and revelation which they are metaphysical concepts. However all religions take form on beliefs and thoughts, they don't remain limited and every religion reflects a colour, attitude and behaviour in the social life.
Y. Çoştu (Ed.), Din ve Toplum Üzerine Yazılar , 2021
Necmetin Erbakan Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, 2019
Din ve eğitim olgusu, bir yanı insana uzandığı için geçmişten bugüne değin üzerinde hep düşünülen ve tartışılan alanlar içerisinde yer almıştır. Modern öncesi ve modern dönemi, kapsamı itibariyle sınırları daha belirgin ve belli pratikler üzerinden ele almak daha mümkünken, postmodern dönem olarak adlandırılan yakın dönem gerçekliğini belli kalıp ilkeler ve tanımlar çerçevesinde irdelemek büyük belirsizlikler ve zorluklar içermektedir. Her şeyin hızla değiştiği dünyada görece geçmiş zamanlı olarak yapılan tanımlamalar ve ortaya atılan fikirler, değişim paradigması içerisinde ister istemez arkaik unsurlar taşımakta ve değişen çağın dinamikleri ile birlikte değerlendirilmesi gereken yenilikçi bakış açılarına ihtiyaç olduğu görülmektedir. Bu çalışmada, postmodern döneme ilişkin sentezleyici fikirleri ile ön plana çıkmış yaşayan düşünürlerden olan Byung-Chul Han’ın “Yorgunluk Toplumu” isimli kitabında yer alan düşünce katmanları, Han ve benzer fikirlere sahip seleflerinin bakış açıları üzerinden ele alınmıştır. Daha sonra bu katmanlara ilişkin din ve eğitim yansımaları, ilgili literatür bağlamında değerlendirilmiştir.
Istanbul University - DergiPark, 2022
Modernizm, ahlak ve din bu makalenin temel boyutlarını oluşturmaktadır. Modernizm, insanlara bir yandan eğitim, siyaset, din, ahlak, kültür, ekonomik, hukuk, küresel ilişkiler, organizasyon olmak üzere birçok alanda olağanüstü imkanlar sağlarken, diğer bir yandan söz konusu alanlarda büyük sorunlar, kısıtlamalar ve sınırlamalar meydana getirmiştir. Günümüzde sosyal yapıda meydana gelen en küçük olumsuzluklar bile insanların hayatını ciddi bir şekilde etkilemektedir. Bu bağlamda din ve ahlak, modern insanların karşı karşıya geldikleri bu olumsuzlukları, bunalımları aşmasına ve ruh dünyasının gelişmesine önemli katkı sağlamaktadır. Bu bakımdan akılcılığı esas alan modernizmin mahiyetinin, toplum ve din-ahlak üzerindeki bıraktığı etkinin ortaya konulması ve gerekliliği arz edilmelidir.
Özet Bu makalede, sosyal çatışma ve din ilişkisinin temel kategorile-rinden hareketle tasvir edilmesi ve açıklanması hedeflenmekte-dir. Sosyal çatışma ve din ilişkisi kategorik olarak 5 açıklama se-viyesinde incelenmiştir. Birinci seviyede, sosyal çatışma imkânı olarak din kurumunun sosyal işlevleri üzerinde durulmuştur. Dini çatışmanın en net gözlemlenebildiği diğer iki açıklama seviyesi kesişen dini sınırlar ve aynı dini gelenek içindeki çatışmalar ol-maktadır. Dini çatışmanın fiili saldırı ve şiddet içeren marjinal yüzü olan dini köktencilik dördüncü açıklama seviyesi olarak kul-lanılmıştır. Makalede son açıklama seviyesi olarak sekülerleşme ve dini ça-tışma konusu ele alınmış, sonuç kısmında makalenin genel so-nuçlarına yer verilmiştir. Dini gelenekler hem kendi içinde, hem de kendi dışında farklılaşan amaç ve isteklerin yön verdiği kar-şıtlıklar yaşamakta ve birbirleriyle mücadele etmektedirler. Dini çatışma doktrin açısından bakış açısı ve yorum farklılıkları, sos-yal açıdan güç, kaynak ve imtiyaz paylaşımı tarafından beslen-mektedir. Abstract Social Conflict and Religion The aim of this paper is to describe and explain the relation between social conflict and religion. The relation between social
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
Cumhuriyet Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, 2007
Türkiye Diyanet Vakfı Matbaası, Ankara, 2011
Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, 2002
Eski Yeni 51 s. 10 , 2008
KAZAKİSTAN'DA SOSYAL MODERNİZASYON: FIRSATLAR VE BEKLENTİLER, 2023
R. G . COLLINGVV/OOD'UN DİN FELSEFES, 2016
Din ve Milliyet - II. Meşrutiyet ve Milli Mücadele Dönemlerinde Milliyetçilik Tartışmaları I (1904-1914), 2023
Journal of Turkish Studies, 2016
Uluslararası Anadolu Sosyal Bilimler Dergisi, 2020