Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2021, ORTA ÇAĞ RUSYA’SINDA ÇEVİRİ ÇALIŞMALARI
…
12 pages
1 file
Kültür ve medeniyetlerin oluşumunda çeviri çalışmalarının katkısı son derece önemlidir. Bu çerçevede kültürlerin birbiriyle iletişimini sağlayan en önemli köprü çeviri faaliyetleridir. Orta çağ Rusya'sında çeviri çalışmaları Kiev Knezliğinde başlamış ve zamanla bütün ülkeye yayılmıştır. Sonraki dönemlerde çalışmalar gelişme kaydetmiş, bu amaçla uzman kişiler ülkeye davet edilmiştir. Çok eskilere dayanan Rusya'da çeviri çalışmalarının katkısıyla Slav toplumu Batı ve Doğu kültürünü de tanıma şansına sahip olmuş ve dünya tarihinin akışında kendi yerini bulmuştur. Bu çalışmanın amacı o dönemlerde Rusya'da çeviri tarihi ve yapılan çeviri çalışmaları hatırlatarak bu çalışmalara dikkati çekmek hem kendi kültürüne ve hem dünya mirasına katkılarını ifade etmektir.
Journal History School, 2013
döneminde Rusya Devleti dünya imparatorluğu haline geldi. Petro'nun yirmi beş yıldan uzun süren iktidarı sırasında gerçekleştirdiği reformların etkisi büyüktür. XVIII. Yüzyılın başında çeviriler, Rusça metinlerin yüzde doksanını oluşturmaktadır. Çeviri etkinliğini teşvik etme amacıyla bir mimari kitap çeviren Büyük Petro, çevirilerin içeriğinin "anlaşılır" şekilde aktarılmasını talep etmektedir. Öncelikle alan (bilim ve teknik konulu) çevirisi ile uğraşan Petro dönemi çevirmenleri Rusça'da eksik olan terimleri çevirmekte zorlanmaktadır. Bu da kendi dilinin terminoloji sistemini kurma ihtiyacını gündeme getirmektedir. XVIII. Yüzyılın ilk yarısında çevirmenlerin bu alanda yaptığı çalışmalar Batı Avrupa bilim terimlerini Rusçaya kazandırma yollarını belirleme açısından önemlidir. XVIII. Yüzyılın başlangıcı Rusya Tarihinde Büyük Petro Dönemi olarak bilinmektedir. Onun reform hareketleri hayatın bütün alanlarını kapsadığı gibi çeviri alanını da kapsamıştır.
Current Debates On Social Sciences 2, 2019
Yaşadığımız XXI. yy.da gitgide mesafelerin daha kolay aşıldığını, ülkeler ve halklar arasındaki iletişimsel sınırların silindiğine şahit olmaktayız. Bu durum, karşılıklı yaklaşma eğilimindeki Türkiye ile Rusya üzerinde özellikle belirgin bir şekilde gözlemlenir. Sözü geçen gelişmeler Rusça-Türkçe ve Türkçe-Rusça çeviriyi daha önemli hale getirmiş bu dillere hâkim nitelikli çevirmenler konusunda talebin artmasına neden olmuştur. Bu nedenle Türkiye’de yakın zaman öncesine kadar başı çeken İngilizce, Almanca ve Fransızca Mütercim Tercümanlık Bölümlerine ilaveten Rusça Mütercim Tercümanlık Bölümleri açılmıştır. Zira bu iki dilde yapılacak çevirilerin alan yelpazesi gözle görülür biçimde genişlemiştir. Son zamanlarda diplomatik, askeri, teknik, ticari, edebi ya da bilimsel kaynak çevirisinin yanı sıra sosyal, kültürel, turistik ve alışveriş, sağlık hatta estetik gibi insanların gündelik hayatlarına yönelik çeviriye ihtiyaç duyulmaktadır. Böylece yazılı çeviriye ve yazılı çeviriden birçok yönüyle farklı olan sözlü çeviriye de talep artmaktadır.
II. International Symposium on Asian Languages and Literatures, 2012
1-Orta Çağ Avrupası dilsel olarak Roma'nın devamı mıydı hocam ya da Roma'dan sonra Orta Çağ'a geçtiğimizde Avrupa'da dilsel olarak nasıl bir ortam vardı? Aslında evet, devamıydı. Roma İmparatorluğu'na baktığımızda kullanılan dilin Latince olduğunu görüyoruz ancak her yerde aynı Latince konuşulmuyordu. Şehir, kasaba ve eyaletlerde farklı Latinceler konuşuluyordu, hiçbir zaman standart bir Latince yoktu. Orta Çağ Avrupası'na geldiğimizde erken dönemde, her alanda olduğu gibi, dilde de bir karmaşa ile karşılaşıyoruz. Roma vatandaşı olan halk yaşadıkları yerde kalmaya devam ederken onları yöneten güçler değişmişti. Kendileri Latince konuşuyor yazıyordu ama yeni komşuları başka dilleri, kendi yerel dillerini konuşuyorlardı. İki tarafın bir arada yaşayabilmesi için dil olarak anlaşmaları gerekiyordu. Cermenler zaten Roma kültürüne hayranlardı dolayısıyla Latince öğrenmek onlar için sorun yaratmadı ama bunun için kendi yerel dillerinde Latince öğreten gramer kitaplarına ihtiyaçları vardı. Başka bir açıdan bakacak olursak Latincenin de yeniden yazılması gerekiyordu çünkü Hıristiyanlığın hâkim olduğu Erken Orta Çağ'da, antik dönemden kalma gramer kitapları pagan unsurlar barındırdığı için dönem âlimleri tarafından istenmiyordu. Ayrıca bahsi geçen kitaplar ana dili Latince olanlara ya da Latince konusunda az da olsa bilgi sahibi olanlara hitaben yazılmıştı oysa şimdi Latinceyi hiç bilmeyen insanlara hitap edilmesi gerekiyordu. Son olarak Latince öğrenmek kutsal kitapları anlamak için de gerekliydi. 2-Cermen dilleri hakkında bilgimiz var mı?
Journal of International Social Research, 2015
XVI. Yüzyıl Rusya'da Maksim Grek ve onun etrafında toplanan çevirmenlerin faaliyet dönemidir. Rus Ortodoks Kilisesinin aziz ilan etti i dini yazar ve dü ünür Maksim Grek, yaptı ı çevirilerle ve çeviri hakkında ileri sürdü ü dü üncelerle Rus kültür tarihinde önemli isimlerden biri olmu tur. Rusya'da Maksim Grek sadece çeviri çalı ımlarıyla me gul olmaz. Kaleme aldı ı yazılarda farklı dini ve siyasi konularda fikrini de beyan eder. M.Grek'in tutumu, devletin dini ve siyasi bazı olaylar konusunda söylemleri Moskova âlimlerinin zamanla dü manlı a dönü en olumsuz tavırlarına sebep olmu tur. 1525 ve 1531 yıllarında toplanan Kilise Konseyi tarafından Maksim Grek, ayinde kullanılan kitaplara zarar vermekle suçlanır. Rusça dini kitapları de i tirerek onlara küfreden, ruhbanlı a kar ı biri olarak ilan edilir. Maksim Grek, hayatının sonuna kadar çeviri yapar, eski çeviriler üzerinde düzeltmeler yapıp yorumlar getirir. Bu faaliyetlerinin yanı sıra Maksim Grek çeviri hakkında görü ler ileri sürmü , ayrıca bir çevirmenin özellikleri ve görevleri konusunda da dü ündüklerini ifade etmi tir. Grek, bir çevirmenin çok iyi e itim almı olması gerekti inin altını çizer; sadece dili bilmesi yetmez, dilin bütün özelliklerini de bilmelidir. Maksim Grek'e göre grameri ve retori i bilen çevirmen asıl metni tahlil edebilmeli ve kelimesi kelimesine çeviri yöntemini uygularken gerekti inde kelimeleri metnin ba lamını göz önünde tutarak seçebilmelidir.
International Journal of Languages' Education, 2018
Civilization is a unity of cultural wealth of all societies. There is a strong connection between the process of reaching from nationality to universality, reaching the level of modern civilization and translation. Societies need to be developed and renew themselves in cultural and intellectual fields as much as in political and economic ones. Development in cultural and intellectual fields can only be achieved by translating literary works written in foreign languages. The relation between Turks and Russians which continues for centuries has not been realized in cultural and intellectual fields on political and economic levels. The first literary translation from Russian to Turkish was published only towards the end of XIX. Century. In this paper, after covering translation works done before the Republican Period starting from the first literary translation from Russian to Turkish, systematic translation activity in the Republican period and translations from Russian literature to Turkish language will be discussed.
Journal of International Social Research, 2016
TÜRKÇEDE ORTA ÇATI THE MIDDLE VOICE IN TURKISH Nuh DOĞAN * Öz Orta çatı dünya dillerinin en temel ve dikkat çekici dil bilgisel kategorilerinden biridir. Buna karşın Türkçede birkaç çalışma dışında orta çatı pek kabul görmez. Bu, orta çatının biçim-sözdizimsel ve anlam bilimsel özelliklerinin tam olarak belirlenememesine yol açmıştır.-(X)n-ve-(X)l-ile teşkil edilmiş fiil şekilleriyle tanımlanan orta çatı Türkçede çoğunlukla biçim-sözdizimsel özellikleri aynı olan ayrık geçişsiz, kişisiz edilgen gibi farklı çatı kategorileriyle, özellikle de dönüşlülükle karıştırılmıştır. Dönüşlülük ve edilgenlik daha geç dönemde oluşmuştur. Orta çatı ise çok daha eski ve asli bir yapıdır. Bugün dönüşlü kabul edilen fiil şekilleri gerçekte Eski Türkçeden beri kullanılan orta çatı fiilleridir. Orta çatı ve dönüşlülüğün Türkçede farklı ifade yolları vardır. Zannedildiği gibi dönüşlülüğün iki ifade biçimi yoktur. Orta çatı-(X)n-ve-(X)lişaretleyicileriyle, dönüşlülük ise kendi zamiriyle ifade edilir ve farklı biçim-sözdizimsel ve anlam bilimsel yapıları vardır.
Bibliometric research keeps a specific statistical record of studies conducted in a particular field. The aim of studies prepared using this method is to determine whether sufficient research has been conducted on the selected topic and to identify the approach taken in the conducted research. The analyses and data criteria used in the study can be very general or based on much more specific and detailed data, depending on the researcher's preference. Furthermore, these studies also take their place in the literature as guiding and illuminating studies for future research in the field. In this research, the bibliometric analysis method was used to identify research conducted on Antioch during the Middle Ages and to obtain information about its details. In this context, all postgraduate theses prepared in Turkey on the subject of Antioch in the Medieval were scanned. In addition to theses, the academic article repository named Dergipark, which operates in Turkey, was also utilized. The reason for selecting and including this site in the study is its structure established, supported, and supervised by TÜBİTAK ULAKBİM to serve science and researchers. Thus, Dergipark, which as of 2023 contains 2396 journals, 609,328 researchers, and 648,896 articles, is important in providing data for research. In data scanning platforms, there are 51 theses in the History Department of the YÖK National Thesis Center with Antakya theme. However, there are only 9 studies related to the Middle Ages. In Dergipark, there are 19 article studies related to Antakya theme. Outside of Dergipark, there are 9 publications in other databases. Additionally, there are 13 book chapter studies. There is no study on Antakya theme in the Middle Ages period in Belleten journal. Thus, the aim was to examine publications in Turkey that address the topic of Antioch in the Medieval according to quantitative values and to map the landscape of studies in this field.
Orta çatı dünya dillerinin en temel ve dikkat çekici dil bilgisel kategorilerinden biridir. Buna karşın Türkçede birkaç çalışma dışında orta çatı pek kabul görmez. Bu, orta çatının biçim-sözdizimsel ve anlam bilimsel özelliklerinin tam olarak belirlenememesine yol açmıştır. -(X)n-ve -(X)l-ile teşkil edilmiş fiil şekilleriyle tanımlanan orta çatı Türkçede çoğunlukla biçim-sözdizimsel özellikleri aynı olan ayrık geçişsiz, kişisiz edilgen gibi farklı çatı kategorileriyle, özellikle de dönüşlülükle karıştırılmıştır. Dönüşlülük ve edilgenlik daha geç dönemde oluşmuştur. Orta çatı ise çok daha eski ve asli bir yapıdır. Bugün dönüşlü kabul edilen fiil şekilleri gerçekte Eski Türkçeden beri kullanılan orta çatı fiilleridir. Orta çatı ve dönüşlülüğün Türkçede farklı ifade yolları vardır.
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
Journal Of History School, 2018
Journal of Turkish Studies, 2013
Turkish Studies, 2024
Trakya Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi, 2012
Ilmi Arastırmalar Dil Edebiyat Tarih Incelemeleri, 2014
Türk Dünyası Araştırmaları, 2022
Türk dünyası dil ve edebiyat dergisi, 2019
Sosyal Bilimlerde Güncel Tartışmalar İnsan Çalışmaları 1, 2018
Route Educational and Social Science Journal, 2018
Trakya üniversitesi edebiyat fakültesi dergisi, 2023
Avrasya Sosyal ve Ekonomi Araştırmaları Dergisi, 2019
İdil-Ural Araştırmaları Dergisi, 2021
Dil ve Edebiyat Araştırmaları/Journal of Language and Literature Studies, 2020
Güneydoğu Avrupa Araştırmaları Dergisi / The Journal of South-Eastern European Studies, 2021