Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
ARIŞ
…
12 pages
1 file
Erdem
yöresi, kaynaklarda daha çok Antik ve Türk döneminden kalma tarihi eserleri ile tanınır. Yöre dokumacılığı hakkında hiç bir bilgi yoktur. An cak, yörede Türk dönemi dokumacılığının Türklerin bölgeye yerleşmesiyle birlikte başladığını söyleyebiliriz1. Selçuk çevresinde yakın zamana kadar Barutçu, Zeytinköy, Acarlar, Havutçulu, Sultaniye ve Belevi köylerinde dokumacılık yapılırken, günümüzde ter kedilmiştir. Günümüzde sadece Tekeli yörüklerine2 mensup Barutçu ve Zeytinköy'de dokumacılık yapılırken diğer köylerde unutulmuştur.
Journal of Turkish Studies, 2018
may be related to the reflection of the Industrial Revolution on Ottoman lands. 48 of the 155 types of fabric were brought in from other centers. When compared with the variety of fabrics in total, the variety of fabrics brought in from other centers amounts to 31 %. Among the fabrics brought in from other centers, the number of the types of fabric brought in from domestic centers is 28. When proportionally compared to the variation in fabrics, types of fabric were brought in from domestic centers to Trabzon at a ratio of 18 %. Among the types of fabric brought in from domestic centers, such cities as Aleppo, Diyarbakır, Damascus, Mosul and Tokat are prominent. Four types of fabric were brought in from Diyarbakır and Damascus. 3 types of fabric were brought in from Aleppo. However, among the fabrics brought in to Trabzon from domestic centers, the fabric that is observed the most frequently in the inheritances is the one with an origin in Aleppo. These ratios include imported fabrics. Twenty of the fabric types are those judged to be imports. Imported fabric types, in turn, correspond to 13 % when compared with the total fabric variation. This ratio is a relatively high one. The probable reason for this relates to the fact that the city of Trabzon is a port city. The most frequent among the imported fabric types are those with an origin in İran. Five types of fabric are ones with an Iranian origin. Three types of fabric have an origin in India and Malta. Besides the fact that five types of fabric have been determined to have an origin in India, quite a large number of fabrics of Iranian origin have been encountered in the inheritance records too. The most valuable ones in price among the encountered fabric types are silken fabrics. These fabrics are cotton-mixed "kutnu" fabric, brocaded sheeting cloth and Lahore shawl.
Her Yönüyle Sivas Uluslararası Sempozyumu, 2019
Özet Dil ile ilgili tanımlarda en çok, dilin konuşma esasına dayalı bir iletişim aracı olduğu vurgulanır. Bu son derece doğaldır zira, iki insanın iletişiminde konuşma eylemi, en görünür ve belirgin unsurdur. Bunun yanında unutulmamalıdır ki iletişim yalnızca konuşarak yapılmaz. Vücut dili, işaret dili, jest ve mimikler de iletişimi sağlayabilir. Dolayısıyla iletişim için dil (konuşma), yegâne unsur değildir. İletişimin farklı araçları vardır ancak kültür aktarımını sağlayan en temel unsur dildir. Küçük bir çocuğun anadilini öğrenip kullanması, çevresi ile iletişime geçmesinden ziyade içinde bulunduğu kültürü sindirmeye başlaması bakımından önemlidir. Bir milletin belleği ve kültürü dil sayesinde nesilden nesle aktarılır. Dili hayati derecede önemi haiz bir unsur haline getiren, dilin bu yönüdür. Dil ile ilgili yapılan çalışmalarda ekseriyetle dilin yapı özellikleri üzerinde durulduğu, dil ile kültür arasındaki ilişki üzerinde yeterince durulmadığı görülmektedir. Bu çalışmada, dilin, iletişimden daha önemli bir vazifesi olduğunu düşündüğümüz kültür aktarıcılığı rolü üzerinde durulacaktır. Sivas ve çevresinden derlenmiş 183 yöresel ikileme üzerinden Sivaslılık duygusunun, bilincinin ve kültürünün nasıl aktarıldığı yorumlanmaya çalışılacaktır. Anahtar Kelimeler: Kültür, Dil, İkileme, Sivas Abstract In linguistic, furthest highlighted that language is a communication tool based on speech. It is extremely natured for the act of speaking is the most visible and obvious element in communicating of two people. In addition, it shouldn’t be forgotten that communication is not only by speaking. Body language, sign language and gestures can also provide communication. Therefore, the language (speech) is not only element for communication. There are different instuments of communication but language is the most essential element of cultural transfer. It is important for a chil to learn and use his / her mother tongue and to start digesting his / her culture rather than communicating with environment. The memory and culture of a nation is transferred from generation to generation through language. It is this aspect of language that makes language a vitally important element. It is seen in the studies about language that the structure features of language are mostly emphasized and the relationship between language and culture is not emphasized enough. In this study, we will focus on the role of cultural transference which we think is a more important function of language than communication. It will be tried to interpret how Sivas sense, consciousness and culture are transferred through 183 regional reiteratives compiled from Sivas and its environs. Key Words: Culture, Language, Reiterative
2015
Sivas Vilayeti dokumacilik alaninda Selcuklu, Osmanli ve Cumhuriyet devirlerinde hatiri sayilir bir mevkii isgal etti. Bolgenin iklim ve sosyokulturel yapisina uygun en onemli iktisadi faaliyetlerdenbiri olarak dokuma imalati gelistirilmistir. Sivas’ta dokuma imalatinda hali, kilim, perde, sicim, aba, sayak, kece, corap, sal, carsaf, yoluk, dokuma kumaslari gibi daha bircok dokumacilik yapilmistir. Bu alanlarda ortaya konan eserler gerek yurt icinde gerekse yurt disinda hakli bir sohrete nail olmustur. Bu calismada Osmanli’dan Cumhuriyete Sivas Vilâyeti’ndedokuma sektoru ve gelisimi hakkinda bilgi verilmeye calisilarak bunun yaninda adi gecen faaliyetin sehre hem iktisadi hem de sosyal etkileri ve katkilari verilmeye calisilmistir.
International Journal of Social and Humanities Sciences Research, 2024
yılında Hasan Ali Yücel'in Maarif Vekilliğine atanması, Cumhuriyet dönemi eğitim tarihinde önemli dönüm noktalarından biri olmuştur. Bunun en temel sebeplerinden biri Atatürk döneminde temelleri atılan ve İnönü döneminde gerçekleştirilme imkanı bulan Köy Enstitüleridir. Türkiye"de ülkenin her yerine ulaşan bir eğitim ağını meydana getiren 21 adet Köy Enstitüsü yerleşkesi bulunmaktadır. Sivas'ta Yıldızeli ilçesi kırsalında inşa edilerek 1943 yılında eğitime başlayan Pamukpınar Köy Enstitüsü, dönemin "canlandırma" politikası çerçevesinde ülke genelinde uygulanan Köy Enstitülerinden biridir. İnşa edildiği dönemde Sivas, Erzincan ve Tunceli üçgeninde bir etkileme alanı bulunan Pamukpınar Köy Enstitüsü, bu bölgelerde dönemin "eğitimde kalkındırma" misyonunu üstlenmiştir. Pamukpınar Köy Enstitüsü, öğrenci ve eğitmenlerin de dahil olduğu inşa sürecini, yerel malzeme ve yapım tekniği kullanılarak kolay, çabuk ve mali açıdan daha mütevazi seçimler ile tamamlamış bir eğitim kompleksidir. Araştırmanın amacı, Sivas-Pamukpınar Köy Enstitüsü"ne ait binaların mimari özelliklerinin tespit edilerek dönemin "eğitim mimarisi" içerisindeki yerini ortaya koymaktır. Araştırmada nitel yöntem kullanılmış olup, literatür taraması yapılmıştır. Araştırma verileri, konuyu içeren ulusal ve uluslararası makaleler, kitaplar, internet kaynakları, görsel kaynaklar ve konu ile ilgili eserlerin incelenmesiyle elde edilmiştir.
Motif Akademi Halk Bilimi Dergisi, 2018
Dokuma tekniklerinden biri olan düz kirkitli dokumalar insanların yaşamları boyunca hem süsleme hem de çeşitli ihtiyaçları karşılama amacına hizmet etmiştir. Düz kirkitli dokuma türleri; kilim, cicim, zili ve sumaktır. Bu dokumalar üzerinde yer alan birbirlerinden farklı motifler birçok duygunun, düşüncenin ve coğrafi yaşantının ifade edilmesini sağlamıştır. Bu araştırmanın amacı, İç Anadolu Bölgesi düz kirkitli dokumalarda süsleme ve bezeme amaçlı kullanılan figürlü motiflerin özelliklerini tespit etmektir. Herhangi bir yüzeyi süslemek amacıyla boyalı,boyasız,düz veya kabartmalı olarak yapılan güzel biçimler bezeme olarak adlandırılmaktadır. İç Anadolu Bölgesi'ne ait yazılı kaynaklardan ulaşılabilen,farklı motif özelliği taşıyan 15 adet düz dokuma yaygı, ilgili araştırma kapsamında örneklem olarak alınmıştır. Araştırma esnasında düz dokumalarla ilgili elde edilen verilerinden bilgi formları oluşturulmuştur. Düz dokumalar üzerindeki her bir bezeme incelenmiş ve değerlendirilmiştir. İncelenen düz dokuma yaygılarda 12 adet figürlü motif saptanmıştır. En yoğun koçboynuzu (koçbaşı) motifi olduğu, bunu çengelli kurtağzı motifinin takip ettiği tespit edilmiştir. Ayrıca İç Anadolu Bölgesi düz dokuma yaygıların en çok kilim tekniği ile üretildiği belirlenmiştir.
Erciyes Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü dergisi, 2004
Tam olarak nerede ortaya çıktığı bilinmeyen dokumacılık sanatı, insanlık tarihi ile birlikte uzun bir süreç geçirmiştir. Tarih boyunca çeşitli medeniyetlerin egemen olduğu, 11. yy.'dan itibaren de Türklere vatan olan Anadolu, dokumacılık sanatının yaşatıldığı önemli merkezlerdendir. Yurdumuzdaki dokumacılığın yapıldığı yöreler araştırıldığında, her bölgenin kendine özgü karakteristik özellikleri az veya çok taşıdığı görülür. Sarız (Kayseri) yöresi de Anadolu'nun önemli dokumacılık merkezlerinden birisidir. Hayvancılık, yöre halkının temel geçim kaynakları arasında yer almaktadır. Koyunlarının yünleri yöre halkı tarafından kırkılıp, eğirilerek iplik elde edilmiş ve dokumalarda kullanılmıştır. Yörede yetişen, boyar madde içeren bitkiler dokumada kullanılacak iplerin boyanmasında kullanılmıştır. Sarız yöresine ait dokumalar arasında havlı dokuma olarak bilinen halı tekniğindeki dokumaların bölgede hiç kullanım alanı olmadığı görülmüştür. Düz dokuma yaygılar ise genellikle ilikli, iliksiz kilim ve cicim tekniklerinde dokunmuştur. Zili ve sumak tekniğinde dokuma sayısı azdır. Kilim tekniği daha çok yer ve duvar yaygılarında, sedir/kanepe örtülerinde tercih edilmiştir. Yük perdesi, çuval, heybe , iğlik, oklavalık, yastık türündeki dokumalarda ise cicim tekniği, cicim ve kilim tekniği veya cicim, zili, kilim, sumak teknikleri bir arada kullanılmıştır. Sarız yöresi düz dokumalarının kullanım alanları; duvar yaygısı, yük perdesi, yüklük örtüsü, ahretlik dokumalar, sedir/kanepe örtüleri, yastık, çuval, heybe, ita, iğlik, oklavalık vb. şeklindedir. Duvar ve yer yaygıları, genellikle iki şak (kanat) olarak ayrı ayrı dokunmuş ve daha sonra dikilerek birleştirilmiştir. Dokumalar sarma tezgâhta dokunduğundan boyları uzundur.
History Studies International Journal of History
Batıda, üretim araçlarındaki dönüşümün Osmanlı imalatçıları üzerindeki yansımaları hâlâ berraklaşmış değildir. Yüzyıllar boyu muazzam bir değişime şahitlik eden bir coğrafyada, pasif bir izleyici olarak kendilerini konumlandırmaları mümkün değildir. Doğu-batı ticaret silsilesine eklemlenmiş olan, Osmanlı üreticilerinin yeni durum karşısında mutlaka yeniden organize oldukları düşünülmelidir. Osmanlı şehirlerinin ve loncalarının tarih içindeki konumları saydamlaştıkça bu hususlar aydınlığa kavuşacaktır. Bir açmaz halini alan meselelerin çözümü ise her bir şehirdeki imalat merkezlerinin kendilerine özgü serüvenlerinin anlaşılmasıyla mümkün olacaktır. Sanayi İnkılabı, dokuma endüstrisinde ortaya çıkmıştır. Yürütülen çalışma çerçevesinde, Amasya sicillerindeki örneklerin ışığında Osmanlı dokumacılığına bir perspektif sağlanmaya çalışılmıştır. Bu doğrultuda sanayi inkılabı etkilerinin henüz hissedildiği zaman ve sonrası dönemde, Amasya'da kullanılan kumaşlardaki değişim ve imalat usulündeki dönüşüm önemlidir. Özellikle Amasya'da üretilen kumaşlar ile şehir dışından getirilen kumaşlar belirlenmiştir. Bu kumaşların zaman içindeki kullanım oranları, ithal dokumalar ve oranları ile dokuma sektöründeki diğer bir kısım unsurlar da tespit edilenler arasındadır. Belirlenen hususlar, 1784-1880 yılları arasında şehrin dokuma ürünleri genel görünümünü ortaya çıkarmıştır. Yürütülen araştırma çerçevesinde yedi sicilde, iki yüzü aşkın tereke incelenmiştir. Bu terekelerde, 59 farklı kumaş tespit edilmiştir. Tespit edilen kumaşların alt türleri de eklendiğinde toplam 105 çeşit kumaş belirlenmiştir. En çok tespit edilen kumaş basma kumaşıdır. Basma kumaşından sonra en yoğun tespit edilen kumaş ise çuhadır. Basma kumaşı 1830'lu yıllardan itibaren ivmesi artan bir oranla tespit edilmeye başlanmıştır. 1840'lı yıllara gelindiğinde, Amasya'da kullanılan kumaşların yüzde onbeşi basma kumaşı iken 1860'lı yıllarda bu oran yüzde yirmileri aşmıştır. Bunun muhtemel nedeni pamuklu dokuma usulünde değişen üretim tarzıdır. Amasya şehrinde kumaş çeşitliliği açısından 1830'lu yıllardan sonra bir genişleme olduğu görülmüştür. 1850'li yıllara gelindiğinde ise şehirde 50 civarı kumaş çeşidi kullanılmaktadır. Bu durumun nedeni, dokuma endüstrisindeki ilerlemelerin, Amasya şehrine yansıması ile ilgili olabilir. Amasya şehrinde tespit edilen her dört kumaştan biri, Amasya dışından getirilmiştir. Toplam kumaş çeşitlerinin yüzde dokuzu ithal kumaşlardır.
Art-e Sanat Dergisi, 2014
Anadolu'da dokuma kültürünün köklü bir gelenek oluşturduğu önemli merkezlerden birisi de Muğla ilidir. Dokumalarının sahip olduğu kendine özgü renk, motif ve desen özelliği ile ayrı bir yeri olan yörede, el dokuması halıcılık ve düz dokumacılık Bodrum, Fethiye ve Milas ilçeleri başta olmak üzere birçok ilçe ve onların köylerinde yaygın olarak sürdürülmektedir. Milas halısı, Kaya halısı, Bodrum kilimleri, Eldirek kilimleri, Seydiler kilimleri Muğla'nın bilinen dokumalarından bazılarıdır. Anadolu insanının günlük yaşamı içerisinde geçmişten bugüne önemli bir yer tutan bu dokumalar döşeme, yer yaygısı, yük sarma, taşıma, depolama vb. birçok kullanım amacı için üretilmişler ve dokumacının yaşamını kolaylaştırmışlardır. Bu çalışmada da Muğla ve yöresinde, geçmişten bugüne üretilen ve günlük yaşam içerisinde kullanımı halen geçerliliğini koruyan depolama ve taşıma amaçlı dokumalar incelenmiştir. Bu amaçla üretilen heybe, torba (çanta), çuval ve mafraş gibi dokumalar kullanılan hammadde, dokuma tekniği, renk, motif ve desen özellikleri açısından değerlendirilerek yöre kültüründeki yerleri açıklanmıştır. Yeşil, mavi, kırmızı, kınalı sarı, pembe, mor ve beyaz dokumalarda kullanılan renklerdir. Gül bahçe, koçboynuzu, turna, pıtırak, koyungözü dokumalarda genellikle rastlanan motiflerdir.
DergiPark (Istanbul University), 2022
Çeyiz hazırlama geleneği Anadolu kültüründe kız çocuğun doğumuyla başlamakta ve evlendiği güne kadar devam etmektedir. Halk arasında yaygın olarak kullanılan "Kız beşikte, çeyiz sandıkta" sözü de bu geleneği en iyi şekilde anlatmaktadır. Genel anlamda bir genç kızın çeyizinde, evlendiğinde günlük yaşamı içerisinde ihtiyaç duyacağı, mutfak eşyası, yatak, yorgan, çeşitli örtüler, halı ve düz dokuma teknikli yaygı, yastık, minder, çuval ve heybe gibi çeşitli dokumalar yer almaktadır. Bu çeyizlik olarak hazırlanan eşya ailenin ekonomik durumu ile bağlantılı olarak farklılık gösterdiği gibi aynı zamanda yöresel anlamda da gelenek ve göreneklere bağlı olarak bazı değişiklikler barındırmaktadır. Her aile kendi maddi imkânları doğrultusunda ve yaşadığı çevrenin sözlü geleneği çerçevesinde çeyiz hazırlığını tamamlamaktadır. Her ne kadar farklılıklar olsa da Anadolu'nun hemen her yöresinde çeyizlik eşyanın başında dokumalar yer almaktadır. Ancak günümüzde gelişen teknoloji, değişen yaşam koşulları ve moda gibi faktörler, çeyiz hazırlama geleneğinde ve çeyizde yer alan eşyada değişiklik olmasına neden olsa da çeyiz hazırlama, kültürel bir değer olarak birçok yörede sürdürülmektedir. Bu çalışmada, Mucur yöresinde evlilik çağına gelmiş genç kızların çeyizinde yer alan dokumaların, kullanım amaçlarına göre çeşitlerinin tespit edilmesi ve bu dokumaların boyut, renk, motif ve desen özellikleri açısından incelenerek belgelenmesi ve tanıtılması amaçlanmıştır. İnceleme sonucunda, yöre çeyiz geleneğinde 6'lı halı yastık takımının öncelikli olarak bulunduğu ve beraberinde de duvar halısı/kilimi, seccade, namazlağı ve çuval dokumaların yaygın olarak yer aldığı belirlenmiştir.
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
İnsan ve İnsan Dergisi, 2015
Motif Akademi Halk Bilimi Dergisi
Muğla Yöresi Heybe Torba Çuval Dokumaları, 2014
Jeoloji Mühendisliği Dergisi, 1984
DergiPark (Istanbul University), 2006
Kıbrıscık Araştırmaları ve Halk Kültürü, 2021
Yunus Emre-Hayatı-Düşünceleri-Eserleri, 2022
Journal of International Scientific Researches, 2019
IV. Ulusal Jeomorfoloji Sempozyumu, 2015
Social Sciences Studies Journal, 2019
IV. Uluslararası İletişim ve Sanat Sempozyumu, 2024
Selcuk Universitesi Muhendislik Bilim Ve Teknoloji Dergisi, 2011
Toplum Hekimliği …, 2006