Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2021, Üniversite Araştırmaları Dergisi
https://doi.org/10.26701/uad.916837…
18 pages
1 file
Özet Covid-19 Salgını sonrası geçen yaklaşık bir yıllık süre içinde çevrimiçi eğitim uygulamaları acil durum çözümlerinden uygulanabilir çözümlere doğru bir gelişim göstermiştir. Bu da Yamamoto ve Altun'un, 2020 makalesinde öne sürdükleri çevrimiçi öğrenmenin önlenemeyen yükselişinin göstergesi olarak değerlendirilebilir. Bu geçişten elde edilen deneyim; hükümet yetkilileri, eğitim kurumlarının yöneticileri, eğitimciler, veliler ve öğrencilerin dahil olduğu tüm paydaşları olumlu/olumsuz yönleriyle etkilemiş ve çevrimiçi eğitim uygulamalarının gelişmesi ve uygulamaların titizlikle ele alınması gerektiği konusunda daha belirgin bir tabloyu ortaya çıkarmıştır. Bu çalışmanın amacı; dünyada ve Türkiye'de Covid-19 pandemisinin çevrimiçi eğitime etkisini ele almak ve pandemi sonrasında gerçekleştirilen çevrimiçi öğrenme konularını ele alan kaynak ve örneklerin incelenmesi, karşılaştırılması, bu dönemde yapılmış akademik araştırmaların değerlendirilmesidir. Bu çerçevede yaşanan sorunları ve eksiklikleri ortaya çıkararak uzaktan eğitimin geleceğine ışık tutacak bir tartışmanın ve geliştirme önerilerinin sunulmasıdır. Araştırmada, doküman inceleme yöntemi kullanılmıştır. Literatür taramasından elde edilen bulgulara göre değerlendirmeler yapılmıştır.
Akdeniz eğitim araştırmaları dergisi., 2022
In this study, it was aimed to determine the opinions of secondary school students about online courses in the Covid-19 period. The study group of the research consists of a total of 28 students studying at the 7th and 8th grade levels in a public and private school affiliated to the Ministry of National Education in Ankara during the 2021-2022 academic year. In this qualitative study, the phenomenology design was used. The qualitative data of the study has been collected by face-to-face individual interview method with the participants using a semi-structured interview form prepared by the researcher; Content analysis method has been used in the analysis of the data. The data obtained in the study are in the context of the students' views on the technological opportunities they have to attend online classes, the platforms they use to attend online classes, the efficiency of online courses, the measurement and evaluation practices in online courses, the advantages and disadvantages of online courses, and their motivation in online courses during the Covid-19 period. evaluated. According to the results obtained; It has been determined that students who have to use the devices they own have difficulty in participating in online classes due to the overlapping of the lesson hours or the limited internet opportunities. It has been observed that EBA and ZOOM platforms are used to attend online courses, and both platforms have positive features but more negative features. It has been determined that especially the technical problems encountered negatively affect the online learning process. In addition, it has been observed that the low interaction in online education environments affects the efficiency of the students in this process, and it has been stated that online measurement and evaluation practices are not fair. It has been determined that while the sudden transition to online platforms creates positive opportunities for some students, it becomes a problem for some students. It has been determined that the possibility of accessing the internet and digital devices has an important place in affecting the motivation of students in online lessons. Problems in accessing online learning platforms; It has been determined that the reasons such as not having the technological tools needed in online lessons or the failure of these tools affect student motivation negatively. In line with these results, various suggestions were made.
Journal of Turkish Studies, 2020
Distance education, which to become more widespread in the near future, has become a more commonly used educational term with the pandemic process. When face-to-face education is not possible, distance education has been used as an important method for the sustainability of education. Due to the sharp transition to distance education in the pandemic period, the process of distant education in this period was also an important curiosity. An important question is how quickly faculty members and students can adapt to this system, with a sudden transition from face-to-face to distance education. In this study, the students who are important stakeholders of this process are examined critically. Therefore, the case study design was chosen for the study. The participants of the study were 40 students from the primary school teacher education program at a public university. Typical case sampling method was used for selecting the participants of the study. The data collected for this study involved open-ended questionnaire forms and semi-structured interviews. The participant students were first asked to fill out the questionnaires consisting of open-ended questions. In the second stage, based on the answers in the open-ended questionnaire form, four students who participated the second stage of the data collection voluntarily were interviewed. In the analysis of the data, both content analysis and descriptive analysis were used respectively. As a result of the analyzes, the themes of teaching process, encountered barriers, learning environments and suggestions emerged. Based on the findings, it was concluded that synchronous lessons were found more efficient. Also, some students stated the difficulties they face during the online learning process, as well as the technological incompetency of the instructors. Based to these results, suggestions were provided for the academic staff and students.
Eğitimde Yenilikçi Yaklaşımlar, 2022
21. yüzyılda bilgi ve iletişim teknolojilerindeki hızlı ilerleyiş öğrenme – öğretme süreçlerinde de büyük bir dönüşümü beraberinde getirdi. İnternet kullanımının yaygınlaşması ve Web teknolojisinin ilerlemesi internet üzerinde paylaşılan bilgi miktarını büyük ölçüde artırdı. Artan bilgi miktarı, bireysel öğrenme talepleri, bireysel farklılıklara hitap eden öğrenme olanakları, zengin medya sunumu, gelişmiş etkileşim imkanları, internet teknolojileriyle büyüyen çocuklar ve bu anlamda değişen öğrenci profili çevrim içi öğrenme ortamlarının doğuşu ve gelişimini hızlandırdı. Covid – 19 Pandemisi ile birlikte dünyanın büyük bir kısmında eğitim – öğretim hizmetlerinin zorunlu olarak çevrim içi ortamlara taşınmasıyla da çevrim içi öğrenme ortamlarının önemi ve geleceği eğitim platformlarında, eğitim kurumlarında ve araştırmalarında daha çok tartışılan, öncelenen bir konu haline geldi. Son birkaç yıl içerisinde yaşanan bu süreç eğitimcilere çevrim içi öğrenmenin kuramsal ve uygulamalı olarak avantaj ve dezavantajlarını görme fırsatını sundu. Ve görüldü ki çevrim içi öğrenme sadece bilginin aktarıldığı ortamın değiştirilmesi ve farklı araçların kullanılmasından ibaret değil. Kullanılan ortam ve araçlar kadar bu araçların kullanımı, öğrenme ortamının tasarımı, farklı öğrenme yaklaşımlarının çevrim içi öğrenmedeki yansımaları, çevrim içi öğrenmenin kuramsal çerçevesi, öğretmenlere ve öğretmen adaylarına bu bilgilerin ve farkındalığın kazandırılması büyük önem taşıyor.Bu noktadan hareketle bu bölümde çevrim içi öğrenme kavramı, farklı yaklaşımlara göre çevrim içi öğrenme süreci, çevrim içi öğrenme sürecinde kuramsal çerçeveler ve çevrim içi öğrenme ortamları ele alınacaktır.
Journal of Internet Applications and Management
Eğitim Teknolojileri Okumaları 2023, 2023
Eğitim Teknolojisi Kuram ve Uygulama, 2014
Bu çalışmada karma öğrenme ortamlarında çevrimiçi katılım sağlamanın ve sağlamamanın sebeplerini ele alan nitel bir araştırmaya yer verilmektedir. Çalışma grubunu, karma öğrenme ortamlarına dair deneyimi bulunan 14 lisansüstü öğrencisi oluşturmaktadır. Çalışma kapsamında yarı yapılandırılmış bireysel görüşmeler ve odak grup görüşmesi yapılmış, veriler nitel analiz programlarından biri olan NVivo ile kodlanmıştır. Hem katılım sağlama, hem sağlamama için veriler isteyerek ve istemeden katılım olmak üzere iki temaya ayrılmıştır. Çalışma sonunda; isteyerek katılım için, ihtiyaç ve ilgi; istemeden katılım için, sorumluluk ve baskı katılım sağlamayı etkileyen nedenler olarak belirlenmiştir. İsteyerek katılmama durumu için ihtiyaç duymama, ilgi çekmeme, kötü tasarım, yüz yüze imkânı; istemeden katılım sağlamama için ise iş yükü, zaman darlığı, çekinme ve baskı neden olarak belirlenmiştir.
Journal of Higher Education and Science, 2023
2019 yılı sonunda başlayan COVID-19 salgını ile Mart ayında ülkemizde örgün eğitime ara verilmiş ve uzaktan eğitime başlanmıştır. Hemşirelikte çevrimiçi öğrenme hem öğrenciler hem de öğretmenler için çeşitli zorluklara ve endişelere neden olmuştur. Uzaktan eğitim sürecinin gerektirdiği becerileri yerine getirebileceğine ilişkin inançlar öz-yeterlilik gibi psikolojik değişkenlerle açıklanmaktadır. Araştırmalar, öz yeterliliğin çevrimiçi öğrenmede akademik başarının önemli bir bileşeni olduğunu bildirmiştir. Tanımlayıcı tipte gerçekleştirilen çalışmanın amacı, pandemi döneminde zorunlu olarak uzaktan eğitim almak durumunda kalan hemşirelik öğrencilerinin çevrimiçi öğrenme öz yeterlikleri ve ilgili dönemin akademik başarı düzeylerini incelemektir. Bir vakıf üniversitesinde öğrenim gören toplam 414 öğrenciye ulaşılmaya çalışılmıştır ve 353 hemşirelik öğrencisi çalışmaya katılmıştır. Veriler, öğrencilere kurum bağlantılı e-posta adreslerine gönderilen online anket yöntemi ile Çevrimiçi Öğrenme Öz-yeterlik Ölçeği ve Tanıtıcı Özellikler Formu kullanılarak toplanmıştır. Öğrencilerin çevrim içi öz yeterlik puanları ortalaması 80.33±14,59'dur. Uzaktan eğitim sonrası akademik not ortalamaları, uzaktan eğitim öncesi akademik not ortalamalarından yüksektir. Öğrencilerin sahip olduğu ekipmanlar, mezun oldukları lise ve daha önce bilgisayar/ bilişim vb. konularda eğitim alma durumlarına göre öz yeterlik puanlarının değiştiği saptanmıştır. Çevrimiçi öğrenme öz yeterlik algıları yüksek olan öğrencilerin akademik not ortalamalarının da yüksek olduğu ve öz yeterlik algılarının bazı değişkenlerden etkilendiği görülmüştür.
Fırsat eşitliği kavramı toplumsal, ekonomik ve siyasal boyutları ve birtakım felsefi dayanakları olan geniş bir kavramdır. Bu nedenle, fırsat eşitliğinin tek bir tanımını yapmak mümkün olmasa da kavramın "bireylerin, herhangi bir eylemde bulunmadan önce eşit fırsatlar kümesine sahip olması ve farklı koşullara sahip olanların elde edeceği sonuçlar arasında herhangi bir fark olmaması" ilkesine dayanmaktadır (Davillas ve Jones, 2020). Eğitimin bir insan hakkı oldu düşünüldüğünde, eğitimde fırsat eşitliğinin ön koşulu bir öğrenme sürecinin başlangıcından önce tüm öğrenenlere eşit şart ve olanakların sağlanmış olması ve bu haktan herkesin adil bir şekilde yararlanmasıdır. Diğer bir deyişle, eğitimde fırsat eşitliği kavramı, öğrenme amacı güden her bireyin eğitim olanaklarından eşit bir şekilde yararlanmasını ve gerekli tüm kaynaklara ve araçlara ulaşabilmesini garanti eden, kapsayıcı, demokratik ve adil bir eğitim sistemini ifade etmektedir. Tüm dünyada, COVID-19 sürecinde okulların kapanması, öğrencilere sunulan fırsatlar ve devletlerin sahip olduğu olanaklar gibi unsurlar göz önünde bulundurulduğunda, özellikle az gelişmiş ve gelişmekte olan devlet kategorisinde bulunan toplumlarda eğitimde fırsat eşitliği ile ilgili kapsayıcı şartların sağlanamadığı görülmektedir (Franchi, 2020). Çeşitli faktörler nedeniyle, eğitimde pandemi öncesindeki uygulamalarda bile bu eşitliğin sağlanamadığı düşünüldüğünde, COVID-19 dönemindeki çevrimiçi öğretim uygulamaları sayesinde eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanabileceğini düşünmek gerçekçi değildir. Ancak, pandemi sürecindeki çevrimiçi öğretim ile ilgili olarak elde edilen bilgi ve deneyimlerin, salgın sonrasındaki eğitim ve öğretim uygulamalarının daha demokratik hale getirilmesine ışık tutabileceği oldukça açıktır. Bu nedenle, salgın sürecindeki eğitim ile ilgili uygulamaların detaylı bir şekilde incelenmesi, uygulanan eğitim programlarının eğitimin tüm paydaşlarının görüşleri alınarak değerlendirilmesi ve bu değerlendirme sonucunda gerekli tüm eksikliklerin giderilerek eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanabilmesi için somut adımlar atılması, sürdürülebilir bir eğitim ve toplumsal kalkınma için oldukça önemlidir. Bu araştırmada COVID-19 sürecinde yürütülen çevrimiçi öğretimin fırsat eşitliğine etkisi konusunda öğretim üyesi, öğretmen, öğrenci ile velilerin düşünceleri incelenmiştir. Bu temel amaç çerçevesinde aşağıdaki sorulara yanıt aranmıştır: 1. Çevrimiçi öğretimin eğitimde fırsat eşitliğine etkisine yönelik öğretim üyesi/elemanı görüşleri nedir? 2. Çevrimiçi öğretimin eğitimde fırsat eşitliğine etkisine yönelik öğretmen görüşleri nedir? 3. Çevrimiçi öğretimin eğitimde fırsat eşitliğine etkisine yönelik öğrenci görüşleri nedir? 4. Çevrimiçi öğretimin eğitimde fırsat eşitliğine etkisine yönelik veli görüşleri nedir? Araştırmanın nitel durum çalışması olarak desenlenmiştir. Bu araştırmada, COVID-19 sürecinde şartların getirdiği zorunluluktan dolayı çevrimiçi ortamda eğitim vermek durumunda kalan öğretim üyeleri, öğretmenler ve bu eğitime maruz kalan öğrenciler ile onların ailelerinin çevrimiçi öğretimin fırsat eşitliğine etkisi konusundaki düşünceleri incelenmiştir. Bu araştırma kapsamında durum olarak tanımlanan "COVID-19 pandemi sürecinde çevrimiçi öğretime maruz kalmış olmaktır". Durum çalışması tanımı ve sınırları belirlenen durumun bağlamında ele alınmasını, derinlemesine veri elde edilmesini ve analiz edilmesine olanak veren bir desendir. Temel amaç durumu, kişiyi ya da olguyu kendi ortamı içerisinde keşfetmek, ayrıntılı olarak betimlemek ve yorumlamaktır (Paker, 2015). Durum çalışmasında önemli olan durumun özel bir zaman ve yer gibi belirli parametrelerle sınırlandırılmış ve tanımlanmış olmasıdır. Belirlenen duruma ilişkin derinlemesine anlayış sunmak durum çalışmasının ayırt edici özelliklerindendir (Creswell, 2007). Araştırmanın hedef kitlesini COVID-19 sürecinde öğretim faaliyetlerini çevrimiçi ortamda gerçekleştirmek zorunda kalmış öğretim üyeleri, öğretmenler, bu dönemde verilen çevrimiçi öğretime maruz kalmış öğrenci ve onların velileri oluşturmuştur. Araştırmada kullanılan örnekleme yöntemi amaçlı örnekleme yöntemlerinden "kartopu örnekleme"dir (Patton, 105, s.451). Araştırmaya toplamda 40 öğretim elemanı/üyesi (24 kadın, 16 erkek), 235 öğretmen (149 kadın, 86 erkek), 72 öğrenci (46 kız, 26 erkek) ile bu öğrencilerin velisi olan 72 kişi (50 kadın, 22 erkek) katılmıştır. Veri toplama aracı üç açık uçlu sorudan oluşmaktadır. Araştırmaya gönüllü katılım sağlamak için, katılımcılara gönderilen formda araştırma bilgilendirme metni ve onam kısmı yer almıştır. Araştırmadaki açık uçlu sorular şu şekildedir: (1) Eğitimde fırsat eşitliği nedir?, (2) Çevrimiçi öğretimin eğitimde fırsat eşitliğine etkisini nasıl değerlendirirsiniz?, (3) Çevrimiçi/online öğretimde eğitimde fırsat eşitliği adına önerileriniz nelerdir? Bu soruların oluşturulmasında eğitim yönetimi ve eğitim politikaları alanında çalışan 2 akademisyen ve eğitim programları alanında çalışan 1 akademisyenden yardım alınmıştır. Uygulama “Google Formlar” ile gerçekleştirilmiştir. Bu formda araştırma hakkında katılımcılara bilgi veren bir metin, katılımcının araştırmaya gönüllü olarak katıldığını belirtebileceği “onam kutusu” bulunmaktadır. Sadece araştırmaya katılmaya onam veren kişiler formda yer alan soruları görebilmiştir. Verilerin çözümlenmesinde tümdengelimsel içerik analizi kullanılmıştır. Kategorileştirmenin birçok yolu olduğunu dile getiren Mayring (2000) iki çeşit kategorileştirmenin başat olduğunu açıklamıştır: Tümevarımsal ve tümdengelimsel analiz. Katılımcılara sorulan üç açık uçlu soru başat biçimde “fırsat eşitliği nedir”, “çevrimiçi öğretimin fırsat eşitliğine etkisi” ve “fırsat eşitliği için çözüm” temalarını oluşturmuştur. Böylesi bir durumda bu temaların altında yer alabilecek kodları metinde analiz etmek tercih edilmiştir. Elde edilen metin öncelikle araştırmacılar tarafından kodlanmıştır. Geçerlik ve güvenirliği sağlamak adına içerik analizindeki kodlamalar nitel araştırma deneyimi olan üç bağımsız uzmana da kontrol ettirilmiştir. Uzman görüşüne göre, kodlamalarda düzeltmeler yapılmıştır. Öğretim elemanı/üyeleri fırsat eşitliğini “eşit şartlara sahip olma, adalet, kapasite ve yeteneğe uygun eğitim, kaynaklara ulaşılabilirlik” olarak tanımlamış; çevrimiçi öğretimin eğitimde fırsat eşitliğine etkisini “herkesin teknoloji erişiminin olmadığı, öğretmen otoritesini yıktığı, bireysel farklılıkları gözetmediği” şeklinde değerlendirmiş; çözüm önerilerini “herkesin teknolojiye erişiminin sağlanması, bireysel farklılıkların gözetilmesi, evde uygun ortam sağlanması, özel okulların kapatılması” şeklinde belirtmiştir. Öğretmenler fırsat eşitliğini “bilgiye-olanaklara eşit erişim-eşit şartlarda eğitim,” olarak tanımlamış; çevrimiçi öğretimin fırsat eşitliğine etkisini “herkesin teknoloji erişimi olmadığı, eşitsizliği arttırdığı” şeklinde değerlendirmiş; çözüm önerilerini “herkesin teknolojiye erişiminin sağlanması, devlet ekonomisinin geliştirilmesi, öğrenci motivasyonunun arttırılması, destek kursları-tekrar-telafi eğitimi yapılması” şeklinde belirtmiştir. Öğrenciler fırsat eşitliğini “aynı şartlarda eğitim, aynı düzeyde eğitim görme” olarak tanımlamış; çevrimiçi öğretimin fırsat eşitliğine etkisini “adil bir eğitim olmadığı, herkesin teknoloji erişiminin olmadığı, fırsat eşitliğini olumsuz etkilediği” şeklinde değerlendirmiş; çözüm önerilerini “yüz yüze eğitime geçilmesi, herkesin teknolojiye erişiminin sağlanması, herkesin aynı fırsatları yakalayabilmesi” olarak belirtmiştir. Veliler fırsat eşitliğini “öğrencilerin bilgiye eşit şartlarda ulaşması, din-dil-ırk ayrımı gözetilmemesi, bireysel farklılıklara uygunluk, ücretsiz eğitim” olarak tanımlamış; çevrimiçi öğretimin eğitimde fırsat eşitliğine etkisini “fırsat eşitliğini yok ettiği, herkesin teknolojiye erişiminin olmadığı, özel okul-devlet okul arasındaki farkı arttırdığı” şeklinde değerlendirmiş; çözüm önerilerini “herkesin teknolojiye erişiminin sağlanması, evdeki ortamın yapılandırılması, öğrencilere ücretsiz internet, etkili rehberlik hizmeti verilmesi” şeklinde belirtmiştir. Anahtar Kelimeler: eğitimde fırsat eşitliği, çevrimiçi öğretim, öğretmen, öğrenci, veli
2014
Arastirmada ogrencilerin cevrimici ogrenme ortaminda ustlendikleri roller ve bu roller altinda ortaya koyduklari davranis bicimleri betimlenmeye calisilmistir. Bu dogrultuda, egitim teknolojisi alaninda yuksek lisans ogrenimine devam eden 11 ogrenci tarafindan, bir harmanlanmis ogrenme uygulamasi kapsaminda, 12 hafta boyunca gerceklestirilen cevrimici tartismalara iliskin 391 kayit, Yeh (2010) cevrimici ogrenme ortaminda ogrenci rol ve davranislari modeli cercevesinde cozumlenmistir. Arastirma sonucunda ogrencilerin cevrimici ortamda ustlendikleri roller ve bu roller altinda gosterdikleri davranislarin “grup isleyisini surdurme/gelistirme ve grup calismalarini tamamlama ”gibi iki temel amac altinda toplandigi gorulmustur. Bu iki amac altinda; yoneticilik/yonlendiricilik, atmosfer yapilandiricilik, hatirlaticilik, bilgi saglayicilik, ogreticilik/aciklayicilik, gorus saglayicilik, sorun cikaricilik ve sorun cozuculuk olarak sekiz farkli rol ve bu rollere iliskin 15 farkli davranis bic...
Diyalog Interkulturelle Zeitschrift Für Germanistik, 2020
Almanya Federal Cumhuriyeti'nde görev yapan Türkçe ve Türk Kültürü Dersi öğretmenlerine yönelik 2020 Mayıs-Haziran aylarında toplam 69 çevrimiçi seminer düzenlenmiştir. Seminerlere Almanya Federal Cumhuriyeti'nde görev yapan MEB Türkçe ve Türk Kültürü Dersi öğretmenleri katılmış; her bir seminerden sonra öğretmen görüşleri alınmıştır. Araştırmanın evrenini 2019-2020 eğitim öğretim yılı itibarı ile Almanya'da görevli 1338 Türkçe öğretmeni, örneklem grubunu ise MEB tarafından görevlendirilen 506 Türkçe ve Türk Kültürü dersi öğretmeni oluşturmaktadır. Araştırmacı grubu tarafından geliştirilen veri toplama anketi Mayıs-Haziran 2020 aylarında (pandemi dönemi) verilen çevrimiçi seminerlere paralel olarak uygulanmıştır. Bu çalışmada öğretmenlerin yurt dışındaki öğretmenlere verilen seminerler belli bir farkındalığın oluşmasını sağlamış; yurt dışı teşkilatının öğrenen organizasyonlar olarak öğretmenlerin bu tür programlara ilgi düzeyleri, varlığı/yokluğu, katılım sayısı ve sıklığı ile ölçümlenerek değerlendirilmiştir. Elde edilen bulgular, bu tür seminer çalışmalarının gelecek dönemlerde de yapılmasının elzem olduğunu ortaya koymuştur.
Journal of Social Research and Behavioral Sciences, 2021
In this study, SWOT analysis of distance accounting education with off-campus education, which is one of the formal education methods during the extraordinary pandemic caused by Covid19, was made. For this purpose, the findings of seven studies consisting of quantitative and qualitative research methods on accounting and finance course during the pandemic period; The online education infrastructure was examined in the course process, exam process and communication processes. Objective results obtained from here are SWOT components for analysis; SWOT analysis of distance accounting education was made by classifying them as difficulties, possibilities, strengths and incapacities. According to the results, in summary, although distance accounting education saves time, place and way and provides flexibility in education compared to face-to-face education, motivation in the teaching process is low, it prevents active learning, the ethical level is low in exams, it is biologically unhealt...
Coronavirüs ve Çevrimiçi (Online) Eğitimin Önlenemeyen Yükselişi, 2020
Özet Aralık 2019 sonu ve 2020 Ocak Ayı başında ortaya çıkan Covid-19 Virüsü bütün dünyada korkulu bir rüya haline geldi. Ölümleri azaltmak, bulaşın ilerleme hızını düşürmek, tedavi çalışmaları için zaman kazanabilmek amacıyla birçok ülkede alınan tedbirler arasında, eğitim kurumlarında ve üniversitelerde sınıf içi yüz yüze eğitime belli bir süre ara vermek ya da tatil ilan etmek gibi düzenlemelerle olabildiğince sosyal mesafe yaratmaya çalışılmıştır. Buna ilişkin olarak Birleşmiş Milletler verilerine göre, dünyada 770 milyon kişilik öğrenen kitle, okulların ve üniversitelerin kapanmasından etkilenmiştir. Bu çalışmada, ülkelerin ve üniversitelerin eğitim öğretime ara vermemesini sağlamak adına bir zorunluluk haline gelen uzaktan eğitim çalışmalarının bir değerlendirilmesi yapılmıştır. Bu kavramsal çalışmada, durum tespiti yaparak çevrimiçi öğrenmenin yüz yüze öğrenmeye göre kriz dönemi sonrasında da ana akım öğrenme haline dönüşmesi konusu ele alınmaktadır.
İletişim Araştırmaları ve Film Çözümlemeleri II Dijital Çağda Medya, 2021
Bilgisayar ve internet teknolojilerinde yaşanan gelişmelerle birlikte bilgi dijital ortamlara taşınmıştır. Böylelikle bilgi okuryazarlığı kavramı ortaya çıkmış, ardından dijital yetenekler, bilgisayar okuryazarlığı ve dijital okuryazarlık gibi kavramlar da gündelik hayatımızın içerisine dahil olmuştur. Bu kapsamda dijital okuryazarlık her geçen gün daha fazla önem kazanmaya başlamıştır. Dijital okuryazarlığın önemine dair farkındalığın artmasıyla birlikte bilginin nesiller arasında aktarılmasında en büyük rolü üstlenen eğitim kurumları kullandıkları eğitim-öğretim metotlarını yeni medya teknolojilerine uyarlanmış, eğitim ve teknoloji arasındaki entegrasyonu güçlendirmeye alışmışlardır. Özellikle yüksek öğretim kurumlarında temel dersler için yapılan çevrimiçi eğitim çalışmaları başarı ile sürdürülmektedir. Ancak 2019 yılının sonunda Çin’in Wuhan kentinde çıkan ve ülkemiz de dahil olmak üzere tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19 virüsü eğitimi de önemli derecede etkilemiş ve sadece temel dersleri kapsamaktan çıkarak hem teorik hem de uygulamalı tüm dersler için çevrimiçi eğitime geçilmesine neden olmuştur. Covid-19 nedeniyle uzaktan/çevrimiçi eğitime geçiş sürecinde hem öğretmenler hem de öğrenciler açısından birçok problem ortaya çıkmıştır. Bu problemler dijital okuryazarlık becerilerinin gelişmemesi, yetersiz kalması ve doğru kullanılamaması ile doğru orantılı olarak görülebilmektedir. Bu bağlamda, araştırmada çevrimiçi eğitimle dijital okuryazarlığın dönüşümü incelenmiş ve bu dönüşüm sürecinde yaşanan problemler analiz edilerek ortaya çıkarılmıştır.
Necatibey Eğitim Fakültesi Elektronik Fen ve Matematik Eğitimi Dergisi
This study investigates the opinions of people who have administrative experiences in distance education application and research centers in universities in Turkey about graduate distance education programs (master's and doctoral degree). It was examined that why the number of master's degree distance education programs are so few and why universities don't open doctoral degree distance education programs. In this qualitative study, data were collected by an online questionnaire with open ended questions. Participants of the study were 11 academic members who have administrative experiences in distance education. Qualitative date was analyzed with content analysis method. According to the findings of the study, participants indicate that regulations are insufficient and this is one of the reasons for limited number of online distance education programs. In addition, they stated that there is a negative perception towards distance education among academics. Most of them think that distance education graduate programs should be offered.
İnönü Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksek Okulu Dergisi, 2020
COVID-19 pandemisi, eğitim alanında teknolojinin kullanımını zorunlu hale getirmiş, uzaktan eğitim ve çevrimiçi öğrenme kavramlarını tekrar gündeme getirmiştir. Tanımlayıcı tipteki bu araştırmanın evrenini, bir vakıf üniversitesinin öğrencileri oluşturdu. Online anket ile öğrencilere veri toplama formları ulaştırıldı, katılmaya gönüllü olan ve formu eksiksiz dolduran 435 öğrencinin verileri ile çalışma tamamlandı. Veriler, Öğrenci Tanıtıcı Bilgi Formu ve Çevrimiçi Öğrenme Hazır Bulunuşluk Ölçeği (ÇÖHBÖ) kullanılarak toplandı. Öğrencilerin yarıya yakını cep telefonu ve bilgisayar sahibi olduğunu, ancak uzaktan eğitim sürecinde internet bağlantı sorunu yaşadıklarını belirtti. Öğrencilerin büyük kısmı (%67.40) uzaktan eğitimin tekrar etme olanağı sunduğunu belirtirken, çevrimiçi öğrenme hazırbulunuşluk düzeylerinin iyi olduğu (62.46±14.97 puan) değerlendirildi. Lisansüstü öğrencilerinin özgüdümlü öğrenme, öğrenen kontrolü ve motivasyonları alt boyutlarından yüksek puan aldığı tespit edildi. Ayrıca, tüm teknolojik aletlere ve sorunsuz internet bağlantısına sahip olanların çevrimiçi öğrenme hazırbulunuşluk ve alt boyut puanlarının daha yüksek olduğu saptandı. Uzaktan ve çevrimiçi öğrenmenin amacına ulaşabilmesi için, öğrencilerin hazırbulunuşluklarının değerlendirilmesi, öğrenci popülasyonu göz önünde bulundurularak eğitim planlaması yapılması gerekmektedir.
Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Uygulamalı Bilimler Dergisi, 2022
Bu çalışmada, Covid-19 pandemi döneminde duygusal zekânın çevrimiçi öğrenmeye etkisinde stresin aracılık rolünün tespit edilmesi hedeflenmektedir. Veriler, Türkiye’de Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi’nde aktif olarak çevrimiçi öğrenme sürecinde bulunan Z-Kuşağına mensup bireylerden anket tekniği yöntemiyle toplanmıştır. Araştırmada kullanılan anket formunda üç adet ölçek kullanılmıştır. Bunlar Salowey ve Mayer’in geliştirdiği “Duygusal Zekâ Ölçeği”, Hung ve diğerleri tarafından geliştirilen “Çevrim İçi Öğrenme İçin Hazır Bulunmuşluk Ölçeği” ve Cohen ve diğerleri tarafından geliştirilen “Algılanan Stres Düzeyi Ölçeği” dir. Değişkenler arasındaki ilişkiyi incelemek amacıyla kartopu örnekleme yöntemiyle dört yüz otuz altı bireye anket dağıtılmıştır. Toplanan veriler Kısmi En Küçük Kareler yöntemi ile yapısal eşitlik modelinin tahmini (PLS-SEM) Smart PLS 3 istatistik programıyla analiz edilmiştir. Elde edilen bulgulara göre duygusal zekâ, çevrimiçi öğrenmeyi pozitif yönde, algılanan stresi negatif yönde etkilemektedir. Ayrıca stres; çevrimiçi öğrenmeyi negatif yönde etkilerken, duygusal zekânın çevrimiçi öğrenmeye olan etkisinde kısmi aracılık rolüne sahip olduğu bulgusuna ulaşılmıştır. Çalışmanın bazı değişkenleri farklı çalışmalarda bir arada çalışılmış olsa bile söz konusu değişkenlerin hep birlikte ilk kez ele alınması, çalışmanın özgünlüğünü ortaya koymaktadır. Günümüzde, daha önce hiç olmadığı kadar büyük önem ve değer taşıyan çevrimiçi öğrenme sürecinin ve duygusal zekâ ve stresin buna etkilerinin incelenmesi ile bundan sonraki periyotlarda politika belirleyici ve uygulayıcılara yol gösterici ve aydınlatıcı bulguların kazandırılması, çalışmanın bir diğer değerini oluşturmaktadır.
Nitel sosyal bilimler, 2022
Bu çalışmanın amacı koronavirüs (Covid-19) salgınında gerçekleştirilen uzaktan eğitim sürecinin öğretmen rollerine yansımalarının neler olduğu ve bu süreçte öğretmenlerin toplum tarafından nasıl algılandığını tespit etmektir. Çalışmada nitel araştırma yöntemlerinden temel nitel araştırma deseni kullanılmıştır. Araştırma verileri yapılandırılmış görüşme tekniğiyle toplanmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu tipik durum örneklemesi ile seçilen 12 öğretmen oluşturmuştur. Araştırma verileri tematik içerik analizi yoluyla analiz edilmiştir. Öğretmenler, derslerinde aktif olarak teknolojiyi kullanabiliyor olmalarının uzaktan eğitim sürecinin olumlu tarafı olduğunu belirtmişlerdir. Her öğrenciye ulaşamamalarını, alt yapı yetersizliklerinin fırsat eşitsizliğine neden olmasını sürecin olumsuz yönleri olarak belirtmişlerdir. Ayrıca toplum tarafından genel olarak iş yapmıyor şeklinde algılandıklarını ifade etmişlerdir.
Herkese Bilim Teknoloji, 2020
2020 pandemi süreciyle diğer eğitim kurumlarımızla beraber, yüksek öğretim kurumlarımız da tüm branşlarında öteden beri varlığı bilinen ve zaman zaman gereği dillendirilen, kısmen de örgün öğretimi desteklemek için kul bir olguyu yaşadı: Akademinin bütünüyle dijital ağ ve yazılımlar üzerinden yüksek öğretimi gerçekleştirmesi. Ac durum nedeniyle, 2019-2020 Bahar dönemi Mart 2020 itibarıyla bu yöntemle tamamlanmaya çalışıldı; tüm öğre öğretim elemanları öğretimin yarıda kalmaması ciddi ve özverili bir çaba içine girdi.
Turkish Academic Research Review - Türk Akademik Araştırmalar Dergisi [TARR], 2021
Bu makale, en az iki hakem tarafından incelenmiş ve intihal içermediği teyit edilmiştir.
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.