Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2021
https://doi.org/10.48122/amisos.913605…
16 pages
1 file
Niğde, tarihi ve kültürel unsurlarını önemli ölçüde günümüze ulaştıran şehirlerimizden birisidir. Hitit ve Asur ile başlayan Frig, Hellenistik, Roma, Bizans dönemleriyle süregelen (Türk-İslam Kültürünü ihya ve inşa eden) Anadolu Selçuklu, Beylikler ve Osmanlı ile zenginleşen tarihi ve kültürel mirası bünyesinde bulundurur. Medeniyetlere ev sahipliği yapan şehir, su ve su kültürü açısından da oldukça zengin örneklere sahip yapıları bünyesinde barındırır. Suyun gücünden faydalanmaya verilecek örneklerin başında ise hiç kuşkusuz su değirmenleri gelmektedir. Bu çalışmamızda, yeni tespit ettiğimiz ve Anadolu’da benzer yapıda örneklerine tesadüf edilmemiş olan Niğde, Hacıabdullah Kasabası-Hacı Ahmedin Değirmeni ile Niğde, İçmeli Köyü-Keler Değirmeni mimari ve teknik açıdan incelenerek bilim dünyasına sunulacaktır. Niğde, Hacıabdullah Kasabası-Hacı Ahmedin Değirmeni yöreye özgü tüf kayalık alanın oyulmasıyla oluşturulan değirmen ve ahır odası ile bir alt katta yer alan çark odasına sahip, yüzeyde ise taş malzeme ile örgülü kapalı oluğu bulunmaktadır. Niğde, İçmeli Köyü- Keler Değirmeni de yöreye özgü tüf kayalık alanın oyulmasıyla oluşturulan değirmen ve ahır odası ile bir alt katta çark odasına sahip, yüzeyde ise taş malzeme ile örgülü kapalı oluğu vardır. Yeraltında olan odalara bağlantı geniş tutulan açıklıklarla sağlanmıştır. Her iki su değirmen yapısı günümüzde fonksiyonunu yitirmiş olup değirmen taşları ve çark sistemini içinde barındıran kurulumları ise yerlerinde görülmemektedir.
Dogu Cografya Dergisi, 2008
▼ Özet Hasan Dağı'nda (3268 m) volkanik yereyin geçirimli olması ve yetersiz su kaynakları yüzünden ağıl ve köy yerleşmelerinde açılmış bulunan sarnıç (Karlık) ve kuyular önemini hâlâ koruyan basit su yapılarıdır. Sahada 5-6. yüzyıl Bizans döneminden kalma 6 adet, tarihi değeri olmayan ancak çok eskiden beri yaygın olarak kullanılan 100'ü aşkın sarnıç ve 70'e yakın su kuyusu tespit edilmiştir. Yaklaşık 2500 m. yüksekliğe kadar bulunan sarnıçlarla, 1000-1500 m yükselti kademeleri arasında yer alan kuyuların yapılış nedeni, yöre ekonomisi büyük oranda hayvancılığa dayandığı için, hayvanların içme suyu gereksinimini sağlamaktır. Hasan Dağı ve yakın çevresindeki toplam 23 adet yerleşmede (1 Kasaba 22 köy) yaklaşık 70 bin hayvan bulunmaktadır. Küçükbaş hayvanlar ilkbaharda meskeni sabit ağıl yerleşmelerine götürülmektedir. Kış mevsimi yaklaştığında yeniden köy içindeki ağıllara dönülmektedir. Kuyulardan geçmişte hem insanlar hem de hayvanlar ihtiyaçtan dolayı birlikte yararlanmıştır. Pompajla farklı sahalardan sağlanan içme suları, yerleşmelerdeki kuyuların insan yaşamından çıkmasını sağlayamamıştır. Akçakent, Yukarı Dikmen ve Uluören köylerinde durum günümüzde de böyledir.
NİĞDE’DE ÜÇ MİMARİ ESER, 2020
Öz İç Anadolu Bölgesi, tarihi dokusunu önemli ölçüde koruyan şehirlerimizden oluşur. Niğde şehri, Anadolu Selçuklu ile başlayan, daha sonra Beylikler ve Osmanlı ile devam eden dönemlerde oluşan ve günümüze ulaşan, zengin tarihi ve kültürel mirası bünyesinde bulundurur. Şehir, tarihi ve kültürel mirasın önemli bir parçası sayılan türbe ve çeşme mimarisi açısından da oldukça zengin sayılır. Bu çalışmamızda, yeni tespit ettiğimiz Niğde Kalender Baba Türbesi (1341) ve Bor/ Kürkçü Köyü-Derviş Baba Türbesi (1799) ile Bor/ Kürkçü Köyü-Tekke Çeşmesi (1808) mimari ve süslemeleri açısından incelenerek, bilim dünyasına tanıtılacaktır. Niğde Kalender Baba Türbesi, tek katlı, eyvan tipi türbeler grubuna girer. Yapı, yöreye mahsus sivri takviye kemerleriyle desteklenen sivri beşik tonozla örtülmüştür. Eratna Beyliği döneminde inşâ edildiği anlaşılan türbenin içerisinde, muhtemelen Kalenderi şeyhi veya dervişi olduğunu düşündüğümüz Muhammed Bayezit'e ait 741 H./ 1341 M. tarihli mermer sanduka bulunmaktadır. Bor/ Kürkçü Köyü-Derviş Baba Türbesi (1799); tek katlı, dikdörtgen plânlı türbeler grubuna girer. Yapının orijinalinde; batı tarafta kubbeli bölüm ile doğu kısımda beşik tonozla örtülü mescit kısmından oluştuğunu düşünmekteyiz. Mescit kısmının beşik tonozu sonradan yıkılınca, onarımlar sırasında düz beton dam ile örtülmüştür. Mekânlar arasındaki bağlantı ise sivri kemerli açıklıkla sağlanmıştır. Bor/ Kürkçü Köyü-Tekke Çeşmesi, fonksiyonunu sürdürmekte olup "meydan çeşmesi" olarak yapılmıştır. Çeşmenin ön yüzünde iç içe iki sivri kemerli niş bulunur. Çeşme tek lüleli yapılmıştır.
Doğu coğrafya dergisi, 2011
Cisterns (where snow is stored) and wells dug in the sheepfolds and village settlements because of the permeable volcanic terrain of Mt. Hasan (3268 meters) and its insufficient water sources are simple water constructions that still preserve their importance. Six cisterns from the Byzantine age dating the 5th and 6th century, and more than 100 cisterns and nearly 70 water wells without historical value but age long widely use have been determined on the site. The construction reason of the cisterns located at about 2500 meters height and the wells at about 1000-1500 m is to supply the animals with drinking water since the economy of the region is mainly based on stockbreeding. As a matter of fact, there are seventy-thousand animals in the research field, comprised of totally 23 settlements (1 town and 22 villages). In the past these wells out of necessity were used by both, people and animals. Although drinking water through pumping is provided from different areas, the cisterns and wells hold their importance in the lives of people. The situation is still alike in the Akçakent, Yukarı Dikmen and Uluören villages.
Avrasya Uluslararası Araştırmalar Dergisi, 2014
2024
Niğde’ye Niğde-Ankara otobanı istikametinden ortalama 73 km. Melendiz dağ yolundan ise ortalama 66 km. uzaklıktadır. Narköy, aynı zamanda Niğde’nin kuzey sınırındaki son köy olup köye ulaşımının da Niğde sınırları dışından sağlandığı bir köydür. Köyün doğusunda Gösterli ve Kayırlı köyleri, batısında Sofular köyü, güneyinde ise Bozköy Kasabası bulunur.A. Selçuklu, öz itibariyle insanlara, hayvanlara ve çevreye hizmet eden vakıflarıyla ve de bu vakıflara gelir esaslı arazi kullanımı ve paylaşımlarıyla da öne çıkar. Dolayısıyla bu vakıf geleneği ile yola çıkarsak, Niğde’deki vakıf eserlerine gelir gözetilmek üzere Niğde Nur/Nar mahallesi sakinlerinin Narköy vadisine ve civar bölgelere yerleştirildikleri ilk akla gelenidir. Öyle ki Aksaray kırsalında, bilhassa Helvadere, Belisırma ve Güzelyurt taraflarında yer alan köylerde günümüzde yerleşik olan ahalinin atalarının genelde Niğde, Bor veya Melendiz’den geldiklerini ifade etmektedirler.
Düşünen Şehir Dergisi, 2020
Tasarımlarına bakıldığında seyyar çeşme olarak da adlandırılabilecek olan örnekler halk ağzında; şerbetlik, taş testi, mermer sebil küpü, musluklu taş tekne, musluklu su küpü, ibrikli küp ya da küp su haznesi olarak adlandırılmaktadır. 15. yüzyıldan 20. yüzyıla kadar izlenebilen taşınabilir su kuruluşlarının daha çok taş testi ismiyle literatüre geçmiş olduğunu görmekteyiz. Türk-İslam saray ve halk kültürünün bir ürünü olarak karşımıza çıkan taştan su testi örneklerinin İstanbul çevresinde ve Ege Bölgesinde yoğunlaştığı görülür. Niğde ili, Kayırlı köyünde bulunan "Kayırlı Taş Testisi"; Kapadokya bölgesinde tesadüf edilen kurulumlu ilk ve tek örnek olması özelliğiyle oldukça önemli bir yere sahiptir. Niğde'deki kurulumsuz bir diğer örnek ise gayrimüslim halk kültürüne ait olması yönüyle özel önem arz etmektedir. Bu bağlamda "Kayırlı Taş Testisi" ile "Kumluca (Aravan) Taş Testisi" incelenmiş ve konuya ilişkin bilgi verilmiştir. Böylece Niğde ili su kültürüne de katkı sağlayacağını düşündüğümüz eserlerin bilim dünyasına tanıtılması amaçlanmıştır.
Turk Kulturu Ve Hacı Bektas Veli Arastırma Dergisi, 2001
Bu yazı da Kerbela'da şehit edilen İmam Hüseyin'in konusunu işleyen eserlerden birisi olan Maktel-i Hüseyin'in bilinmeyen iki nüshası hakkında kısa bir bilgi verilmektedir. Bu nüshalardan birincisin de boyutları hakkında bilgi verildikten sonra içeriğinden bahsederken yazan ve yazılış tarihlerini belirten kısımlara değinmektedir. İki no'lu nüshada ise daha çok içerik hakkında bilgi verilmektedir.
Belleten, 2021
Edirne Sarayı'nın inşası Sultan II. Murad tarafından başlatılmış, Fatih Sultan Mehmed zamanında tamamlanarak hizmete açılmış ve sonraki dönemlerde yapılan eklerle birlikte 19. yüzyılın sonlarına kadar kullanılmıştır. Bünyesinde yüz kadar yapıyı barındıran sarayın su ihtiyacını karşılamak için çeşitli kaynaklardan isale hatları ile sular getirilmiş olup bu suların dağıtımı ve kullanımı için su terazisi, maksem, çeşme ve havuz gibi yapılar inşa edilmiş; bunlara ilaveten yeraltı sularından da faydalanmak için kuyular açılmıştır.
Kütahya, İç Anadolu bölgesiyle Asıl Ege bölümü arasında bir eşik durumundadır. Çalışmamıza konu olan Aslanapa ilçesi, Kütahya il merkezinin yaklaşık 38 km güneybatısındadır. Malazgirt zaferinden sonra, Anadolu'nun büyük bir kısmıyla beraber Kütahya ve çevresi Kutalmışoğlu Süleymanşah tarafından 1080 yılına doğru fethedilmiştir. Bölge, Selçuklu sonrası Germiyanoğulları'nın merkezi olmuştur. 1429 yılında Germiyanoğlu Yakup Bey'in ölümüyle Kütahya ve çevresi, kesin olarak Osmanlıların eline geçmiştir. Aslanapa'nın Osmanlı dönemindeki ismi Gireği'dir. Aslanapa ilçesinin Gölbaşı, Nuhören ve Bezirgân köylerindeki su yapılarıyla ilgili yaptığımız çalışmada bir adet çeşme, bir adet çamaşırhane ve iki adet su kuyusu tespit edilmiştir. Çalışmamızın amacı, arazi çalışmalarında tespit edilen bu yapıların belgelenerek, literatüre kazandırılmasıdır. Belirlenen eserlerin fotoğrafı çekilmiş, ölçüleri alınmış ve çizimleri yapılmıştır. Kitabesi olmayan üç su yapısı stil kritik yöntemiyle tarihlendirilmeye çalışılmıştır. Yapılar XVI-XX. yüzyıllar arasına tarihlendirilmiştir. Dönemin sosyo-kültürel ve mimari özelliklerini yansıtması açısından bu eserler Sanat tarihi açısından önemlidir. Eserlerin özellikle Türk su mimarisi içerisindeki yerleri ve önemleri vurgulandığı söylenebilir.
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
ULUSLARARASI GAZİANTEP’İN KURTULUŞU’NUN 100. YILINDA MÎSÂK-I MİLLÎ VE GÜNEY HATTI SEMPOZYUMU, 2022
Çukurova Araştırmaları Dergisi, 2019
4. Uluslararası Sinan Sempozyumu: Su ve Mimarlık, 2008
Şehir ve Kültür Dergisi, Sayı: 104, Mart , 2023
Işık Şahin'e Armağan, Ed. S.Melike Zeren-Hasdağlı, Emre Taştemür, Trakya Üniversitesi Yayınları, Edirne, 2022, s.267-296.
İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi dergisi, 2001
IV. Lisansüstü Turizm Öğrencileri Araştırma Kongresi, , 2008
III. ULUSLARARASI MESLEKİ VE TEKNİK BİLİMLER KONGRESİ, 2018
ODTÜ MİMARLIK FAKÜLTESİ DERGİSİ, 2017
Akademik Sayfalar, 2023
SDÜ FEN-EDEBİYAT FAKÜLTESİ SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ, 2022
4th International Symposium on Innovative Approaches in Social, Human and Administrative Sciences Proceedings
ALKÜ Fen Bilimleri Dergisi, 2020