Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
Ekonomist Dergisi KOBİ Girişim Eki Köşe Yazıları
Zaman ve mekân konusu modern zihinlerde oldukça karmaşıklık oluşturan bir gündem. Modern öncesi dönemlerde henüz mekanik saatin olmadığı bu dönemde zaman bir şekilde mekân ile bağ kurularak ifade edilirdi. Edebiyatta ve dil felsefesinde yer, zaman ve eylem birliği olarak kavramsallaştırılan "kronotop" günümüz dünyasında ve modern zamanların iş dünyasında zaman ve mekân tarihin herhangi bir döneminden çok daha fazla birbirinden uzaklaştı. Zamanda yapılan işlerin çok hızlı ve artık mekândan bağımsız bir hal alması, toplumsal hayatın ve aynı zamanda iş hayatının iki temel unsuru olan zaman ve mekânı birbirinden ayırmaktadır. Zamanının çoğunu hayatta kalmak için çalışan ve üreten günümüz insanı, çalışma dışında kalan zamanını dinlenip, kendini gerçekleştirebileceği bir vakit olarak değerlendirmek yerine yaratıcı endüstrilerle zenginleştirilen etkinliklerin baştan çıkarıcı çağrısına uyarak tüketim merkezlerinde durmaksızın hız almakta…Giddens, zaman ve mekânın uzaklaşmasının modernliğin bir sonucu olarak ele alır. Bu düşüncenin bir benzerini Harvey'de görürüz. Harvey, "Post-modernliğin Durumu" adlı eserinde zaman ve mekânı insanın var oluşunun temel öğeleri arasında sayar. Ona göre, zaman-mekân sıkışması deneyimi, bir yandan insanı belli miktarda heyecanlandırır, motive eder diğer yandan ise strese düşürür, bazen de ağır bir tedirginliğe sürükleyebilir. Böylelikle çok çeşitli toplumsal, davranışsal ve kültürel hareketleri ortaya çıkarabilir. Harvey, zaman ve mekânın sıkışmasını, mekânı zaman aracılığıyla ortadan kaldıran ulaşım teknolojileri üzerinden örneklendirir. Bu örnekte birkaç yüzyıl önce yapılan ve bir ay süren bir yolculuk için bugün sadece bir iki saatlik uçak süresi ile yol alındığını ve bu sırada aradaki hiçbir şehir ya da yere temas edilmediğini belirtir. Bu bir iki saatlik uçuş süresince geçilen ve sıkıştırılan mekânlar, sabah kahvaltısı veya akşam yemeğinin farklı ülkelerde yendiği durumlar zaman mekân sıkışmasına verilebilecek birçok örnekten sadece biri. Gelelim iş süreçlerini kronotop yaklaşımla yeniden okumaya…Dünya gündeminin ilk sırasına yerleşen koronavirüs salgını ile ilgili alınan tedbirler kapsamında mekâna bağlı kalmanın bir örneğini yaşamlarımıza dahil ettik. Evde kalarak uzaktan çalışma sistemine geçiş yaptık. Seyahatlerin seyreltilmesi, ülkeler ve şehirlerarası gidiş gelişlerin kısıtlanması aslında her birimizi modernizmin bu baş döndürücü zamana karşı olan hızını bir an olsun frenletti, mekânla olan bağını
Dijitallesen Dunyada Birey Toplum Siyaset Kongresi Bildiri Kitabi, 2022
Evde çalışmanın farklı modellerinden biri olan bilgi teknolojisini kullanarak uzaktan çalışma, 2020 yılından itibaren COVID-19 pandemisinin yayılmasını önlemek amacıyla dünyanın farklı yerlerinde birçok bireyin iş yaşamına dahil olmuştur. Bu durum bazı pozitif örneklerde çalışanların işleri üzerindeki hakimiyetini artırarak, çalışanlara hem çalışma saatlerinde hem de çalışma mekanlarında esneklik sağlayarak olumlu deneyimler yaratmıştır. Fakat bununla beraber, uzaktan çalışma, çalışanlar için uzun çalışma saatleri, sürekli erişilebilir olma zorunluluğu gibi ciddi hak kayıplarına neden olmanın yanı sıra; soyutlanmışlık hissi, sosyalleşememe gibi çalışanların psikolojik sağlığını etkileyebilecek durumlara da sebep olmaktadır. Bunun yanında, işveren dünyanın birçok yerinden çalışana erişebilirken çalışanlar sınırları belli olmayan bir rekabetin içine itilmektedir. Diğer taraftan, bu durum, işverenin maliyetlerini azaltarak tasarruf etmesini sağlarken uzaktan çalışan kişilerin masraflarını artırmaktadır. Bu makale, uzaktan çalışmanın 2020’li yıllarda uygulanma şeklini Byung-Chul Han tarafından öne sürülen psikopolitika kapsamında incelenen yeni iktidar teknikleri çerçevesinde analiz etmektedir. Byung-Chul Han’a (2019) göre, neoliberal psikopolitika giderek daha incelikli sömürü biçimleri icat etmekte ve neoliberal rejim, tükenme çağını başlatarak bireyin ruhunu, duygularını (heyecanını) sömürmektedir. Çeşitli iktidar teknikleri ile bireye kendisini her zaman daha fazla gerçekleştirme, geliştirme, “iyileştirme” talimatı verilmektedir. Bunun sonucunda birey, sürekli olarak daha fazla performans gösterme durumunda olduğunu düşünmekte ve kendisini gönüllü ve heyecanlı bir şekilde sömürmektedir (Han, 2019). Bireylerin ruhuna hükmetmeyi başarmış bu sistemin ofislere ihtiyacı ortadan kalkmıştır. Tüm bunlar göz önünde bulundurularak uzaktan çalışmanın yarattığı mevcut durumun bireylerin gözünden nasıl değerlendirildiği, söz konusu çerçevede bir iktidar pratiğini yansıtıp yansıtmadığı iş piyasasının yönetimi ve dolayısıyla küresel toplumun geleceği açısından dikkat çekicidir. Bu çalışmada, Türkiye’de özel sektör, kamu sektörü ve insan haklarının geliştirilmesi ve teşvik edilmesi amacıyla faaliyet gösteren uluslararası ve ulusal kurumlarda uzaktan çalışan 15 kişi ile yürütülen yarı yapılandırılmış derinlemesine mülakat aracılığıyla uzaktan çalışmanın soyutlanmış ve sömürülmüş hissetme durumuna etkisi araştırılmaktadır.
2021
Bu bölümde öncelikle iş-aile dengesi tanımlanmakta, dengenin sağlanmasını ve bozulmasını açıklamak için sınır teorisinden faydalanılmaktadır. Ardından bilgi ve iletişim teknolojilerinin gelişmesi ve yaygınlaşması sayesinde mümkün olan uzaktan çalışmanın çalışanların işaile dengesi üzerindeki etkileri ele alınmaktadır. Bu noktada tüm çalışanların uzaktan çalışmadan aynı şiddet ve yönde etkilenmeyecekleri gerçeğinden hareketle, cinsiyet ve çocuk sahibi olup olmama gibi kriterler üzerinden uzaktan çalışmanın farklı niteliklere sahip çalışanların iş-aile dengesi üzerindeki etkileri irdelenmektedir. 2020 yılı ile birlikte hayatımızın bir parçası haline gelen COVID-19 pandemisinin özellikle evde uzaktan çalışma uygulamalarını yaygınlaştırması sonucu toplumsal cinsiyet rollerinin ve çalışanların iş-aile dengesinin nasıl etkilendiği de bu bölümde değinilen bir diğer konudur.
Zenodo (CERN European Organization for Nuclear Research), 2022
Testi Kırılmadan adlı kitapta yayınlanmış bölüm, Tem Yayıncılık, 2011, İstanbul, 2011
Sakarya: Sakarya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü …, 2001
Bilge Adamlar Stratejik Araştırmalar Merkezi (BİLGESAM), “Çalışma Hayatında ve Günlük Yaşamda Güvenlik Kültürü” adlı bu çalışma ile Türkiye’deki iş ve trafik kazalarında ortaya çıkan tabloyu incelemekte ve daha çok kültürel kodlarla bu kazalar arasındaki ilişkiyi açıklamaya çalışmaktadır. Toplumsal kültür kodları ile kazaların ilişkilendirilmesinin Türkiye’de bugüne kadar neredeyse hiç yapılmamış olmasının bu çalışmanın değerini artırdığı düşünülmektedir.
Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2019
Bu araştırmanın amacı çevrimiçi tezsiz yüksek lisans programlarında öğrenim gören öğrencilerin öğrenme biçimlerini çalışma durumları, çalışılan sektör ve günde derslerine ayırdıkları süre değişkenleri açısından incelemektir. Bu araştırma tarama modelinde betimsel bir çalışmadır. Verilerin analizinde yüzde ve frekans kullanılmıştır. Öğrenme biçimlerini belirlemek üzere VARK öğrenme biçimleri envanteri kullanılmıştır. Araştırmanın örneklemini bir üniversitenin sosyal bilimler enstitüsüne bağlı çevrimiçi yürütülen altı program oluşturmaktadır. Öğrencilere elektronik ortamda oluşturulan anket aracılığıyla ulaşılmıştır. Araştırmaya 122 öğrenci katılmıştır. Araştırmaya katılan öğrencilerin çoğunluğu çalışmaktadır. Çalışan öğrencilerin ise 58'i kamu'da 45'i de özel sektörde çalışmaktadır. Öğrencilerin çoğunluğu derslerine günde 1-2 saat arası zaman ayırmaktadırlar. Araştırmaya katılan öğrencilerin en çok tercih ettikleri öğrenme biçimi kinestetik öğrenme biçimidir. Öğrenciler çoklu öğrenme biçimleri tercihinde de bulunmuşlardır. Çoklu öğrenme biçimleri içerisinde en çok tercih edilen öğrenme biçimi tüm alanları kapsayan VARK (Görsel, İşitsel, Okuma-yazma, Kinestetik) belirlenmiştir.
2020
Ogrenilecek bilgilerin surekli artis gostermesi hayat boyu ogrenme terimini ortaya cikarmis, buna paralel olarak da orgun egitimden mezun olan bireylerin, yasamlari boyunca ogrenmeyi surdurebilmeleri ihtiyaci, uzaktan egitim uygulamalarinin oneminin artmasina sebep olmustur. Yapilan calismalar incelendiginde, ulkemizde bircok universite, kamu kurulusu ve ozel uzaktan egitim merkezlerinin cesitli programlarla uzaktan egitim verdigi tespit edilmistir. Bu arastirma, uzaktan egitim programlarinin hangi programlarla bireylere yol gosterdigi, hangi alanlarda yasam boyu ogrenmeyi destekledigi, ne tur yazilimlar kullandiklari noktalarini irdeleyerek uzaktan egitim programlarinin guncel durumlarinin ne oldugu noktasina odaklanmaktadir. Dolayisiyla bu arastirmanin amaci, Turkiye’deki uzaktan egitim programlarinin guncel durumlarini ortaya koymaktir. Bu arastirmada, Turkiye’deki 59’u devlet, 16’si vakif olmak uzere toplam 75 universitenin, 4 kamu kurum ve kurulusunun ve 3 ozel uzaktan egitim m...
International Conference On Quality In Higher Education, 2013
Uzaktan eğitim sunduğu avantajlar ve sağladığı fırsatlar açısından yükseköğretim kurumları tarafından benimsenmektedir. Avantajlarına rağmen uzaktan eğitimde hala terk ve kurs tamamlama oranları, memnuniyetin sağlanması, akademik başarı ve kalitenin artırılması gibi çözülmeyi bekleyen sorunlar bulunmaktadır. Yapılan çalışmalar öğrencilerin devam, memnuniyet ve akademik başarılarında rol oynayan en önemli faktörlerin başında öğrencilerin motivasyonlarının geldiğini göstermektedir. Bu çalışmada kaliteli uzaktan eğitimde motivasyonun önemi ve motivasyonu artırmaya yönelik yapılması gerekenler ele alınmıştır. Anahtar kelimeler: Uzaktan eğitim, motivasyon, uzaktan eğitimde motivasyon. Abstract Distance education is adopted by higher education institutions due to its benefits and opportunities. Although distance education have many advantages, there are also significant problems such as; course completion rates, ensuring satisfaction, academic achievement and quality. Researches represent that motivation is one of the most important factors which has a crucial role on satisfaction, academic achievement and drop out rates in distance education. This paper aims to discuss the role of motivation and the needs which can improve motivation in distance education.
Uzaktan eğitimde etkili, verimli ve çekici öğretim uygulamalarının gerçekleştirilmesinin önünde bir engel olarak görülen ve öğrenci, öğretmen, içerik, arayüz ve ortam öğeleri arasındaki etkileşimlerin niteliğini belirleyebilen işlemsel uzaklık algısı kavramının anlaşılması ve bu uzaklık algısının azaltılması yönünde önlemlerin alınması gerekmektedir. Bu çalışmanın amacı işlemsel uzaklık algısı kavramının ortaya çıkmasına neden olan işlemsel uzaklık kuramı ve bunun bileşenleri olan diyalog, yapı ve öğrenen özerkliğini ele alarak; bu bileşenlerin işlemsel uzaklık algısına olan etkilerini incelemektir. Çalışmada sunulan bilgiler alan taraması ile elde edilmiştir. Çalışmada, işlemsel uzaklık algısı kavramının uzaktan eğitim program, içerik ve uygulamalarına olan yansımaları tartışılmış ve bu uzaklık algısının azaltılmasına yönelik çeşitli önerilerde bulunulmuştur. Transactional Distance Perception and Its Reflections on Distance Education Practices It is necessary to understand the concept of transactional distance perception, which is seen as an obstacle, before carrying out efficient, effective and attractive instructional practices in distance education and which could effect the quality of the interactions between student, teacher, interface and medium elements and to reduce this distance perception. This study aims to discuss the theory of transactional distance which led to the existence of the concept of transactional distance perception as well as the components of this theory which are dialogue, structure and autonomy. Later the study examines the impact of these components on transactional distance perception. Information presented in the study was obtained via field survey. The reflections of the concept of transactio
Süleyman Demirel Üniversitesi Burdur Eğitim Fakültesi dergisi, 2022
Araştırmada 21. yüzyılın beraberinde getirdiği teknolojik gelişmeler ve tüm dünyayı etkisi altına alan COVID-19 pandemisi ile birlikte uygulanan uzaktan eğitim sürecinde öğretmenler üzerinde yapılan çalışmaların genel bir durumunu ortaya koymak amaçlanmıştır. Araştırılan konunun derinlemesine ortaya konulabilmesi için doküman incelemesi kullanılmıştır. Analizler gerçekleştirilirken 2020-2021 yılları arasında yer alan Türk araştırmacılar tarafından, Türkçe olarak yazılmış, anahtar kelimelerinde "Uzaktan Eğitim", "COVID-19", "Öğretmenler", "Açık ve uzaktan öğrenme" terimleri olan 28 makale araştırma kapsamında incelenmiştir. Çalışmalar seçilirken Google Akademik ve çeşitli akademik veri tabanlarından (DergiPark, Sobiad) yararlanılmıştır. Buna ek olarak çalışmalar seçilirken tez veya bildiri incelenmemiş sadece makaleler inceleme kapsamına alınmıştır. Yapılan çalışmalara ilişkin örneklem dağılımı, yapılma amaçları, kullanılan yöntem, veri toplama araçları, çalışmaların bulguları tablolar halinde ortaya konulmuştur. Araştırma sonucunda, yapılan çalışmaların öğretmenlerin uzaktan eğitim sürecinde karşılaştığı sorunları belirlemeye yönelik olarak hazırlandığı tespit edilmiştir. Örneklem açısından incelendiğinde genelde ortaokul seviyesinde ders veren öğretmenler üzerinde çalışıldığı ve yapılan çalışmalarda çoğunlukla nitel araştırma yöntemleri tercih edilmektedir. Çalışmalardan elde edilen bulgulara göre, uzaktan eğitim sürecinde öğretmenlerin en çok sistemsel ve altyapı sorunları yaşadıkları görülmektedir. Bunlara ek olarak öğretmen, öğrenci ve veli boyutlarında da sorunların olduğu tespit edilmiştir. Araştırma sonucunda, uzaktan eğitim sürecinde öğretmenlerin yaşadıkları sorunlara dikkat çekerek ileride bu konu üzerinde çalışacak araştırmacılara yön verecek önerilerde bulunulmuştur.
Akademik Platform Eğitim ve Değişim Dergisi, 2023
The aim of the research is to reseach the family counseling service provided by distance education when face-to-face family education cannot be given during the Covid-19 pandemic period. This research was carried out with qualitative research method and phenomenology design was used. The study group of the research consists of 19 family counselors selected with easily accessible case sampling, one of the purposive sampling methods. The data were collected with a semi-structured interview form consisting of openended questions and a demographic information form. Content analysis method, which is one of the qualitative analysis types, was used in the analysis of the data. According to the findings obtained in the research, it is seen that the participants define çevrimiçi family counseling as a counseling service made over çevrimiçi platforms with technological tools. Participants stated that the most positive aspect of çevrimiçi family counseling is time saving, while the negative aspect is technical problems. In addition, the participants stated that during the çevrimiçi counseling process, the client and the counselor should check the technological infrastructure (internet connection, microphone, camera or the program used is up-todate, etc.) before the interview. According to the participants, the establishment of a therapeutic relationship between the client and the counselor in çevrimiçi counseling is important at the point of opening the client himself.
Anahtar Kelimeler: uzaktan eğitim nedir, uzaktan eğitim, uzaktan eğitimin faydaları, uzaktan eğitimin özellikleri Kaynak: http://www.teknologweb.com/uzaktan-egitim-nedir
Eğitimde Araştırma ve Değerlendirmeler, 2022
Öğrenenlerin bireysel farklılıklarından öğrenme stillerinin eğitim sürecindeki etkisi yadsınamaz. Uzaktan eğitimde de öğrenme stillerinin önemine değinen bu bölümde; öncelikle, uzaktan eğitim yaklaşımlarına değinilmiştir. Ardından; uzaktan eğitimde kullanılan öğretim uygulamaları, öğrenme stilleri, uzaktan eğitimde kullanılan teknolojiler ve öğrenme stilleri bağlamında sınıflandırılmış web 2.0 araçlarına örnekler verilmiştir.
Uluslararası Kültürel ve Sosyal Araştırmalar Dergisi, 2021
Kültüre yönelik çok disiplinli bir yaklaşım olarak Kültürel Çalışmalar, ortaya attığı yeni sorular doğrultusunda kültür kavramının kavramsallaştırılması bakımından önem teşkil eder. Geleneksel eleştirel disiplinlerdeki kültürün ele alınış şekli Kültürel Çalışmalar'da değişikliğe uğrar. Kültürel Çalışmalar bu kültürel ürünleri diğer sosyal pratiklerle bağdaştırarak siyasal yapı ve sosyal hiyerarşilerle ilişkilendirir. Bu anlamda Kültürel Çalışmalar'ın ilgilendiği kültür olguları toplumun tüm kademeleri ile bağlantılıdır. Kültürel dönüşümlere yönelik ilgiden doğan Kültürel Çalışmalar ekolünde toplumun kültürel boyutları araştırılmıştır. Klasik düşüncelerin dışında seyreden bilinçli bilgi üretim alanı da diyebileceğimiz bu disiplin, kültürü özel ve özerk bir yerde konumlandırması bakımından dikkate değerdir. Bu çalışmada kültür kavramı bağlamında Kültürel Çalışmalar geleneğinin özellikleri incelenmiş, Türkiye'de henüz yeni bir disiplin olan bu alanın önemine dikkat çekilmeye çalışılmıştır.
Milli Eğitim Dergisi, 2020
Bu araştırmanın amacı Fen Bilimleri öğretmenlerinin Covid-19 salgını 2020 Bahar döneminde ülkemizde yürütülen “uzaktan eğitim” çalışmaları hakkındaki düşüncelerini tespit etmektir. Çalışmaya katılan 10 öğretmenin deneyimlerini ortaya çıkarmak amacıyla araştırmada nitel yöntemlerden “örnek olay çalışması” kullanılmıştır. Araştırmada görev alacak öğretmenler belirlenirken “amaçlı örnekleme” tekniğinden yararlanılmıştır. Öğretmenlerin süreçte “uzaktan eğitim deneyimlerini” tespit etmeye yönelik 12 açık uçlu soru hazırlanmıştır. Öğretmenler ile salgın sürecinde yüz yüze görüşmenin mümkün olmaması nedeni ile sorular katılımcılara e-posta yoluyla gönderilmiştir. Öğretmenlerin verdikleri cevaplardan elde edilen veriler içerik analizi kullanılarak analiz edilmiştir. Bulgular incelendiğinde öğretmenler EBA’yı bu süreçte aktif olarak kullandıklarını, “canlı ders” uygulamasının başlamasıyla da uzaktan eğitimin daha verimli hale geldiğini ifade etmişlerdir. Öğretmenler ilk zamanlarda sistemden ...
II-INTERNATIONAL CONGRESS OF MODERN STUDIES IN SOCIAL AND HUMAN SCIENCES, 2021
Bu çalışmanın amacı uzaktan çalışma biçiminin iyi yönetilememesi durumunda ortaya çıkan “zaman yönetimi” sorununu tartışmaktır. Uzaktan çalışma, çalışma sürelerinin sınırlarının zor çizilmesi nedeniyle çalışma hakkının bir getirisi olan dinlenme hakkının uygulanmasını zorlaştırmaktadır. Ayrıca uzaktan çalışmanın evde gerçekleşmesi durumunda iş ile aile yaşamına ayrılan zaman arasında geçirgenliği arttırmakta, özel zaman kavramını bulanıklaştırmaktadır. Bu bağlamda teorik çerçevenin oluşturulmasında David-Harvey’in "zaman-mekan sıkışması" metaforu başta olmak üzere çeşitli sosyologların zaman kavramında meydana gelen dönüşüme ilişkin düşüncelerine yer verilmektedir. Ardından esnek çalışma yaşamının “zaman” boyutunu biçimlendiren “Bağlantıyı Kesme Hakkı” (right to disconnect) üzerinde durulmaktadır.
Dicle Üniversitesi Ziya Gökalp Eğitim Fakültesi Dergisi, 2008
Uzaktan Eğitim, kısaca zaman ve mekândan bağımsız, bilişim teknolojilerinden yararlanılarak gerçekleştirilen, ekonomik ve etkileşimli bir eğitim biçimidir. Modern toplumun gerektirdiği yenilenme ihtiyacı, eğitim sisteminden bir şekilde ayrılmış veya bu sisteme hiç girememiş olma, bireyleri uzaktan eğitim yolunu denemeye yöneltmiştir. Küreselleşme, ekonomi ve siyasette olduğu gibi, eğitimde de alternatifleri artırmıştır. Uzaktan eğitim de çeşitlenen alternatiflerden, belki de en cazip olanı olarak ortaya çıkmaktadır. Literatür taraması yöntemi ile yapılan bu betimsel çalışmada küreselleşme sürecinde uzaktan eğitim irdelenmektedir.
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.