Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2021, Kartpostallar ve Ayasofya Camii
…
4 pages
1 file
HAGIA SOPHIA SYMPOSIUM, 2020
Dünya mimarlık ve sanat tarihinin en önemli yapılarından biri olan Ayasofya galeri katının projelendirilmesi ile birlikte restorasyonu yapılarak, güncel projelerinin hazırlanması, yapının iyileştirilmesi, sürdürülebilirliğinin sağlanması, aynı zamanda yeni bulgularla yapının bilinmeyen alanlarının tanımlanması, yapıya ilişkin hafızanın tazelenmesi ve yapının daha iyi anlaşılması amaçlanmıştır. Uygulama, galeri katının döşeme, duvar ve tavanlarının projelendirilmesi ve restorasyonunu kapsamaktadır. Belgelemelerde 3 boyutlu lazer tarama cihazları ve hasarsız analiz yöntemleri kullanılarak yapılan tespitlerle proje çalışmaları tamamlanmıştır. Projelerin onaylanmasının ardından mermer kaplamaların konservasyonu ile çalışmalara başlanılmıştır Yoğun kullanım, rutubet/su gibi nedenlerle fazlasıyla zarar görmüş zemin mermerleri ve zemin altı dolgularının iyileştirmeleri yapılmıştır. Döşeme mermerlerinin konservasyonu sırasında kuzey, güney ve batı galerinin demir gergilerle beden duvarlarına bağlandığı tespit edilmiştir. Diğer önemli bir tespit ise zemin mermerlerinin altında karşılaşılan boşluklar ve onların yapım tekniğine ilişkin önemli veriler olmuştur. Kuzey ve güney galeride konservasyon amacıyla yerinden alınan mermer plakaların altında tespit edilen boşlukların ve burada kullanılan tuğlaların boyutları, örgü sistemi ve boşluk içindeki buluntulara ilişkin belgeleme çalışmaları yapılmıştır. Uygulama öncesinde yapılan tespitlerle uygulama sırasında çıkan bulgular birleştirilerek müdahaleler sonuçlandırılmıştır. Ayasofya galeri katında yapılan projelendirme, restorasyon ve konservasyon çalışmaları ile hem yapının iyileştirilmesi sağlanmış, hem de tespit edilen verilerle yapıya dair yeni bir hafıza oluşturulmak istenmiştir. Bu çalışmada galeri katı restorasyonunda uygulaması yapılan döşeme kaplamalarının konservasyonu, kullanılan yöntemler, elde edilen bulgular ve ulaşılan sonuçlar anlatılmaya çalışılmıştır.
Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi Sempozyumu, 2021
29 Mayıs 1453’te Bizans İmparatorluğunun başkenti olan Konstantinapol fethedilmiş ve bu fethin sembolü olması açısından Ayasofya Kilisesi Sultan Fatih tarafından camiye tahvil edilmiştir. Fetih sonrası yeni başkentin şekillenmesinde Ayasofya Camii merkez olarak seçilmiş, camii kısa sürede bir külliye haline dönüştürülerek bu kurumlar için büyük vakıflar yapılmıştır. Sultan Fatih’in ilk şükür namazıyla, fethe katılanların ilk Cuma namazını burada kılması bütün camiiler içinde Ayasofya’yı farklı bir statüye eriştirmiştir. Bu nedenle Ayasofya Camii, fethin sembolü olmasının dışında Osmanlı hanedanı ve toplumu tarafından sadece ibadethane olarak değil bir protokol camii olarak da kullanılmıştır. Bununla birlikte Topkapı sarayına olan yakınlığı, seremoni halinde icrâ edilen Cuma ve Bayram Selamlıkları, Kadir Gecesi alayı vb. gibi doğrudan “Sultan”la ilgili olan törenler için de genellikle Ayasofya Camii tercih edilmiştir. Sultanlar bu tür ibadet, tören, gezi ve kutlamalarda gerek yönetici zümre gerekse tebaasına yönelik oldukça cömert bağış ve ihsanlarda bulunmuştur. Hanedân üyeleri içinde sadaka, ihsân, zekât, fitre vb. gibi birçok yardımın ilk yapıldığı yerler arasında Ayasofya Camii her zaman daha ayrıcalıklıdır. Bilindiği üzere yöneticinin toplumsal statüsünün belirlen¬mesinde yaptırdığı hayrî eserler ile yaptığı aynî ve nakdî yardımlar belirleyici bir yer tutar. Osmanlı hanedanı ve üst düzey bürokratlar bu anlayış nedeniyle toplumsal bir yardımlaşma aracı olarak vakıfları ve sadakayı kullanmışlardır. Ayasofya’da yapılan bu tür bağışlar için hususi defterler ve belge örnekleri bulunmaktadır. Bildirimizde arşiv kaynaklarından hareketle “Sultanların”, Ayasofya Camiinde katıldığı namaz ve törenlerden ve bu törenler nedeniyle yapmış olduğu ihsân, sadaka ve bağışlardan bahsedilecektir. Ayrıca, bildirimizde ilk defa kullanılacak olan belge ve defter örnekleriyle Ayasofya Camisinin hanedan ve protokol açısından da özel bir statüde olduğu da ortaya konulmaya çalışılacaktır.
2021
Nuruosmaniye Camisi, Osmanlı mimari geleneğindeki klasik çizgilerden uzaklaşmanın başladığı ancak temelde yine klasik normlara bağlı kalınarak hareket edildiğini gösteren bir geçiş dönemi örneğidir. Caminin ibadet mekânını oluşturan harimin, dört büyük askı kemeriyle taşınan tek kubbeyle örtüldüğü benzer örnekler Osmanlı mimarisinde daha önce de görülmüştür. Bunun yanında harim-avlu birleşiminin 15. yüzyıldan itibaren Osmanlı camilerinde uygulanıyor olması yerleşim prensiplerinin korunduğunu göstermektedir. Bu yönüyle, mimari geleneğin devam ettirildiği caminin, yarım oval plânlı avlusu, 18. yüzyılın ilk çeyreğinden itibaren Osmanlı mimarisinde görülmeye başlayan Batı menşeli sanat akımlarının, cami plânına tesirini gösteren ilk somut örneğidir. Avlunun yarım oval formuyla Barok dönemin eliptik uygulamalarını hatırlatması, Avrupa'daki Barok üslupla ilişkilendirilmiştir. Geleneksel ve batılı uygulamaların bir arada kullanıldığı Camide benzer bir durum, taçkapılar için de söz konusudur. Plân olarak geleneksel şemayı yansıtan taçkapılarda, süslemede, tamamen Barok karakterli örnekler tercih edilmiştir. Taçkapılardaki bu değişim, yüzyılın ikinci yarısındaki örneklerin plânlarına da etki ederek, bezemeci anlayışın daha ağır bastığı yeni tasarımlara yerini bırakacaktır.
Lavarla, 2016
10 yıl öncesinin Ankara’sı bile farklıyken yaklaşık 110 yıl öncesinin Ankara mimarisi nasıldı acaba? 1900’lü yılların başlarında, henüz Cumhuriyet kurulmamış ve Ankara başkent olmamışken Ankara’da hangi mimari yapılar vardı ve bunlardan kaçı günümüze kadar gelebildi? Dünyadaki en büyük Ankara kartpostalları koleksiyonuna sahip olan Uğur Tunalı’nın koleksiyonunda yer alan kartpostallar, Cumhuriyet öncesi Ankara mimarisine ilişkin hayli değerli görsel bilgiler sağlamakta
Osmanlı Devletinde Kartpostal Kullanımı ve Yasaklı Kartpostallar, 2020
Öz Türkçeye Fransızca “carte postale” kelimesinden geçmiş olan kartpostal, ülkelerin posta tarihini ortaya koymakla kalmayıp içerikleri itibarıyla da çıkarıldıkları dönem hakkında önemli veriler sağlamaktadır. Osmanlı Devleti'nde 19. yüzyılın sonlarında kullanılmaya başlanan ve daha sonraki yıllarda yaygınlaşan kartpostal basımı ve kullanımı belirli kurallara bağlanmıştı. II. Abdülhamid döneminde Devletin kartpostallarla ilgili birtakım tasarrufları olmuştur. Bu dönemde kendisini etkin bir şekilde gösteren sansür mekanizması kartpostallar için de geçerli olmuştur. Devlet ülkede satılan kartpostalları sıkı bir şekilde takip etmiş ve gerek siyasi gerekse sosyal bazı sebeplerden ötürü kartpostalların basımını ve satışını yasaklama yoluna gitmiştir. Bu çalışmada Cumhurbaşkanlığı Osmanlı Arşivindeki konuyla ilgili çeşitli tasniflerden ve araştırma eserlerinden yararlanarak, Osmanlı Devleti’nde hangi kartpostalların kullanılabildiği, kartpostalların ülkeye girişi ve ülkede basım ve dağıtımı yasak kartpostalların nasıl tespit edildiği incelenecektir. Ayrıca basımı yasak olan kartpostallarla ilgili Devletin uyguladığı cezalar da ortaya konulacaktır. Anahtar Kelimeler: Efemera, Kartpostal, Yasak, Osmanlı, Sansür. Abstract The postcard, which has passed through the French “carte postale” eye into turkish, provides important data about the period in which the countries were issued, not only in revealed, but also in terms of their contents. Postcard printing and its use, which began to be used in the Ottoman Empire in the late 19th century and became widespread in the following years, was spesified with certain rules. During Abdulhamid II period, there have been some rules related to the postcards by the state. The censorship mechanism, which has shown itself effectively during the period, is also valid for postcards. The state has strictly followed the postcards sold in the country and went on to ban the printing and sale of postcards for political or social reasons. In this study, it will be examined which postcards can be used in the Ottoman Empire, how postcards can be used in the country and the postcards that are prohibited from being printed and distributed in the country will be examined by making use of various classifications and research work in the Presidental Ottoman Archive. Key Words: Ephemera, Postcard, Forbidden, Ottoman, Censorship
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
FSM İlmi Araştırmalar İnsan ve Toplum Bilimleri Dergisi, 2020
1. ULUSLARARASI TÜRK DÜNYASI TURİZM SEMPOZYUMU, 2015
Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi Sempozyumu (2-4 Ekim 2020) Bildirileri, 2021
Proceedings of the International Hagia Sophia Symposium, 2020
History Studies International Journal of History, 2017
Milli Saraylar Sanat Tarih Mimarlık Dergisi, 2021
FETİH VE AYASOFYA SEMPOZYUMU BİLDİRİLER KİTABI, 2022
Turcology Research, 2022