Academia.eduAcademia.edu

Suskunluk Estetiği: Alaeddin Özdenören'in Şiiri

2021, HECE DERGİSİ ALAEDDİN ÖZDENÖREN ÖZEL SAYISI

Abstract

Sanattan veya sanatçıdan bahsedildiği zaman genellikle özerk ve hatta yasaklı bir alana girmiş gibiyiz modern çağlarda. Bahsedeceğimiz alan da sanatkâr da -hele bir şairsebu dünyanın hâlihazırdaki gidişatından ayrı bir yerde, farklı ve marjinal olmak zorunda sanki. Bu hissi Doğu-Batı arasında dünyayı ve sanatı algılayış farklılığından bağımsız düşünmek aslında mümkün değil. Fakat güncelin karmaşasına ve dayattığı normlara teslim olmuş bizler için bugün "Bir sanatçı nasıl toplumdaki büyük suskunluğun sesi olabilir ?"sorusunu cevaplamak oldukça zor görünüyor. Beşir Ayvazoğlu, Aşk Estetiği kitabında sanatçıyı güzelliği yaratan değil, keşfeden insan olarak tanımlar. Bu bağlamda Müslüman sanatçılar sanat eseri yaratırken ferdiyetlerini "paranteze alır" ya da mümkün olduğunca silikleştirirler. Sanatçının belirsizleşen şahsi özellikleri eserinin içinde erir ve eserle bütünleşir (Ayvazoğlu, 2019: 222). Özdenören'in suskunluğu şiirinin içinde erimiş, şiiriyle bütünleşmiştir. Suskunluk ve sessizlik artık onun şahsi bir özelliği değil; doğadaki büyük suskunluğun bir yansımasıdır.