Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2019
…
22 pages
1 file
Karakoyunluların Anadolu’ya gelişleri hakkında farklı görüşler bulunmaktadır. Bunlardan birincisine göre Karakoyunlular, Argun Han zamanında (1284-1292) Akkoyunlular ile birlikte Türkistan'dan Azerbaycan'a gelmiş ve daha sonra Erzincan ve Sivas bölgelerinde yerleşmişlerdir. Akkoyunlular ise Diyarbakır tarafında yerleşmişlerdir. Bu görüş kabul edilmemistir. Ikinci görüse göre ise, yaklaşık 30.000 çadırdan meydana gelen Karakoyunlular, Cengiz Han'in hücumu üzerine Türe Bey adindaki reislerinin yönetimi altinda Türkistan'dan Maveraunnehir ve oradan da Iran yoluyla Doğu Anadolu'ya göç etmişlerdir. Bu rivayetin dogru oldugu kabul edilebilir. Çünkü Mogol devrinden önceki zamanlarda Karakoyunlulara ait hiç bir bilgiye sahip olmadigimiz gibi, bunlarin tam göçebe hayat tarzi yasamalari, bu hayat tarzını yasayan zümrelerdeki sert ve şiddetli davranışların onlarda da görülmesi bu söylentinin dogruluguna kuvvet kazandırmaktadır.
Arkeolojinin Tarihi, 2018
İnsanlık tarihine tuttuğu ışık sayesinde insanlığın düşünsel gelişiminde büyük ilerlemelere neden olan arkeoloji günümüzün en değerli bilim dallarından birisidir. Arkeolojinin tarihsel gelişiminin ortaya konduğu bu makale, ülkemizde bu yönde yapılmış az sayıda çalışma olduğundan dolayı hazırlanmıştır. Bu makale, arkeolojinin tanımı ile başlamakta ve yüzyıllara göre gruplandırılmış şekilde arkeolojinin önemli bir bilim olarak doğmasına katkıda bulunmuş kişi ve çalışmaları ele alınarak devam etmektedir. Ülkemiz arkeolojisini ilgilendiren konular ise genel gidişatın içerisine özenle yerleştirilmiştir. Çalışmanın sonuç aşamasına doğru arkeolojinin bugünü ve geleceği ayrıca ele alınmıştır.
Karakol kelimesinin etimolojisiyle ilgili farklı görüşler ileri sürülmekle birlikte aslının "bakmak, gözetlemek" anlamındaki karamak fiiline meslek bildiren -vul ekinin getirilmesiyle oluşturulan karavul olduğu sanılmaktadır. Osmanlı döneminde kelime "karagul / karagol"a, son zamanlarda ise "karakol"a dönüşmüş ve genellikle düşmanın âni saldırılarından korunmak için ordunun etrafını muhafaza ile görevli piyade ve süvari askerlerini ifade etmiştir. Şehir ve kasabalarda güvenliği sağlamak amacıyla içinde asker veya zaptiye memuru oturtmak için yapılan binalara önce karavulhâne / karakolhâne, daha sonra kısaltma yoluyla karakol denmeye başlanmıştır.
KARABURUN YARIMADASI’NIN TARİHSEL COĞRAFYASI, 2012
gibi yurdumuzun en önemli Selçuklu tarihçilerinin eserlerinden ve çalışmalarından yararalandık. Bu kitabı sunuş amacımız, daha çok üniversitelerimizin tarih bölümlerinde okutulmakta olan Selçuklu Tarihi dersleri için bir ders kitabı olması, tarih öğretmenleri için bir başvuru kitabı ve yine tarihimizin bu dönemine ilgi duyan tarihseverlerin yararlanmasıdır. Eseri, gerçekte beş bölüm halinde düzenlemiştik; birinci bölümde Selçuk Bey ve ailesinden, Selçukluların tarih sahnesine çıkışları ve devlet kurmak için verdikleri mücadelelerin yer aldığı Kuruluş Devri, ikinci bölümde Büyük Selçuklu Devleti'nin Yükselme Devri başlığı altında Sultan Alp Arslan ve Sultan Melikşah dönemleri ele alınmıştır. Üçüncü bölüm ise, vezir Nizâmü'l-Mülk ve Sultan Melikşah'ın ard arda ölümleri sonucu devletin içine düştüğü buhran dönemi ile toparlanma süreci işlenmiş ve bu bölümde Sultan Berkyaruk ve Sultan Muhammed Tapar'ın saltanat devirleri anlatılmıştır. Yeniden Yükseliş Devri başlığını taşıyan dördüncü bölümde Sultan Sencer'in saltanat dönemi olaylarına yer verilmiştir. Beşinci bölümde Teşkilat ve İdare başlığı altında Selçuklularda devlet, divan, saray, taşra teşkilatları anlatılamaya çalışılmıştır. Ancak ondört haftadan oluşan İzlence'ye uygun olması için sonradan konuları yeniden düzenlemek suretiyle ondört haftalık bir plan yaptık. Kitabın İçindekiler Bölümü bu şekilde ortaya çıkmış oldu. Bu kitap, bir ders kitabı olduğu için gereksiz ayrıntılardan kaçınmaya çalıştık ve daha çok ana konumuz olan Büyük Selçuklu Tarihi'nin esasını, önemli alt başlıkşarını incelemeye çalıştık. Eserin yazımı sırasında bazı teknik konulardaki yardımlarından dolayı başta Şeyhmus Nayır olmak üzere tüm asistan ve öğrencilerime teşekkür ederim.
2022
It may not be reproduced in any way without the written permission of the publisher and the editor, except for short excerpts for promotion by reference.
Türkiye Cumhuriyeti'nin ula ım politikasında öncelik demiryolu siyasetinin olmu tur. Karayolu, 1950 yılına kadar uygulanan ula ım politikalarında demiryolunu bütünleyecek bir sistem olarak görülmü tür. Ancak bu dönemden sonra, demiryolları adeta yok sayılarak, Marshall yardımlarıyla karayolu yapımına ba lanmı tır. Planlı dönemle birlikte uygulanan karayolu a ırlıklı ula ım politikaları sonucunda karayolları ula ım sistemleri arasında ilk sıraya yerle mi tir. Günümüzde Türkiye'de mevcut durum itibarıyla, yolcu ta ımacılı ının % 90,5'i, yük ta ımacılı ının ise % 87,4 'u karayoluyla gerçekle tirilmektedir. Karayolu yük ta ımacılı ı Türkiye'de en çok tercih edilen ula tırma türüdür. Bu çalı mada karayollarının Cumhuriyetin ilanında bu yana gösterdi i geli im, dönemlere ayrılarak ele alınmı tır ve günümüzde hâkim ula ım sistemi haline gelen karayolu ta ımacılı ının Türkiye'deki durumu incelenmi tir.
Hatice K. Arpaguş, Mehmet Ümit, Bilal Kır (Editörler). İmâm Mâtürîdî ve Te’vîlâtü’l-Kur’ân. 1. Baskı. İstanbul: Marmara Üniversitesi, 2019, S. 131-144 (Marmara Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi Vakfı Yayınları, No 439)., 2019
The article presents new materials for the studying religious politics in Central Asia during the reign of the Turkic dynasty of Qarakhanids (382–607 AH /992–1211 CE).
Kitabesinden bir yangın geçirerek 1736 yılında yenilendiği anlaşılan Kızıldağ Yaylası Ramazanoğlu Camii, Türk Mimari evrimi içinde, XIII. yy boyunca Anadolu Selçuklu Çağın’da özellikle anıtsal örnekleri ile dikkati çeken, Beylikler Dönemi’nde XIV. yy – XV. yy’da mahalli ve köy ölçeğinde klasik formuna ulaşan; Osmanlı Çağı’ndan Erken Cumhuriyet Dönemi’ne 1950 – 60’lı yıllara dek tüm Anadolu’da sevilerek tekrar edilen ahşap sütunlu – ahşap kirişlemeli camii geleneğinin içinde değerlendirilmiştir. Harim ve harime kuzey yönde ekli son cemaat yerinden oluşan Kızıldağ Ramazanoğlu Camii, plan şeması ile ahşap direkli camiler grubundandır. 95 cm - 105 cm arasında değişen duvar kalınlıklarına sahip harim, içten 10.04 m x 15.97 m, dıştan 12.08 x 17.88 m ölçülerinde, kuzeydoğu – güneybatı doğrultulu enine dikdörtgen planlıdır. Doğu – batı ekseninde yaklaşık 3.00 m aralıklarla sıralanmış, taş altlıklara oturan, yüksekliğinin yarısından itibaren üst bölümü iki yönde ahşap yastık işlevi de gören profilli konsollarla desteklenmiş kare kesitli dört adet bağımsız ahşap direk, harimi mihraba paralel iki sahına ayırmakta; doğu ve batı duvarlarda yer alan ahşap konsollar ve beden duvarları ile birlikte doğu – batı doğrultusunda enine atılmış ahşap ana kiriş ve ana kirişin üzerinde kuzey – güney doğrultusunda uzanan alttan kaplamalı tavan kirişlerini ve en üstte yüksek kırma çatıyı taşımaktadır. Dikey eksene yerleştirilen giriş ve mihrap ile mimari elemanların dizilişinde simetriyi oluşturan dikey ana omurga oluşturulmuş; doğu ve batı duvarda her bir sahının yatay eksenine yerleştirilen dört, güney duvarda mihrabın iki yanında dengeli bir anlayışla düzenlenen ikişer, kuzey duvarda kapının her iki yanında yer verilen birer pencere ve bağımsız taşıyıcıların yatay ve dikey eksene göre dizilimi ve bunlara bağlı olarak sahınların oluşumundaki denge, sistemi tamamlamıştır.
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
… DERGİSİ/JOURNAL OF GRADUATE SCHOOL OF …, 2010
Kahraman İmgesinin Tarihsel Serüveni, 2022
ANADOLU'DA İNANÇ TURİZMİ: FENOMENLER, EFSANELER, KİŞİLER VE MEKANLAR, 2020
VI INTERNATIONAL SCIENTIFIC CONFERENCE OF YOUNG RESEARCHERS Proceedings , 2022
Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi …, 2004