Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2019
…
16 pages
1 file
Öz İç Mimari tasarım surecinin karmaşık, bilgi, duygu ve hayal dünyasını kapsayan yaratıcı ve öznel bir süreç olduğu, öğrencinin iç mimarlık bölümüne gelene dek bu-lunduğu eğitim ve aile ortamının yaratıcılığa yönelik bir hazırlık içermediği dikkate alındığında temel eğitim stüdyolarının yaratıcılıkla ilgili becerilerin ortaya çıkarıla-cağı mekânlara dönüştüğü görülmektedir.Burada hedeflenen sonuçlar; tasarım eği-timinde tasarım sürecinin doğru ilerleyip ilerlemediğinin tartışılması, öğrencilerin ilk yıl deneyimlerinde kendilerini nasıl tanımladıklarının ortaya çıkarılmasıdır. Bu süreçte; yaratıcı olup olmadıklarına, yaratıcılığın gelişip gelişemeyeceğine ve tasa-rım eğitiminin kendi yaratıcı süreçlerini desteklemeleri için olması gereken yada olabilecek farklı önerilere ulaşılması düşünülmektedir. Ortaya çıkacak sonuçlar eğitimin daha iyi bir seviyeye ulaşması ve örnek olması anlamında önemlidir. Fark-lı bölgelerden ve farklı eğitim sistemlerinden geldikleri Karadeniz Teknik Üniver-sitesi İç Mimarlık Bölümü 1. Sınıfında aldıkları ilk yıl tasarım eğitiminin sonuçla-rının öğrenciler için eğitici ve yaratıcı bir sürece dönüşüp dönüşmediği; öğrencile-rin kendi değerlendirme biçimleriyle sunulacaktır. Sonucun, hem öğrenciler hem de öğreticiler için bir sonraki eğitim sistemi için veri niteliği taşıyacağı ve gelecek için yenilikçi bir yol olacağına inanılmaktadır.
YARATICI TURİZM VE TURİZMDE YARATICILIK CİLT II, 2022
Eğlenmek mi, öğrenmek mi; yoksa her ikisi de mi? Seyahat deneyiminizde hangisini tercih edersiniz: öğrenmeyi mi, eğlenmeyi mi; yoksa her ikisini mi? Seyahatlerinde hem öğrenmek hem de eğlenmek isteyen turistlerin tercihlerindeki değişim, yaratıcı turizmin ortaya çıkmasında ve öğrenerek eğlenmek anlamına gelen “edutainment” kavramının yaygınlaşmasında etkili olmuştur. Yaratıcı turizm; somut olmayan kültürel mirası öğrenme ve deneyimleme ile ilgili sürdürülebilir bir turizm türü olarak kabul edilmektedir. Bununla birlikte destinasyonda var olan tüm kaynaklardan deneyim aracılığı ile beslenebilmekte ve aynı zamanda “eğlenme ve öğrenme” bakış açısıyla turistlerin seyahatlerini hatırlanabilir deneyimlere dönüştürebilmektedir. Her destinasyonda geliştirilebilir bir özelliğe sahip olan yaratıcı turizm, coğrafi genişleme fırsatı sunmakta ve aynı zamanda geleneksel kültür turizminde kârdan pay alma şansı olmayan topluluklara ekonomik ve sürdürülebilir fayda sağlamaktadır. Yaratıcı turizm ve yaratıcı etkinlikler perspektifinden turizm yaklaşımlarını ve turizm türlerini inceleyen bu kitap, konuyla ilgili güncel bilgiler vermekte ve her bir bölüme ilişkin yaratıcı turizm etkinliklerini, yaratıcı turizm alanlarını ve turizmde yaratıcı uygulamaları içeren başta Türkiye özelinde olmak üzere tamamlayıcı örnekler sunmaktadır. Kitap, yaratıcılık temelinde turizm yaklaşımları ve turizm türlerinde gerçekleşen veya gerçekleşme potansiyeli olan yaratıcılık uygulamaları ve yaratıcı etkinlikler hakkında bilgi edinmek isteyen turizm kurum ve kuruluşlarına, akademisyenlerine ve araştırmacılarına değerli bilgiler sunmakla birlikte; akademisyenler ve öğrenciler için Yaratıcı Turizm, Alternatif Turizm, Özel İlgi Turizmi, Turizmde Güncel Konular ve Turizmde Güncel Sorunlar gibi derslerde kullanılabilecek kaynak niteliğindedir.
Kesit Akademi, 2020
Tüm inançların en büyük mistikleri, Tanrı sevgisini ve Tanrı ile bütünleşmeyi kişisel kurtuluştan daha yükseğe koymuşlardır. Dışsal Hristiyanlık sık sık mistikleri tinsel hayatın ağırlık noktasını kişisel kurtuluş yollarının merkezine koymadıkları, mistik sevginin tehlikeli yollarına inandıkları için suçlamıştır. Çünkü mistisizm farklıdır, tinsel hayatın asketik aşamasından tamamen farklıdır. Mistisizmin özelliği, Aziz Simeon Novi Bogoslov'un 'İlahiler'inin okunmasıyla anlaşılabilir. Hristiyan mistisizmi kurtuluşu aydınlanma ve dönüşüm, yaratığın tanrısallaşması, kapalı maddiliğin aşılması yani Tanrı'dan kopukluğun aşılması olarak da anlar. Tanrısallaşma fikri kurtuluş fikrinin üzerinde yer alır. Aziz Simeon Novi Bogoslov 2 bunu mükemmel bir şekilde ifade etmiştir: ‚O'nun aşkı ve güzelliğine gark oluyorum ve içim Tanrısal bir haz ve huşuyla doluyor. Ben ışığın ve ihtişamın bir parçası oluyorum: Yüzüm -tıpkı âşık olduğum Sevgilim'in yüzü gibi-ışıl ışıl parlıyor ve vücudumun her yerinden ışıklar fışkırıyor. İşte o zaman güzellerden daha güzel, zenginlerden daha zengin, tüm güçlülerin en güçlüsü, kralların en
Yaratıcılık ve Eğitim Paneli, Kara Harp Okulu, Ankara, 1996
Toplumların gelişmesinde yaratıcı düşünme önemli rol oynamıştır. Toplumların ilerlemesini sağlayan buluşlar, keşifler, yaratıcı düşünmenin, yaratıcı problem çözmenin bir ürünü olarak ortaya çıkmıştır. O halde, yaratıcılıkta önemli olan şey nedir? Yaratıcılık, değişik durumlarda esnek, akıcı, orijinal, alışılagelmişten farklı bir şekilde düşünmeyi kapsar. Yaşam, yaratıcı problem çözme olaylarıyla doludur (Gibson ve Chandler,1988). Yaratıcılık eğitiminin, gerçek yaşamda yaratıcılık için geçerli olup olmadığı tartışma konusu olmakla birlikte, okulda yaratıcılığın geliştirilebileceğine ilişkin birçok kanıt bulunmaktadır. Çok yönlü düşünme yeteneği gerçek yaşamdaki yaratıcılık için merkezi bir öneme sahiptir. Bu çok yönlü düşünme yeteneğinin de birçok eğitim programıyla geliştirilebileceği gözlenmiştir (Slavin, 1986; Gage ve Serliner, 1988). Son zamanlarda, sistemli bir şekilde kullanılan rehber öğretmenlerin yaratıcılığın gelişimine yardım ettiği ortaya çıkmıştır. Torrance (1986) tarafından yapılan 22 yıllık boylamsal bir araştırmada, rehber öğretmenlerin, çocukların yaratıcılık erişilerin de büyük farklar meydana getirdikleri gözlenmiştir. Özellikle düşük gelir gruplarından ve azınlık gruplarından gelen çocuklar arasında çok başarılı yüzücüler, piyanistler, cerrahlar, matematikçiler, heykeltıraşlar çıkmıştır. Özellikle yaratıcılığın temellerinin atıldığı yıllar okulöncesi eğitim ve ilkokul yıllarıdır. O halde gerek ana-baba ve çocukla ilgilenen diğer yetişkinlerin, gerekse öğretmenlerin, çocuğun bu yıllarını iyi değerlendirmeleri ve yaratıcı nesillerin temellerini oluşturmaları gerekir (Blomm ve Sosniak,1981). Öğretmenlerin, öğrencilerde yaratıcılığı geliştirebilmeleri için hangi niteliklere sahip olmaları gerekir ? Öğretmenler, çocuklar için nasıl bir etkileşim ortamı hazırlamalı ki onların yaratıcılığı gelişebilsin? Öğretmenlerin çocuklarda yaratıcılığı geliştirebilmeleri için, her şeyden önce kendilerinin yaratıcı bir kişiliğe sahip, çocuklar için uygun bir model olmaları gerekmektedir. Diğer bir deyişle, öğretmenler, akıcı, esnek ve orijinal bir düşünme gücüne sahip olmalı ki çocukları yaratıcılığa yöneltecek bir öğretme-öğrenme ortamı düzenleyebilsin ve yaratıcılığın gelişimine rehberlik edebilsin. Öğretmenin sınıfta yaratıcı bir model olabilmesi için öncelikle yaratıcı düşünmenin ne olduğunu tanımını, örneklerini bilmelidir. Yaratıcılığın öğeleri olan orijinallik, esneklik, akıcılık, anlamlandırma, çok yönlü düşünme, birleştirme gibi kavramların ne anlama geldiğini ve örneklerini kavramalıdır. Böylece bu bilgiyi kullanarak çocuklarda yaratıcılığı geliştirebilecek bir öğrenmeye kılavuzluk edebilir. Örneğin; öğretmen adayı öğrenciler, ders planı yaparken hedef davranışları gerçekleştirici nitelikte eğitim durumlarını planlarlar. Bu öğretmen adaylarına, öğrencilerin dikkatini konuya nasıl çekecekleri sorulduğunda, belki de % 90'ının verdiği cevap; eğer hazırladıkları eğitim durumu lise düzeyinde ise, "bu konu üniversite sınavında sorulacak.bu konuya dikkat edin"; eğer hazırlanan plan ilkokul düzeyinde ise de "bu konu Anadolu liseleri sınavında çıkacak"tır.Görüldüğü gibi, öğretmen adayları çok kuru, yaratıcılıktan uzak bir dikkat çekme yolunu kullanmaktadırlar. Oysa konuyla ilgili bir gazete, televizyon haberini, izlenen bir filmdeki olayı.çocukların çok sevdiği bir reklam filmini, sabah yolda gelirken meydana gelen bir olayı, bir şiiri, bir öyküyü kullanarak
Barış İçin Küçük Bir Şey Yap Hibrit İyi Niyet Performans Bienali 2024, 2024
Yaratıcı bir çalışma sürecinde sanatçı, belirli bir an içindeki duygularını, bilinç ya da bilinçdışı etkilerle benlik durumunu ve tüm duygusal yansımaları yapıtına aktarır ve anlık durumlar birer deneyim olarak yapıtı biçimlendirir. Ortaya konulan yapıt anlık bir durumun yansıması olarak biricik ve tekrar edilemez bir özellik kazanır. Çünkü anlık olan, bizzat sanatçının kendisi için de tekrar edilemez bir nitelik taşır. Çoğunlukla bu yaratma eylemi doğaçlama olarak gelişen bir durumdur. Gündelik yaşantının büyük bölümünde önemli bir işleve sahip olan doğaçlama müzik, tiyatro, resim ve heykel gibi sanatın pek çok alanında, bireyin an itibariyle kendini ifade etmesi olarak kendini göstermektedir. Doğaçlama eylemlerde genellikle ayrıntılar önceden saptanmamış, hazırlık ya da bir tasarı süreci yaşanmamıştır. Kişinin kültürel, eğitimsel ya da bilinçdışı edinmiş olduğu bilgilerin bir geri bildirimi söz konusudur. Bir heykel çalışması yaparken sanatçının, rastlantısallık, sezgi, serbest çağrışım veya kendiliğinden gelişen ve biçimsel nesne ile sonuçlanan bir yaratım sürecinin içinde yer alması, her zaman söz konusu olan bir durumdur. Bu, kullanılan malzemenin olanaklarıyla ilişkili olduğu kadar yaratıcı bireyin anlık olarak, nesneye kazandıracağı form ile de ilişkilidir. Fakat burada üzerinde durulması gereken en önemli nokta, doğaçlama heykel kavramında, yapılan çalışmanın sınırlılıklarının belirlenmesidir ve bu sınırlılıklar yapılan çalışmayı etkileyecektir. Bu çalışmada; görsel araştırma ve literatür araştırması yöntemleri kullanılarak heykel sanatının yaratım sürecinde doğaçlamanın kullanımı üzerinde durulmuştur.
26 1 02 2008 tarihinde MİMDER 1927'nin daveti üzerine kendilerine ait salonda yapılmış bir söyleşidir. Moderatör: Ziya Tanalı'dır. Salondan söyleşiye katkı verenler arasında Ziya Tanalı, Yıldırım Yavuz, Esin Boyacıoğlu, Aslı Özbay ve Faruk Atay gibi değerli isimler vardır. Sohbetin özü zamanın yeni kavranışı ve onun kentsel tasarıma ve mimarlığa yansıması üzerinedir.
Bilindiği gibi kültür, ait olduğu toplumun tüm ilişki ve etkileşim süreçlerine, kurumsal yapılarına sirayet ederek, üyelerinin tüm vaziyet alışlarını, çalışma ve üretim biçimlerini, yönetim ve örgütlenme tarzlarını güçlü bir şekilde etkiler. Hatta denilebilir ki, birey ve toplum üzerindeki en büyük etkinin kaynağı kültürdür. Kültür, gruptaki bireylerin ortak nitelikleri olup, kişiden kişiye aktarılan öğrenilmiş yaşam biçimleridir. Geleneklerden aile içerisinde alınan eğitime, ahlâki kurallar, davranış biçimleri, yaşam tarzları ve sosyal çevreye kadar birçok ögede kültürün izleri görülür. Ön kabullerimiz ve tercihlerimiz büyük ölçüde, içerisinde yaşadığımız toplumsal kültürün eseridir. Kültürler aynı zamanda yaptırım sistemleri olduğundan spesifik tutum/davranış kalıpları üretirler. Girişimci güdüler ve davranış kalıpları da bu ortamda vücut bulur. Başarı, risk üstlenme, cesaret, birikim yapma vs. gibi girişimci niteliklere ilişkin ilk telkinler ve uyarımlar kültür tarafından sunulur. Hakim değerler, kişiyi girişimsel davranmanın imkânlarıyla ya da imkânsızlıklarıyla karşı karşıya getirir.
23–25 Haziran ICES’08-International Conference on Educational Sciences,,, 2008
Yaratıcılık, daha çok sanat ve teknoloji ile bağdaştırılan bir kavramdır. Bununla birlikte yaratıcılık, aynı zamanda toplumsal-siyasal alanda karmaşık bir sürece işaret etmektedir. Bu sürecin de başında, 16. yüzyıl Avrupa'sında ortaya çıkan sivil uygarlık (civil civilization) deneyimi gelmektedir. 16. yüzyılda, yeni bir toplumsal-siyasal uğrak ortaya çıkararak sivil uygarlık sürecinin doğmasını sağlayan etmenler arasında, yaratıcı düşüncenin gelişmesi önemli bir rol oynamıştır. Siyasal düşünceler ve toplumsal hareketler tarihini biçimlendiren bir olgu olarak yaratıcı düşüncenin taşıdığı iktidar etkisi, teknolojik devrimle birlikte, 20. yüzyılda iyice yoğunlaşmıştır. Günümüzde ise yaratıcılık, küresel hegemonya araçlarından biri sayılmaktadır. Bu bağlamda, Rönesans'a özgü sanatsal yaratıcılığın ürettiği iktidar etkisi de, giderek teknoloji yaratıcılığına geçmiştir. Bu küresel koşullarda "Yaratıcılık Eğitimi" daha önceki formel eğitim tarihinde hiç olmadığı kadar, büyük bir önem kazanmıştır.
2020
Öz Bilim ve din ilişkisi açısından en netameli konuların başında evrim ve yaratma fikri üzerindeki tartışmalar yer almaktadır. Bilimsel kanıtların ve ilahi metinlerin insanın kökeni ile ilgili söylemlerinin paradoksal bir durumu içerip içermediğini ortaya koymak büyük bir önem arz etmektedir. Evrim teorisinin Tanrı'ya atıf yapmadan insanın orijini hakkındaki fikirlerinin, dinin öngördüğü yaratma anlayışına uygunluğu bir problem olarak karşımıza çıkmaktadır. Zira ilahi dinlerin ana unsuru her türlü yaratmanın başında tek ve eşsiz bir Tanrı fikrine gönderme yapmalarıdır. Bu itibarla amacımız insanın tarih sahnesine çıkışı ile ilgili söylemlerin evrimsel bir mantık içerisinde algılanması halinde konunun ateizm ile eşleştirilemeyeceğini ortaya koymaktır. Ayrıca Kur'an'da yer alan yaratma ifadelerinin bir süreç içerip içermediğini incelemek ve buradaki mantıksal örgünün evrimdeki aşamalılık ile ilgisini kurmaktır. Bu nedenle betimsel nitelikli bu çalışmada doküman taraması yapılarak içerikler değerlendirilecektir. Evrimin Darwin'in ortaya koyduğu görüşlerden sonra yıllar içerisinde biyolojik, psikolojik ve toplumsal evrim teorilerinin geliştiğini belirtmek durumundayız. Bu itibarla makalenin sınırları Darwin'in fikirleri ve yaratılış ile ilgili yaklaşımların karşılaştırmalı tahlilini içerecektir. Çalışmanın sınırları da göz önünde 1 Bu makale, 22-24 Kasım 2019 tarihleri arasında 3. Uluslararası Zeugma Bilimsel Araştırmalar Kongresinde sunulan ve özeti basılan "Yaratma Mı? Evrim Mi? İnsanın Yaratılışı Problemi" adlı tebliğin içeriği geliştirilerek ve kısmen değiştirilerek üretilmiş halidir.
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
Yönetim-Organizasyon ve Örgütsel Davranış Çalışmaları, 2022
Trakya Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi , 2021
ASOS JOURNAL (The Journal of Academic Social Science), 2022
SOSYAL, BEŞERİ VE İDARİ BİLİMLERDE AKADEMİK ÇALIŞMALAR-2019, 2019
Ege Coğrafya Dergisi, 2017
Yetkin Yayıncılık, 2022
INVESTOR REACTION TO CORPORATE SUSTAINABILITY: AN ANALYSIS ON BRICS-T COMPANIES LISTED IN THE DOW JONES SUSTAINABILITY INDEX, 2020
The Turkish Online Journal of Design, Art and Communication, 2015
VATANDAŞLIK VE ÇOKKÜLTÜRLÜ YURTTAŞLIĞIN DÖNÜŞÜMÜ