Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2020, Folklor / Edebiyat
https://doi.org/10.22559/folklor.1158…
14 pages
1 file
Ad biliminin (Onomastik) en önemli kollarından birisini Yer adları (Toponimi) oluşturmaktadır. Toponimi başta dil olmak üzere coğrafya, tarih, sosyoloji ve arkeoloji gibi pek çok bilim dalının ilgilendiği disiplinler arası bir çalışma alanıdır. Dil, tarih ve coğrafya araştırmalarında, mahalli tabirlerin ve coğrafi ünitelerin ortaya çıkarılması açısından yer adları biliminin büyük rolü bulunmaktadır. Tosya yöresi, coğrafi özelliklerinden ve Anadolu’nun merkezinde bulunduğundan dışarıya fazlaca açılamamıştır. Böylece yörede Türk Dilinin yapısı bozulmamış; Türk milli kültür ve gelenekleri günümüze kadar canlı olarak yaşatılabilmiştir. Bu önemi sebebiyle Tosya yöresi yer adları açısından inceleme sahası olarak seçilmiş ve literatüre katkı sağlamak amaçlanmıştır. Çalışmada, öncelikle Kastamonu-Tosya ilçesi idari sınırlarını kapsayan coğrafyadaki yer adlarının leksik-semantik tasnifi yapılmış, daha sonra bu yer adları yapı ve kökenleri bakımından sınıflandırılmıştır. Kastamonu ilinin 21 ilçesi içerisinde nüfusu en fazla olan Tosya’nın idari sınırları içerisinde toplam 230 yer adı tespit edilmiştir. Tosya İlçesi’nde tespit edilen yer adlarının leksik-semantik tasnifi yapıldığında en fazla yer adının coğrafi durumuna göre verilmiş adlardan oluştuğu görülmektedir. Çalışmanın sonunda, sınıflandırılan yer adlarının verilişindeki etken unsurlar üzerinde durulmuş ve yüzdelik dilimleri tabloda gösterilmiştir.
Erzurum şehri, M.Ö. 4000’lere kadar giden bir geçmişe sahip olan köklü bir kenttir. Yaklaşık olarak 6000 yıllık geçmişi olan bu süreç içerisinde yirmiden fazla devlet ve imparatorluk bu bölge üzerinde hâkimiyetini kurmuştur. Bölgeyi yönetimi altına alan her medeniyet kendi kültürel özellikleri doğrultusunda kente isimler vermiş ve bir önceki ismi değiştirmiştir. Birinci bölümünde Erzurum kentinin tarih boyunca kullanmış olduğu isimlerin değerlendirildiği bu çalışmanın, ikinci bölümünde ise Erzurum Şehri’ndeki mahalle isimlerinin değerlendirilmesi ve analizi yapılmaya çalışılmıştır. Araştırmada özellikle şehrin tarihi çekirdeğini oluşturan Yakutiye metropol ilçesi içerisinde yer alan mahalle isimleri değerlendirilmiş, tarihi ve kültürel bağlantıları ifade edilmeye çalışılmıştır.
Dergi Karadeniz
Günümüzdeki yer adlarına anlam ve köken açısından bakılacak bir başka eser de Tarama Sözlüğü'dür. Divanu Lugait't-Turk ve Derleme Sözlüğü'nün yanı sıra Tarama Sözlüğü de yer adlarına kaynaklık teşkil etmektedir. 1935 yılında ilk etapta 135 kitap taranarak başlanan TDK'nın ilk eserlerinden olan "Tanıklarıyla Tarama Sözlüğü" ilerleyen dönemlerde taranan pek çok eserin eklenmesiyle Tarama Sözlüğü adıyla yayımlanmıştır. Eski eserlerden taranan kelimelerin arasında şüphesiz yer adları da vardır. Bu açıdan Tarama Sözlüğü, Köylerimiz-1933 kitabı ile karşılaştırılarak yer adı(toponimi) olan kelimeler tespit edilmiştir. Bunun yanı sıra Köylerimiz-1933 kitabında yer almayan ama yer adı olabilecek kelimeler de Tarama Sözlüğünden tespit edilerek listelenmiştir.
Turkish Studies -Language and Literature, 2020
Ad bilimin en temel alt dallarından birini “yer adı bilimi” oluşturmaktadır. Yer adları, hızla değişendünyada yer, mekan ve coğrafi şekillerin geçmişten günümüze geçirdiği değişimlerin takibinde rol oynayanönemli dil unsurları arasındadır. Yer adlarını inceleme konusu edinen dil bilimi dalı “toponimi “olarakadlandırılmıştır. Yer adları, bir ülkenin sosyo-kültürel ve ekonomik özelliklerinin ortaya konulmasında alanaraştırmacılarına başlangıç noktası oluşturan temel unsurlardandır. Yer adları içerisinde en çok incelenenlerdenbirisi de köy yer adlarıdır. Köy adları mekânın siyasallaşmasında, kültürün aktarılmasında ve gelecek ilearasındaki bağlantının sağlanmasında temel bir köprü vazifesi görmektedir. Bu sebeple coğrafyanın vatanhâline getirilmesinde korunması gereken en önemli unsurlardan birisi yerleşim yerlerinin adlarıdır. Türkiye’deidari teşkilatın ilk basamakları olan köyler, en küçük yönetim birimidir. Tarih boyunca devamlı yerleşim yerleriolan köylerin adlarının Türkiye’nin yakın iskân tarihinin aydınlatılması bakımından önemi büyüktür.Kastamonu yöresi İlk Çağ’dan günümüze yoğun olarak yerleşim sahası olmuştur. Bu sebeple Kastamonu’dapek çok medeniyetin günümüze kadar ulaşan izlerini bulmak mümkündür. Bu bağlamda çalışmaya konu olanKastamonu, Türk kültür ve medeniyet tarihi açısından oldukça önem arz eden kadim bir Türk yöresidir.Anadolu’da Türk iskânının başladığı dönemden günümüze Anadolu’nun en güvenli bölgelerinden biri hiç işgalgörmeyen Kastamonu olmuştur. Kastamonu yöresinde Türk varlığı kesintisiz olarak sürmüş, Türk milli kültürve gelenekleri Anadolu Selçuklu döneminden günümüze kadar canlı olarak yaşatılabilmiştir. Bunun en engüzel emareleri de köy adlarında kendisini göstermektedir. Dolayısıyla, Kastamonu yöresi başta Türkolojiçalışmaları olmak üzere Türk kültürü ve yerleşme tarihi açısından incelenmesi gereken önemli yörelerdendir.Bu önemi sebebiyle Kastamonu yöresi çalışma alanı olarak seçilmiştir. Kastamonu merkez ilçesine kayıtlı 177köy bulunmaktadır. Çalışmada bu köylerin adları leksik-semantik olarak sınıflandırılmıştır. Bu tasnifsonucunda, Türk millî kültür ve geleneklerin etkisi açıkça görülmüştür. Beşerî unsurlardan, kişi, lakap, unvanve sıfat adları ve Türk boy, aşiret, topluluk ve aile adları ile oluşturulmuş köy adlarının diğerlerine oranla dahafazla olduğu tespit edilmiştir. Yörede, beşeri özelliklerin dışında coğrafi temele dayanan köyün coğrafya,konum, yön ve durumunu gösteren adlar da sıkça kullanılmıştır. İnsan hayatındaki coğrafyanın etkisine bağlıolarak özellikle su ve topografyaya ait coğrafi unsurlar köy adlarında kendisini göstermiştir. Çalışmada, köyadları yapı ve köken bakımından incelendiğinde, en fazla birleşik yapılı köy adlarının olduğu anlaşılmıştır.Toplam 177 köyün 101’i (57,1) birleşik yapılı, 36’sı (%20,3) basit yapılı ve 40 tanesinin de (%22,6) türemişyapılı olduğu tespit edilmiştir. Birleşik yapılı köy adları içerisinde sıfat tamlaması şeklinde kurulan köy adlarıdaha fazla kullanılmıştır.
Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi
Kastamonu coğrafyası oldukça dağlık bir yapıya sahiptir. Coğrafyanın zorluğu yanı sıra Anadolu'nun önemli yol sistemleri üzerinde de yer almaz. Bu durum bölgenin tarihsel yazılı kaynak ve seyahatnamelerde fazla geçmemesine neden olmuştur. Kastamonu'nun bu genel durumuna uymayan bir yer ise Tosya'dır. Kastamonu'nun ilçesi olan Tosya, tarih boyunca Kuzey Anadolu'nun en önemli ticari ve askeri güzergâhının üzerindeki Devrez Vadisi'nde yer almaktadır. İlçe konumu gereği tarihin her döneminde önemli bir yer olmuştur. İlçe bu konumuyla birlikte önceleri Hristiyan Hac yolunu kullananların daha sonra da özellikle İran ve Hindistan'a seyahat eden gezginlerin notlarında yer almıştır. Erken dönem tarihi hakkında fazla bilgimizin olmadığı Tosya'nın Bizans Dönemi sonlarına doğru yazılı kaynaklarda görünmeye başladığı görülür. MS 10. yüzyılda yaşamış olan Arap El- Makdisi'den isminin “Dusiniya” olduğu öğrendiğimiz ilçe üzerine 15. yüzyıldan itibaren bilgiler se...
Türklük Bilimi Araştırmaları, 2017
Yer adları, bir milletin yerleşme tarihindeki en önemli canlı belgelerinden biridir. Bir yeri kendisine vatan yapan milletlerin o yere verdiği isim, o milletin izlerini taşır. Kişilerin düşünceleri ve duyguları ile yerleşim yerinin adı arasında sıkı bir bağlantı vardır. Yer adlarını yapı, anlam ve köken bakımından inceleyen bilim koluna "toponimi" denir. Toponimilerde bütün yer adları, köy ve şehir gibi yerleşme yerlerinin adları ve tabiî yer adları dikkate alınır. Toponimler kavram işareti oldukları objenin büyüklüğüne göre makrotoponimler ve mikrotoponimler şeklinde gruplara ayrılır. Mikrotoponimler doğal coğrafi alanda, yalnızca o coğrafyanın sakinleri tarafından kullanılan, 1/100.000 ölçekli haritalarda bile anılmayan ağızdan ağıza, kulaktan kulağa, nesilden nesile aktarılarak günümüze kadar ulaşmış her türlü yer adlarıdır. Mikrotoponimi çalışmaları bir yörenin dil zenginliğinin tespiti için oldukça önemlidir. Türkçede yer adlarını belirleyen faktörlerden biri adlandırılacak yerin bitki örtüsüdür. Bu makalede Yerköy ilçesine bağlı köylerdeki bitki adlarından kurulmuş yer isimlerine değinilecektir. Yer adlarında, hangi bitkilerin ne yoğunlukta görüldüğü belirlenmiştir. Yer adlandırılmalarında bitkilerin kullanım sıklığı tespit edilerek durumun iklim ve bitki örtüsüyle ilişkisine dikkat çekilecektir. Bu yer adlarının kuruluşunda görev alan ilgi çekici unsurlar da tespit edilmiştir. Bu unsurlar bugün sadece Derleme Sözlüğü'nde yaşamaktadırlar. Bunların tespit edilmesi dil bilimine katkı sağlayacaktır.
İDEALKENT, 2020
Yer isimleri kentsel ortamda yerin ekonomik, politik güçleri ile sosyal ortamını ve çevresel özelliklerini yansıtmasından dolayı yerin anlamını keşfetmek için önemli bir araştırma alanıdır. İsimlerinin gündelik hayatın içinde yer alması nedeniyle, sokağı anlamak, bölgeyi, kenti, ülkeyi anlamanın ilk adımını oluşturmaktadır. Literatürde, sokak isimleri aracılığıyla yerin anlamını araştıran herhangi bir çalışmaya rastlanmamıştır. Bu çalışma; bir yol haritası ile sokak isimlerini yerin anlamının araştırıcısı olarak tanımlamayı amaçlamıştır. Yol haritası üç aşamadan oluşmaktadır; göstergelerinin elde edilmesi, sokak isimleri bilgi kartlarının oluşturulması, yerin anlamını tanımlama. Anlam analiz yaklaşımlarından (göstergebilim) semiyolojik ve (yorumbilim) hermeneutik yaklaşımlar, tüm aşamalarda izlenmiştir. İlk olarak, 5N1K yöntemi ile sokak isimlerinin göstergeleri elde edilmiş; ikinci olarak, gösterge ve yorumları içeren sokak isimleri bilgi kartları tasarlanmış ve oluşturulmuş ve son olarak, bilgi kartlarını bir araya getirerek üretilen göstergeler aracılığıyla yerin anlamı tanımlanmıştır. Bu makale, İz-mit/Akçakoca tarihi bölgede çalışma yaparak, sokak isimlerinin geçmişten günümüze o yerin anlamının işareti ve araştırıcısı olduğunu, bir yol haritası aracılığıyla yerin anlamı hakkında önemli bilgi ürettiğini göstermiştir.
Korkut Ata Türkiyat Araştırmaları Dergisi
Bir bölgedeki yer adlarını inceleyen toponimi, ad bilimin bir alt kolu olarak ortaya çıkmıştır. Günümüzde yapılan çalışmalarla yaygınlaşmış, neredeyse ayrı bir bilim dalı hâline gelmiştir. Ülkemizde dil alanında yapılan çalışmalarda “toponimi” yerine daha çok “yer adı bilimi” ifadesi kullanılmakta yapılan çalışmalar ise “yer adı çalışması” şeklinde ifade edilmektedir. Toplumun dil, tarih ve kültür hazinesinin geleceğe aktarılmasında önemli rolü olan yer adları, kültür hafızasının sürekli canlı kalmasına yardımcı olur. Şehir, ilçe, köy, dağ, tepe, nehir gibi yerlere verilen adlar o bölgede yaşayan halkın izini taşır. O bölgede yaşayan halk yok olsa ya da başka bir yere göç etse dahi yer adları kendini korumaktadır. Bu nedenle yer adlarını inceleyerek geçmişte o bölgede kimlerin yaşadığını, halkın dil, kültür yapısının nasıl olduğunu, geçim kaynaklarının neler olduğunu, hangi dillerin etkisine maruz kaldığını tespit etmek mümkündür. Ayrıca yer adlarına bakarak o bölgede yaşayan halkın...
The Journal of Academic Social Science Studies, 2017
Ad bilimi; evrensel adıyla "onomastik", bir kelime türü olan "ad"ı çeşitli yöntemlerle ele alıp inceleyen bir bilim dalıdır. Türkçeye "yer adı bilimi" olarak yerleşmiş olan "toponimi" ise, onomastiğin bir alt dalı olup amacı belirli yöntemlerle yerlerin özel adlarını incelemektir. Yer adı çalışmaları dillerin zenginliğini göstermek bakımından da önemli bir malzemedir. Yer adları ses, şekil ve söz varlığı bakımlarından Türkçenin zenginliğine katkıda bulunmakta aynı zamanda bu hazineden yararlanılarak dilimizin geçmiş dönemlerine ışık tutulmaktadır. Günümüzde Türkiye Türkçesi ağızlarında bulunan ancak kayıtlara geçmeyen çok sayıda sözcük, deyim ve kalıplaşmış sözlerin olduğu bilinmektedir. Ağızlardaki bu özelliğin yer adlarını da kapsadığı görülür. Birçok yer adında Türkçenin tarihi dönemlerine ya da ağız özelliklerine ait unsurlar bulunmaktadır. Bugün standart Türkçede kullanılmayan ya da sadece ağızlarda var olan bazı sözcükler yer adlarında yaşamaktadır. Yerleşim birimi adlarının değişim halinde olması, yer yer unutulmaya yüz tutan bu adların geç kalmadan tespit edilmesini ve bu alana önem verilmesini gerekli kılmaktadır. Ayrıca yer adlarının milli kültür açısından önemi büyüktür. Yer adlarının toplumların hafızalarından önemli izler taşıdığı da bilinen bir gerçektir. Çalışmamızda Giresun iline bağlı 370 yayla ve oba adı incelenmiştir. Giresun iline bağlı yayla-obaların yer adları leksik-semantik açıdan ele alınıp bu yer adlarının verilişindeki genel eğilim ve tercihler ortaya çıkarılmıştır.
Journal of Turkish Studies, 2018
Çalışmada Tirebolu ilçesi içerisine yer alan meskûn yer adları üzerinde durulacaktır. Çalışmanın ana malzemesini oluşturan toplam yer adı sayısı 429'dur. Çalışmada tespit edilen tüm yer adları önce leksik-semantik açıdan tasnif edilecek, daha sonra ise hem yapı hem de köken bakımından ele alınacaktır. Sonuç bölümünde sınıflandırma neticesinde her maddeden ne kadar örnek tespit edildiği bir tablo şeklinde sunulmuştur. Çalışmanın sonunda ek olarak Tirebolu ilçe sınırlarında tespit edilen tüm yer adlarının yer aldığı bir indeks verilmiştir.
Milli kültür araştırmaları dergisi :, 2024
Kültür, yörelerin sahip olduğu en önemli toplumsal değerlerden biridir. Bu toplumsal değer somut ve somut olmayan kültürel miraslar yoluyla korunmaya, yaşatılmaya ve gelecek kuşaklara aktarılmaya çalışılmaktadır. Bu noktadan hareket ederek çalışmada somut olmayan kültürel miras konusu üzerinde durulmaktadır. Çalışmanın amacı, Tosya'nın somut olmayan kültürel mirasının değerlendirmesini yapmaktır. Çalışma, Tosya'nın somut olmayan kültürel mirasının açıklanması, ön plana çıkarılması, bilinirliğinin artırılması, hatırlanması bağlamında önem taşımaktadır. Araştırmanın kapsamı Kastamonu ilinin Tosya ilçesiyle sınırlandırılmıştır. Çünkü Tosya ilçesi somut olmayan kültürel miras bakımından Kastamonu ilinde kayda değer bir konuma, potansiyele ve öneme sahip bir ilçe olarak dikkat çekmektedir. Ayrıca araştırmacıların memleketlerinin de Tosya olduğu göz önüne alındığında konu değerlendirme sürecinde kolaylaştırıcı ve hızlandırıcı, yazım sürecinde de motive edici bir durum yaşanmıştır. Yaşanan bu durum çalışmanın oluşum ve gelişimini olumlu yönde etkilemiştir. Çalışmanın yöntemi, geleneksel derlemedir. Bu yöntemin seçilmesinin sebebi, yöntemin söz konusu çalışmanın farklı kaynaklar ışığında değerlendirilmesi noktasında uygun olması ve kolaylık sağlamasıdır. Çalışmanın sonucunda Tosya'nın zengin ve çeşitlilik gösteren bir somut olmayan kültürel mirasa sahip olduğu ortaya çıkmıştır. Çalışmanın literatüre ve uygulamaya katkılarının olduğunu öne sürmek mümkündür. Çalışma, kültür literatürünün Tosya odaklı gelişmesine ve gelişmesine yardımcıdır. Yine çalışmanın Tosya'nın somut olmayan kültürel mirasının uygulanması, uygulanmasının yaygınlaştırılması, korunması ve yaşatılmaya çalışılarak unutulmasının önüne geçilmesi noktasında insanlar üzerinde olumlu bir etki uyandırabileceği düşünülmektedir.
Abstract Alanya is an important touristic and agricultural city on the Mediterrenean Coast of Turkey. The city was also important during Ottoman and pre Ottoman period for agricultural and trade as well. The purpose of this study was to explore the XVIth century of Alâiye Sandjak‟s place (210 villages, hamlets, communities, lodges, mountain pastures and tribal names) and their charasteristics. The data was collected from 1500, 1530, 1555 Ottoman Tax Registers (Tahrir Defterleri). In this study, more than 210 villages, hamlets, communities, a small Islamic monastery, place names, plateau, and mountain were investigated. In addition to this, over 132 pieces of nomadic and tribal names were evaluated according to their name. The study revealed that majority of these names are in Turkish and same of name of the places are transformed into Turkish from their original names. Öz Alanya bugün Akdeniz‟in önemli bir sahil, turizm ve tarım kenti olduğu gibi, Osmanlı ve Osmanlı öncesi dönemde de önemini korumaktaydı. Alanya XVI. yüzyılda bugünkü Alanya, Gündoğmuş, Manavgat, Akseki ve İbradı sınırlarını içerisine almaktaydı. Osmanlı kayıtlarında Alâiye şeklinde geçen bu şehrin birçok yönü gibi yerleşim ve yer adları da önemlidir. Bu çalışmada 1500, 1530, 1555 tarihlerinde tutulan Tapu Tahrir defterlerindeki kayıtlar esas alınarak, Alâiye sancağındaki yer isimleri üzerine bir inceleme yapılmıştır. Bu çalışmada 210‟dan fazla köyle birlikte mahalle, mezra, cemaat, zaviye, yayla ve dağ gibi bazı yer isimleri incelendi. Bunun yanında 132 adet yörük ve aşiret ismi de incelenerek isimleri üzerinden bir değerlendirme yapıldı. İncelemiş olduğumuz yörük ve aşiretlerin bir kısmı göçebe bir kısmı ise yerleşik hayata geçmiş durumdadır. Sancak genelinde kullanılan Senir, Hisar, Kara, Kızıl gibi birçok kullanımın Anadolu‟nun diğer Ģehirlerinde de kullanıldığını söyleyebiliriz. Bunlardan Alâiye sancağındaki Senir köyü dağ yamacında kurulmuştur. Senir‟in Türkçede dağ yamacı anlamına geldiğinden yola çıkarak ve diğer bölgelerdeki Senir isimli köylerin veya Senir kelimesi ile üretilen köy isimlerinin dağ yamaçlarında kuruluşuna bakarak kültürel benzerlikler veya yaşam tarzı ile ilgili bazı sonuçlara da ulaşabiliriz.
ÖZET Türkçede yer adlarını belirleyen etkenlerden biri de adlandırılacak yerin bitki örtüsüdür. Bu bağlamda Türkiye'de yerleşim birimleri adlandırılırken meyve adlarına sıkça başvurulmuştur. Çalışmamda, tespit edebildiğim 33 kadar meyvenin yer adlarındaki kullanılışı değerlendirilmiştir. Yer adlarının verilişinde meyve adlarından yararlanma oranı ortaya konmuştur. Yer adlarında, hangi meyvelerin ne yoğunlukta görüldüğü belirlenmiştir.
Dergi Karadeniz, 2016
Türkiye'de ad bilim çalışmaları 20.yüzyılın ilk yarısında başlamıştır. Biraz geç kalmış olan bu çalışmalar özellikle Cumhuriyetle beraber yaygınlaşmış, yer adlarının kültür tarihi için ne kadar önemli olduğu fark edilmeye başlanmıştır. Yer adlarının kaynakları tespit edilirken ilk ve en önemli kaynak olan Divanü Lûgati't-Türk de ihmal edilmemiştir. Kâşgârlı Araplara Türkçe'yi öğretmekle kalmamış aynı zamanda Türkçe'nin gramerini, Türk'ün örfünü, âdetini, yaşayış tarzını da eserine işlemiştir. Kâşgârlı'nın Divânı o dönemdeki adlandırmaların ve ad verme geleneklerinin öğrenilmesi açısından da bilimsel önem taşımaktadır. Bu çalışmada DLT'de geçen yer adları anlamı içeren kelimelerin karşılıkları Köylerimiz-1933 kitabında bulunmuştur. Divanü Lûgati't-Türk'te yer almasına rağmen Köylerimiz-1933 kitabında rastlayamadığımız; fakat yer adı olduğunu/olabileceğini düşündüğümüz kelimeler de listelenmiştir.
Horoztepe’den Günümüze 6000 Yılda Tokat, 2022
Journal of Turkish Studies, 2017
Mâniler; Anadolu insanını duygularını, değer yargılarını, beklentilerini geleneğini, serzenişlerini en sade biçimiyle anlattığı türlerden biridir. Bu araştırmada Kütahya mânileri üzerine yapılan çalışmalardan hareketle, yerleşim yeri adları üzerine bir inceleme yapılmıştır. Araştırmada toplam 99 mâni, şekil, içerik, ağız özellikleri açısından incelenmiştir. Mâni konusunda yapılmış olan akademik çalışmalardan da faydalanılarak aynı kalıp üzerine söylenen maniler üzerine de durulmuştur. Mâni söyleyicisi yaşadığı bölgenin özelliklerini, tarihi unsurlarını, sosyal hayatını, kültürel değerlerini ve yaşadığı yerin adını metinde yansıtır. İcra ortamının yakınlığı sebebiyle ortak kalıplar şeklinde oluşan mânilerin birbirlerine yakın yerleşim yerlerinde aynen tekrarlandığı söylenebilir. Halk Edebiyatı metinlerinin en önemli özelliklerinden birisinin çeşitlenme özelliği olduğu göz önüne alınacak olursa bu benzerliğin doğal olduğu söylenebilir. Anonim Halk Edebiyatı türleri içerisinde en eski türlerden olan mâniler söyleyişi kolay olduğu için her ortamda ve konuda söylenebilir. Kütahya yöresi manilerinde değişik yerleşim adlarının isimleri geçmektedir.
2016
Names of the settlements are one of the most important features revealing the certain past and present geographic characteristics of a particular place. Elmalı Territory was the region where such dominant powers and civilizations as Luvi,
Bir dildeki sözcükler ve sözcüklerin anlamlarını sözlüklerde buluruz. Bir sözcüğün ayırt edici ve temel özelliklerinin tümü o sözcüğün tanımını oluşturur. Sözlük yazımında, sözcük tanımı oluşturulurken sözcükler arasındaki bazı anlamsal ilişkilerden yararlanılır. Üstanlamlılık da sözlüklerde sıklıkla kullanılan anlamsal ilişkilerden biridir. Üstanlamlılık bir sınıflandırma biçimidir ve sözcüklerin diğer sözcüklerle olan ilişkilerine göre tanımlanmasını sağlar. Üstanlamlılık aracılığıyla sözcüğün hangi ulam içerisinde yer aldığı ve bu ulam içerisindeki ayırt edici özelliklerinin neler olduğu ortaya konulur.
Tarihi Traklara hatta daha eskilere kadar götürülen Bulgaristan Şumnu (Şumen), çeşitli Oğuz boylarının, Tatarlar'ın, Kıpçaklar'ın, Peçenekler'in yurdu olmuştur. Bu yurt edinme sürecinde insanlar; yeni çevrelere kendilerinden, sevilen şahsiyetlerden, boylarından, meslek isimlerinden ve yerlerin özelliklerinden isimlendirmelerde bulunmuşlardır. Osmanlının nüfus ve vergi kayıtlarını ihtiva eden tapu tahrir defterleri yerleşim yerlerinin isimleri, nüfus, hayvan, meslek, inanış, etnik köken hakkında bize önemli bilgiler sunarken birtakım değerlendirmeler yapma imkânı da vermektedir. Bu çalışmada günümüz Şumnu İli (Oblastı) idari sınırları dahilinde yalnızca Türklerin yaşadığı veya çoğunluğunu Türklerin oluşturduğu yirmi yerleşme adı üzerinde bir araştırma yapılmıştır. Araştırmada, esas veri kaynaklarını,
Coğrafya Eğitiminde Yer Adları: Nitel Bir Analiz Place Names in Geography Education: A Qualitative Analysis, 2021
“Ben neredeyim?” sorusu ile başlayan ve yaşadığı mekânı tanıma, tanımlama ve sahiplenme çabasının bir ürünü olarak ortaya çıkan yer adları bu manada toplumların mekânla karşılıklı ilişkisinin ürünleridir. Yer adları aynı zamanda birer sahiplenme ve aidiyet sembolüdürler. İnsanlar “yer”leri adlandırarak mekânları kendilerinin kılmış ve yer adları üzerinden bir hâkimiyet ilanında bulunmuşlardır. Bu sebeple yer adları üzerinden bir güç mücadelesi yürütülmektedir. Bu çok boyutlu yapıları yer adlarını hem tarihi coğrafyanın, hem kültürel coğrafyanın, hem de siyasi coğrafyanın ilgi alanına sokmaktadır. Coğrafyanın temel kavramlarından mekânın unsurlarından biri olan yer adları coğrafya eğitimi için de büyük önem taşımaktadır. Araştırma ile coğrafya öğretmenlerinin yer adları konusundaki görüşleri ortaya konulmaya çalışılacaktır. Araştırmada amaçlı örnekleme yöntemlerinden olan ölçüt örnekleme kullanılmıştır. Görüşme yapılacak öğretmenlerin belirlenmesinde, farklı ideolojik kimlikler ve siyasi bakış açıları ölçüt olarak alınmıştır. Bu amaçla farklı sendikal aidiyetlere sahip 15 coğrafya öğretmeni ile yarı yapılandırılmış mülakat yapılmıştır. Elde edilen veriler, içerik analizi tekniği ile analiz edilmiştir. Araştırma bulgularına göre coğrafya öğretmenlerinin yer adları konusunda ilgi düzeylerinin farlı olduğu, yer adları ile kültür arasında yakın bir ilişki olduğuna, yer adlarının bir mücadele alanı olduğuna, yer adlarının bir aidiyet e sahiplenme sembolü olduğuna ve yer adlarının coğrafya eğitiminde -beceri ve değer eğitimi de dâhil- kullanılabileceğini düşündükleri ortaya çıkmıştır. Where am I?" place names stem from this, start with the question and emerge as a product of the effort for people to recognize, define and own the place they live in, in this sense, they show the products of the mutual relationship of societies with the envorinment that they embody. Place names are also symbols of ownership and belonging. People have made the spaces their own by naming "places" and declared dominance over place names. For this reason, a power struggle is carried out over place names. These multi-dimensional structures put the place names in the areas of interest of both historical geography, cultural geography and political geography. Place names, one of the elements of space, one of the basic concepts of geography science, are also of great importance for geography education. This research will try to reveal the views of geography teachers on place names. Criterion sampling, which is one of the purposeful sampling methods, was used in the study. Different ideological identities and political perspectives were taken as criteria in determining the teachers to be interviewed. For this purpose, semi-structured interviews were conducted with 15 geography teachers with different union affiliations. The obtained data were analyzed by content analysis technique. According to the findings of the research, it is stated that geography teachers have different levels of interest in place names, there is a close relationship between place names and culture. Place names are a field of struggle, place names are a symbol of belonging, and place names could be used in geography education -including skills and value education- teachers evaluated that place names could be used in the given areas.
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.