Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2020, İNSAMER
…
52 pages
1 file
Farklı dinlerin, kültürlerin, küresel güçlerin ve kadim bir geçmişin hayat alanı olan Balkanlar, bugün sınır sorunları, yüksek işsizlik ve düşük ekonomik büyüme oranları, yolsuzluk, beyin göçü ve daha pek çok problemle boğuşmaktadır.
Kitap İncelemesi
Resim ve heykel, özellikle okuryazar olmayan bir toplumda siyasal toplumsallaşmada önemli bir rol oynar. Bunun somut örneklerinden biri Balkan Harbi’dir. Balkanlar’da savaşan ülkeler kitleleri mobilize etmek için ilk kez resme başvuruyorlardı. Böylece resim "ötekileştirme”de önemli bir rol oynuyor, ulusal kimlik kendi “düşman”ını resmediyordu. Savaş sonucu "ötekileştirme" süreci çatışma anlayışını uç noktaya götürecek, gerektiğinde "vahşet"e resmedilecekti. Balkan Harbi’nin neden olduğu “intikam” bu tür bir ortamda doğdu.
BEŞİNCİ ULUSLARARASI DOĞU AVRUPA ÇALIŞMALARI KONGRESİ BİLDİRİ KİTABI (CIEES 2022), 2022
The southeastern peninsula of old Europe is known around the world and in the region as "the Balkans"; in the last century, all military, diplomatic and sporting events that took place in the peninsula were referred to as the Balkans: "Balkan Wars", "Balkan Treaty", "Balkan Pact", "Balkan Games"...Nowadays, the Balkans seems to have been replaced by another geographical definition, "Southeast Europe", due to the European Union's enlargement to this region. One of the most obvious examples of this is the fact that the countries of the peninsula named the regional forum they established in 1996 as the "Cooperation Process of Southeast European Countries" instead of the Balkan countries. In addition to diplomats and politicians, historians have also made a significant contribution to this change in geographical definition. They no longer refer to the borders of the region as the Balkans, but rather as Southeast Europe. Certainly, the physical structure of this mountainous peninsula, whose historical and contemporary borders are highly contested, has not changed. However, as its political, economic and cultural universe has become a part of Europe, its geographical definition is changing once again. We say "once again" because the peninsula had experienced a similar change of definition in previous centuries. In the fourteenth century, the Ottomans called the peninsula "Rumelia", in the late nineteenth century it was known as the Balkans, and by the early twentieth century it was widely accepted in the region and around the world. This paper provides a brief assessment of these geographical name and definition changes that the southeastern peninsula of Europe has undergone over a long period of time, and of the historical facts and events that have characterized these changes.
1st International Balkan Congress 24-26 September 2012, Proceedings (ed. Iyiyol, F., Uras, O.), 2012
Bu çalışma kapsamında, öncelikle bölgeselcilik ve bütünleşme üzerine kavramsal bir inceleme yapılarak AB’nin farklı alanlarda bu kavramlar doğrultusunda değerlendirilmesi adına yol gösterici olarak kriterler belirlenecektir. Daha sonra, AB bütünleşme sürecinin bu çalışmanın ilgi alanı içerisinde yer alan noktalarının vurgulanması adına tarihsel bir özeti sunulacak ve bu bölümü takiben Birliğin bazı temel alanlarının bu kavramlardan hangisi ışığında ele alınması gerektiği tartışılacaktır.
VAKANÜVİS- Uluslararası Tarih Araştırmaları Dergisi, 2020
Özet Osmanlı idaresinin özellikle 19. yüzyılda bölgede zayıflaması ile Balkanlar yeniden bir inşa sürecine sokuldu. Yeni kavramlar, yeni sınırlar ve yeni tanımlamalar ile sadece Osmanlı sonrası için değil Osmanlı öncesine dair de yeni bir tarih yazılmaya çalışıldı. Şüphesiz bunda kıta Avrupası'nın Osmanlı geçmişine bağlı ötekileştirmeleri önemli rol oynadı. 19. yüzyıl sonları ile birlikte bahsi geçen yeni inşa süreci kendini iyice belli ederken tüm bu süreç Balkanizasyon adı verilen yeni bir düşünce tarzına evrildi. Tarih, edebiyat, sosyoloji ve diğer birçok bilim dalı bu manipülasyon için seferber edildi. Yeni ürünler kendini belli ettikçe Balkanlar Avrupa'nın ötekisi haline getirildi. Ve bu süreç hiçbir zaman da nihayete ermedi. Balkanizasyon sürecinin ne zaman başladığı ve kökenleri net bir şekilde belirlenememekle birlikte kabaca 19. yüzyıl ortalarında belirginleşen noktaları olduğu açıktır. Konuya dair batıda giderek artan çalışmalar olmakla birlikte Türkiye'de bu süreç yavaş işlemekte. Bu çalışma da Balkanizasyon'un kökenlerine dair bir öneri niyeti ile kaleme alındı. Sultan Abdülaziz dönemine dair bir değerlendirme ile şekillenecek çalışma ile Balkanizasyon fikrinin ortaya çıkışı aydınlatılmaya çalışılacaktır.
Küresel Stratejik Rekabet, vol.1, no.9, pp.2-13, 2018
In this article, first, the causes and the characteristics of the resurgent nationalism in China are examined. To that end, emergence of nationalism in China in the early 20 th century, simply old nationalism, and reemergence of nationalism in China in the late 20 th century, simply new nationalism, are discussed, and the two nationalisms are to be contrasted. An important argument here is that the main objective of old nationalism was to be a nation, emphasizing the need and the desire to resemble other nations, while the main objective of new nationalism is to become the nation, emphasizing the need and the desire to assert the peculiarity of the nation. Second, this article addresses the issue that while old nationalism was a fatal rival of the state, the Imperial Court, in the early 20 th century, new nationalism is a vital collaborator of the state, the Communist government. Accordingly, the causes of this rather intriguing transformation are to be evaluated.
Humanitas uluslararası sosyal bilimler dergisi/humanitas international journal of social sciences, 2020
Bu çalışma, 14 Kasım 1910'da Serez'de "Siroz" adıyla yayına başlayıp ardından "Hançer" adını alarak yaklaşık iki yıl yayına devam eden ilk Türkçe gazetelerin gözünden, Balkan Savaşları arifesinde Makedonya bölgesinde siyasi ve ekonomik açıdan oldukça canlı bir Balkan kenti olan Serez'de yaşanan siyasi ve ekonomik olayları, gündelik hayatı ele alarak, savaş öncesi kentin canlı bir fotoğrafını sunmayı amaçlamaktadır. Ayrıca resmi yazışmalar ve belgelere de yansıyan çeşitli gelişme ve olayları Serezli aydınların bu gazete aracılığıyla halka nasıl aktardıkları, taşranın merkeze nasıl baktığı veya İstanbul'da yaşanan olayları nasıl gördüğü ortaya konulmaya çalışılacaktır. Kentte yaşayanların merkezi idareyi temsil eden atanmış idari birimlerle kendilerini temsil eden seçilmiş yerel yönetim ve yöneticilere bakışlarına; kentin sorunlarına yönelik çözüm önerileri ile halkın sesi olmaya yönelik çabalarına da ayrıca dikkat çekilmektedir.
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
Gaziosmanpasa Universitesi Sosyal Bilimler Arastirmalari Dergisi, 2018
Yeni Türkiye, Rumeli-Balkanlar Özel Sayısı-V, Mart-Haziran 2015, ss. 5966-5983. , 2015
Çağdaş Yerel Yönetimler Dergisi, TODAİE, , 2012
Ankara Üniversitesi SBF Dergisi, 2014
Uluslararası insan çalışmaları kongresi, 2019
Balkan araştırma enstitüsü dergisi, 2020
İNSAMER, 2019
Ankara Üniversitesi SBF Dergisi, 2023
NATO'nun Dönüşümünün Balkanlara Yansımaları: Müdahale, Genişleme, Ortaklıklar, 2018
Osmanlı Hakimiyetinde Balkanlar, 2023
DergiPark (Istanbul University), 2014