Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
…
1 page
1 file
Sahabeyi tanımak, Hz. Peygamber’i, yaşantısını, mücadelesini, tebliğini, davasını, yöntemini, sünnetini, kendisinden sonraki hâdiseleri, fetihleri ve hatta Mekke’yi Medine’yi tanımak demektir. Bu nedenle Hz. Peygamber’in arkadaşlarının hayatını okumak, klasik anlamda biyografi okumaktan çok daha öte bir içeriğe sahiptir. Nitekim Allah, Ahzap suresi 21. ayette inananlar için Elçisi’ni ''en güzel örnek'' olarak gösterirken ilk muhatapları bu ilahî tavsiyenin âdeta sağlaması olmuşlar; onun (sas) rehberliğinde “insanlar için çıkartılmış iyiliği emreden kötülüğü yasaklayan en hayırlı topluluk” haline gelmişlerdir. “Peygamberimizin İzinde 40 Sahabi” Projesinin arka planında yatan temel amaç da ülkemiz insanına Peygamberimizin arkadaşlarının hayatlarını, modelliklerini akademik veya güncel tartışmalardan uzak, sade, ilk kaynaklara dayalı, sahih bilgiler üzerine kurulmuş kitaplarla tanıtmaktır. Bunun için de kitapların hacimleri ve içerikleri sınırlı tutulmuş, anlaşılır bir dil kullanmaya ayrıca özen gösterilmiştir.
Ensar Yayınları, 2023
6 "Çocuk büyüyünce, onu geri getirdi. Firavunun kızı çocuğu evlat edindi. "Onu sudan çıkardım" diyerek adını Musa koydu." Çıkış 2/10. Yahudi geleneğinde Musa'nın (Moses) İbranice'den geldiği kabul edilse de, bizzat Çıkış kitabındaki bu ifade, Firavun'un kızının bulduğu çocuğa köle olarak kullanılan bir toplumun adını koymasının pek mümkün olmadığından dolayı savunulmakta, bu ismin Mısır diline ait ve "sudan gelen veya sudan doğan" anlamına geldiği düşünülmektedir. 7
2019
Gecmiste oyle kisiler vardir ki hayatlari gelecek icin numune-i imtisâl olabilir. Zaten tarih ve olaylar gecmisin aynasidir. Bir olay nakledildi mi masal gibi dinlenilmemelidir. Her seyde felsefe ve ledunniyat (ilahi ihsan) aranmalidir. Oyle olmazsa insanlar hicbir seyden istifade edemezler. Kader boyleymis bizim aklimiz idrak eylemez der de amiyâne gececek olursak maksadimiz akim kalir. Buharin basincindan tencere kapaginin atladigini goren kisi derhal sebebini arastirdi da buharin kuvvetini anladi. Vapurlari, makinalari icat etti. Halbuki o tarihten once binlerce defa o kapagin atladigini musahade edenler oldu. Fakat tabii sebebini anlamak akillarina bile gelmedi. Hikmet boyle imis diyerek geciyorlardi. “Hikmetinden sual olunmaz” demisler ama bu sozu her yerde tatbik etmek gerekli midir? Insan hakikati arastirmaya memurdur. Islam da bunu emrediyor.
İlk dönem İslâm tarihinin önde gelen isimlerinden Hz. Ömer hakkında sahip olduğumuz sert ve katı görünümlü imaj, halifeliği dönemindeki icraatları ile birlikte düşünüldüğünde daha da kuvvetlenmektedir. Sert, tavizsiz, titiz bir şahıs olarak tanınan Ömer’in kendi ailesinin fertleri ile olan münasebetlerinin nasıl olduğu, üzerinde durulması bir konudur. Zira onu sadece bir sahabî veya bir devlet adamı olarak değil, ailesinin bir ferdi olması yönüyle de ele alan çalışmalar kendisi hakkında daha kapsamlı ve bütüncül bir kanaate sahibi olunmasına zemin hazırlayacaktır. Ancak böyle bir çalışmada malzeme konusunda bazı sıkıntılar bulunmaktadır. Zira Ömer’in çok sayıdaki eşleri, çocukları hatta anne babası ve kardeşlerinin tamamı hakkında kaynaklarımızda detaylı bilgilerin bulunduğunu söylemek mümkün değildir. Hatta çoğunluğu hakkında malumatımız isimlerinden ibarettir. Haklarında bilgi bulunanlar kapsamında yürütülecek bir araştırma için ise Hz. Ömer’in aile hayatına dair bir bütünlük oluşturacak şekilde gerekli tüm verilerin bulunduğunu söylemek zordur. Dolayısıyla burada yaptığımız çalışma, geniş yelpazede bir kaynak taraması yaparak, bu konuda dağınık halde bulunan malzemeyi onun aile hayatına dair bilgi sunacak şekilde bir araya getirmek, gerekli yerlerde satır arası okumalar yapmak ve mevcut malzemeden çıkarımlarda bulunmaktır. Bu çalışma, Ömer’in aile hayatının tüm yönlerini yansıtamayacak olmakla birlikte kaynaklardaki bilgiler ışığında konuya dair bir perspektif sağlayacaktır.
The Journal of International Social Research, 2017
Öz Hz. Ömer dönemi, şüphesiz Hulefa-i Raşid'in dönemi içerisinde en önemli olanıdır. Hz. Ömer, yaklaşık on yıllık süre içerisinde devletin bazı yeni kurumlarını oluşturmuştur. Hz. Ömer, bir yanda bunları yaparken diğer yanda eğitim alanına da el atmış ve ilköğretim kurumu olarak bilinen küttapları birer dini kurum haline getirmek için buralarda Kur'an öğretimini mecburi kılmıştır. Keza İslam devletinde ilk defa ilköğretim kurumlardaki öğretmenlere devlet hazinesinden maaş bağlayan ve bunu yaygınlaştıran da Hz. Ömer'dir. Ayrıca Hz. Ömer, Arapçanın öğrenilmesi ve öğretilmesi ile Kur'an'ın öğretimi için özel gayret göstermiştir. Hz. Ömer, bu gayretlerinin bir benzerini de Resulullah'ın hadislerinin öğretimi için de göstermiştir. Mümkün mertebe camilerdeki öğretimin de düzenli yürümesi için gayret gösteren Hz. Ömer döneminde, eğitim ve öğretim belli bir plan ve çerçeve içinde yürütülmüştür.
2010
Hz. Omer sahabenin onemli sahsiyetlerindendir. Kendisi Hz. Peygamber’in sohbetlerine katilmis ve vahyin inisine tanik olmustur. Bu durum O’nun Kur’an’a bakisini onemli kilmaktadir. Bu baglamda Hz. Omer Kur’an’i dinin birinci kaynagi gormus, Kur’an’in korunmasi icin calismalar yapmis, Kur’an’in her bir ayetini kendine muhatap edinmis, ayetlerin hukumlerine tereddutsuz itaat etmis ve yasaminin her boyutunda hayatina ayetlerden bir seyler katmistir.
Bu çalışma, ashabın en meşhur simalarından biri olan Hz. Ömer'in Müslüman oluşuyla ilgili haberler hakkındadır. Hz. Ömer, Müslümanların çok büyük eziyet, sıkıntı ve işkence altında oldukları bir dönemde Müslümanlzğı kabul etmiştir. İhtidasıyla ilgili birden fazla rivayet bulunmasına rağmen, bu rivayetlerden tarihf ortama uygun düşen ve fakat onun kahraman ve yiğit kişiliğiyle ôzdeşleştirilen bir rivayet öne çıkarak benimsenmiştir. Halbuki hem şartlar ve diğer tüm rivayet/er, hem de Hz. Ömer'in kişiliği hakkında bize ulaşan tüm bilgiler bir araya getiri/ince, onun ihtidası hakkında öne çıkan rivayetin daha az kabule şayan olduğu görülmektedir. Onun kişilik yapısına uygun olduğu için yayılan bu türlü rivayet/er, diğer büyük sahabenin çoğu hakkında da yoktur. İslt1m'ın Mekke döneminde, Hz. Ömer de, diğer İslam'ı kabul edenler gibi doğrudan Kur'an'ın tesiriyle Müslüman olmuştur. Bu durum, hem rivayetlerin bir arada düşünül mesi, hem de her tiirlü bilginin sözlü gelenek yoluyla aktanldığı bir sosyal yapı göz önüne alındığında, daha iyi açığa çıkmaktadır.
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
Current Research in Social Sciences
Ömer bin Sâlih el-Kırımî - Tuhfetü'l-Fetâvâ, 2020
TÜRKÇE HİKÂYE EVRENİ Türk Dünyasından Seçmeler AKTARMALAR, 2021
KORKUT ATA TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI DERGİSİ Uluslararası Türk Dili ve Edebiyatı Araştırmaları Dergisi, 2022
Contemporary Thinking Economy in Islam in Turkey and Challenges of the Production of Value, 2021
Bringing Evidence and Application of Umar's Verses, 2017
e-Şarkiyat İlmi Araştırmaları Dergisi/Journal of Oriental Scientific Research (JOSR), 2019
Türk Kültürü ve HACI BEKTAŞ VELİ Araştırma Dergisi, 2020