Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2019, Kuşadası Kültürel ve Tarihi Mirası Koruma Derneği
Antik dönemde Neopolis, Bizans döneminde Ania, Ortaçağ’da Venedikliler ve Cenevizliler zamanında Scalanova-Yeni İskele, günümüzde Kuşadası adıyla anılan şehir Anadolu’nun Akdeniz’e açılan limanlarındandır. Kuşadası’nın bir yerleşim yeri olarak ortaya çıkması 1608’li yıllarda Öküz Mehmed Paşa’ya verilmesiyle başlamıştır. Öküz Mehmed Paşa Kuşadası’nı Osmanlının kale- şehir yerleşim yeri olarak imar etmiştir. Kuşadası Kalesi, Öküz Mehmet Paşa tarafından 1613-1620’li yıllarda yapılmıştır. Limananın gerisinde, arazinin topoğrafik konumuna göre inşa edilen kale genel hatlarıyla dörtgen planlıdır. Kale limanın önünde, liman kalesi olarak ve kervansarayla birlikte inşa edilmiştir. Kervansarayın giriş kapısı aynı zamanda kaleye girişi sağlamaktadır. Kalenin kuzey surlarından bir parça, 200 m uzunluğunda ve beş payandayla tahkim edilmiş doğu surların tamamı, güneydoğu köşede altıgen planlı ve üç katlı burç, güney surlarından giriş burcu, batı surlarından ise Deniz Sokak ile Menekşe Sokağın kesiştiği yönde güneybatı sur parçasının bir kısmı günümüzde mevcuttur. 1613 yılında inşa edilen Kale Camisi; kare planlı olup üzeri tek kubbeyle örtülü harim mekanı, üç gözlü son cemaat yeri ve sonradan eklenen kütüphaneden oluşmaktadır. Cami günümüzde ibadete açıktır. Kuşadası Kalesi dörtgen planı, üç giriş kapısı, kervansarayın savunma yapısının bir parçası olması, kale camisiyle Osmanlı döneminde limanın gerisinde inşa edilen bölgedeki önemli Türk eserlerinden biridir.
2017
Bu çalışmada Osmanlı valisi olarak Mısır'a atanan Kavalalı Mehmet Ali Paşa'nın kurmuş olduğu yeni ordu ve bu ordu organizasyonun modern Mısır'ın oluşmasında ki etkisi göz önüne alınarak Paşa'nın kişiliği ve geçmişi göz önünde bulundurularak kurmuş olduğu Cihadiye-İ Mısıriyye ordusunun ekonomik, toplumsal ve bürokratik sonuçları değerlendirilmeye çalışılmıştır. Paşa'nın kurmuş olduğu orduda Osmanlı ve Napolyon'un etkisinden ve Osmanlı Nizam-ı Cedid'i ile olan benzerlikleri ve farklılıkları üzerinden bu ordu sisteminin şahsına münhasır yönleri ortaya çıkarılmış, askere alma süreçleri ele alınarak Mısırlı kimliğinin oluşup oluşmamasında ordunun oynadığı rol incelenmiştir.
Cami, hem tanımı hem de işlevleri itibariyle hayatı inanç ve sosyal boyutlarıyla tevhîdî bir düzlemde toplayan ve bir'leyen/bü-tün kılan bir yapıya sahiptir. Asr-ı saadetten bu yana çok muhtelif işlevleri karşılamış; zamanla bazı görevleri farklı müesseselere dev-retmiştir. Buna rağmen hayatın bütün yönlerini kendinde birleştir-me fonksiyonunu kaybetmemiştir. Osmanlı'da camii, külliye ile birlikte var olmuş; bir yapı topluluğunun merkezini teşkil etmiştir. Merkezî yapısı fizikî, manevî ve ekonomik olarak kendi göstermiştir. Osmanlı toplu-munda cami kültürünün oluşumunda cami içinde cereyan eden ibadet ve geleneksel faaliyetler kadar bu biçimde önemli bir rol oy-namıştır. Çalışmada Osmanlı'da camii kültürünü oluşturan temel etkenler üzerinde durulacak; vâkıf tarafından bütün giderleri karşılanan ca-mii organizasyonları hakkında bilgi verilecek; insanın sabah nama-zından yatsı namazına kadar camii ile olan rabıta haliyle ilgili bazı tespitler ortaya konacaktır. Osmanlı camii kültüründeki üslup ve camiye dair bazı kurallar üzerinde yapılan incelemelerde hiyerarşinin camiye yansıdığı da görülmektedir. Tezyinde, biçimde ve statüde bu hiyerarşik yapıyı görmek mümkündür. Bu kurallar ve hiyerarşik yapı toplumun sapma ve savrulmasına karşın geniş ve genel sınırlar olarak belirmektedir.
ÖZET Osmanlı Devleti'nde ilk modern kışla örneği XVIII. yüzyılın sonunda görülmeye başlamıştır. Batılılaşmanın mimariye askeri alanda yansıması aslında şaşırtıcı değildir. Yenileşme ve batılılaşma askeriyeyle birlikte Osmanlı Devleti'ne girmiştir. III. Selim döneminde Nizam-ı Cedid ordusu için yaptırılan ve adeta bir şehir görünümünde olan Selimiye Kışlası, Osmanlı kışla mimarisinde modernleşmenin hızlandığını gösterir. Yeniçeri Ocağı'nın kaldırılmasından sonra ise XVIII. yüzyılın sonuna doğru kanıksanmaya başlanan modern kışla tipi tamamen benimsenecektir. Yukarıda anlatılan modern kışla tipi " U " şeklinde askerin dışarıyla irtibatının en az olduğu yani tüm ihtiyaçlarının içeriden karşılandığı bir nevi külliyedir. Bu külliye dini, insani ve askeri tüm ihtiyaçlara cevap verecek nitelikte yaptırılmaya özen gösterilmiştir. Biz bu makalede modern kışla tipinin örneklerinden biri olan Yıldız Sarayı içerisindeki Orhaniye Kışla-i Hümayununun Cami-i şerifi ve yaptırıldıktan sonra Beyoğlu Büyük Hendek'te II. Abdülhamid'in döşemeci ve mefruşatçısı Leon Rosenthal ve S. M. L'Havin alınan mefruşatı inceleyeceğiz. Ancak Orhaniye Kışla-i Hümayunu'nu sağlıklı bir şekilde incelememiz için kışlanın askeriyedeki dönüşümü, ne anlama geldiğini Orhaniye Kışlasının konumunu, yapısını ve tarihçesini vereceğiz. İlk bölümde kışla tarihçesi ve kışlalar hakkında bilgi verilecektir. İkinci bölümde ise Orhaniye Kışla-i Hümayunu ve camisi hakkında literatürde taranmış olan bilgiler derlenip tafsilatlı halde sunulacaktır. Son bölümde ise mefruşat listesi incelenecektir.
Çalışmanın amacı, 18. yüzyılda Osmanlı Devleti siyasi tarihi ile Osmanlı diplomasi ve bürokrasi tarihi alanında yapılan çalışmalara katkı sunmaktır. Osmanlı Devleti'nin tarihi vesikaları arasında yer alan mektuplar, Osmanlı diplomasi ve bürokrasisi alanında önemli bir yere sahiptir. Bu çalışmada yer alan söz konusu mektuplar, özel mektuplar kategorisinde değerlendirilmektedir.
ÖZET Tez Danışmanı: Doç. Dr. İbrahim Başak DAĞGÜLÜ Eş Danışman: Yrd. Doç. Dr. Emine KÖSEOĞLU ÇAMAŞ Mimari bir üst örtü biçimi olarak kubbe tarih öncesi dönemden itibaren kullanılmaktadır. Günümüze kadar, farklı coğrafyalarda farklı kültürlerin etkisi ile gelişerek gelmiştir. Kubbenin izlediği gelişim süreci içerisinde İslamiyet’in doğuşu ile birlikte ortaya çıkan cami mimarlığı önemli bir etkiye sahiptir. Aynı şekilde cami mimarisinin günümüze kadar geçirdiği gelişmelerde kubbeli yapı tipinin etkisi büyüktür. Gerek yapısal özellikleri, gerekse simgesel özellikleri ile kubbe elemanı diğer mimari kültürlerde olduğu gibi İslam mimarisinde de güçlü bir etkiye sahip olmuştur. Günümüzdeki teknolojik gelişmeler ile kubbe, yapısal gereklilikler anlamında eski önemini korumuyor olsa da, bu güne kadar sahip olduğu simgesel özellikleri açısından günümüzdeki önemini sürdürmektedir. Türkiye’de cami mimarisine yönelik toplumsal kabuller bu durumun en somut göstergesidir. Bu sebeple, çağımızda yapılan cami örneklerinin büyük çoğunluğunda, klasik Osmanlı dönemi camilerine öykünme çabası gözlemlenmektedir. Diğer yandan, günümüzde cami inşa süreçleri kapsamlı bir denetimden geçmemekte, yapılan camiler, caminin potansiyel kullanıcılarının beğenileri ve inşaatı yapan usta ve kalfaların bilgi ve becerileri doğrultusunda şekillenmektedir. Bu sebeple, günümüzde yapılan camilerin çoğu, öykünme çabası içinde oldukları klasik camilerin bağlam ile ilişki, kütlesel denge, oran ve iç mekan kalitesi gibi mimari niteliklerini yakalayamamaktadır. Bununla birlikte, cami mimarisine yönelik toplumsal kabuller, bu konuda çağdaş arayışlara gidilmesini ve yeni denemelerin yapılmasını kısıtlamaktadır. Bu anlamda cami mimarisi konusunda mimarlara verilen yetki ve sorumluluklar uygulama pratiğinde devre dışı kalmaktadır. Türkiye’deki mimarlık eğitiminin içeriğine göz atıldığı zaman, mimarlık öğrencilerinin belli bir oranda İslam mimarisi, ibadet mekânları, algı ve biçimsel kavrayış konularında eğitim aldıkları gözlemlenmektedir. Bu durum, mimarlık eğitimi alanların, konuyu toplum genelinde yer alan cami mimarisine yönelik kalıplaşmış fikirlerden sıyrılarak algılayacağı düşüncesini doğurmaktadır. Bu yaklaşım ile, bu tezde çağdaş cami mimarisinde kubbe ögesinin algısal etkisinin mimari eğitim seviyesine göre farklılaşmasının incelenmesi amaçlanmıştır. Çalışma kapsamında çağdaş cami mimarisine yönelik algı araştırması yapılmış ve alan çalışmasındaki algısal inceleme kubbe ögesi ile sınırlı tutulmuştur. Yöntem olarak anket tekniği kullanılmıştır. Farklı işlevlere sahip yapılardan üst örtü elemanları seçilmiş ve bu elemanlar fonksiyon, biçim ve üslup ilişkilerinin çeşitli varyasyonları ile altı gruba ayrılmıştır. Seçilen örneklerden faydalanılarak, katılımcıların algılama biçimlerini ölçmeye yönelik soruların olduğu anket formu oluşturulmuştur. Mimarlık eğitimine yeni başlamış ve eğitimlerini tamamlamak üzere olan iki farklı öğrenci grubu ile anket uygulaması yapılmıştır. Elde edilen bulgular doğrultusunda mimari eğitim seviyesine göre kubbenin algısal etkisinin farklılaşma biçimi incelenmiştir. Çalışma sonucunda, katılımcıların cami mimarisi konusundaki üslup tercihlerinin ve bir caminin sahip olması gereken özellikleri konusundaki fikirlerinin, mimari eğitim seviyesine göre farklılaştığı tespit edilmiştir. Katılımcılar farklı işlevlere sahip yapılardaki kubbelerin biçimsel olarak ayrışmaları konusunda belli oranlarda farkındalık göstermişlerdir. Söz konusu farkındalığın mimari eğitim seviyesine paralel olarak arttığı gözlemlenmiştir. Bahsi geçen orijinal bulgular doğrultusunda, mimari eğitim seviyesi arttıkça çağdaş cami mimarisinde kolektif imgenin baskın rolünün azaldığı tezi ileri sürülmüştür. Anahtar Kelimeler: Çağdaş cami, kubbe, biçim algısı, mimarlık eğitimi ABSTRACT Adviser: Assoc. Prof. Dr. İbrahim Başak DAĞGÜLÜ Co-Adviser: Assist. Prof. Dr. Emine KÖSEOĞLU ÇAMAŞ The dome, as an architectural roofing system, has been used since the prehistoric time. It has reached today after a process of development under the influence of different cultures in different geographies. During the development process of the dome, the mosque architecture, which has come up with the birth of Islam, had a significant effect and vice versa. The domed structure types had a crucial influence on mosque architecture development stages. Consequently, the dome with its structural and symbolic features became a crucial element in the Islamic architecture as well as the other architectural cultures. Even if the dome has lost its structural importance by the development of building technology, it still maintains its importance today due to, its symbolic features. The current public acceptance of the mosque architecture in Turkey is the most concrete indication of this situation. It is noticeable that, the majority of the mosques, built in this era, have a tendency to emulate the classical Ottoman mosques. Moreover, the mosque construction process does not go through a comprehensive inspection, rather the mosques are shaped according to the appreciation perceptions of the user group and the knowledge and the skills of the foremen. Therefore, the majority of the mosques today cannot reach a successful architectural quality comparing to the imitated classical mosques in terms of the relationship with the context, the balances of the masses, the proportions and quality of the interior space. In addition, the public acceptances of the mosque architecture, restricts the contemporary quests of trying new experiments. In this sense, the authority and responsibility that should be given to the architects in mosque architecture, became out of order in practice . When the content of architectural education in Turkey has been analyzed, it was observed that the students of architecture are adequately educated in the fields of the Islamic architecture, places of worship, perception and formal understanding. This situation makes think that, the people with an architecture education, will be freed of the stereotyped ideas of the mosque architecture. With this approach, this thesis aims to examine the differentiation of perceptual effect of the dome in contemporary architecture according to architectural education level. In the content of the study, perception research towards contemporary mosque architecture has done, perceptual analysis of field study is limited to the dome item. Survey technique were used as the method of the study. Roofing systems were selected from different functions and divided into six groups representing the variations of function, form and stylistic relations. Using the selected samples, questionnaires were prepared to measure the forms of perceptions of participants. A survey was conducted with two different groups; the first was the students who have just started their architectural education and the second was those who are about to complete their education. Through analyzing their responses, the differentiation of the perceptual effect of dome has been examined. As a results of the study, it has been found that, the comprehension and the style preferences of the mosque architecture are effected by the architectural education level. It has been also observed that the architectural education level affects the awareness of the participants in terms of the formal decompositions of domes used in several buildings of different functions. In other words, it has been clarified that as the level of the architectural education increases, the dominant role of collective imagination of the dome decreases in contemporary mosque architecture. Key words: Contemporary mosque, dome, perception of form, architecture education
Genç Mehmed Paşa (Örtmeönü) Cami Tokat merkezde Örtmeönü Mahallesi, Örtmeönü Sokak’ta yer almaktadır. Yapının inşa kitabesi günümüze ulaşamamıştır. Ancak cami avlusu doğu duvarı üzerinde günümüzde mevcut olmayan medresenin inşa kitabesi yer alır. Kitabede medresenin H.1097/M.1685-86 yılında Mehmet Paşa tarafından yaptırıldığı ifade edilmektedir. Caminin de bu tarihlerde aynı kişi tarafından inşa edilmiş olabileceği düşünülebilir. Ahşap tavanlı bir cami olan Genç Mehmet Paşa (Örtmeönü) Camii’nin tavanında dikkate değer ahşap üzerine kalem işi bezemeler bulunmaktadır. Tokat ahşap tavanlı, kalem işi bezemeli camilerin yoğunlaştığı şehirlerden birisidir. Bu yapıların arasında yer alan Genç Mehmet Paşa (Örtmeönü) Cami’nin kalem işi bezemelerini şimdiye kadar ele alan bir çalışmanın mevcut olmadığı görülüyor. Bu çalışmada camideki kalem işi bezemelerin üslup ve kompozisyon özellikleri ele alınacaktır. Süslemelerin Türk kalem işi süsleme sanatındaki yeri ve önemi diğer örneklerle karşılaştırılarak vurgulanmaya çalışılacaktır. Anahtar Kelimeler: Tokat, Genç Mehmed Paşa Cami, Ahşap tavan, kalem işi, süsleme.
Mehmet Necip Paşa, Osmanlı siyasetinin on dokuzuncu yüzyıl için kilit isimlerinden biridir. Özellikle Osmanlı Devleti'nin İran siyasetinde çok etkili olmuştur. Nitekim İngiltere ve Rusya bu dönemde Şark Meselesi hususunda Osmanlı'ya çok müdahale etmekteydi. Bu Necip Paşa'nın Bağdat valiliği sırasında da görülebilir. Kerbela harekâtı öncesi ve sonrasında İngiltere ve Rusya elçileri yoğun mesai harcamışlardır. Necip Paşa tarikatlara yakınlığı ile bilinir. Halidiyye tarikatı mensubu olmasıyla Bağdat valiliğine atanır ve burada tarikatların yararına işlere girişir. Buraya atanmasında güçlü bir şahsiyet olması da etkilidir. Zira Bağdat'ta hakimiyet zordur. Nitekim Necip Paşa Bağdat'ta Osmanlı egemenliğini pekiştirip Tanzimat Fermanı buyruklarını uygulamayı başarmıştır. Bu konuda olağanüstü yetkilerle donatılmış ve bazı durumlarda inisiyatif alarak Bâb-ı Âli'den habersiz işlere kalkışmıştır. Nitekim bu durumlar istisnasız payitahtın lehine olmuştur. Necip Paşa hayırsever kişiliği ile de tanınmış, birçok hayır işiyle adı zikredilmiştir. Birçok vakıf kurmuştur. En bilineni de Tire'de inşa ettirdiği kendi adıyla anılan kütüphanesidir. Günümüzde hâlâ hizmet vermektedir. Bu çalışmanın amacı akademi dünyasına Necip Paşa'yı tanıtmak ve kendisi üzerine yapılacak olan birçok müstakil çalışmaya vesile olmaktır.
Seminer Dersleri, 2016
Köprülü Mehmet Paşa, son zamanlarında Padişah IV. Mehmet başarılı sadrazamın oğlu Fazıl Ahmet Paşa’yı Edirne’ye çağırdı. Yirmi altı yaşındaki genç adam İstanbul’da kaymakamlık görevindeydi. Sultan IV. Mehmet sanki bir mirası devreder gibi devletin mühürlerini Fazıl Ahmet Paşa’ya verdi. Osmanlı Devleti 1661 yılında çok değerli bir devlet adamı olan Köprülü Mehmed Paşa’nın vefatı ile büyük bir kayıp yaşadı. Köprülü Mehmed Paşa’nın ölmesi üzerine, 30 Ekim 1661’de oğlu Fazıl Ahmed Paşa sadrazam oldu.
Mehmed Memduh Paşa (Kariyeri ve Telif-Tercüme Eserleri)
Yeryüzünde medeniyet kurmuş topluluklar için yollar; siyasi, askeri ve ticari sebeplerden ötürü her zaman önemli olmuştur. Yayılma politikası zihniyetine sahip topluluklar, sahip oldukları topraklar üzerindeki hâkimiyetlerini sağlamlaştırmak, kendilerini güvene almak ve yaşamsal ihtiyaçlarını karşılamak gibi amaçlarla, bu yollar üzerinde belirlemiş oldukları menzillere, konaklama mekânları yapmışlardır. Belirli aralıklarla yapılan bu merkezlerin, beklentileri karşılaması gerekliliği, birbirlerinden farklı fonksiyonlara sahip yapıların bir arada yapılmasına neden olmuş, bu şekilde de külliye adı verilen yapı topluluklarının ortaya çıkmasını sağlamışlardır. Temeli Samanoğulları Devleti ile atılan külliyeleri yapımının tarihi süreçle birlikte gelişerek devam ettirildiği ve dünya hâkimi, Osmanlı İmparatorluğu zamanında en gelişmiş seviyesine ulaştığı, şehirlerin önemli noktalarına ve şehirlerarası güzergâhlardaki kilit yerlere yaptırıldıkları görülmektedir. Yaptırıldıkları yerin gelişmesini ve canlanmasını sağlayan külliyeleri, konumları ve plan özelliklerinin yanı sıra bünyelerinde barındırdıkları yapılarda, bilhassa camilerde, mimariyle bütünleşmiş bir şekilde uygulanan ve Osmanlı sanat zevkini yansıtan ahşap, maden, vitray ve kalem işi süslemeleriyle de önem taşımaktadır. Bu sebeple, bu çalışmanın konusu, kalem işi süslemeleriyle dikkat çeken ve Osmanlı Devleti'nin menzil külliyeleri içerisinde yer alan, XVI. yüzyıl yapılarından Gebze Çoban Mustafa Paşa ve İzmit Pertev Paşa camilerinin süsleme programı açısından değerlendirilmesi olarak belirlenmiştir.
26. ORTA ÇAĞ VE TÜRK DÖNEMİ KAZILARI VE SANAT TARİHİ ARAŞTIRMALARI KİTABI, 2024
Öz "Edirne Şehabeddin Paşa Camii Haziresi Mezar Taşları" konulu bu çalışmada, hazirede yer alan Osmanlı Dönemine ait toplam 22 adet mezar taşı sanat tarihi açısından belgelenerek değerlendirilmiştir. Katalogda yer alan örneklerin tümü fotoğraflanarak belgelenmiştir. Mezar taşlarının kitabeleri okunmuş, başlık tipleri, formları ve bezeme özellikleri ele alınarak Türk mezar taşı sanatı içindeki yerleri belirlenmeye çalışılmıştır. Çalışmada her bir mezar taşı ayrı ayrı ele alınmış ve bu taşlar üzerinde genel bir değerlendirme yapılmıştır. Mezar taşlarından 18 tanesi toprak mezar taşı, 3 tanesi çerçeveli mezar taşı ve 1 tanesi de sandık (lahit) tipi mezar taşıdır. İncelemiş olduğumuz mezar taşlarının üzerinde tarih ibaresinin yer aldığı en eski tarihli örnek M. 1648 yılına, en geç tarihli örnek ise M. 1889 yılına aittir. Mezar taşlarında işleme türü olarak zemin oyma tekniği, süsleme kompozisyonu olarak ise selvi ağacı, asma ağacı, lale, gül, yapraklı çiçekler, kıvrık dallar, stilize palmet ve akantus yaprağı motiflerine yer verilmiştir. Osmanlı Mezar taşları estetik görünümlerinin yanı sıra meslekler, unvanlar ve inanışlarla ilgili önemli bilgiler vermektedir. Bu haziredeki mezar taşları sosyal, ekonomik ve kültürel açıdan mezar taşı yapma geleneğini devam ettiren daha çok sade örnekler olarak dikkat çekmektedir.
Balkan Savaşı ve 1.Dünya Savaşı sürecinde Kuşadası'nın bombalanma sürecini inceleyen bir araştırmadır. It is a research that examines the bombing process of Kuşadası during the Balkan War and the First World War.
Mustafa Pasha (v. 1178/1765) who served as a prime ministry in the Ottoman State in XVIII.th century was one of the most important administrators. He was appointed as Grand Vizier for three times in the reigns of various three sultans. Mustafa Pasha who was considered as a Naqshbandi follower because of his construction of three Sufi lodges next to three mosques and place in which a dervish undergoes a period of trial and suffering in Istanbul. Also he constructed a fountain and had mosque repaired in Sofia. He donated Hurpişte and Prespe regions of Manastır county revenues and his shops and his farms which were in Larissa and Elassona for annual costs of these works and salaries of workers who serve in these places.
ÖZET Halcp'tc )(VI. yiizyıla ait önde gelen Osmanlı vak!f ôrnelelcrindcn birisi olan hilliye, Halep Beylerbeyliği de yapmış olan Dııkakinzade Mehnıed Paşa tarafından inşa ettirilmiştir. Yavıız Sultan Selim dönemi vezinazamlarından olan Dukakiıızôde Melınıed Paşa 1550-1553 arası Halep'te görev yapmıştır. Halcp'in ikinci bii}~·ik mahallesi olan Sahat Bizd'da bulunan hilliyenil1 en ônemli parçası btlgiil1 halen Halep'in dini ve ziyaret meeôniarından birisi olan Adiliye Cômii'dir. Hükiimet binası Darii'I-Adl civarında oldıığıı için bıı adı alan cami, Mimar Sinan eseridir. Mimar Sinan'ın Hiısrcviye Camii'nden sonra Halcp'te inşa effiği ikinci camidir. Tek kııbbeli olarak tiimiiyle kesme taştan yapılm ış olan ve XVI. yiizyılm klasik Osmanlı mimari özellikleril1e sahip olan cami, siisleme bakımından bölgesel özellikler taşımaktadır. Cami dışmda imarethane. misaiirhanc, han, eayseriye ve çarşı kiilliyenil1 diğer unsurlandır. Kııveyk Nehri civarında bııııınan Tahalehane gibi daha sonra kiılliyeye dahil olan yerler de vardır. Arşivdeki dı;{ter kayıtlarmdal1 bıı tarz ilave ve değişikleri izlemek nıiimleiındiır. Ayrıca Dukaeinzdde Menmed Paşa'nın annesi Cevlıer Miiliikşah'a ait olan tiirbe de hilliyel1il1 bir parçası durıınııındadır. Kiılli-yel1in hizmetlerini siırdiırebilmesi için çeşitli meneiıl ve gayrimenkiiller vakfedilmiş, va~fıye ve zeyilleri ile işleyiş diizcnlenmiştir, Vakfıyede açıkça belirtilmeyen han [Je çarşılarm isimlerini zeyl ve defter leavularında bulmak nıiımkiindiır. Kiilliye ile ilgili olarak tamirat kayıtları ve görev teısihlerine ilişkin belgeler de bize aytıntılı bilgiler sunmaetadır. XVIII. ve XIX. yiizyıl kayıtlarında işleyişil1 diizenli bir şekilde devanı ettiği, gelirleril1 arttığı ve vakıffazlasmll1 olduğıı göriilmiiştiir. Zaman zaman tamirat geçiren kiilliyenil1 binalarmdan bir kısmı bugiin farklı şekillerde de olsa hizmet ver/neye devam etmektedir. Adiliye Camii gibi kııruluş amacına lıyglıl1 olarak hizmet veren yerlerden birisi de bııgiil1 çarşının bir parçası durıımunda olan vefaal olarak çalışan diikkiinlardır. Aıı a lı ıa r Kel i m el er Halep, Dııeakinedde Mehmed Paşa, va~fıye, kiilliye, XVI. yiizyı/, Osmanlı.
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.