Academia.eduAcademia.edu

KUŞADASI (ÖKÜZ MEHMET PAŞA) KALESİ VE KALE CAMİSİ

2019, Kuşadası Kültürel ve Tarihi Mirası Koruma Derneği

Abstract

Antik dönemde Neopolis, Bizans döneminde Ania, Ortaçağ’da Venedikliler ve Cenevizliler zamanında Scalanova-Yeni İskele, günümüzde Kuşadası adıyla anılan şehir Anadolu’nun Akdeniz’e açılan limanlarındandır. Kuşadası’nın bir yerleşim yeri olarak ortaya çıkması 1608’li yıllarda Öküz Mehmed Paşa’ya verilmesiyle başlamıştır. Öküz Mehmed Paşa Kuşadası’nı Osmanlının kale- şehir yerleşim yeri olarak imar etmiştir. Kuşadası Kalesi, Öküz Mehmet Paşa tarafından 1613-1620’li yıllarda yapılmıştır. Limananın gerisinde, arazinin topoğrafik konumuna göre inşa edilen kale genel hatlarıyla dörtgen planlıdır. Kale limanın önünde, liman kalesi olarak ve kervansarayla birlikte inşa edilmiştir. Kervansarayın giriş kapısı aynı zamanda kaleye girişi sağlamaktadır. Kalenin kuzey surlarından bir parça, 200 m uzunluğunda ve beş payandayla tahkim edilmiş doğu surların tamamı, güneydoğu köşede altıgen planlı ve üç katlı burç, güney surlarından giriş burcu, batı surlarından ise Deniz Sokak ile Menekşe Sokağın kesiştiği yönde güneybatı sur parçasının bir kısmı günümüzde mevcuttur. 1613 yılında inşa edilen Kale Camisi; kare planlı olup üzeri tek kubbeyle örtülü harim mekanı, üç gözlü son cemaat yeri ve sonradan eklenen kütüphaneden oluşmaktadır. Cami günümüzde ibadete açıktır. Kuşadası Kalesi dörtgen planı, üç giriş kapısı, kervansarayın savunma yapısının bir parçası olması, kale camisiyle Osmanlı döneminde limanın gerisinde inşa edilen bölgedeki önemli Türk eserlerinden biridir.