Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2019, Hece
…
28 pages
1 file
Especially on the tongue a national policy adopted in the era the National Literature and New Language Movement has opened. The impact of these sensitivities, their periods were valid, continued in subsequent years and they were executed.as the official language policy of the Republic. This movement, born in the need to improve the current situation, turned into a political approach over time. For a later time the need valid for the period was used as a yardstick for the past and Classical works from the periods of Ottoman texts through the filter of this approach to political culture on the basin as the oldnew and good-bad evaluations were performed. By the article, this perspective is periodically uncover from yesterday to today to work and looking to the changing dynamics of culture, the language of the classical period, and how the perception of the works should be given for the information.
Türklük Bilimi Araştırmaları, 2018
Söz varlığı, bir dile ait sözlerin bütünüdür. Söz varlığının içinde, bir dilin kendi öğelerinden oluşmuş, bunun içine yabancı öğelerinde girebildiği temel söz varlığı, terimler, kalıp sözler, deyimler, atasözleri, ikilemeler vb. öğeler yer alır. Dilimiz söz varlığının içerdiği bu öğeler açısından zengin olmasına rağmen yapılan çalışmalar kısıtlıdır. Bu nedenle söz varlığını belirleme çalışmalarının önemi gün geçtikçe artmaktadır. Bilindiği gibi her şair ve yazarın, kendine has bir söz hazinesi vardır. Şair ve yazarlar bu söz hazinelerindeki sözcükleri kendilerine özgü bir üslûpla şekillendirir, düzeltir, yontar, onlara yeniden ve sürekli hayat verirler. "Ömer Seyfettin Hikâyelerinin Türkçenin Söz Varlığı Bağlamında İncelenmesi" adlı bu çalışmamla da yazarın hikâyelerindeki zengin söz varlığını ortaya koymak ve bu doğrultuda yapılan çalışmalara katkıda bulunmak amaçlanmıştır. Bu amaç doğrultusunda öncelikle "söz varlığı ve kapsamı" ele alınmıştır. Söz varlığının içerdiği öğeler ayrıntılı bir şekilde ele alınmıştır. İnceleme bölümünde hikâyelerdeki söz varlığı öğeleri (atasözleri, deyimler, ikilemeler, terimler, kalıp sözler, lakaplar, argo ve kaba ifadeler) saptanmıştır. Ayrıca, Ömer Seyfettin'in hikâyelerindeki söz varlığını ortaya koyan bu çalışmayla, dönemin maddi ve manevi kültürü hakkında ipuçları yakalamak ve Türkçenin söz varlığına katkıda bulunmak amaçlanmıştır. Sonuçta, Türk hikâyeciliğinde önemli bir basamak olan Ömer Seyfettin'in hikâyeleri, dil malzemesi bakımından zengin bir söz varlığına sahip olduğunu göstermektedir.
Especially on the tongue a national policy adopted in the era the National Literature and New Language Movement has opened. The impact of these sensitivities, their periods were valid, continued in subsequent years and they were executed.as the official language policy of the Republic. This movement, born in the need to improve the current situation, turned into a political approach over time. For a later time the need valid for the period was used as a yardstick for the past and Classical works from the periods of Ottoman texts through the filter of this approach to political culture on the basin as the oldnew and good-bad evaluations were performed. By the article, this perspective is periodically uncover from yesterday to today to work and looking to the changing dynamics of culture, the language of the classical period, and how the perception of the works should be given for the information.
Yeni Türk Edebiyatı Araştırmaları, S.2, 2009
Ali Ekrem, opposed to Yeni Lisiin brought out by Omer Seyfettin and his fellows, in his verse work Lisiin-1 Osmiini, which he wrote in 1914 and published in 1916. This work opposed to trend of purity in language and backed up the understanding of language of Servet-i Filniin followers in which they supported Arabic and Persian words and phrases, which were quite difficult to understand. In this article, Lisiin-1 Osmiini, which is quite important in terms of language and meter, has been analysed and evaluated. It also has been copied into today's Turkish Latin alphabet.
The journal of academic social science studies, 2018
sefesini de inşa etmektedir. Bu çalışmada Ömer Seyfettin'in basılı bütün şiirleri incelenmiş, şiirleri içerisindeki Türk kültürüne ait unsurlar tespit edilerek, şiirlerinde düşüncelerini aktardığı kodlanmış bilgiler çözümlenmeye çalışılmıştır.
Ömer Seyfettin'in daima sade bir Türkçeyle yazdığı kanaati yaygın olsa da onun dil konusundaki tavrında iki farklı dönem olduğu bilinmektedir. Bunlardan biri Yeni Lisan'dan önce diğeri Yeni Lisan'dan sonraki dönemdir. Yeni Lisan öncesinde Ömer Seyfettin'in Türkçe metinlerde pek yaygınlık kazanamamış, Arapça Farsça sözlüklerin kıyısında köşesinde kalmış bazı kelimeleri kullanması, beklenmeyen bir şey değildir. Fakat onun yazılarında, Yeni Lisan sonrasında da, sözlüklerde bulunmayan veya pek seyrek rastlanan bazı kelimelerin görülmesi hayli şaşırtıcıdır. Söz konusu kelimelerin bir kısmı, terim ihtiyacını karşılamak için kullanılmıştır. Ömer Seyfettin, Yeni Lisan hareketi genel kabul gördükten sonra bile Arapça köklerden türetilmiş fakat yaygın olmadığı rahatlıkla söylenebilecek bazı kelimeler kullanmaktadır. Söz konusu kelimelerin bazıları o günkü Türkçe sözlüklerde bulunmamaktadır. Bazılarının yazarımız tarafından kullanımı ise sözlüklerde belirtilen anlam dışındadır. Öyle anlaşılıyor ki Ömer Seyfettin, birtakım kavramları ifade edecek terimleri, Türkçenin imkânları içerisinde üretemediği durumlarda, Arapça köklerden türetme yoluna gitmiş veya Arapçadan alınma bu kelimeleri -Türkçede arkaik kalmış olsa bile-kullanmıştır. Konuşma dilinde yaşayan ama yazı dilinde iltifat görmeyen bazı kelimeleri yazı diline sokmak için de gayret göstermiştir. Yeni Lisan hareketinin manifestosu sayılan ilk "Yeni Lisan" yazısında bu duruma tam olarak uygun bir fikir beyanı yoktur.
Dil ve Edebiyat Araştırmaları/Journal of Language and Literature Studies, 2020
İletişimin temel birimi olan metinler yabancı dil öğretiminde de önemli bir role sahiptir. Hedef dilin birinci dil konuşurları tarafından nasıl kullanıldığını yansıtması, hedef dile ait kültürel ögeleri ve edimbilimsel yapıları içermesi bakımından özgün metinler yabancı dil öğretiminde yaygın şekilde kullanılmaktadır. Bununla birlikte, özgün metnin öğrenicilerin düzeyine uygun olmadığı durumlar olmakta ve bu durumda özgün metin, çeşitli değiştirim işlemleriyle öğrenicilerin düzeyine uygun hâle getirilmektedir. Bu işlemler, çoğunlukla sezgisel olarak yapılmasına rağmen metin seçiminden değiştirime kadar göz önünde bulundurulması gereken ilkeler bulunmaktadır. Bu bağlamda, bu çalışmada öncelikle metnin dilbilgisel ve içeriksel özellikleri kapsamında söz konusu ilkeler belirlenmeye çalışılmıştır. Daha sonra, bu ilkelere dayanarak B1 düzeyine göre yabancı dil olarak Türkçe öğrenen öğrenciler için metin değiştirimi hedeflenmiştir. Değiştirim için Ömer Seyfettin'in 'Rüşvet' adlı hikâyesi kullanılmıştır. Hikâye, kurmaca anlatı metni olması sebebiyle öğrencilerde heyecan uyandıracağı ve evrensel retorik şemayla metnin yapısının daha kolay anlaşılacağı düşünülerek seçilmiştir. Hikâyenin çözümlemesi yapılarak kelime ve cümle düzeylerinde değiştirim işlemleriyle hikâye B1 düzeyine uygun hâle getirilmiştir.
Trakya Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi, 2014
Şemsettin Sami, 1870’li yılların başlarında İstanbul’a geldikten bir müddet sonra tüm dikkatini Türk kültürü, sanatı, edebiyatı, dili gibi çeşitli konulara odaklar ve bu noktalarda derin araştırmalara girişir. Bunlardan özellikle dil, ayrı ve önemli bir yer işgal eder. O, 1880’li yılların başlarından ölüm tarihi olan 1904 yılına kadar Hafta, Sabah gibi devrin önemli süreli yayınlarında genel olarak dil, Türkçe, Türkçenin çeşitli sorunları ve özellikle de sadeleşme ile ilgili son derece dikkate değer makaleler kaleme alır. Bu makalelerde dile getirdiği görüş ve önerileriyle Şemsettin Sami, “Yeni Lisan” çıkışından önce tek başına sadeleşme meselesini ele alır, işler ve büyük ölçüde de sonrakilerin bir ön hazırlığı veya provasını yapar. Ancak işaret ettiğimiz tüm bu yönler bugünkü Türk bilim dünyasında çokça öne çıkmış ve işlenmiş değildir. İşte bu makalede onun, söz konusu süreli yayınlarda çıkmış yazılarına dayalı olarak, sadeleşme konusu üzerindeki görüş ve önerileri ele alınacak ve tartışılacaktır.
sbe.balikesir.edu.tr
Araştırmanın Temelleri: Avrupa başta olmak üzere ulusların inşasında destanların önemli bir yeri vardır. Yeniden yazılan destanlar, uluslaşma sürecinde toplumların ihtiyaç duyduğu kahramanları ve kahramanlıkları inşa etmede, kültürel kimliğin oluşumunda oldukça önemlidirler. Araştırmanın Amacı: Destanların uluslaşma süreci ile bağlantısı, Türk destanlarının yeniden kaleme alınma süreci ve bu bağlamda Ömer Seyfettin'in Türk destanının yazma çabalarını değerlendirmek. Veri Kaynakları: Türk destanları ve Ömer Seyfetin hakkında yapılan çalışmalar. Tartışma ve Sonuç: Ziya Gökalp ve M. Fuat Köprülü gibi Ömer Seyfettin de Avrupa'da kültür araştırmalarını yakından takip etmiş ve Türklerin de tıpkı İlyada ve Odise gibi, Kalevela gibi milli bir destana ihtiyacı olduğunu, bu nedenle büyük bir Türk destanının yazılması gerektiğini savunmuş ve bu yönde bazı denemeler yapmıştır.
Aydınlanma, bireyin kendilik değerlerini farkındalığında yaşadığı düşünsel bir değişim sürecidir. Yaşadıklarını ve düşünsel değişiminin sınırlarını ayırdındaki birey, öncelikle sorgulama aşaması yaşar. Kimlik sorgulaması yaparak bilinçlenme yolunda adım atmak isteyen aydınlanma sürecindeki birey, kendilik değerlerinin ayırıcı niteliklerini eylemsel düzeyden düşünsel düzleme taşıma gayreti içerisine girer. Dolayısıyla aydınlanma, bireyin kendine dönük farkındalığı olarak açımlanabilecek bir dönüşüm niteliği kazanır. Birey olmak, kendilik değerlerinin farkında olarak ileriye dönük atılımlarda bulunmaktır. Bunu gerçekleştirmeyi başaran birey, ait olduğu milletin değerler dizgesini de içselleştirir. 36 yıllık yaşamında 150 öykü ve birçok makale, broşür ile imparatorluktan milli devlete geçiş sürecinin yaşandığı travmatik kırılma anında sağduyulu bir ses olarak kaosu aşmaya çalışan Ömer Seyfettin metinleri bu bağlamda, kendi olmayı seçen ve bu seçimine milli değerler ile boyut kazandıran bireylerin öyküsünün anlatımıdır. Diriliş yıllarının diriliş öykülerini kaleme alan yazarın eserlerinin ana matrisi, bireyin şey’ler dünyasından kurtularak kendilik dönüşümünü gerçekleştirmesidir. Bireysel ve toplumsal çözülmeyi engelleme hedefindeki sanatkar, her metninde bireysel, milli ya da evrensel boyutta kendine dönüş çağrısı yapar; kolektifin öze dönüş olanaklarını sıralar. İçsel dönüşüm ve aydınlanma mesajlarının metinleştiği eserler aracılığıyla zihinsel ve algısal değer halinde yeni’den doğuş ve yalıtık sınırlamaları aşan bir söylemle aktarılır. Bu çalışmada Ömer Seyfettin metinlerinde, aydınlanma ve milli bilincin görünümleri tespit edilerek kurgusal düzlemde değerlendirilecektir. Anahtar Kelimeler: birey, millet, seçim, aydınlanma, millî bilinç.
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
Balıkesir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü dergisi, 2005
Akademik Dil ve Edebiyat Dergisi , 2024
Türklük Bilimi Araştırmaları, 2020
Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Türk Dili ve Edebiyatı YL Tezi, 2022
Diyalektolog - Ulusal Hakemlin Sosyal Arastirmalar Dergisi
Türk Kültürü Araştırmaları Dergisi, 2020
ÖMER SEYFETTİN İÇİN HATIRA KİTABI, 2020
Journal of Turkish Studies, 2014
International Journal Of Turkish Literature Culture Education, 2013
Ömer Seyfettin İçin, 2020
Sonsuza Uzanan Ses: Ömer Seyfettin, 2020
DergiPark (Istanbul University), 2020
Korkut Ata Türkiyat araştırmaları dergisi :, 2024
Journal of Language and Literature Studies, 2021
PALIMPSEST/ ПАЛИМПСЕСТ
SKAD (Sosyal ve Kültürel Araştırmalar Dergisi (The Journal of Social and Cultural Studies), 2021