2019, Irk Bitig ve Körüm Bitig'de Temel Sözcüklerin Karşılaştırması
GİRİŞ Temel sözcük, ırk ve kültür farkı gözetmeksizin insanların kendini ve çevresinde olup bitenleri tanımlarken kullandığı sözcükleri ifade eder. İnsanların dünya üzerinde var oldukları ilk andan itibaren çevreleriyle temel iletişimlerini kurmalarını sağlayan bu sözcükler insanlığın ortak malı olarak değerlendirilebilir. Doerfer'e göre temel sözcükler belli kültürlere ait olmayan bütün insanlar için ortak olan kavramları karşılar. Dil akrabalığını ortaya koymada yararlanılan temel sözcükler ve kültür sözcükleri arasındaki en önemli fark ise kültür sözcüklerinin ödünçlenebilir nitelikte olmasıyken temel sözcüklerin ödünçlememesidir (1). Demirezen'e göre dildeki genel nesneler, küçük sayılar, zamirler, vücudun parçaları, hayvan ve bitki adları gibi sözcükler diğerlerine göre daha kalıcıdır. Yazar, kalıcılığı yüksek olan bu sözcüklerin kültür evrenselliğini taşıdığını belirtmiştir (104). Nalbant ise dil bilimcilerin temel sözcükleri tespitini üç basamaklı piramite benzetmektedir. Buna göre temel sözcükler ilk olarak insanın kendini tanımlarken sonra ikinci şahısları adlandırırken ve son olarak çevresindeki değişmez nesne ve varlıkları adlandırırken kullandığı sözcüklerden oluşur. Böylelikle temel sözcükler; sayılar, kişi zamirleri, yeryüzü ve gökyüzündeki değişmez varlıklar, organ ve akrabalık adları, almak, gitmek, yemek gibi temel fiilleri kapsamaktadır (330). Aksan, temel sözcüklerin "yerli sözcük, çekirdek sözcük, kalıt sözcük, temel sözvarlığı" olarak adlandırıldığını belirtir ve şu bilgileri aktarır: Her dilde kuşaktan kuşağa aktarılarak yaşayan bu öğeler, insan yaşamında birinci derecede önemli olan, insana ve çevresine ilişkin önemli kavramları yansıtan sözcüklerdir: Başta baş, göz, kulak, el, ayak gibi organların adları olmak üzere, ana besin maddesi sayabileceğimiz su, buğday, et, balık gibi nesnelerle insanın yakın ilişki içinde bulunduğu at, inek, koyun gibi hayvanlar, tarım hayvanları, tarım araçları, insanların en çok kullandıkları, somut eylem gösteren almak, vermek, yemek, içmek, gitmek, gelmek gibi sözcüklerle bir, iki, beş, on, yüz, bin gibi sayı adları örnek olarak gösterilebilir. Temel sözvarlığı (vocabulaire essentiel, basic vocabulary, grundwortschatz) adı da verilen bu sözlerin dilde en az değişen öğeler olduğu, 1000 yılda bu varlığın ancak aşağı yukarı %19'unun değiştiği, %81'inin yaşamını sürdürdüğü ileri sürülmüştür (17). Tespit edilen bu temel sözcükler dil biliminde son zamanlarda ortaya konulan birtakım tekniklerde kullanılmaktadır. Bunlardan "leksikoistatistik" adı verilen yöntemde sıklık araştırmalarıyla ana dili ve yabancı dil öğretiminin yanı sıra makineli çeviride faydalanılırken "glottokronoloji (dil tarihlendirmesi)"de de anahtar konumundadır (Aksan 54).