EDIP ASAF

Türk Edebiyatının ‘’bir yandan başkalarını iyimser bir ruhla yönetirken, diğer yandan yüreği yalnızlık girdaplarına kapılıyordu’’(Murakami.2015.s.46). diyerek tanımlayacağımız önemli şair ve yazarlarından Özdemir Asaf asıl adıyla Halit Özdemir Arun Servet-i Fünun döneminden başlayarak Cumhuriyet sahasına kadar varlık gösterir. Yalın bir dil kullanarak anlam açıklığı ve anlaşılırlığa özen gösterir. Evrensel temaları işleyerek kısa şiir anlayışını benimser. Yazarlığından daha çok şair kimliğiyle ön planda olur. Yalnızlık teması üzerinden okuyucuyla bağlarını kuvvetlendiren yazar bu özelliğiyle edebiyatta adından söz ettirir. Yazarın kalıcılığı yakalamasında ve günümüzde de popüler olmasının nedeni günümüzde seslendiği kitleye geçmişte de seslenmiş olmasından kaynaklıdır. Bu makalenin amacı Özdemir Asaf üzerine kısa bir hayat hikayesi, edebiyatı nasıl kullandığı, hangi edebi topluluklara mensup olduğu ve eserlerinde işlediği temaları üslup bakımından incelemektir.

ISophos: International Journal of Information, Technology and Philosophy, 2023

In this research, the focus is on Humanoids, Artificial Intelligence, ChatGPT and their effects on humanity’s future. We should learn how Artificial Intelligence changes our life in future. Because Humanoids are produced like human beings in every aspect through Artificial Intelligence, and thus a human-like opponent emerges. At this point, human beings naturally worry about Humanoids being similar to them emotionally and consciously. But can humanoids really have emotions and consciousness through Artificial Intelligence? This is our main question to answer. Similarly, Chatbots and especially ChatGPT is very popular these days. However, although it is very popular in terms of obtaining information, the state of it in terms of emotion and consciousness is another question that needs to be answered. The purpose of this article is to discuss whether, on the basis of artificial intelligence, both Humanoids and Chatbots such as ChatGPT can have human-like consciousness and emotions when compared to human consciousness and emotions.

Maritime archaeolohy of Dana island offshore <Silifke Tasucu, Hittites and Mediterranean sea

Türk Dili Dergisi, 2019

Elif masalları...

Masrop E Dergi, 2021

In some architectural structures, functional form or task changes can be experienced for historical, social, cultural, artistic and tourism purposes. Architectural structures, which have witnessed important events in the past and are therefore characterized as the memory of the city in which they are located, are remembered as places that have become the symbols of some cities. Some historical buildings, which are important in terms of cultural heritage, are subject to functional differences due to both the preservation of their original character and the fact that they serve in another area thanks to their change in function. Although some of these structures continue to serve with the same purpose after the change of function with the original purpose of being built, some of them can be brought to an architectural identity, which has another function, by going beyond the original construction purpose. One of the examples of buildings that have undergone changes in functional understanding is health institutions. Within the scope of this study, five museum examples from Anatolia are referenced. The physical conditions of these museums and their forms of exhibition are evaluated in terms of cultural and social aspects. The new duties of the health buildings after they are transformed into museums, the developments caused by the position they have acquired and the effect of this situation on the visitors are investigated. In the study, document analysis and the scanning model method were applied.

Yayımlanan makalelerin yayın hakkı saklıdır. MASROP E-Dergi'de yer alan makaleler (tekil veya toplu şekilde) basılı olarak çoğaltılamaz veya yayımlandığı sitelerden indirilerek, ticari veya başka bir amaçla dijital platformlarda paylaşılamaz. Yayın etiği açısından yazarların (indirdiği pdf dosyayı doğrudan yüklemesi değil), personel sayfalarında ve academia.edu ve researchgate.net gibi açık akademik veri tabanlarında makalesinin yayınlandığı sayfanın uzantısını yüklenerek dosya ulaşımı vermesi uygundur. Bilimsel yayınlarda kaynak gösterilerek alıntı halinde kısmi kullanımlar mümkün olmakla birlikte görsellerinin başka yayında kullanımı makale yazarının, görsel sahibinin özel iznine bağlıdır. Makalelerin yazın ve görsel içeriğinin etik ve yasal sorumluluğu yazar(lar)ına aittir. MASROP E-Dergi makalelelerinin görselleri aksi belirtilmediği ve kaynak gösterilmediği sürece makalenin yazarına aittir.

Verimlilik düzeyindeki azalmaya bağlı olarak gelişmekte olan ülkelerde, kişi başına düşen gelirin artış hızının giderek yavaşlaması ve gelir seviyesinin belirli bir düzeyde sabitlenmesi "orta gelir tuzağı" olarak adlandırılmaktadır. Verimlilikte görülen azalma ise kentlerde yığılan sermayenin giderek olgunlaşan teknoloji kullanması, beşeri sermayenin gelişmemesi ve ekonominin vasıfsız işgücü yoğun bir istihdam yapısına dönüşmesi ile açıklanmaktadır. Konu Türkiye açısından incelendiğinde, uzun süredir oldukça düşük seyreden sabit sermaye yatırımlarının, sanayileşmiş ülkelere kıyasla yukarıda sıralananlara ek bir faktör olarak ortaya çıktığı görülmektedir. Bununla birlikte, Türkiye’deki bölgesel gelişmişlik farklılıkları,göreli olarak yoksul bölgelerin ucuz işgücü ve hammadde ile daha üretken ve zengin bölgeleri beslemesine, böylece bölgesel farklılaşmanın bir kısır döngü haline gelmesine yol açmaktadır. Bu çalışma, özellikle beşeri sermaye alanında bölgesel farklılaşma ile göreli olarak düşük seyreden sabit sermaye yatırımlarının orta gelir tuzağına etkilerini, bölgesel katma değer üzerinde odaklanarak incelemektedir. Çalışmada, Düzey 2 bölgelerine ilişkin panel veri kullanılırken ekonometrik modeller sabit etkili panel ve coğrafi olarak ağırlıklandırılmış regresyon tekniği ile tahmin edilmektedir. Bulgular, işyeri ölçeği, mesleki ve teknik okul sayıları ve öğretmen başına düşen öğrenci sayısının Düzey 2 bölgelerinde gayri safi katma değerdeki değişimi açıkladığını ve bu üç faktörün 2004- 2011 döneminde etkisini sürdürdüğünü göstermektedir.

Türk Dili Dergisi, 2018

A Ğ R I İ B R A H İ M Ç E Ç E N Ü N İ V E R S İ T E S İ S O S Y A L B İ L İ M L E R E N S T İ T Ü S Ü D E R G İ S İ Journal of Ağrı İbrahim Çeçen University Social Sciences Institute, 2020

Bu çalışmanın amacı cam uçurum, cam yürüyen merdiven ve cam asansör gibi kariyer engelleriyle birlikte kadınların en çok temsil edildikleri mesleklerde karşılaştıkları sorunları ele almaktır. Çalışma araştırmaya dayalı derleme bir makaledir. Çalışma da cam uçurum, cam yürüyen merdiven ve cam asansör kavramları tanıtılmaya çalışmıştır. Çalışmanın özgünlüğünü toplum tarafından kadınlara yakıştırılan mesleklerde kadınlardan ziyade erkeklerin çok daha fazla temsil edilmesinden kaynaklanmaktadır. Kadınların egemen olduğu mesleklerde erkeklerin daha hızlı yükseldiği görülmekte ve bu durum cam uçurum bağlamında açıklanmaktadır.