Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
…
27 pages
1 file
Mekanın sosyolojik dönüşümünün ele alındığı bu yazıda örnek olarak hamam yapıları incelenmiştir.
Güzel Sanatlar Enstitüsü Dergisi, 2019
Tasarım Kuram
Endüstri yap›lar›n›n öneminin fark edilmesi, onlar›n bir miras olarak alg›lanmalar›yla mümkün olmufltur. Miras›n zaman içerisinde, kültürel anlamdaki geniflleme, "endüstri miras›" kavram›n› ortaya ç›karm›flt›r. Bu kavram›n do¤ufluyla birlikte sanayi yap›lar›n›n kültürel kimlik aç›s›ndan tafl›d›¤› öneme dikkat çekilmifl, teknolojinin geliflmesiyle her geçen gün yetersiz kalan üretim teknikleri nedeniyle, endüstri yap›lar›n›n terk edilmeleri karfl›s›nda gösterilen tepkiler bu alandaki koruma çal›flmalar›n› tetiklemifltir.
Yaşamın Teşebbüsleştirilmesinde Mekânın Rolü, 2022
2022 yılı Mart ayında bir önceki aya göre yüzde 9,3 oranında artan KFE, bir önceki yılın aynı ayına göre nominal olarak yüzde 110,0, reel olarak ise yüzde 29,7 oranında artmıştır.
DergiPark (Istanbul University), 2022
Özet-Bu çalışma hamağın tarihi değişimi ve günümüzde kullanılan hamakların çeşitleri üzerine gerçekleştirilmiştir. Hamak, köken olarak Amerika'da yaşayan yerli halklara dayandırılmaktadır. Kelime kökeni incelendiğinde, Amerika kıtasının keşfi ile Avrupalı kaşiflerin karşılaştığı ve yerli halkın ağaçlar arasına gererek kullandığı yataklara vermiş olduğu "amac" kelimesinden türediği düşülmektedir. Hamağın sert bir zeminle temas etmemesi, hafif sallanabilmesi gibi fiziksel ve ruhsal olarak insanı etkileyen yönleri tarih boyunca kaybolmadan ilk yapısını koruyarak değişe gelmesini sağlamıştır. Çalışmada, hamağın hijyen, dar hacimlerde yaşam, güvenlik, rahatlık, tüm sosyal sınıflar tarafından kabul görme, eğlence, dinlenme gibi birçok işlevi zaman içinde nasıl yerine getirdiği belirtilmiştir. Hem iç mekanlarda, hem dış mekanlarda, hem de kara ve deniz taşımalarında kullanılma özelliği örneklendirilmiştir. Ayrıca insana ait antropometrik değerlerden %95'lik ve üstü yüzdelik değerlere göre tasarlanan hamakların geniş kitleleri kolayca kapsayıcı olabileceğinden bahsedilmiştir. Hamakların çeşitleri tanımlanmış, çeşitliliğin üretiminde kullanılan malzeme, kullanıldığı mekan, kullanıldığı bölge, taşıyıcılarının konstrüksiyonu gibi birçok kritere göre sınıflandırılabileceği belirtilmiş, bununla birlikte yüzyıllardır farklı amaçlar için kullanılan hamağın ilk tasarımına ait özellikleri hala taşıyor olması ön plana çıkarılmıştır.
Türkiyat Mecmuası, 2021
Batılı gezginlerin seyahatnameleri okunduğunda birtakım ortak konular işlendiği görülür. Bunlardan biri hamam kültürüdür. En çok merak edilen mekânların başında gelen hamamlar makalemizin konusu olup Batılı seyyahların hamamlara karşı nasıl bir yaklaşım sergilediği, hamam deneyimi öncesindeki düşünceleri ve hamamda yıkandıktan sonraki izlenimleri arasındaki fark, bir kültür ve yaşam biçimi olarak hamama dair en çok nelerin dikkat çektiği gibi meseleler irdelenmiştir.
Haldun Taner'in "Ve Değirmen Dönerdi" adlı oyununun, Henri Lefebvre'nin Mekanın Üretimi adlı kitabının çerçevesinden incelenmesi.
2014
Diyarbakir’in ilcelerinden biri olan Cermik, yorede “sifa merkezi” addedilen kaplicasiyla bilinir. Nitekim ilce, adini “sicak su” anlamina gelen “cermik”ten alir. Yore halki tarafindan cogunlukla “hamam” diye adlandirilan kaplica, nesilden nesile aktarilan “Melike Belkis Efsanesi” ile adeta sifa vericiligini kanitlar. Cermik hamami, uzun yillar gelin hamamlarina ev sahipligi yapar. Ancak toplumun degisen yuzuyle birlikte eski onem ve itibarini kaybeden gelenek, son on yilda neredeyse unutulacak duzeye gelir. Bir zamanlar sosyal yasamin onemli mekânlarindan olan Cermik hamami, halk arasinda bircok inanisin ortaya cikmasina da vesile olur. Bilhassa cocuk sahibi olmak isteyenlerin ziyaret yerlerinden biri olan hamam, gunumuzde bilhassa yoreye yakin il ve ilcelerden bircok ziyaretciyi agirlamaya devam etmektedir. Gecmis yillarda annelerin ogullari icin kiz begendikleri, gelin hamami eglencelerinin duzenlendigi ve “sifa festivalleri”nin yapildigi bir kultur mekâni olan Cermik hamami, gun...
Dönüşüm Sürecinde Mimar, 2016
Oldukça kapsamlı birbiri ile içiçe geçmiş iki çalışmanın sonuçları üzerinden hazırlanan bu analiz kitabı hiç şüphe yok ki tüm eksikliklerine rağmen Türkiye özelinde mimarlık mesleğindeki dönüşümü anlamaya çalışan önemli bir belge olarak görülmelidir. Bu çalışma ile 5000'e yakın (4941) mimarla bir ilişki kurmak mümkün olmuştur. Elde edilen verilerin belli hata payları içerse de bir eğilimi tespit etmek açısından anlamlı olduğunu düşünüyoruz. Bu eğilimi iki farklı veri seti üzerinden farklı araçlarla tespit etmek mümkün olmuştur. Üye bilgi güncelleme formu üzerinden elde edilen veriler işlenebilir bir veritabanı haline getirildikten sonra odanın üye bilgi sistemi ile ilişkilendirilmiş ve buradaki mezuniyet tarihi verileri üzerinden yapılan dönemselleştirilmelerle çeşitli eğilimler tespit edilmeye çalışılmıştır. Ayrıca önemli bir katkıda mimarlık mesleğinin toplumsal cinsiyet rolleri bağlamında yaşadığı dönüşümü ve meslekteki cinsiyet eşitsizliğinin fotoğrafına çekmek olmuştur. İkinci veri seti ise sistematik örnekleme metodu ile tesadüfi olarak belirlenen isimlerle yapılan anket çalışması sonucunda şekillenmiştir. Bu veri tabanı İstanbul, Ankara ve İzmir gibi mimarların büyük kısmını oluşturan şubeler ve illerdeki katılımın düşüklüğünden ötürü hata payı yüksektir. Hata payının ne olduğu ölçülebilir değildir. Dolayısıyla verilere daha küçük ölçekli illerin üye profilinin olduğundan daha fazla yansıdığını söylemek mümkündür. Bu handikaba rağmen araştırmanın sonuçlarının temel hipotezlerimizi doğrulayacak bir takım ipuçlarını bize sunduğunu söyleyebiliriz. Ancak bazı tezlerimizi doğrulayacak yeterli verinin de bulunamadığını söylemeliyiz. Sırasıyla: Mesleğin “ekonomik ve sembolik işlevlerinde dönüşüm”ü konusunda çalışmanın bütününde izler bulunmakla birlikte özellikle “sembolik” işlevleri konusunda daha kapsamlı değerlendirmelere ihtiyaç vardır. Mimarlar “bir yandan büyük ofislerde proje bazlı çalışan işçiler konumuna sürüklenirken, diğer yandan büyük firmalara sözleşmeli olarak iş yapan ofislerhomeofisler, bireysel çalışma biçimleri yaygınlaşmaktadır” önermemizi doğrulayan unsurlar araştırma kapsamında belirlenmiştir. Ücretlilik kategorisi içerisinde proje bazlı çalışmanın bir sonucu olarak değerlendirilebilecek geçici işlerin sayısındaki artış, ofislerin biçim değiştirmesi, kişisel ofislerin yerlerini zamanla ortak ofislerin ve ev ofislerin oluşmaya başlaması, limited şirketlerden adi şirketlere yönelim, bütün bunlar bir dönüşümün ürünüdür. Her dört mimardan birinin uluslararası projelerde yer alması kürselleşme sürecinin bir etkisi olarak görülmelidir. Ancak başka bir eğilim de birden çok çalışma biçimini içerek geçişken çalışma biçiminin artmasıdır. Bir yandan ücretli bir yandan iş sahibi olma eğilimi artmaktadır. 108 Meslekteki “çeşitlenme ve mesleğin giderek daha fazla teknolojiye bağımlı hale gelmesi mimarın sahip olduğu vasfın sürekli yenilenmesi gereksinimini gündeme getirmektedir" şeklinde hipotezimizi güçlendiren unsurlar çalışmamızda görünmektedir. Hizmet üretim sürecinde çeşitlilik son derece fazladır. Bu ihtiyaç özellikle SMGM eğitim taleplerinde görülebilmektir. Yine mimarların sahip oldukları vasıf, beceri ve deneyim karşılaştıkları sorunları aşmakta çoğu zamanla yeterli gelmemektedir. Mesleki açıdan sık sık karşılaşılan problemler kısmında verilen cevaplar bu konudaki iddiamızı tartışmasız bir biçimde güçlendirmektedir. Mimarların “gelir ve yaşam koşulları artan işgücü arzı ve yaşanan işçileşme pratikleri ile birlikte kötüleşmektedir" şeklindeki önermemiz gelir düzeylerine ilişkin veriler tarafından ele alınmak durumundadır. Mimarların elde ettikleri gelirler Türkiye ortalamasına göre yüksek olsa da, işçi konfederasyonları tarafından açıklanan yoksulluk sınırı değerlerinin altında kalabilmektedir. Mimarlar arasında farklılaşmanın olup olmadığı konusunda hizmet biçimleri ile ortalama ücretler arasındaki ilişkiden çıkartılabilir. Ücretlileşme eğilimi özellikle üye güncelleme formunda yer alan mezuniyet yılı ile işteki statü karşılaştırmasında belirgin olarak görülmektedir. Araştırma kapsamındaki mimarların gelirleri% 64'dü 4000 TL'nin, % 41 3000 TL'nin, % 15,5'i ise 2000 TL'nin altındadır. Ortalama gelir ise 4815 TL’dir. Bu anlamda düşük ücretler konusu çarpıcı bir biçimde kendini ortaya koymaktadır. İşsizlik olgusu gerek örneklem çalışması gerekse üye güncelleme çalışması açısından bakıldığında güçlü bir olgu olarak görülmemektedir. Buna karşın cinsiyet temelinde bir farklılığın oluştuğu görülmektedir. Kadın mimarlar için isşizlik çok daha gerçek bir tehdittir. Mimarlık mesleği de elde edilen veriler üzerinden cinsiyetçi bir karakter göstermektedir. Her ne kadar hızla kadın mimarların sayısı artsa da işgücü piyasalarına erkeklerin aksine da çok ücretli olarak katılmaktadır. "Tasarımcı sayısının azalmakta, meslekten uzaklaşma eğilimi artmaktadır" şeklindeki hipotezimizin ilk bölümüne ilişkin belli veriler bulunmaktadır. Plan/Proje/Tasarım hizmetlerindeki göreli azalma, proje sayısındaki azalma, mimarın karar verici konumunun azalması ve tasarım süreçlerinde özgürlüğü kısıtlayıcı unsurların etkisindeki artış ilgili hipotezimizi güçlendirmektedir. Meslekten uzaklaşma eğilimine ilişkin olarak hipotetik açıdan yeteri kadar veri bulunamamıştır. Mimarın “mesleki kimliğinin yerine sınıfsal konumun öne çıkmasına neden olacağı” önermesi ise araştırmanın bulgularınca desteklenecek bir zemine sahip değildir.
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
MOTİF ULUSLARARASI GENÇ HALKBİLİMCİLER VE TÜRK DÜNYASI KONGRESİ 15-16 Mayıs 2019/ESKİŞEHİR BİLDİRİ TAM METİNLERİ KİTABI (EDİTÖR: Dr. Sezen GÜNGÖR), 2019
Disappearing Architecture: From Real to Virtual to Quantum, 2005
Doğu Coğrafya Dergisi, 2017
Metafizik: Kavram ve Problemleriyle Varlık Felsefesi edt. A. Kadir Çüçen, 2018
Türk Hamam Mimarisi ve Beypazarı Rüstem Paşa Hamamı, 2021
Journal of International Social Research, 2018
MEKÂNDA VAROLUŞUN BETİMLENMESİ ÜZERİNE BİR ANALİZ: MR. NOBODY FİLMİ, 2024
Turkish studies, 2022
"Ta Ezelden Taşkındır..." Antep; Kitap Bölümü, 2011
IV. International Ankara Multidisciplinary Studies Congress 29-31 July 2022 Ankara Turkey, 2022
Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, 2014
Beykent Üniversitesi Fen ve Mühendislik Bilimleri Dergisi, 2015