Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
…
17 pages
1 file
Özet Bu yazıda, şiddet ve şiddetin altında yatan sebepler, katı-duygusallıktan yoksun kişilik özelliğine (callous-unemotio-nal traits) vurgu yapılarak ele alınmaktadır. Empati, acıma ve suçluluk duygularından yoksun olma gibi davranışları anlatan katı-duygusallıktan yoksun kişilik özelliği, Amerikan Psikiyatri Birliği'nin son yayınladığı tanı ölçütleri kitabında (DSM-V), davranım bozuklukları (conduct disorders) başlığı altında yeni bir değerlendirme unsuru ola-rak yer almaktadır. Davranım bozukluğu sergileyen diğer çocuklardan mizaç özellikleri, nöropsikolojik işlevler ve duygusal ve ahlaki gelişim bakımından ayrışan katı-duygusallıktan yoksun kişiliğe sahip çocuklar, yüksek seviyede şiddet davranışı sergilemekte, ergenlik ve yetişkinlik yıllarında antisosyal özellikler gösterebilecek risk grubunu oluşturmaktadır. Bu yazı, katı-duygusallıktan yoksun kişilik özelliği ile bağlantılı olarak şiddetin gelişimine etki eden mizaç, ebeveyn davranışları ve sosyokültürel ortam gibi biyolojik ve çevresel etmenleri inceleyen araştırma-ların bir derlemesini sunmakta ve araştırma bulgularını gelişimsel psikopatoloji bağlamında değerlendirmektedir. Anahtar kelimeler: Şiddet, katı-duygusallıktan yoksun kişilik, empati, ahlaki gelişim, ebeveyn davranışları Abstract In this article, violence and factors that underlie violence are examined with regards to callous-unemotional traits. Callous-unemotional traits are characterized by lack of empathy, guilt and remorse, and were added as specifier for diagnosis of conduct disorders in the latest version of American Psychiatric Association's diagnostic manual, DSM-V. Children with callous-unemotional traits are differentiated from other children with conduct disorders in terms of their temperamental characteristics, neuropsychological functions, and emotional and moral development. They show higher levels of aggression compared to children with conduct disorders, which puts them at risk for development of antisocial characteristics in adolescence and adulthood. This article presents a review of research that examines the role of biological and environmental factors such as temperament, parenting and sociocultural conditions in development of violent behaviors in relation to callous-unemotional traits and evaluates research findings from the perspective of developmental psychopathology.
Kriz Dergisi, 2010
Dissociation is defined as a disruption in the functions of consciousness, memory, identity, and perceptions of one's environment, functions that are usually integrated. (American Psychiatric Association, 1994). Dissociation, in general, is addressed under dissociative disorders in clinical applications although the phenomenon represents a more complex notion from a developmental perspective. Researchers and clinicians put more emphasize on developmental factors in order to understand etiological courses lying under disorders since the onset of psychiatric disorders pursuit a developmental process and disorders as result variables could be defined as poor psychological responses to process. In this context developmental psychopathology presents a multidimensional notion for understanding psychopathology combining miscellaneous disciplines such as
Individual and Family Factors in the Development of Psychopathology ÖZET Bireylerde meydana gelen psikopatolojik bozukluklar üzerinde etkili rol oynayan ve toplumun en küçük yapısı olan aile; her bireyin birbirine saygı, sevgi, merhamet gösterdiği ve bakım ihtiyaçlarının giderildiği bir kurumdur. Aile sistemini oluşturan tüm bireyler birbirlerini karşılıklı olarak etkilemektedirler. Aile içi ilişkilerin, çocukların psikopatolojileri ve sosyal-duygusal gelişimleri üzerinde önemli bir role sahip olduğu görülmektedir. Alan yazında patolojik aile yapısı; iç içe geçmiş aileler, kopuk aileler, evine bağlı olmayan bir eşin olduğu aileler, ilgisiz ebeveynli aileler veya olgunlaşmamış ebeveynli aileler olarak ayrılmaktadır. Kriz durumunda bu ailelerde strese karşı baş etme becerileri veya problem çözme becerileri normal ailelere göre oldukça düşüktür. Patolojik ailelerin en önemli özelliği, iletişim becerilerinin bozuk, üyeler arası ilişkilerin kopuk ve kurallara bağlı olmasıdır. Sağlıklı ve patolojik aileler karşılaştırıldığında, aile içerisinde iletişim kurma, sorumlulukları yerine getirme, rollerin eşit dağılımı, yakınlık, vb. özellikler iki aile tipini ayırmada belirleyici olmaktadır. Kişisel özellik ve bireysel etkenler olarak adlandırdığımız cinsiyet, yaş, öğrenim, zeka, erken yaşta evlilik, psikiyatrik ve kronik hastalıklar, uyuşturucu madde ve alkol kullanımı gibi değişkenler bireyin ve ailenin psikopatolojisini etkilemektedir. Bireyin içinde doğduğu, büyüdüğü ve yaşadığı kültür ile uzlaşması, uyumu ve toplumun kontrol mekanizmalarına adaptasyonu bireyin sosyolojik kendiliğini oluştururken; özgün ve bireysel kendiliği, psikolojik kendiliğini meydana getirir. Sosyolojik ve psikolojik kendilik arasındaki iş birliği bireyi sağlıklı bir uyuma götürürken, ikisi arasındaki iş birliği ve bağlantı belirsizleştiğinde iki sistem birbirinden ayrı dinamiklerle çalışmaya devam eder. Bu makalede, psikopatolojinin gelişiminde etkili rol oynayan bireysel ve ailesel etkenler üzerinde durulmuştur. Anah tar Ke li me ler: Psikopatolojisi; bireysel etkenler; ailesel etkenler ABS TRACT The family, which is the smallest structure of the society and plays an effective role on the psychopathological disorders that occur in individuals, is an institution where every individual shows respect, love and compassion to each other and their care needs are met. All members of the family system affect each other mutually. It is seen that family relationships have an important role on children's psychopathology and social-emotional development. Pathological family structure in the literature are divided into; intertwined families detached families, families with an unrelated spouse, families with unrelated parents and families with immature parents. In case of crisis, stress coping skills or problem solving skills in these families are significantly lower than normal families. The most important feature of pathological families is that their communication skills are impaired, relationships between members are broken and are bound by rules. When healthy and pathological families are compared, communicating within the family, fulfilling responsibilities, equal distribution of roles, closeness, etc. characteristics are decisive in separating the two family types. Variables such as personal characteristics and individual factors such as gender, age, education, intelligence, early marriage, psychiatric and chronic diseases, drug and alcohol use affect the psychopathology of the individual and the family. While the individual's reconciliation and harmony with the culture in which he was born, growing up and living and adaptation to the control mechanisms of the society constitute the sociological self of the individual; the original and individual self creates the psychological self. While the cooperation between the sociological and psychological self leads the individual to a healthy harmony; when the cooperation and connection between them becomes unclear, the two systems continue to work with separate dynamics. In this article, individual and familial factors that play an important role in the development of psychopathology are emphasized.
Gelişim Psikolojisi, 2024
Bu bölümde; gelişimsel süreçler, gelişimsel değişme ile ilgili temel kavramları ve yaşam boyu gelişim anlayışının temel ilkelerini ve nasıl araştırılması gerektiği konusunu gözden geçireceğiz. Ayrıca gelişimsel psikolojinin tarihini ele alacağız.
Toplum ve sosyal hizmet, 2022
Violence is becoming a phenomenon which scope is expanding day by day. However, when violence is mentioned, although physical violence based on the use of physical force appears in mind, there are different kinds of violence, and psychological violence is only one of these forms of violence. * Şiddetin bu biçimi sözel şiddet veya duygusal şiddet olarak da kavramsallaştırılmaktadır. Psikolojik şiddet yalnızca dil aracılığıyla değil davranışlarla da uygulanan bir şiddet türüdür. Bu bakımdan hem kapsam genişliğinin daha fazla olması ve hem de bu şiddet türünün İstanbul Sözleşmesi'nde psikolojik şiddet olarak yer alması nedeniyle bu çalışmada ele alınan şiddet türü psikolojik şiddet olarak kullanılmıştır.
Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi Sosyal Ve Ekonomik Araştırmalar Dergisi, 2014
Bu makale Türkiye'de aile içerisindeki çocuk üzerine uygulanan şiddet ve şiddet çeşitlerini sosyolojik bir yaklaşımla tartışmaktadır. Yöntemsel olarak makale çocuk kavramını tanımlamakta ve çocuğa uygulanan şiddet olgusunun sebep ve sonuçlarını, çocuğun aile içindeki konumu-özellikle anne ve baba ile ilişkileri-açısından analiz etmektedir. Aile içerisinde çocuğa yönelik şiddet hem ülke genelinde hem de aile ve çocuk özelinde birçok sorunu da beraberinde getirmektedir.
2020
Şiddet, yaşamın tüm alanlarında görülmekte olan, her yıl birçok kişinin ölümü ile sonuçlanan ve giderek artış gösteren ciddi bir toplum ruh sağlığı problemidir. Dünya üzerinde her yıl şiddet sebebiyle 1,6 milyon insan hayatını kaybetmekte ve birçok kişi de yaralanmaktadır. Şiddet mağdurlarının önemli bir bölümünü kadın ve çocuklar oluşturmakla birlikte her cinsiyetten, eğitim seviyesinden ve sosyo-ekonomik düzeyden bireyin şiddet mağduru olma riski taşıdığı bilinmektedir. Şiddet türlerinden biri olan flört şiddeti, flört ilişkisi içinde partnerlerden birinin diğerine bilinçli şekilde saldırgan tutum sergilemesi olarak tanımlanmakta ve yaralanma, ölme gibi sonuçlarının yanı sıra özgüvende düşme, depresyon, öfke patlamaları, intihar düşünceleri, yeme bozuklukları gibi ciddi psikopatolojik bozukluklara yol açtığı dikkat çekmektedir. Flört şiddeti, kişiler üzerinde bıraktığı ciddi etkileri ve giderek artan görülme oranları ile son zamanlarda önemli toplumsal sorunlar arasında yer almaya başlamıştır. Düzenlenen çalışmalarda, içinde bulunulan yaş grubunun, gelişim döneminin, kadın olmanın, alkol ve madde kullanımının, çocukluk döneminde aile kökenli bir şiddet varlığı ve otoriter ebevyn tutumları gibi çocukluk çağı travmatik yaşantılarının, depresyon ve anksiyete gibi çeşitli psikopatolojik bozukluklara sahip olmanın flört şiddetinin önemli yordayıcıları olduğu görülmüştür. Bu çalışmanın amacı, üniversite öğrencilerinde meydana gelen flört şiddeti üzerinde etkili olan psikopatolojik unsurların incelenmesidir. Bu bağlamda, ergenlik ve ergenlik sonrası yetişkinliğe geçiş döneminde olan üniversite öğrencilerinde flört şiddetine yönelik risk unsurları tespit edilerek okullarda ve üniversitelerde çalışan psikolojik danışmanlar tarafından ilişkilerde yaşanan ya da yaşanabilecek olan istismar konusunda gençler bilgilendirilerek farkındalık düzeyleri arttırılabilir, önleyici ve koruyucu eğitim programları hazırlanabilir. Ayrıca, mağdur bireylere yönelik baş etme becerileri geliştirmeyi temel alan çeşitli etkinliklerin düzenlenmesinin de flört şiddetiyle mücadelede oldukça önemli olduğu düşünülmektedir.
VI. Eleştirel Psikoloji Sempozyumu'nda sunulmuş bildiri.
Kur'an'da Psikolojik Şiddet, 2021
Kur'an, b rçok sûrede nkârcıların peygamberlere ve mü'm nlere yaptıkları ş ddetten bahsetmekted r. İlg l âyetler ncelend ğ nde bu ş ddet n büyük oranda ps koloj k ş ddet olduğu görülecekt r. İnkârcılar, peygamberler n şahs yetler ne yönel k olarak yalancı, s h rbaz, kâh n ve mecnun g b hakaretler le başladıkları ps koloj k ş ddet g derek arttırmışlar ve hede er ne ulaşamayınca da f z kî ş ddete başvurmuşlardır. Peygamberlere yönel k f z kî ş ddet, onların yaşamları le sınırlıyken, ps koloj k ş ddet bell b r zaman d l m yle sınırlandırılamaz. Peygamberler n k ml k ve k ş l ğ ne yönel k ps koloj k ş ddet n olumsuz etk ler , olayların b zzat şah tler kalmadığı ç n onların yaşadığı dönemden uzaklaşıldıkça çok daha artab lmekted r.
Karabuk University Journal of Institute of Social Sciences, 2017
Şiddet davranışlarının gelişimi ve bireylerin şiddete yönelik algılarında bireysel, çevresel veya kültürel çok sayıda faktör etkili olmaktadır. Özellikle çocuğa yönelik şiddet, tüm dünyada üzerinde önemle durulan bir konudur. Alan yazında, konuyla ilgili çalışmalarda genellikle anket formlarından yararlanıldığı görülmektedir. Bu nedenle bu çalışmada, yetişkinlerin çocuğa yönelik şiddete duyarlıklarını belirlemeye yönelik bir ölçme aracı geliştirmek amaçlanmıştır. Çalışma grubunu 202 lisans öğrencisi oluşturmuştur. Ölçek maddelerinin kapsam geçerliği uzman görüşleriyle sağlanmıştır. Yapı geçerliğinin belirlenmesi amacıyla Açımlayıcı Faktör Analizi (AFA) ve Cronbach Alfa güvenirlik katsayısından yararlanılmıştır. Ölçeğin 19 maddelik tek boyuttan oluştuğu belirlenmiştir. Ölçeğin ölçüt geçerliği için yaş ve cinsiyet dış ölçüt alınarak analiz yapılmıştır. Sonuç olarak; yaşın çocuğa yönelik şiddete duyarlık üzerinde anlamlı etkisi olmadığı, cinsiyetin ise etkili olduğu belirlenmiştir. Ölçeğin Cronbach Alpha iç tutarlık katsayısı 0,82 olarak hesaplanmış ve Çocuğa Yönelik Şiddete Duyarlık Ölçeğinin yetişkinlerin çocuğa yönelik şiddete duyarlığını ayırt edebileceği sonucuna varılmıştır.
Psikopatolojinin Gelişiminde Bireysel ve Ailesel Etkenler, 2021
Individual and Family Factors in the Development of Psychopathology ÖZET Bireylerde meydana gelen psikopatolojik bozukluklar üzerinde etkili rol oynayan ve toplumun en küçük yapısı olan aile; her bireyin birbirine saygı, sevgi, merhamet gösterdiği ve bakım ihtiyaçlarının giderildiği bir kurumdur. Aile sistemini oluşturan tüm bireyler birbirlerini karşılıklı olarak etkilemektedirler. Aile içi ilişkilerin, çocukların psikopatolojileri ve sosyal-duygusal gelişimleri üzerinde önemli bir role sahip olduğu görülmektedir. Alan yazında patolojik aile yapısı; iç içe geçmiş aileler, kopuk aileler, evine bağlı olmayan bir eşin olduğu aileler, ilgisiz ebeveynli aileler veya olgunlaşmamış ebeveynli aileler olarak ayrılmaktadır. Kriz durumunda bu ailelerde strese karşı baş etme becerileri veya problem çözme becerileri normal ailelere göre oldukça düşüktür. Patolojik ailelerin en önemli özelliği, iletişim becerilerinin bozuk, üyeler arası ilişkilerin kopuk ve kurallara bağlı olmasıdır. Sağlıklı ve patolojik aileler karşılaştırıldığında, aile içerisinde iletişim kurma, sorumlulukları yerine getirme, rollerin eşit dağılımı, yakınlık, vb. özellikler iki aile tipini ayırmada belirleyici olmaktadır. Kişisel özellik ve bireysel etkenler olarak adlandırdığımız cinsiyet, yaş, öğrenim, zeka, erken yaşta evlilik, psikiyatrik ve kronik hastalıklar, uyuşturucu madde ve alkol kullanımı gibi değişkenler bireyin ve ailenin psikopatolojisini etkilemektedir. Bireyin içinde doğduğu, büyüdüğü ve yaşadığı kültür ile uzlaşması, uyumu ve toplumun kontrol mekanizmalarına adaptasyonu bireyin sosyolojik kendiliğini oluştururken; özgün ve bireysel kendiliği, psikolojik kendiliğini meydana getirir. Sosyolojik ve psikolojik kendilik arasındaki iş birliği bireyi sağlıklı bir uyuma götürürken, ikisi arasındaki iş birliği ve bağlantı belirsizleştiğinde iki sistem birbirinden ayrı dinamiklerle çalışmaya devam eder. Bu makalede, psikopatolojinin gelişiminde etkili rol oynayan bireysel ve ailesel etkenler üzerinde durulmuştur. Anah tar Ke li me ler: Psikopatolojisi; bireysel etkenler; ailesel etkenler ABS TRACT The family, which is the smallest structure of the society and plays an effective role on the psychopathological disorders that occur in individuals, is an institution where every individual shows respect, love and compassion to each other and their care needs are met. All members of the family system affect each other mutually. It is seen that family relationships have an important role on children's psychopathology and social-emotional development. Pathological family structure in the literature are divided into; intertwined families detached families, families with an unrelated spouse, families with unrelated parents and families with immature parents. In case of crisis, stress coping skills or problem solving skills in these families are significantly lower than normal families. The most important feature of pathological families is that their communication skills are impaired, relationships between members are broken and are bound by rules. When healthy and pathological families are compared, communicating within the family, fulfilling responsibilities, equal distribution of roles, closeness, etc. characteristics are decisive in separating the two family types. Variables such as personal characteristics and individual factors such as gender, age, education, intelligence, early marriage, psychiatric and chronic diseases, drug and alcohol use affect the psychopathology of the individual and the family. While the individual's reconciliation and harmony with the culture in which he was born, growing up and living and adaptation to the control mechanisms of the society constitute the sociological self of the individual; the original and individual self creates the psychological self. While the cooperation between the sociological and psychological self leads the individual to a healthy harmony; when the cooperation and connection between them becomes unclear, the two systems continue to work with separate dynamics. In this article, individual and familial factors that play an important role in the development of psychopathology are emphasized.
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
Alman ve Türk Hukukunda Cinsel Suçlar ve Cinsel Suçları Önleme Stratejileri , 2019
Journal Of History School, 2016
Ordu Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Sosyal Bilimler Araştırmaları Dergisi, 2021
Intermedia International e-journal, 2020
Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Özel Eğitim Dergisi, 2020
Dicle Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2021
Dinbilimleri Akademik Araştırma Dergisi, 2019
Star Gazetesi-Açık görüş, 2021
Ondokuz Mayıs Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, 2019
Ebru Kayaalp, 2012
International Journal of Social Humanities Sciences Research (JSHSR), 2019