Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
…
17 pages
1 file
Yapısalcılık temel özellikleriyle belirli bir öğreti ya da felsefe değil yalnızca bir yöntemdir.
Son y›llarda, e¤itimbilimciler, ilgilerinin büyük bir bölümünü, ö¤renme-ö¤retme konusunda entelektüel bir hareket olan yap›land›rmac›l›¤a yönlendirmifllerdir. Bu nedensiz de¤ildir, çünkü Amerika, Yeni Zelanda, ‹spanya, Avustralya, Kanada ve Türkiye gibi pek çok ülkenin ulusal e¤itim programlar›na yap›land›rmac›l›k damgas›n› vurmufltur.Yap›land›rmac›l›k, bireysel, toplumsal, radikal ve sibernetik yap›land›rmac›l›k gibi özde genifl bir alan› içine alan düflünsel bir harekettir, zira kendi aralar›nda görüfl birli¤i olmayan, farkl› ilgi alanlar›na sahip pek çok yazar›n düflüncelerini kapsamaktad›r.Yap›land›rmac›l›k, pek çok farkl› türü bulunmakla birlikte, özde, insan bilgisinin s›n›rlar›na gönderme yapan bir kuramd›r ve tüm bilginin zorunlu olarak bizim biliflsel yap›lar›m›z›n ürünü oldu¤unu ileri sürmektedir. Biz ne do¤rudan ne de dolayl› olarak d›fl dünyan›n nesnel bilgisini elde edebiliriz. Biz sadece deneyimlerimiz arac›l›¤›yla anlamlar› yap›land›r›r›z ve deneyimlerimizin karakteri biliflsel ve kültürel gözlüklerimizden etkiler tafl›r. Bu yüzden, yap›land›rmac›l›¤›n tüm türleri üç temel ilkeye dayan›r. ‹lk ilke, bilgi pasif olarak alg›lanmaz, aksine öznenin biliflsel yap›lar›nca infla edilir. ‹kinci ilke, biliflin ifllevi, d›fl dünyan›n örgütlenmesine hizmet etmek ve ona adapte olmay› sa¤lamakt›r, yoksa ontolojik gerçekli¤i keflfetmek de¤il. Üçüncü ilke ise, her türden bilgi, bilimsel bilgiyle eflit düzeydedir, çünkü yap›land›rmac›l›k, nesnel ve mutlak do¤rulu¤un yads›nmas›n› temel almaktad›r. Biz bu makalede, de¤iflik yap›land›rmac› ö¤renme kuram›nda gündeme gelen bu ilkeleri ve mant›ksal sonuçlar›n› felsefi aç›dan çözümlemeyi ve bunlar›n postmodernizmle iliflkilerini göstermeyi amaçlamaktay›z.
2019
Geçmişten günümüze felsefeye ilişkin düşünüşlerde önemli bir yer tutan dil felsefesi, yapısalcı ve postyapısalcı filozoflarca geliştirilerek felsefe tarihinde önemli bir yer edinmiştir. Yapısalcılığın dilin bir sistem olduğu iddiasıyla başlayan ve postyapısalcılığın bunu reddedip, dilin asla bir sistem olamayacağını söylemesiyle devam eden bu iki felsefe geleneğinin dile dair bütün görüşleri bu çalışmada işlenecektir. Çalışmanın amacı yapısalcı ve postyapısalcı geleneğin önde gelen düşünürlerinden olan Ferdinand de Saussure, Roland Barthes ve Jacques Derrida’yı ele alarak dilin yapısı araştırmak ve dil-anlam sorununu tartışmaktır. Saussure’ün göstergebilimini başlangıç noktası olarak aldığımız bu çalışma Barthes’ın yeni bir göstergebilim anlayışı getirmesiyle mit kavramını temele koymasını ve Derrida’nın tüm felsefe geleneğine başkaldırarak dile ilişkin tüm olguları yeniden değerlendirmesiyle son bulacaktır.
Postmodernism is the term that is considerably discussed in social sciences nowadays. The fact that the term is considerably discussed has cantributed to the progress of new ideas in social sciences. In addition to this, It causes the progress of different point of views in the explanation of social events. The analysises that have been realized by the philosophers and scientists that criticise the postmodernism Show that any fact isn't as it seems modern age needs to be wekoned and read in a different perception level. Fundamentally, "postmodern story" that is based on the criticism of modernism protects the becoming obsolote of the claims that areproduced by modern modern epistemology, so according to the postmodern consept modern ideologies and other great stories have lost validity. Against this event, The questions: Is postmodernism that tries to create its epistemology a philosophy or ideology? have been experienced. Postmodernism that critizes enlightenment thought that is based on modernism hasn't developed an alternative or a new philosophy, so postmodernism has become a politica claim that serves a definite purpose, that's it has ideologized. In the place of great political story. In postmodernism, the discourses that reveal radical actions in the norrowed fields that are related to humanbeings. Anyway, the collopse of SSCB and the lost of the reality of socialism cause the lost of the belief of Orthodocs Marxicism. This destruction has gained depth with the non-occurance of socialist reformations that have expected in Europe. Especially the fact that workes have supported the fascist sides in Germany and Italy causes that the defendee valves have been questioned via Orthodcs Marxicism. That the destruction have become static enduringly has reached a result with the hear postmodernism discourse. In this study, the ideolojical dimensions of the realition between postmodernism and modernism have been tried to be researced thoroughly. In this critical sense, postmodernism isn'nt a philosophy so, the reality that it just criticizes modernism has been tried to be explained with the concept of alienation.
Lacan'a 'Hayaletler neden geri döner?' diye sorarlar. 'Uygun şekilde gömülmedikleri için' der." 2016 yılında Oxford Sözlüğü tarafından yılın kavramı seçilen "post-truth" (postgerçeklik) üzerine tartışmalar kamuoyunda devam etmektedir. Bu kavramın gündemi yoğun şekilde meşgul etmesinin, siyasal ve toplumsal arka planı var. Bu yazı yoğun meşguliyetin peşinden giderek post-gerçeklik kavramı ve kavramın yansımaları üzerine düşünmeyi, bu düşünme sürecini de post-gerçeklik ile birlikte güncel başka bir kavramla birlikte sürdürmeyi deneyecektir. Yazıya göre post-gerçeklik kavramının bu denli gündeme gelmesinin ve aslında kavramın kendisi üzerine daha derin bir şekilde düşünülebilmesinin yolu, post-gerçeklik kavramını popülizm (özellikle etnik-dinsel otoriter popülizm) ile birlikte düşünülmesinde fayda vardır. Bu kapsamda, siyasalın öte kısmında bulunan iktidarı ve iktidar stratejilerini anlamak için aynı zaman ve mekânda var olan popülizm ile post-gerçeklik arasında gerçekleşen salınımı, yakınlaşmaları ve temasları çözümleyebilmek kritik bir önem taşır. Bu dertten bağımsız olarak post-gerçeklik kavramının ne olduğu, hangi tarihsel ve güncel politik meselelere ışık tuttuğuna dair farklı olaylara, farklı yorumlar üretilir. Kimi kuru yalanı bile post-truth olarak görmeye dayanan bu yorumların etraflıca ele alınarak tartışılmasına ihtiyaç vardır. Antonio Gramsci'nin 1918 yılında dediği gibi "Kavramlar da elden ele geçen madeni paralar gibi yıpranmaktadır." 1 Söz konusu yıpratmaya düşmemeye çalışarak bu yazıdaki anlamıyla post-gerçeklik, yaşanmışlığı yeniden ele alarak kendinden menkul bir enerji biriktiren, yeniden yorumlayan ve yeniden sunan; böyle olmaklığı ile rıza üretimi ve kurumsal kapasite oluşturma imkânlarını elde eden bir olgu olarak ele alınacaktır
Bursa Büyük Şehir Belediyesi Kültür Yayınları, 2000
Edebiyat güncelimizin tam ortasına yan gelmiş, darmadağınık bir gülümsemeyle oturuyor "postmodernizm"... Bir küçük selam mı istediği, bir ömürlük hesaplaşma mı? Belki onunla yan yana duruşumuz çizecek aynadaki görüntümüzü. Aynadaki kendimizle ondaki kendimizin oluşturduğu imgenin sırlarını çözmeliyiz diyen bir görev var sanki önümüzde. Yüzeyel bir bakışla, edebiyatta bir "tarz" ve yöntem tartışması gibi görünür önce postmodernizm. Üzerine eğildiğimizdeyse, puslar içinde, çok boyutlu, çok yönlü, değişken düşünce sistemleriyle karşılaşırız. Bilinç, akıl, tarih, toplum, sosyoloji, felsefe, hatta biyolojinin, insan duyularının, hücre fizyolojisinin tartışılmasına kadar uzanan bir yol çıkar önümüze. Postmodernizmi tartabilmek için insanoğlunun tüm bedenini, düşünsel eylemliliğini, ruh serüvenini masamızın üstüne yatırmamız gerekir.
POST-TİPOGRAFİNİN DÜŞÜNSEL DİLİNİ, POST-YAPISALCI TEORİLERLE OKUMAK, 2022
In modern graphic design, typography is explained and used in light of the changes in printing and technology in addition to the effects of its development; but this is not a sufficient explanation. Typography is an important instrument of design and it can be explained with post-structuralist theories of language being much more than what it directly represents. The concept of différance by the theorist Jacques Derrida, who seeks meaning in language-writing through post-structuralist theories, allows typography to be seen as a semiotic language. The purpose of this article is to suggest a reading that establishes a relationship between the concept of différence, in which Derrida destroys and reconstructs the fixed system of language-writing that disrupts the systematic structure of meaning, and the desire to dismantle the authoritative attitude of the regular system that dominates the post-structuralist design. Post-structuralist readings show that graphic design is not only arrangements based on practices such as composition, order, harmony, proportions, reading, dimensions, but it is also a reading model that allows us to look at the issue as typographical analyses of mental conceptualization. While this perspective allows us to read the intellectual basis of post-typography designs, post-structuralist philosophical theories allow the scattering and diffusion of the meaning, which is made visible as an entity, and the desire to look beyond the visible.
21. Yüzyılda KALKINMAYA YENİDEN BAKIŞ, 2021
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
ORYANTALİZM – POSTKOLONYALİZM ve SANAT, 2017
Dicle Üniversitesi Sosyal Bilim Enstitüsü Dergisi, 2020
Etkileşim Dergisi, 2019
International Journal of Language Academy, 2024
POSTMODERN ÇAĞDA TOPLUMSAL KİMLİKLER, 2022
Journal of the Human and Social Science Researches, 2015
Bingöl Araştırmaları Dergisi, 2023
Uluslararası İlişkiler
SOSYAL ARAŞTIRMALAR DERGİSİ, 2018
Geleceğe göstergebilimle bakmak, 2023