Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
…
14 pages
1 file
Türk kültür tarihinde halk şairlerinin dönüşümü üzerine bir makaledir.
Journal of Turkish Research Institute, 2000
The concept of ontology, which emerged as the philosophy of existence, later expanded its field with the help of theorists and leapt to art. Ontology in art has been shaped according to the kind of artwork it deals with and spreaded its area from existence up to aesthetics. Ontological analysis is an analysis method that was first introduced by Roman Ingarden and later processed and developed by Nicolai Hartmann. İsmail Tunalı introduced the ontology of art and Ingarden's and Hartmann's theories to the Turkish literature. The ontological analysis method in literature aims to analyze the work by dividing it into layers in terms of both sound and meaning and to investigate the artist's reflection in the work. In this sense, the method is aimed at showing the multidimensional structure of the work and revealing its aesthetic value. The present study aimed to investigate the poem of Ahmet Hamdi Tanpınar, one of the important names in the Turkish literature, "Time in Bursa" with the method of ontological analysis, and the sound and meaning aspect of the poem will be analyzed by dividing into layers of existence reflected to the work..
“Kahramanın Dönüşü” ve 2000 Kuşağı Türk Şiiri, 2020
Epik şiir, topluma hitap etmesi nedeniyle kendine özgü bir ideoloji ve felsefik anlayış taşıyan şiir biçimidir. Toplumlar kültürel bilgi ve duygu yumakları olduğundan epik şiirin hem gerekçesi hem de işleyişi belli bir toplumsal ilgiyi zorunlu kılar. Toplumla ilişki kurma noktasında klasik epik şiirin en önemli unsuru kahramandır. Zira kahraman, çetin zorluklar karşısında düş kırıklığı yaşayan toplumun umudu ve kurtarıcısıdır. Homeros’un kahramanlarından günümüze kadar “kahraman” da birtakım değişikliklere uğramıştır. Modern dünya, epik kahramanı da modernleştirmiş, tarihte zaman zaman kaybolan bu cesur karakter yeni bir kimlikle modern şiirde yerini almıştır. Epik şiir, yirminci yüzyıla kadar sembolik ve lirik şiirin egemen yapısına boyun eğmişken Batı şiirinin modernleşmesinde öncü role sahip Ezra Pound ve T. S. Eliot gibi şâirler, siyasal duruşlarını şiire yansıtarak modern epik şiir denen şiir anlayışının kurucusu olmuşlardır. Özellikle Namık Kemal’den itibaren şâirlerin kültürel ve politik etkilenmeleri, siyasal epik geleneğin Türk şiirine dâhil olmasına ve Türk şiirinin modernleşmesine zemin hazırlamıştır. Modern şiirin göstergesi olarak İkinci Yeni’nin ikinci beş yıllık devresinde yer yer epik çıkışlara şahit olunmakla birlikte, Türk şiiri asıl epik karakterini 1990 ve 2000 Kuşağı şiirinde göstermiştir. Klasik epik şiirde anlatıcı konumunda yer alan ve asıl kahramandan ayrı bir yeri olan şâir, bu dönemde modern şiirin “epik kahraman”ı olarak sistem karşısında halkın yanında yer almıştır. Dönemin toplumsal ya da bireysel dertlerini kendisine “sorun” edinen 2000 Kuşağı şâiri, siyasal iktidarlara ve ideolojilere cephe almış ve çeşitli eleştirilerde bulunmuştur. Bu çalışma “kahraman” kavramının klasik epik şiirden 2020’ye kadar değişimini ve günümüz Türk şiirindeki yansımalarını ele alacaktır.
Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi, 2013
Franz Kafka’nin Die Verwandlung ismiyle yayimlanan Donusum isimli eseri, dunya edebiyatinda oldugu gibi Turk edebiyatinda da pek cok yazari etkileyen eserler arasinda yer alir. Bu etkilenme, ozellikle donusum metaforu etrafinda sekillenir. Murat Gulsoy’un Gecmis Zaman Elbiseleri isimli hikâyesi, bu hususta onemli izler tasir. Gulsoy’un Âlemlerin Surekliligi ve Diger Hikâyeler isimli eserinde yer alan oyku, Tanpinar’in ayni ismi tasiyan hikâyesinin devami niteligindedir. Bu yonuyle Gulsoy’un hikâyesi, metinlerarasilik baglaminda basta yenidenyazmak olmak uzere bircok alt baslikta incelenmeye deger bir eser olarak Turk edebiyatinda yer alir. Bu calismada Murat Gulsoy’un Gecmis Zaman Elbiseleri ile Donusum arasindaki benzerlikler irdelenecektir.
VIII. Uluslararasi Тürkoloji Kongresi. Türk Uygarlığı: Köklü Geçmişten Günümüze, İnceleme Araştırma Dizisi 66 (Türkistan-Istanbul), pp. 1-10. , 2019
Bu bildiri Türk yazı dilleri tarihinin dönemlerini değerlendirmek için alternatif kriterler önermekte ve Birinci Türk İmparatorluğu zamanında Soğd dilinin ortak dil olarak kullanılırken böyle bir ortamdan Runiform Türk yazı dilinin yükselmesinin nedenlerini araştırmaktadır. Soğd dili Justinianus döneminindeki veba salgınları yüzünden ortak dil olma statüsünü kaybetmiştir. Sonradan İkinci Türk İmparatorluğu, konuşulan dil üzerinde kurulmuş olan bir Türk runiform yazı dilini kabul etmiştir. Bu yazı dili de kaybolunca yerini farklı dinlerle bağlantısı olan çeşitli alfabelerde yazılmış Eski Türkçe pek çok dil varlığa gelip bu süreçte hastalık sebepli ibadetin artmasından kaynaklanıyor. Bu senaryo 14.-15. yüzyıllarda “Kara ölüm” döneminde de yeniden yaşanmıştır. Orta Asya’daki imla sisteminden Osmanlıca Türkçesinin imla sistemine geçiş değerlendirilmektedir. Son olarak modern çağda yeni ulusal Türk edebi dillerinin oluşması konusu ele alınmıştır.
Journal of Turkish Studies, 2014
The plurality of semantic layers of literary texts or reproducing well known concepts in new contexts in a way never seen before, means different things for readers. That's why, in the general framework of literature or as a particular framework the field of poetry, were developed some activities for the understanding literary text by researchers nowadays, largely under the influence of postmodernism. Giving to passive readers some active roles in the period of consisting of meaning, has led researchers to concentrate on readers in course of time. The question of the messages which sent by the transmitter is how can understand by recipient, has been the subject of curiosity and the researchers have developed various methods to solve this problem. Hence, this study is trying to examine the folk poetry which just like other literary texts constantly trying to expand semantic levels with some information of reception theory. In this sense, there are similarities between the theory of performance in folkloristic and reception theory. So, this situation could be detected by researchers like this way that is possible to transfer some information about recipient between two fields of work. So that, the aim of this study is to describe the recipient in a broader perspective and emphasizing to meanings created by readers could be dissimilar in different context.
ÖZET Bir insan topluluğuna, bir ülkeye veya bir zamana indirgenemeyen sanat ve edebiyatın gizemi aynıdır. Farklı alanlardaki sanat eserlerinin mesajıyla düşünce gücünün birleşmesi, algılayıcıyı düşünce alanından alıp eylem alanına götürür. Bu makale sanat ve edebiyatın zaman ötesine taşıdığını inceler. Anahtar Sözcükler Sanat, edebiyat, çağ, mesaj, giz.
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
Türk Edebiyatı, 2023
“Türk Edebiyatında Kitap Yazımına ve Basımına Tarih Düşürme Geleneği”, Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 2/4 Fall , 2007, 647-670., 2007
Kilisli Divan Şairlerinin Şiirlerinde Tarihin İzleri, 2020
Pasajlar Sosyal Bilimler Dergisi, 2020
Abdulhamit Kırmızı, 2011
Hikmet Dergisi, 2024
Gazi Turkiyat Turkoloji Arastırmaları Dergisi, 2008
Route Educational and Social Science Journal, 2016
Bir Dünya Müzik, 2019
Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi, 2013
İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Dergisi (TUDED), 2019
Journal of Turkish Studies, 2013
Türkiye Araştırmaları Literatür Dergisi, 2007