Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
…
9 pages
1 file
Küreselleşme neticesinde ülkelerdeki yaşanan gelişmeler, diğer ülkeleri olumlu veya olumsuz etkilemektedir. Ekonomiye olan katkısıyla turizm sektörü de yaşanan bu gelişmelerden etkilenmektedir. Türkiye için önemli bir turizm pazarı olan Rusya'da yaşanan Ruble krizi bu çalışmanın konusunu oluşturmaktadır. Son üç yıl baz alınarak Ocak-Ağustos dönemleri karşılaştırılarak Ruble krizinin Türk turizmine olan etkileri incelenmiştir. Sonuç olarak son on yılda turist sayısı olarak sürekli artış gösteren bir grafiğe sahip olan Rusya, Ruble krizi sonucu büyük bir düşüş yaşamış ve bu düşüşün en büyük etkisi Antalya'da olmuştur.
Journal of Yaşar University, 2020
Öz: Turizm küresel bir etkinliktir ve turist pazarları dış etkenlere karşı aşırı duyarlıdır. Turistik talep de, lüks tüketim sonucu fiyat değişimlerine karşı esnek özellik gösterir. Bu nedenlerle doğal afet, salgın, ekonomik kriz, terör, politik istikrarsızlık ve savaş gibi tetikleyici olaylar, turist sayılarında ve turizm gelirlerinde öngörülemeyen dalgalanmalara neden olur. Turizm gelirinin turist ağırlayan ülke ekonomisi için önemi doğrultusunda, kayda değer düşüşler turizm krizleri olarak değerlendirilir. Krizin ağırlığı, süresi ve yayılacağı coğrafi alan her ne kadar tetikleyici olayların türü, boyutu, tekrarı ya da sürekliliği ve medya ilgisi gibi belirleyicilere bağlı olsa da, önceden kestirilemeyebilir. İşletme ve hedef bölgeler krizi sürecin doğal bir parçası olarak kabul etmek, değişime çabuk uyum sağlayacak önlemleri almak ve pro-aktif planlamalarını geliştirmek zorundadırlar. Bu çalışmada, tetikleyici unsurların 2016 krizine etkisi kronolojik olarak analiz edilmiş, alan yazını ve benzer olaylar ile kıyaslanmıştır. Türkiye'de, özellikle 2014'ten itibaren, komşu ülkede iç savaş, sığınmacı sorunu, terör saldırıları, darbe girişimi, önemli turist gönderen ülkelerle yaşanan gerilimler ve yayınlanan seyahat uyarıları gibi kriz tetikleyici unsurlar yaşanmıştır. Sonuç olarak, 2016 yılında Türkiye turizmi en ağır krizini yaşamıştır. Uluslararası turist girişlerinde dörtte bir, turizm gelirinde ise üçte bir oranında kayıp yaşayan Türkiye turizmi, dış ilişkilerin düzelmesi ve güvenliğin sağlanması ile önemli bir toparlanmaya girerek, 2018 yılında krizi turist sayısı anlamında atlatmıştır. Yakın ve komşu ülkelerden girişler ve Türk vatandaşları krizden daha az etkilenmiş görünmektedir. Ancak turizm geliri, uluslararası turizmden alınan pay ve turistik işletme yatırımları gibi göstergeler bakımından 2018 sonu itibariyle kriz atlatılamamıştır. Acil dönemde krize tepki olarak gerçekleşen fiyat indirimleri, uzun dönemde pazar baskısına neden olarak turist başına gelirin daha da düşmesine neden olmuştur.
Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Turizm Fakültesi Dergisi, 2020
Turizm gelirleri Türkiye'de turizm sektörü Turizm ekonomisi Döviz kuru Turizm potansiyeli 20.yüzyılın ikinci yarısından itibaren, turizm; istihdam hacmini geliştiren, ülkeye döviz ve gelir imkânı sağlayan, yatırımları teşvik eden bir sektör olarak ülke ekonomilerinde önemli bir yer edinmiştir. Bilhassa turizmin ekonomide oluşturduğu pozitif etkiler makro/mikro iktisadi problemlerin ve krizlerin atlatılmasında tesirli bir alternatif oluşturmaktadır. Bu nedenle turizm özellikle gelişmekte olan ülkeler için önem arz etmektedir. Uluslararası turizm hareketlerini etkileyen unsurlardan bazıları; nüfus oranı, eğitim düzeyi, şehirleşme oranı, teknolojik gelişme, gelir düzeyi, kültürel farklılıklar şeklinde sıralanmaktadır. Bu çalışmanın amacı, ülkeler için önem addeden turizmin Türkiye ekonomisindeki yeri ve önemi hakkında bilgi vermek, döviz kuru ve turizm geliri ilişkisi ile ilgili değerlendirme yapmaktır. Çalışmada, bu amaç doğrultusunda turizm gelirleri ile döviz kuru arasındaki ilişki 2008-2019 dönemi verileri kullanılarak vektör otoregresyon yöntemi ile incelenmiştir. Sonuç olarak, söz konusu değişkenler arasında anlamlı bir ilişkinin olduğu ancak düşük yüzdelerde birbirini açıkladığı ortaya koyulmaktadır. Döviz kurunda gözlemlenen bir artışın Türkiye'ye olan turizm talebini canlandırdığı ve turizm gelirlerini arttırdığı gözlemlenmektedir.
Krizlerin Turizm Sektörüne Etkileri Üzerine Bir Araştırma: 2016 Yılı Türkiye Örneği, 2017
The tourism sector has an important place in Turkish economy. The existence and sustainability of the tourism sector depends on confidence and safety. Tourism is a sensitive sector and can be quickly affected by natural disasters, epidemics, terrorist acts, internal conflict, street events, political, economic and social crises. The purpose of this research to reveal the effects of crises that Turkey faced in 2016 on tourism sector. The research data were obtained from the tourism statistics of Turkish Statistical Institute and Turkish Travel Agencies Association. The findings have revealed that in 2016 Turkish tourism had great economic losses. Compared to the previous year, the number of visitors to Turkey decreased by 24,7%, tourism revenues by 29,8% and average per capita expenditures by 6,8%. Among the 10 countries that send the most tourists to Turkey, only 15,40% increase is seen in the number of tourists coming from Georgia. Significant declines are seen in all 9 other countries. These decreases are ranked as: 76
Arap Baharı neticesinde geçtiğimiz yıllarda siyasi, ekonomik ve sosyolojik açıdan büyük değişimler yaşayan Ortadoğu ülkelerine coğrafi ve kültürel yakınlığı bulunan Türkiye, 2020 yılında Çin-Vuhan kentinden dünyaya yayılan ölümcül yeni tip koronavirüs (COVID-19) salgınıyla mücadele etmiştir. Son dönemde meydana gelen güncel gelişme, pandemi ve krizler başta turizm olmak üzere birçok sektörü olumsuz etkilemiştir. Bu noktadan hareketle, araştırmanın temel amacı kokartlı turist rehberlerinin olumsuz güncel gelişmeler karşısında turizmin karakteristik özelliklerini nasıl değerlendirdiklerini ve hangi alternatif çözüm önerilerini sunduklarını ortaya çıkarmaktır. Keşifsel bakış açısını benimseyerek bütüncül çoklu durum deseninde tasarlanan bu çalışmada nitel araştırma yöntemi kullanılmıştır. Bu amaç doğrultusunda ülke imajının turistler nezdinde şekillenmesine büyük rol oynayan turist rehberleri nitel araştırmanın örneklemini oluşturmaktadır. 65 profesyonel turist rehberinden görüşme tekniğiyle elde edilen veriler, kodlama metodu kullanılarak betimsel analize tabi tutulmuştur. Bulgulara göre, olumsuz güncel gelişmeler ve krizler karşısında turizmin "kırılgan yapı, rekabetçi yapı, ikame edilebilirlik özelliği ve ülke imajının zedelenmesi" olmak üzere dört yapısal özellik gösterdiği ortaya çıkmıştır. Rehberlerin turizm sektöründe alınması gereken önlemlere ilişkin "güvenlik vaadi, tanıtım faaliyetleri, destinasyon markalaşması ve hedef pazar çalışmaları" başta olmak üzere toplam 14 ana tema ile bunlara bağlı 64 alt temada uygulamaya dönük sektörel çözüm önerileri sundukları ortaya çıkmıştır.
The Journal of Academic Social Sciences
Turizm Sektörü, dünya ve Türkiye ekonomisinde gün geçtikçe önem kazanan ve zamanla önemini kaybetmeyen sektörlerdendir. Türkiye'nin turizm gelirleri 2018 yılında 25,2 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Sektörün ülkemiz için önemi, bilhassa ekonomik kalkınmada gereksinim duyulan sermayenin sağlanması, istihdam imkanlarının artırılması ve dış ticaret açıklarının giderilmesine yardımcı olması gibi yararlarından kaynaklanmaktadır. Bu bağlamda turizm gelirleri döviz kurlarından etkilenmektedir. Döviz kurları yükseldiğinde turistik mal ve hizmetler ucuzlayacağından, talep artışının sonrasında ülkenin turizm gelirlerine olumlu etkiler sağlaması beklenir. Döviz kurları düştüğündeyse ülkenin turizm gelirleri düşme eğilimine girer. Bu nedenle turizm gelirlerinin döviz kuruyla ilişkisi araştırmacıların ve politika yapıcıların ilgisini çekmektedir. Bu çalışmada döviz kuru yüksekliğinin turizm sektörüne etkisi 2010-2018 yılları arasında Türkiye örneği üzerinden incelenmeye çalışılmıştır. Araştırmada turizm gelirlerine ve döviz kuruna ilişkin istatistikler kullanılarak yapılan hesaplamalarla bir sonuca varılmıştır. Araştırma sonucunda döviz kuru yüksekliğinin ülkeye gelen turist sayısını artırdığı, gelen döviz miktarının artmadığı, gelen turistlerin daha az dövizle daha çok hizmet aldıkları sonucuna varılmıştır.
ÖZET Bacasız sanayi olarak adlandırılan turizm sektörü birçok ülke ekonomisi için büyük önem taşır. Ülkeler için büyük ölçüde döviz getirisi sağlar, ancak turizm sektörü hassas ve kırılgan bir yapıya sahip olduğu için, ülkeler için her türlü olumsuz durumlardan negatif yönde etkilenir. Bu çalışmamızda Türkiye'de turizm sektörünü etkileyen uluslar arası, siyasal, ekonomik ve sosyal krizleri, bu krizlerin Türkiye turizmine ve ekonomisine olumsuz etkilerini, ülkemizde daha önce yaşanmış krizlerin ülke turizmine etkilerini veriler ve tablolar ile litaratür taraması yaparak inceleyeceğiz.
DergiPark (Istanbul University), 2019
Öngörülemeyen olaylar olarak tanımlanan krizler turizm sektöründe turist sayısı ve turizm geliri açısından kayıplara sebep olmaktadır. Tüm diğer sektörlerde olduğu gibi turizm sektöründe de kriz oluşturan farklı sebepler vardır. Bu sebeplerden bir tanesi salgın hastalıklardır. Salgına bağlı olarak oluşan kriz ortamında salgının ortaya çıktığı destinasyonun imajı zedelenmekte ve turistler açısından güven problemi ortaya çıkmaktadır. Bu çalışmada salgın hastalıklara bağlı olarak oluşan sağlık krizlerinin turizm sektörü üzerindeki etkisi incelenmiştir. Çalışmada ayak ve ağız hastalığı, SARS, kuş gribi, domuz gribi ve ebola salgınları ele alınmıştır. Salgınların etkisinin belirlenebilmesi için turist sayısı üzerinden bir değerlendirme yapılmıştır. Bulgulara göre salgınların ülkelerin turist sayıları üzerinde etkisi olduğu görülmüştür. Salgınla ilgili ilk vakanın görüldüğü yıl veya bir sonraki yılda ülkelerin gelen turist sayılarında düşüş yaşandığı tespit edilmiştir.
Bu çalışmada kriz kavramı ve krizin turizm sektörüne olan etkileri incelenmiştir. Örneğin "kriz dönemlerinde ekonomideki değişmeler", "krizin turizm sektöründe yarattığı değişimler", "kriz öncesi, sırası ve sonrasında turizm sektöründe dinamiklerin hareketleri" gibi konulara cevap bulmaya çalışılmıştır. Dünya üzerinde yaşanan tüm krizler iyi yönetildiği durumlarda çok büyük fırsatlara dönüşebilir iken, önceden tahmin edilemediği ya da kötü yönetildiği durumlarda çok büyük yıkımlara neden olmuştur. Bu çalışmada öncelikle krizin habercileri olarak adlandırılabilecek göstergeleri inceleyerek sonrasında turizm sektöründe krizden etkilenmeyi en aza indirebilecek önlemler ele alınmıştır.
Ömer Halisdemir Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, 2020
Sermaye Varlıklarını Fiyatlandırma Modeli ile ortaya atılan bir finansal varlığın getirisinin sistematik riske bağlı olarak belirlenebileceği görüşü, zamanla farklı değişkenlerin getiri üzerindeki etkisinin tespit edilmesi ile geliştirilmiştir. Bununla birlikte sistematik riskin fiyat, getiri, karlılık, değer üzerindeki etkisi pek çok çalışma ile ortaya konulmuştur. Maruz kalınan ancak çeşitlendirme ile ortadan kaldırılamayan risk olarak tanımlanan sistematik riskin iki önemli unsuru faiz riski ve kur riski olarak belirtilmektedir. Faiz oranları ve döviz kurunda yaşanan dalgalanmaların beraberinde getirdiği söz konusu risklerin aynı zamanda firmaların karlılıkları üzerinde de etkili olduğu görülmektedir. Bu anlamda, bu çalışma gerek niteliği itibariyle faiz oranındaki ve döviz kurundaki değişimden en çok etkilenecek sektörler arasında yer alması; gerekse Türkiye ekonomisinde özellikle cari dengenin sağlamasında önemli bir paya sahip olması nedeniyle turizm sektöründe iki önemli sistematik risk unsurunun farklı karlılık göstergeleri üzerindeki etkisini incelemeyi amaçlamaktadır. BIST'e kote olmuş 6 turizm firmasının 2010-2019 dönemi verileri kullanılarak panel eşbütünleşme testleri ile değişkenler arasındaki uzun dönemli ilişki ortaya konulmuştur. Döviz kuru ve faiz oranının firmaların özsermaye karlılıkları üzerindeki uzun dönemli etkisi Maki Eşbütünleşme testi ile incelenmiş, DOLS tahmincisi ile etkinin yönü ve katsayısı tespit edilmiştir. Elde edilen bulgular BİST'e kote turizm firmalarının karlılıkları üzerinde her iki sistematik risk unsurunun da negatif etkisi olduğunu göstermektedir.
Kriz, bir örgütün, bölgenin ya da ülkenin içsel veya dışsal çevresinde oluşan olumsuz gelişmelerden dolayı ortaya çıkan, faaliyetleri sekteye uğratan, insanları fiziksel ve zihinsel olarak tehdit eden, normal yönetsel yöntemleri kullanarak aşılması zor görülen ve planlı olmayan bir olaydır. Özellikle turizm sektöründe krizin iyi yönetilmemesi, turizm pazarında kötü imaj, talep azalma, ülkenin turizm gelirlerinin düşmesi, turizm işletmelerinin maddi kayıplar yaşaması, turizm sektörüyle bağlantılı olan diğer sektörlerin olumsuz etkilenmesi, ülkedeki işsizlik oranın artması gibi durumların ortaya çıkmasına yol açmaktadır. Bu sebeple kriz yönetimi konusu turizm sektörü açısından ayrı bir öneme sahiptir. Bu bağlamda bu çalışmada, Türkiye’de yaşanan krizden etkilenen ve İstanbul’da faaliyet gösteren konaklama işletmelerinin kriz yönetim uygulamaları, kısa ve uzun vadeli olumlu ve olumsuz beklentiler araştırılmıştır. Yapılan analizler sonucunda, konaklama işletmelerinin en çok pazarlama ve insan kaynakları yönetimi konusunda uygulamalar yaptıkları bulgulanmıştır. Konaklama işletmelerinin bakım-onarım ve yönetim uygulamalarına da önem vermeleri önerilmektedir.
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
Elektronik Sosyal Bilimler Dergisi, 2018
iibf.marmara.edu.tr
Batman Üniversitesi Yaşam Bilimleri Dergisi, 2022
Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu Dergisi
Journal of International Social Research, 2020
Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 2021
Fırat Üniversitesi Uluslararası İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, 2020
Doğuş Üniversitesi Dergisi, 2021
Turizmde Güncel Gelişmeler ve Araştırmalar , 2024
Türk Turizmine Kanat Gerenler III - Seyahat İşletmecileri, 2020
AHBVÜ Turizm Fakültesi Dergisi, 2020
Dokuz Eylül Üniversitesi İşletme Fakültesi Dergisi, 2014
Anatolia: Turizm Araştırmaları Dergisi, 2004