Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
…
3 pages
1 file
Sözlükte "dayamak, anlam yüklemek, anlam nisbet etmek" manasına gelen isnad, terkiplerle onların anlamlarını ve terkibi oluşturan unsurlar arasındaki karşılıklı ilişkiyi konu edinmesi sebebiyle mani ilminin temelini oluşturur. Klasik nahiv eserlerinde isnad ve isnad ileyh aynı manada kullanılmış ve ismin ayırt edici vasfı olarak zikredilmiştir: daha sonra ise sadece isnad denilmiştir. Meani ilminde isnad, müsnedle (yüklem) müsnedün ileyh (özne) arasındaki illiyet belirtmeyen yoruma dayalı anlam ilişkisini ifade eder. "İki kelime veya terkip arasında tam bir anlam bildiren ilişki" olarak da tanımlanan isnad, müsned ve müsnedün ileyh olmak üzere iki temel unsurdan oluşur. Bunlarla ilgili yan öğelere "kayıt" (müteallik) adı verilir.
1999
Hadis ilimIeri ve kavramlan incelendiğinde, özel anIanuyla "AL-Resuıa 'nUn sOz ve davranış formları" diye tanımlanan hadisin; yapı ariyle 'sened' ve 'metin' olmak üzere iki temel unsurdan oluştuğu rülmektedir. Hadis, Hz.Peygamber'in vefatını müteakip ilk yarım asır risinde bu iki unsurla algılanmaya başlanmıştır. Öyle ki, daha sonraki nemlerde ortaya çıkan hadis ilimIeri, bu iki unsurun varlığı dikkate ınmak suretiyle tetkik edilmiştir. Bu iki unsurdan 'isnad' lügatte, "dağın eteğinden zirvesine doğru manmak, yükselmek, yükseltmek, güvenmek, itimat etmek" gibi anlara gelmektedir. ı Hadis Iiteratüründe kullanılan anlanu ise, "sözün asıl sahibine cılar yani raviler vasıtası ile yükseltilmesi", başka bir deyişle, "hadisi kasına nakleden ravioin, onu kimden aldığını ya da işittiğini, varsa ığı kimsenin kimden naklettiğini bir takım özel deyimler kullanarak, kaynağa ulaşıncaya kadar kesintisiz bir nakil zinciri ile ifade etmesi-.''2 İsnadın Menşei ve Orijiualliği Terim olarak bu manaya gelen isnadm menşeini/kaynağını belirek hakikaten zor, fakat önemli bir konudur. İslamiyet'ten önce aplann, Cahiliye dönemine ait bazı şiirleri ve kıssalan isnadlı olarak ar<iıklan bilinmekle birlikte, 3 bunun sistemli bir faaliyet olmadığı, idai ve istisnai bir faaliyet olduğu açıktır. Zira İslam geldiğinde Araparasında böyle bir uygulama henüz yaygınlık kazanmamıştı. İslam bilginleri, isnadın sistematikolarak yalnızca Müslümanlar ndakuz Mayıs ünv. Jınlıiyat Fakültesi Hadis Anabilim Dalı Öğretim üyesi. yıiliabildi, e1-Kilmüsu'I-MuhiL, s.370; !bnu'I-Esir, cn-Nibilyc, III408.
2019
Sadeleştirdiğimiz bu metinler1 son dönem Osmanlı ulemâsından Yûsuf Zâhir İbnü’ş-Şeyh Mehmed Elîf Hasîrîzade’nin (1883-1956), 1925 yılının Şubat ve Eylül ayları arasında Mahfil dergisinin 58, 60, 61, 62, 63, 64, ve 65. sayılarında yayınlanan müteselsil yedi makalesinden oluşmaktadır. Reddiye makamında yazılan makalelerin konusu, Hüseyin Câhid Bey (1875-1957) tarafından tercüme edilen ünlü İtalyan müsteşrik Leone Caetani’nin2 (1869-1935) Annali dell’Islam (İslâm Tarihi)3 adlı kitabının İsnâd’ın Tenkîd-i Tarihîsi bahsindeki iddialarına cevap ve tenkit mahiyetindedir. Caetani bahse konu bu çalışmasında, İslâmî ilimler için vazgeçilmez bir yöntem olan isnâdın sahih bilgiye ulaşmada ilmî bir değer taşımadığını ve Müslümanlar tarafından dini inançlarını pekiştirmek için ortaya çıkarıldığını herhangi bir bilimsel veriye dayanmaksızın iddia etmektedir. Ancak buna mukabil Yûsuf Zâhir Efendi dönemindeki bir çok ulemâ gibi isnâdın tarihi, amacı ve önemi üzerinde durmuş aynı zamanda Caetani’nin isnâd müessesini yıpratıcı iddialarına dönemin imkan ve şartları içinde aklî ve ilmî cevaplar vererek onun tarafgir tutumunun ilim insanı sıfatına yakışmadığını ifade etmiştir.
Can ACUN SETA Dış Politika Direktörlüğü'nde araştırma asistanı olarak çalışmaktadır. Doğu Akdeniz Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü mezunudur. Yeditepe Üniversitesi Siyasete Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümünde yüksek lisans yapmıştır. Kanada'da Kültürler Arası Dialog eğitimi almıştır. Mısır'da Kahire Türkiye Araştırmalar Merkezi'nde ve SETA Kahire'de Mısır üzerine çalışmalar yapmıştır. Halen SETA Ankara'da Mısır ve Ortadoğu üzerine çalışmaktadır.
TURIZM VE SOSYAL BILIMLER ARAŞTIRMALARINDA YAPAY ZEKA KULLANIMI ÖNERİSİ: UZMAN GÖRÜŞÜ KARŞILAŞTIRMASI, 2024
Yapay zekalar hızla birçok alanda uygulama imkan bulabilmektedir. Bu uygulamalar içerisinde bilimsel araştırmalarda bulunmaktadır. Yapay zekalar sahip oldukları geniş bilgi ve bunları yorumlama becerileri ile birçok avantaj sağlarken yanlış ve hayali yanıtlar, kodlama hataları, sınırlı mantıksal akıl yürütme yeteneği, telif hakkı ve gizlilik ihlallerine ilişkin etik kaygılar gibi negatif etkiler göstermektedirler. Yapılan çalışma ile yapay zekaların bilimsel araştırmalarda bir uzman olarak değerlendirilmesi araştırılmaktadır. Bu kapsamda Mersin ilinde turizm faaliyetlerinin gelişmesini etkileyen sorunlar ve Mersin’in turizminin gelişmesi ile ilgili sahip olduğu avantajlara ilişkin uzman akademisyenlerin kişisel görüşlerinin olduğu araştırmalar incelerek elde edilen görüşler ile yapay zekanın aynı konu ile ilgili görüşleri karşılaştırılmıştır. Elde edilen sonuçlar yapay zekaların uzman olarak kullanılmasının bilimsel araştırmalara önemli katkı sağlayabileceğini göstermektedir.
HUMANITAS - Uluslararası Sosyal Bilimler Dergisi, 2015
Ondokuz Mayıs Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, Samsun, 1999
Hadis ilimleri ve kavramlan incelendiğinde, özel anlamıyla "Allah Resfilü 'ntın stJz ve davranış formları" diye tanımlanan hadisin; yapı itibariyle 'sened' ve 'metin ' olmak üzere iki temel unsurdan oluştuğu görülmektedir. Hadis, Hz.Peygamber'in vefatını müteakip ilk yanın asır içerisinde bu iki unsurla algılanmaya başlanmıştır. Öyle ki, daha sonraki dönemlerde ortaya çıkan hadis ilimleri, bu iki unsurun varlığı dikkate alınmak suretiyle tetkik edilmiştir.
Hadisin Dünü Bugünü ve Geleceği Sempozyumu, 1993
ISNAD FACTOR IN HADITH
Türkiye İlahiyat Araştırmaları Dergisi, 2022
Henüz hicri ilk yüzyılda Kuzey Afrika’nın tamamını fetheden Müslüman Araplar, Afrika ile yetinmemiş oradan İber Yarımadasına geçerek bugünkü İspanya topraklarının tamamına İslam’ı taşımışlardır. Yaklaşık sekiz asırlık Endülüs medeniyeti içerisinde pek çok alanda olduğu gibi edebiyat sahasında da Müslümanlar başarı göstermişler ve büyük şairler çıkarmışlardır. Bunlardan önemli bir isim olan İbnü'l-Haddâd (öl. 480/1087), edebi sanatları kullanmaya önem vermesi, Hristiyan bir rahibeye aşkını gazelleriyle dile getirmesi, Endülüslü olmasına rağmen Doğu Arap şairlerin yöntemini devam ettirmesi gibi pek çok açıdan dikkate değer bir şairdir. Bu çalışmada şairin divanı söz sanatları ve içerik bakımından incelenmiştir. Makalede daha ziyade kendisini mümtaz kılan yönleri ön plana çıkarılmış ve dikkat çeken yönleri incelenmiştir. Hristiyan bir rahibeye âşık olan fakat onunla evlenme imkânı bulamayan bir Müslüman şairin aşkını nasıl dile getirdiği özellikle irdelenmiştir. Söz sanatlarını kullanırken ne kadar tekellüften uzak olduğu üzerinde durulmuştur. Nesîbden methiyeye geçerken tehallus sanatında estetik kaygıları ne denli gözettiğine dair örnekler daha fazla ele alınmıştır.
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
Dinbilimleri Akademik Araştırma Dergisi, 2012
Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi, 2018
Bir Kâidenin Serencamı: İctihad İle İctihad Nakzolunmaz / The Historical Development of a Legal Maxim: An ijtihād can not be nullified by its like, 2023