Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2004, Cumhuriyet
…
13 pages
1 file
1 Mayıs vahşi kapitalizme karşı daha insanca çalışma ve yaşama talebinin, sosyal adalet mücadelesinin ve dayanışmanın simgesi oldu. Zaman zaman içeriğinden uzak yaklaşımlarla, devlet törenleriyle de kutlandığı oldu. Çalışanların sorunların daha ağır olduğu ülkelerde daha gergin kutlamalar gündeme geldi, egemen sınıfların şiddete başvurarak engellediği kutlamalar yaşandı. Batı ülkelerinde zaman zaman şenliklerle ya da cılız gösterilerle kutlandı. Ama 120 yıla yakın bir süredir sendikalar, işçiler, sol partiler 1 Mayıs'ı kutlamaya ve önemli gördükleri siyasal/sosyal talepleri dile getirmeye devam ettiler. Bugün yeryüzünde 1 Mayıs günü gösteri yapılmayan pek az ülke kaldı.
Emek Araştırma (GEAD), 2022
Emek tarihi, düzeltilmesine rağmen ısrarla direnen ve tekrarlanan yanlışlarla doludur. Bunlardan biri de 1 Mayıs’ın kökenine ilişkindir. 1 Mayıs denince akla genellikle 3 Mayıs 1886 günü Chicago Samanpazarı (Haymarket) meydanında grevcilerin üzerine polis tarafından açılan ateş sonucunda 4 işçinin ölümü ve arkasından yaşanan trajik gelişmeler; hukuksuz yargılamalar ve idam edilen işçiler/ sendikacılar gelir. 1 Mayıs, Samanpazarı trajedisi ile ilişkilendirilir. Türkiye’de sendikalar, sol partiler, konuyla ilgili yazıp çizenler yıllardır 1 Mayıs’ın kökenlerini Samanpazarı trajedisi olarak anlatıyor.
Çağdaş dünya, sınır tanımayan teknolojiyle birlikte, her alanda sağlanmak istenilen konfor, globalleşme, endüstrileşme ve mimarlık, turizm, sağlık, perakende, gıda, reklam, iletişim, ulaşım, moda, eğlence gibi pek çok alanda yaşanan sürekli gelişmelere sahne olurken, kendi sonunu da hazırlamaya başlamıştır. Kontrolsüz gelişmelerin sonucu olarak küresel ısınma, yapaylaşma, kaynakların tükenmesi ve çevreye verilen zararların giderek artması, küresel dengeyi telafi edilmesi giderek güçleşen bir konuma yaklaştırmaktadır. Modern mimari ve şehirciliğin fosil yakıtlara bağımlı olarak gelişmiş olması nedeniyle yapılan çoğu bina, toplu konut ve kentsel alanın, dünyada üretilen sera gazının %70-80'inden sorumlu olduğu bilinmektedir. Günümüzde artık temel ekolojik değerlerin yapılı çevrelerin oluşturulmasında veri olarak ele alınması büyük önem taşımaktadır. Mimaride yükselen yeni bir değer olarak karşımıza çıkan ekolojik yaklaşım, aslında insanoğlunun yeryüzünde doğa ile ilişkilerini düzenlemeye başladığı ilk günlerden beri var olan bir kavramdır. Geleneksel konutlar incelendiğinde, yüzyıllarca çevre koşullarına karşı uyumlu yapıldıkları ve içindeki yaşayanlara konforlu ortamlar sundukları görülmektedir.
Geçmişten Günümüze GÖÇ 1, ed. Osman Köse, Samsun 2017, 2017
Geçmişten Günümüze GÖÇ 1
Bir insan hangi düşüncede olursa olsun, yaşadığı toplumun toplumsal mirasının bir parçasını taşıyor demektir. Yani insan, toplumsal kodlara, konuştuğu dilin düşünce yapısına, geçmişten beri süre gelen davranış modellerine tamamen karşı koyamaz; bunlara ne kadar karşı çıkıyorsa çıksın yine de sayılan bu tür devamlılığın bir tarafına yakındır demektir.
Gelenekten Moderniteye SAMSUN, ed. Osman Köse, Samsun 2014, 2014
Gelenekten Moderniteye SAMSUN
Celal Bayar Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 2016
Bireyin; ait olduğu toplumun deneyimleri, gelenek ve görenekleri, inançları ve tarihi gibi zaman içerisinde edindiği birikimle donanarak, o topluma ait olması ve toplumun kodlarına sahip olması "kültürlenme" olarak nitelendirilir. Bireyin kültürlenme sürecinde "toplumsal hafıza" ve "kültürel bellek" olarak adlandırılan iki kavram devreye girmektedir. Toplumsal hafıza ve kültürel bellek aktarımının temel yöntemleri en basit şekilde sözlü aktarım, yazılı aktarım, görsel aktarım ve maddi aktarım olarak sınıflandırılabilir. Halk bilgisi ürünleri, toplumsal hafıza ve kültürel bellek aktarımını sağlayan en önemli unsurlardandır. Halk bilgisi ürünlerinin gelecek kuşaklara aktarılması, ürünlerin zamanın ihtiyaçlarına göre güncellenmesiyle mümkündür. Bu açıdan gelenek, bireysel yaratıcılığa izin veren bir yapıdadır. Değişirken gelişen halk bilgisi ürünleri, böylelikle asırlar boyunca kullanım ve aktarım bağlamına sahip olmaktadır. Bugün elimizde sadece iki nüshası bulunan Dede Korkut Kitabı'nın yazılış tarihi 14. yüzyılın sonu-15. yüzyılın başı olarak tahmin edilmektedir. Dede Korkut Kitabı, kültürel bellek aktarımında yazı aracılığını kullanmaktadır. Bununla birlikte eserin oluşum sebebi, anlatmalarda sunulan sözlü gelenek ve günümüzde Türk boyları arasında tespit edilen versiyonları dikkate alındığında, eserin kültürel bellek aktarımında söz aracılığını da kullandığını söylemek mümkündür. Bu makalede, öncelikle kültürel bellek aktarımının türleri ve yöntemleri üzerinde durulmuş ve uygulamalı halk biliminin önemine dikkat çekilmiştir. Daha sonra Dede Korkut Kitabı'nı geçmişten günümüze taşıyan çalışmalar tanıtılmış, geleneğin güncellenmesi yoluyla kültürel bellek aktarımının Dede Korkut Kitabı örneğinde gerçekleştirilmesine yönelik tespit ve öneriler sunulmuştur.
International Language, Literature and Folklore Researchers Journal, 2014
Local administration associations are the units which carry out the services that affect our daily life deeply. Nevertheless, some community oriented services are carried out by individuals or voluntary organizations, in other words, by non-governmental organizations, besides local authorities, as well. It is possible to define nongovernmental organizations as organizations which are non-profit and separate from official corporations, able to function independently, persuade people within political, social, cultural, legal, and environmental purposes and act accordingly, enroll members based on voluntarism, and gain income via donations or membership fees. The position of non-governmental organizations in our country or in the world is significant regarding the issues such as health, education, human rights, economic growth and peace. The number of nongovernmental organizations of immigrants, which cannot be analyzed under the generic title of non-governmental organizations, is increasing in today's Turkey day by day. Especially in big cities, the role and contribution of such organizations founded by immigrants who share the same ideas, culture, traditions in order to act together is crucial in transfer and maintenance of traditional culture. This paper discusses the role and significance of non-governmental organizations of immigrants in transfer and maintenance of traditional culture, focusing on the case of Izmir Bosnian Sancak Culture and Solidarity Association.
ULESAM, 2021
Tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19 salgını en çok kadınları etkiledi ve cinsiyet eşitsizliğini bir nesil geriye götürdü. Küresel Ekonomik Forumu’nun (WEF) açıkladığı “Küresel Cinsiyet Eşitsizliği 2021 Raporu” verilerine göre,Covid-19 öncesi cinsiyet eşitliğinin sağlanması için 99,5 yıl geçmesi bekleniyordu. 2021 yılında bu hesaplama 135,6 yıla çıktı. Salgınla geçen 2020 yılında bir nesil daha geriye giderek, 36 yıl öncesine döndük! Türkiye bu raporda 2019’a göre 3 basamak gerileyerek, 156 ülke arasında 133. sıraya düştü (WEF, 2021).
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
Düşünen Şehir Dergisi, 2020
ÇÖMLEKÇİ TORNASINDA MİNYATÜR ÇÖMLEK ÜRETİMİ VE SANATÇI ÖRNEKLERİ, 2023
Eğitimde ve Psikolojide Ölçme ve Değerlendirme Dergisi, 2014
Mavi Yeşil Dergisi, 2023
Kutadgubilig Felsefe-Bilim Araştırmaları Dergisi, 2017
Birikim Güncel, 2020
Geçmişten Bugüne Ramazan Gelenekleri ve Geleneklerin Yaşatılarak Geleceğe Aktarılmasına Dair Öneriler , 2020
Turkish Studies - Language and Literature, 2020
Journal of Turkish Studies, 2018
Recep Taha Engin, 2019
Türkiye Sağlık Okuryazarlığı Dergisi