Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
…
154 pages
1 file
Gelen mesajlardan Çin'le ticaretin yerli paralara dönmesi üstüne yazımın ilgi çektiğini gördüm. Ege Cansen de Hürriyet'te aynı konuyu işledi. Benzer sonuçlara varmış.
Türk Kurtuluş Savaşı, Batı Cephesi savaş alanlarının bir tarihi coğrafya incelemesi. 1921 ve 1922 yıllarında gerçekleşen muharebelerin mekanlarınını, savaş alanları turizmi çerçevesinde güncel koruma/kullanma kriterleri açısından değerlendirilmesi.
"Ben insanları ve cinleri, ancak Bana kulluk etsinler diye yarattım" buyurmak sûreti ile insanoğluna en büyük düstûru arz eden Allah (cc.), bu düstûra ulaşabilmeleri için onları en güzel biçimde yaratmış, bütün nimetleri hizmetine sunmuş ve onları yeryüzüne halife kılmıştır. Bu düstûru en iyi şekilde kavrayabilmesi için, insanı akıl ve irade ile donatmıştır. Aklını sâlimen kullanabilmesi için de peygamberler göndermiş ve bu peygamberler vasıtası ile onun aklını iyi ve güzel uğrunda kullanmasını telkin etmiştir. Bu da yetmemiş gönderdiği peygamberler vasıtası ile insanoğluna kitaplar indirmiş, bu kitaplarla onların doğru yolda kalmalarını, akıllarını dünya ve ahret açısından iyi ve güzel olana kullanmalarını temin etmiştir. Allah (cc.) rahmet, merhamet ve şefkatinin bir eseri olarak bunlarla da yetinmemiştir. İnsanoğlunun kendisini tanımasını kolaylaştıracak işâret, alâmet ve emâreleri âlemin her bir zerresine zerk etmiştir. Tüm bunları bir araya toplayıp Rabbini tanıması insanoğluna kalmaktadır. O'nu tanımak isteyen her bir kul, âlemdeki eşsiz ahenk ve güzelliğe derûnî bir nazarla bakmalı, kendisini hak yola, iyi ve güzel olana davet eden peygamberleri can kulağı ile dinlemeli, onların hayat tarzlarını tatbik etmeli, kendisine (insanoğluna) inzâl buyrulmuş olan Yüce Kitabını iyice anlayıp kavramaya, içselleştirmeye gayret etmelidir. Zira Kur'ân-ı Kerîm'in indirilmesinin asıl maksadı onun anlaşılıp hayatın her safhasına tatbik edilmesidir. Kur'ân'ı hayata taşımak onu iyice anlamayı gerektirmektedir. O yüce kitabı anlamak da içerisindeki tüm tebligâtı en ince ayrıntısına kadar deruhte edip tatbik etmekle mümkündür. Bu da ancak O yüce kitabın her âyetinin hatta her kelimesinin detaylı bir şekilde incelenmesini zorunlu kılar.
Bu kitabın Türkiye'deki her türlü yayın hakkı Gazi Kitabevi Tic. Ltd. Şti'ne aittir, tüm hakları saklıdır. Kitabın tamamı veya bir kısmı 5846 sayılı yasanın hükümlerine göre, kitabı yayınlayan firmanın ve yazarlarının önceden izni olmadan elektronik, mekanik, fotokopi ya da herhangi bir kayıt sistemiyle çoğaltılamaz, yayınlanamaz, depolanamaz. 120 • Oktay Küçükkiremitçi -İlkay Güler ÖZET Üretim, küreselleşme ile birlikte uluslararası bir süreç haline gelmiştir. Bu yapıda ülkeler ürettikleri ürünler ve üretimde kullanılan girdiler nedeniyle birbirleri ile daha fazla ticaret yapar hale gelmiştir. Günümüzde ticaret savaşının tarafı olmayan ülkeler bile, dış ticaretlerinin GSYH'ye oranının yüksekliği, üretimde ithal girdiye bağımlılık ve bu bağımlılığın yıllar geçse de benzerlik göstermesi gibi etkenler nedeniyle, tedarik zincirine dâhil olan ülkelerin uyguladığı yaptırımlardan etkilenmektedir. Ticaret savaşlarının olası etkilerinin görülebilmesi için üretimde kullanılan ithal girdi oranının dönemler arası seyrinin belirlenmesi büyük önem taşımaktadır. Bu çalışmada, Türkiye'de üretimin ithalata bağımlılık düzeyinin dönemler arası benzerliğinin belirlenmesi amaçlanmaktadır. Girdi-çıktı analizi ile elde edilen üretimin ithalata bağımlılık katsayılarına hem Leontief Benzeşme Testi uygulanmakta hem de Spearman korelasyon katsayısı hesaplanmaktadır. Dönem karşılaştırmalarında kullanılan verilerin kapsam ve içerikleri birebir aynıdır. Söz konusu analiz, literatürde ilk kez uygulanarak, diğer çalışmalarda karşılaşılan zafiyetler giderilmektedir. Bu nedenle gerçekleştirilen çalışmanın literatüre katkı sağlaması beklenmektedir. Analiz sonuçları Türkiye'de özellikle imalat sanayi kapsamında yer alan; ana metal, motorlu kara taşıtları, bilgisayar, elektronik ve optik cihazlar, elektrikli teçhizat, temel eczacılık ürünleri, başka yerde sınıflandırılmamış makine teçhizat, diğer ulaşım araçları, basım ve kayıt ile metal eşya sektörlerinde üretimin, ithal girdiye yüksek oranda bağımlı olduğunu, bu bağımlılığın zaman ilerledikçe değişmediğini göstermektedir. Elde edilen bu sonuç çerçevesinde imalat sanayi kapsamındaki tüm sektörlerin doğrudan geri bağlantılı katsayıları incelendiğinde, ilgili sektörlerin en çok girdi temin ettiği sektörün, ticaret savaşlarında yaptırımlar uygulanan demir, çelik ve alüminyum ürünleri üretiminin gerçekleştiği ana metal sektörü olduğu ortaya çıkmaktadır.
Sözlükte "açık alâmet, işâret, emâre, iz ve nişâne" demektir. Çoğulu ây ve âyât'tır. Allah'ın varlığına delâlet eden şeylere ve peygamberlerin hak olduğunu ispat eden mucizelere de âyet denir. Kur'ân'da bu kelime; aynı temel anlamları içerecek şekilde mucize (Bakara, 2/211; Mü'min, 40/78), alâmet (Bakara, 2/248), ibret (Nahl, 16/11), acâib iş (Mü'minûn, 23/50), delil (Rûm, İsrâ, 17/12) ve Kur'ân âyeti (Nahl, 16/101) karşılığı olarak kullanılmıştır. Kur'ân, sûrelerden, sûreler de âyetlerden oluşmuştur. Âyet, sonu ve başı belli olan, uzun veya kısa, bir harf veya birkaç kelime veya cümleden oluşan Allah'ın sözlerine denir. Her âyet Kur'ân'dır. Anlamlı en kısa âyet bir kelime olan ve "yemyeşil" anlamındaki "müdhâmmetân" dır (Rahmân, 55/64). En uzun âyet ise bir sayfadır (Bakara, 2/282). Fâtiha sûresinin başındaki besmele dâhil, Kur'ân da 6236 âyet vardır. Diğer sûrelerin başlarındaki âyetler, sûreleri birbirinden ayırmak için konulmuştur, o sûreden birer âyet değildir. Âyetlerin son kelimelerine kendisinden sonra gelen âyeti ayırdığı için "fâsıla" (çoğulu, fevâsıl) denir. Âyetlerin sûrelerdeki dizilişi vahiy ile belirlenmiştir (tevkîfî). Âyetlerin bir kısmı Mekke'de bir kısmı da Medine'de inmiştir. Manalarının anlaşılırlığı bakımından âyetler muhkem ve müteşâbih kısımlarına ayrılmakla birlikte (Âl-i İmrân, 3/7) sağlam ve güzel olma bakımından bütün âyetler, muhkem ve müteşâbihtir (Hûd, 11/1; Zümer, 39/23). İlk inen âyetler Alâk sûresinin ilk beş âyetidir. Son inen âyetler hakkında görüş birliği yoktur. Bakara sûresinin 278 ve 281, Nisâ sûresinin 176, Tevbe sûresinin 128-129, Nâs sûresinin 1-3 ve Mâide sûresinin 3. âyetlerinin son inen âyetler olduğu söylenmektedir.
KAREFAD, ÇAKÜ Edebiyat Fakültesi Dergisi, 2020
The Second World War caused major changes in the balance of world powers. The United States and the Soviet Union, one of the states that were able to survive at the end of the war, were the leaders of the Western and Eastern blocks that were formed when the balance of powers was restored. As the world, divided into two poles, goes through the Cold War stage, the incident, which pitted the blocks against each other actually, was the Korean War, erupted in 1950 and Turkey would be included in this war as well. After the Second World War Turkey remained under the threat of Soviet occupation and at that time it's military and economic power was unable to resist the Soviet Union as a superpower. The most effective way to prevent the Soviet threat was to obtain the protection of the Western world and this could be possible by joining the North Atlantic Treaty Organization (NATO), which the USled Western countries set up against Soviet expansion in 1949. Turkey, trying to strengthen its relations with the Western world before the Second World War, has acted with the policy of neutrality during the war and as a reflection of this policy has suffered loneliness for a while after the war. By joining the San Francisco Conference in 1945, Turkey, located in the democratic block against the Soviet Union-led communist block, had been member of the United Nations in the same year. Aiming to connect to the Western Block through an official alliance, Turkey, even if had undertaken many enterprises to join NATO under administration of both the Republican People's Party and the Democratic Party, hadn't achieved a positive result. The Korean War, a facedown between Western and Eastern blocks, erupted in 1950, had appeared on behalf of Turkey as an unmissable opportunity for NATO membership. Turkey, in order to assess this opportunity, sent troops to Korea with the call of the United Nations. Sent to the Korean War the Turkish soldiers faced great difficulties, took part in the most difficult battles and did the best they could. Their epic heroism won the admiration of friendly countries. After the war, Turkish veterans told about what they experienced in the war. In this oral history study, it was tried to reveal the life adventure and the Korean War memories of Mustafa Kurt, the Korean War Veteran of Çankırı.
TARİHİ SÜREÇTE ŞEHİT KAVRAMI VE TOKATLI ŞEHİTLER, 2024
Fırat Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, 2021
ANADOLU ARKEOLOJİSİYLE HARMANLANMIŞ BİR ÖMÜR MEHMET KARAOSMANOĞLU'NA ARMAĞAN, 2021
Marmara Üniv. Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2006