Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
…
22 pages
1 file
ÖZET Bu yazıda KızılbaĢlığın geliĢimi, Türkmenlik kavramı ve KızılbaĢlığın, Türkmenler ile olan bağlantısının genel bir gözlemi yapılmıĢtır. Bu çerçevede, Proto-KızılbaĢlık (erken dönem KızılbaĢlık) Ģeklinde yeni bir terim kullanılarak Safevîlik öncesi dağınık, göçer ve Batınî Ġslâmî düĢünceye sahip Türkmen topluluklarının, içinde bulundukları olayların tanımlanmasında daha bir netlik kazandırılması amaçlanmıĢtır. ABSTRACT A jeneric examination is done about the development of Kizıibashizm, Turkoman concept and the connection of Kizilbashism in between the Turkomans. In this mean, it is aimed to define the events of nomadic Turkoman tribes precisely that they are included, by a new definition called Proto-Kizilbashizm.
KIBRIS TÜRK HALKI VE ONUN GEÇİRDİĞİ TARİHSEL EVRELER.
Giriş Osmanlı döneminde Tanzimat ile birlikte yasal ve kurumsal alanda hız kazanan çağdaşlaşma sürecinde kentsel mimari çevrenin düzenlenmesi temel konulardan biri olarak ele alınmıştır. Kendiliğinden gelişen organik dokulu kentler yerine belli kurallara göre düzenlenmiş planlı yer-leşim birimleri yeğlenmiş, bunun için özellikle yangın nedeniyle boşalan alanlarda ızgara planlı sokak dokusunun oluşturulmasına çalışılmıştır. Kırsal alanda köy yerleşimlerinin düzenlenmesi ise ilk olarak 19. yüzyılın ikinci yarısında Osmanlı'nın kaybettiği topraklardan gelen göçmen-lerin iskanı için gündeme gelmiş, ızgara planlı eşit parselasyonlu köyler kurularak bu kitlelerin yerleştirilmesine çalışılmıştır 1. Osmanlı köylerinin genelinde önemli sağlık sorunlarının olduğu ve mevcut yerleşmelerin fenni koşullara göre düzenlenmesi gereği ise ancak 2. Meşrutiyet döneminde (1908) İttihat ve Terakki Fırkası'nın yönetiminde ortaya konmuştur. Fırka'nın so-syolojik ve ekonomik yönleriyle birlikte " köy sorunu " olarak tanımladığı olgu karşısında yurt-dışındaki uygulamalar da incelenerek çeşitli yasal düzenlemeler geliştirilmiştir. 1. Dünya Savaşı koşullarında bu çabalar mimari uygulama boyutunda karşılığını pek bulamamış olsa da, Cum-huriyet dönemine önemli bir fikirsel miras bırakmıştır. Cumhuriyet döneminin başında köyün çağdaşlaştırılması devletin temel görevlerinden biri olarak tanımlanmış, bu çerçevede bütün köylerin modern sağlıklı bir çevreye kavuşması için yasal düzenlemeler yapılmıştır 2. Uygula-ma alanında ise ilk örnekler Lozan mübadillerinin iskanı sürecinde gözlenmiştir. Her ne kadar mübadiller için esas olarak Rum göçmenlerden kalan yerleşimler tahsis edilmişse de, bu köyler-in çoğunun harap durumda olması ya da yetersiz kalması nedeniyle bazı topluluklar için devlet 1 Bu konuda ayrıntılı bilgi için bkz. (Eres, 2010), (Eres, 2008). 2 (Eres, 2014).
TÜBAR (Türklük Bilimi Araştırmaları), S. 49, 117-133, 2021
Tipoloji genel olarak dillerin farklılıkları ve genetik akrabalıkları sorununa eğilen bir dilbilim disiplinidir. Tipoloji farklılıklara odaklanırken, dünya dillerinin benzerliklerine odaklanan dil evrenseli araştırmacılarına yakın durmaktadırlar. Hatta günümüzde dilbilimsel tipoloji ve dil evrenselleri araştırmalarının neredeyse birlikte hareket ettiklerini söylemek yanlış olmayacaktır. Esasında genel dilbilim ve tarihsel dilbilim alanları da doğal insan dilleri sorununu benzer yaklaşımlarla ele almaktaydı. Ancak günümüzde çağdaş teknik olanaklarla yüzlerce hatta binlerce dünya dilini kar- şılaştıran, benzerlik ve farklılıklarını ortaya koyan çalışmalar genellikle dilbilimsel tipoloji adıyla yapılmaktadır. Dünyada devam eden büyük çaplı dilbilimsel tipoloji çalışmaları dünya dillerinin birbirlerine sanıldığından çok daha az benzediğini, kültürün dili büyük ölçüde farklı hale getirdiğini ve dillerin tipolojik özelliklerinin durağan bir görünümde olmadığını ortaya koymaktadır. Bu anlamda güçlü eklemeli görünümüyle dünya tipologlarının dikkatini çeken Türkçenin de yeni tipolojik eğilimler geliştirme potansiyeli her zaman vardır. Nitekim günümüz Türkiye Türkçesinin gerek bazı biçimbilgisel ve gerekse bazı sözdizimsel kategorilerin işaretlenmesinde, “tipik” olandan uzaklaşma eğilimi gösterdiği ve kendine bazı alternatifler geliştirdiği gözlenebilmektedir
Millet kavramıyla ilgili yapılan tariflere baktığımızda tarifi yapan fikir adamlarının hareket noktalarının birbirinden farklı olduğunu görürüz. Milleti oluşturan amillerin ırk ve dil olduğunu kabul edenler olduğu gibi, yaşanılan coğrafyanın millet oluşumunda en büyük etken olduğunu ileri sürenler de vardır. Bu görüşleri değerlendirdiğimizde dünyadaki tüm milletleri kapsayacak bir millet tarifi olmadığı fikrine varabiliriz. Ancak şunu da eklemeliyiz ki milletlerin tarifi konusunda farklı noktalardan hareket etseler de tüm fikir adamları tarihsel süreçte millet kavramının çok önemli olduğunu kabul eder.
Kafkassam.com, 2018
Türk milliyetçiliğinin bugünkü durumunu kavrayabilmek için, onun yakın geçmişini kısaca gözden geçirmek yerinde olacaktır. Çünkü bize göre, modern mânâdaki milliyetçiliğimizin teşekkül safhası ile yakın geçmişimiz arasında sıkı bir ilişki bulunmaktadır. Bilhassa XIX. yüzyılda siyâsî coğrafyamızda yaşanan hâdiseler ve bunların netîcesi olarak ortaya çıkan siyâsî manzara, milliyetçiliğimizin hem arka-plânının, hem çerçevesinin ve hem de iç dinamiklerinin teşekkülünü derinden etkilemiştir. Târihi, ihtimâller üzerinden değerlendirmenin her zamân sağlıklı netîceler vermeyeceğinin farkındayız. Bununla birlikte, eğer söz konusu yüzyılda gerçekleşen hâdiseler yaşanmamış olsaydı, milliyetçiliğimizin muhtevâsı muhtemelen ya daha farklı olacaktı ya da ortaya çıkışı çok daha sonraki dönemlere kalacaktı.
Çokkültürlülük 1980lerle birlikte modern topluma ve ulus devlet modeline getirilen eleştiriler ile artan küreselleşme eğilimleri sonucu yaygınlık kazanmış bir sosyo-kültürel olgudur. Ekonomik ve siyasi dengelerdeki değişimlerin de bir sonucu olan çokkültürlülük, gebe olduğu değişimlerden ötürü ekonomik ve siyasi gelişmeleri etkilemeye de adaydır. Bu çalışmada Türkiye'deki çokkültürlülük anlayışının ortaya çıkışının temel saikleri birbirine zıt gibi görünen tarihsel yaklaşımlarla irdelenmektedir. Türkiye'de 20. yüzyılın sonlarından bu yana alevlenmiş görünen çokkültürlülük tartışmalarının, zaman içinde ortak bir Türklük üst kimlik kavramına götüreceği düşünülebilir.
ХАБАРШЫ / ВЕСТНИК / BULLETIN, 2021
n this article briefly provides bibliographic information about the historical development of Turkicness and the Turkism movement. Before proceeding to the information about the studies and authors,who written on the topic, the process of formation of the concepts of Turkishness and Turkism is described. It has been stated that the Turkism movement in the Ottomans was influenced by Western orientalists. Information was given about the books in which Turkists such as Ziya Gökalp and Yusuf Akçura expressed their views.Finally, studies giving information about the Turkestan independence struggle were introduced. More studies are needed on the subject in libraries and archives of Turkey and the world. The archives of the Russian Federation and former Soviet republics are among the most important resource centers on the national independence movements of the Turks under Russian rule and the development of the ideal of Turkish unity. For example, in funds numbered 1, I-1, 1010 and I-47 in the Uzbekistan State Archives, there are very important documents about the activities carried out by the Turkestan Turks for their national independence and the measures taken by the competent Russian authorities against them. Among these documents, there are many reports prepared by the Russian administrators and the papers they presented. There is very important information about the position of Islam in Turkestan, the struggle of the people of Turkestan against Russian rule, the work of Tatar teachers in the Cedit schools and the measures taken by the administration of tsarist Russia against the Jadit schools and Tatar teachers.
NOBEL AKADEMİK YAYINCILIK, 2023
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
Yakındoğu Üniversitesi İlahiyat fakültesi dergisi 2019, 2019
ULUSLARARASI BÜTÜNLEŞMELER ve TÜRKİYE, 1995
TASFİYE TALEPNAMELERİNE GÖRE MÜBADİLLERİN İSKÂNI: KIRKLARELİ ÖRNEĞİ, 2022
https://kubilaymuhammetozdeemir.blogspot.com/ İstanbul, 2021
VII. ULUSLARARASI TÜRK DÜNYASI ARAŞTIRMALARI SEMPOZYUMU (20-23 Ekim 2020, Niğde), 2020