Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
e-imo.imo.org.tr
Benzeşik dinamik deney tekniği, numunelerin deprem etkisindeki davranışını belirlemek üzere, etkileşimli olarak gerçekleştirilen deneysel ve sayısal çözümü kapsamaktadır. Deneysel olarak belirlenen numune tepki kuvveti ile öngörülen kütle ve viskoz sönüm özellikleri kullanılarak, sistemin dinamik denge denklemi oluşturulmakta ve seçilmiş bir sayısal integrasyon yöntemi ile bir sonraki adımda numuneye etkitilecek yerdeğiştirme vektörü belirlenmektedir. Yüklemenin duraklamalı olarak uygulanması sebebi ile numune üzerinde hasar oluşumu ve gelişimi izlenebilmektedir. Tek serbestlik dereceli sistemler için geliştirilen benzeşik dinamik deney algoritması, betonarme çerçeve deneylerinde kullanılmıştır.
Deu Muhendislik Fakultesi Fen ve Muhendislik
Experimental techniques are of great importance in determination of earthquake behavior of structures and structural members. Structural behavior could be determined by means of quasistatic tests in which prescribed displacement protocols are applied, by real time shake table tests realized with real acceleration records or by pseudo-dynamic tests in which experimental and numerical simulation efforts work together. In pseudo-dynamic test, the reactional forces measured from test specimen (stiffness matrix) are utilized for the numerical solution of dynamic equilibrium equation and for the determination of target displacement vector to be applied to test specimen in the next step. In pseudo-dynamic test method, the through interaction of the analytical and experimental parts is very effective on the success. For the success of the test; in addition to the sensitivity of the measuring devices used, the stability of the numerical integration technique to be used in the solution of the dynamic equilibrium equation is also of great importance. In order to ensure the stability of the numerical integration, the selected time interval should be small enough. In this study, the central difference method (CDM) and linear acceleration-based force separation method (Li-OSM) used as a numerical integration tool in pseudo-dynamic test method are compared with numerical and experimental studies. The performed numerical studies; regardless of the constitutive model used, showed that Li-OSM method produces more stable results than CDM method in the case of the integration step interval selected up to half of the earthquake record interval. From the experimental studies; instead of using "quarter" integration step interval in CDM method, it was concluded that in case of using "half" integration step interval in Li-OSM method, the total testing time will decrease by half and the stability of the test will increase.
Dokuz Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Dergisi, 2019
Benzetim, farklı disiplinlerde kullanılabilen bir öğretim tekniğidir. Kullanılabileceği alanlardan biri de yabancı dil olarak Türkçe öğretimidir. Bu derleme, yabancı dil olarak Türkçe öğretiminde benzetim tekniğini tanıtmayı amaçlayan kuramsal bir çalışmadır. İlk olarak benzetimlerin temel unsurları olan işlevin gerçekliği, çevre ve yapı hakkında bilgi verilmiştir. Ardından benzetim tekniğinin uygulama aşamalarına değinilmiştir. Bu kısımda benzetimin uygulama aşamaları olarak hazırlık, giriş, aktivite ve bilgilendirme aşamalarına yer verilmiştir. Dil becerilerinin benzetim tekniğiyle geliştirilmesi konusu ele alınmıştır. Her dil becerisi için ayrı bir başlık oluşturulmuş ve dil becerileri ayrı ayrı incelenmiştir. Öğretmenin ve öğrencinin benzetimdeki rollerine değinilmiştir. Benzetimde grupların oluşturulması kritik bir aşamadır. Bu sebeple rastgele seçim, bireysel seçim ve yöneten seçim grup belirleme yöntemlerine de değinilmiştir. Benzetimde önemli bir unsur olan ortam konusu da ele alınmıştır. Son olarak yabancı dil olarak Türkçe öğretiminde benzetim tekniğinin yararları ve sınırlılıklarına değinilmiştir. Bu teorik çalışmanın, yabancı dil olarak Türkçe öğretiminde benzetim tekniğini kullanmak isteyen öğretmenlere kaynaklık edeceği düşünülmektedir.
2011
Bu calismanin amaci, ortaogretim fizik programinda yer alan dinamik konusu ile ilgili coktan secmeli sorulardan olusan bir basari testi gelistirmektir. Guvenirlik ve gecerlik calismalarini yapmak amaciyla hazirlanan basari testi, 2009–2010 egitim ogretim yili guz doneminde, Diyarbakir il merkezinde faaliyet gosteren 2 farkli okulda ogrenim goren 131 ogrenciye uygulandi. Basari testinin gecerliligini saglamak icin, once alaninda uzman iki fizik egitimcisi ile deneyimli iki fizik ogretmeninin gorusu alindi sonra da madde analizine tabi tutuldu. Basari testinin guvenirliligini belirlemek icin ise Sperman-Brown’in testi iki esdeger yariya bolme yontemi kullanildi ve guvenirlik katsayisi α = 0,807 olarak bulundu. Guvenirlik ve gecerlik calismalari sonunda 25 maddeden olusan bir basari testi gelistirildi
Mühendis ve makina, 2016
Endüstriyel tesislerde su ve benzeri sıvıların doldurulduğu depolarda seviye ve sıcaklık denetiminin doğru bir şekilde yapılması gerekmektedir. Bu makalede, doğrusal olmayan bir sistem olan sıvı karışım tankının seviye ve sıcaklık denetimi gerçekleştirilmiştir. Bu karışım tankına iki pompa vasıtasıyla sıcak ve soğuk su akışı sağlanmaktadır. Suyun akış miktarı valfler ile kontrol edilerek tankta istenilen sıcaklık ve seviye elde edilmektedir. Sistemi kontrol etmek amacıyla, seviye ve sıcaklık denetimi için PID denetleyici ve bulanık mantık denetleyici geliştirilmiştir.
AJIT‐e: Online Academic Journal of Information Technology, 2012
Özellikle eğitim müfredatında teorik içeriğin yanında uygulamaya dayalı tekniklerin de uygulandığı derslerde, uygulama alanlarının oluşturulması, yönetilmesi, sürdürülebilirliği ve aynı zamanda nispeten mevcut bakımından yüksek rakamlara sahip sınıflarda fiziki altyapı gereklilikleri, eğitim-öğretim faaliyetlerini kısıtlayan unsurlardır. Bu bağlamda içeriğin etkili bir şekilde pekiştirilmesi için hazırlanan ortamların hem fiziki altyapı gereklerinin azaltılması, hem de uygulamaların yapılma aşamasında öğrenci ve eğitmen açısından zaman kısıtının ortadan kaldırılması amacıyla harmanlanmış öğrenme yönteminde benzetim uygulama çalışmalarının kullanılabilirliği söz konusudur. Bu çalışmada, Temel Bilgi Teknolojileri dersinin içeriğini oluşturan konuların uygulamalı modellerinin hazırlanarak bir uzaktan öğretim yöntemiyle eşzamanlı (senkron) ve eşzamanlı olmayan (asenkron) uygulamaların yürütülmesi; ölçme-değerlendirme aracı olmaktan öte, tekrar ve alıştırma öğretim yazılımı olarak değerlendirilmiştir ve bu uygulamalardan elde edilen veriler, uygulamaların başarım düzeyini ifade etmektedir.
This statement includes a simulation study of appropriate inventory policies for any company under a probabilistic model of exchange rate, interest rate, consumer demand, and arrival rate of orders. Depending on the properties of the inventory system and relevant variables, a simulation model have been proposed. The implementation steps and simulation process have been presented. The simulation decision process has been discussed. Also, the cases when the model is found to be appropriate have been stated and the reasons have been given for such claims. Furthermore, the performance of this model has been evaluated, strengths , weaknesses and limits have been identified, and a specific case study for a company has been presented.
1999
Kökten Kurmacılık anlamında bir edebiyat kuramı oluşturma çabaları Almanya'da Bielefeld ve Siegen Üniversitelerinde 70'1i yıllarda başlamıştır. Siegen Üniversitesinde kendilerine kısaca "NIKOL" grubu (Nicht konservativer Literaturwissenschaft-Gelerıekselci oırrıayan Edebiyat Bilimi) adını veren Schmidt ve arkadaşları, ortak bir proje halinde Deneysel Edebiyat Bilimi" ( empirische Literaturwissenschaft) anlayışını geliştirmeye çalışmışlardır. Söz konusu bu grup (POETICs,• DELFIN ve SPIEL gibi dergilerde ve LUMIS ve !GEL gibi araştırma enstitülerinde) konu ile ilgili yayınların önemi/ kısmını yapmıştır. Alımlama Estetiği Yöntemiyle hemen hemen aynı dönemde şekillenmey~ başlayan Deneysel Edebiyat Bilimi, kökeninde 68 Öğrenci Olayları sonrasında yaşanan "eğitimin demokratikleştirilmesi" sloganı altında yapılan yönteme ilişkin tartışmalarının türevlerinden biridir. Tartışmaların önemli yanı, bunların toplum eleştirisiyle iç içe yürütülmesidir. Bogdal'ın ifadesiyle eleştiriler, savaş sonrası Batı Alman toplumunun içine düştüğü kimlik bunalımıyla çok yakından ilintilidir. Nedeni ise Edebiyat biliminin, "faşist geçmişi sorgulamaktan kaçınan bir toplumun, eskimiş üstyapısının bir simgesi" diye algılanmasıdır (1990: 15/6). Deneysel Edebiyat Bilimi kuramı açıklanırken daha doğrusü konumlandırılırken, öncelikle eski anlayışla yürütülen Germanistik eğitimi eleştirilerek işe • Aytaç, "empirische Literaturwissenschaft" kavramını Türkçeye "Amprik Edebiyat Bilimi" diye aktarır ve "Amprik" kavramını "deneysel-deneyimsel" olarak verir. Ancak kendisi metin içerisinde bazen "Amprik bazen "deneyci" Edebiyat Bilimi kavramlarını kullanır (1999:101). Biz, "Deneysel Sosyolojl" gibi kullanımları örnek alarak, "Deneysel Edebiyat Bilimi" ifadesinin kullanılmasını daha yararlı gördük.
Hacettepe Universitesi Egitim Fakultesi Dergisi-hacettepe University Journal of Education, 2001
BENZEŞIM (ANALOJI) YÖNTEMI KULLANARAK LIsE 2. SINIF ÖGRENCILERININ KIMYASAL DENGE KONUSUNDAKI KAVRAM YANıLGıLARıNIN GIDERILMESI THE USE OF ANOLOGY TO REMOVE 10th GRADE STUDENTS' MISCONCEPTION RELATED TO CHEMICAL EQUILIBRIUM CONCEPTS ıbrahim BİLGİN* ve Ömer GEBAN** ÖZET: Bu çalışmanın temel amacı analoji kullanarak lise ikinci sınıf öğrencilerinin kimyasal denge konusunu daha iyi anlamalarının sağlanması ve kavram yanılgılarının giderilmesidir. Öğrencilerin bu konudaki kavram yanılgılarını tesbit etmek için 47 sorudan oluşan çoktan seçmeli ve doğrul yanlış seçeneklerinin bulunduğu test 38 lise ikinci sınıf öğrencisine öğretim öncesi ve sonrasında uygulanmıştır. Deney grubundaki öğrencilere 5 analoji öğretim sürecinde gruplar halinde yaptıiıImış, kontrol grubunda ise geleneksel öğretim yöntemi kullanılmıştır.. Sonuçlar deney grubunun kavram başarısının istatistikselolarak kontrol gruba göre daha iyi olduğunu ortaya koymuştur. Yapılan yüzde analizi sonuçlarıda deney grubunda bulunan öğrencilerin belirlenen hedefler doğrultusunda kavram yanılgılarının kontrol grubunda bulunan öğrencilerden daha az olduğu bulunmuştur. Diğer yandan sonuçların analizi, her iki grupta da ögrencilerin kimyasal denge konusunda (\) tepkime dengeye gelirken (2) kimyasal dengenin özellikleri (3) kimyasal dengeye etki eden faktörler ve (4) katalizör ilavesi ile ilgili olarak kavram yanılgılarının olduğunu göstermiştir.
2000
This paper describes the effective utilization of particle swarm optimization (PSO) to train a Fuzzy- Neural controller (FNC) for two samples of high nonlinear systems. First sample system is continuous stirred tank reactor (CSTR) and the second is Van- Der-Pole (VDP) oscillator. FNCs are learned by PSO to hold the selected state variable at fixed set point. While the controller's
Bu çalışmada döngüde donanımsal benzetim (DDB) test platformu, insansız hava araçları için bir uçuş stabilizasyon sistemi tasarlamak için kullanılmıştır. Kontrolcüler ilk olarak sayısal simülasyonlar kullanılarak ayrı ayrı yatay ve uzunlamasına eksenlerde tasarlanmış ve test edilmiş olup, ardından bu kontrolcüler döngüde donanımsal benzetim platformuna aktarılmıştır.
Özet— İşletmelerin rekabet üstünlüğü sağlayabilmesi için en önemli unsurlardan birisi de teknolojiye ayak uydurabilme ve mevcut sistemin iyi analiz edilerek gerekli iyileştirmelerin yapılabilmesidir. Bu çalışmada, Demir Çelik sektöründeki işletmelere demir tozu taşıyan bir lojistik işletmesinin, Arena paket programı aracılığıyla benzetim modellemesi yapılmıştır. Çalışmada sonucunda; sistemin belirli saatler arasında çok yoğun olduğu, tırların sistemde çok zaman harcadıkları, yakıt tanklarının doluluk oranlarının fazla olduğu mevcut durum analiziyle tespit edilmiş ve alternatif bir senaryo geliştirilmiştir. Bu senaryoların gerçek sistem üzerinde faaliyete geçirilmesi ile sistemdeki ortalama kuyruk uzunluğunun azaltılabileceği, sistemden günlük çıkış yapan tır sayısının arttırılabileceği ortaya konulmuştur.
Bilimsel madencilik dergisi, 2005
Linyit rezervlerinin ekonomik ve teknik değerlendirmesinde önemli bir problem linyit kalitesi-rezerv eğrilerinin kestirimi ve bu kestirimlere ilişkin belirsizliğin değerlendirilmesidir. Bu yazı, Kalburçayırı (Kangal-Sivas) linyit sahası üst damarda bu yönde yürütülen örnek bir çalışmayı sunmaktadır. Çalışmada jeoistatistiksel benzetim tekniği kullanılarak linyit kalitesi-rezerv eğrileri kestirilmiştir. Bu amaçla üst damar, 200m x 200m boyutlarında 180 adet panoya bölünmüş ve her bir panonun ortalama kalitesi koşullu ardışık normal benzetim tekniği ile modellenmiştir. Kalite değişkenleri olarak ısıl değer, kül ve kükürt içeriği dikkate alınmıştır. Belirsizliği değerlendirmek amacıyla üst damar, her bir kalite değişkeni için yüz kez modellenmiş her bir modelden kalite-rezerv eğrileri kestirilmiştir. Belirsizlik, elde edilen örneklem dağılımının standart sapması ve %95 güven aralığı ile sayısal olarak ölçülmüştür.
2019
Adliye Binalarinin tahliye analizine yonelik literaturde calisma bulunmamaktadir. Bu makalede yeni yapilmakta olan Hinis Adliye Hizmet binasi akademik gecerliligi olan bir benzetim programi ile sinanmis ve tahliye suresi incelenmistir. Bu yazinin amaci, adliye binasini tahliye etkinligi acisindan degerlendirmek ve bunu benzer binalarla karsilastirmak, ileride yapilacak olan adliyelerin daha emniyetli tasarlanmasi icin bir referans ortaya konulmasidir. Incelenen bina 2015 yangin yonetmeligine gore kacis yolu uzunlugu vb. sartlari saglayan sprinkler sondurme sistemi kullanilan bir binadir. Yapilan benzetim calismasi ile ilgili binanin tahliye emniyet profili incelenmis ve uluslararasi literatur ile kiyaslanmistir. Calismada ulkemizde kullanilan yangin yonetmeligi ve NFPA 101, IBC ve NYC Building Code dokumanlari uzerinden elde edilen veriler Pathfinder benzetim programi araciligiyla, ornek bina uzerinden degerlendirilmistir. Yapilan calisma sonucunda ilgili binadan tahliyenin dort dak...
Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Mühendislik Bilimleri Dergisi, 2015
ÖZET: Elektrik güç sistemlerinde güç katsayısının düzeltilmesi işlemi reaktif güç kompanzasyonu olarak adlandırılmaktadır. Aşırı uyartılması durumunda kapasitif reaktif güç üreten senkron motorlar güç sistemlerinde dinamik kompanzatör olarak kullanılırlar. Senkron motorun hem mekanik güç üreteci hem de güç katsayısı düzeltici olarak kullanılması endüstriyel tesisler için daha ekonomik olmaktadır. Bu durum endüstriyel tesislerin verimini arttırmaktadır. Literatürde reaktif güç kompanzasyonu ile güç sisteminin verimliliğini, kapasitesini ve değişik çalışma koşullarında kararlılığını sağlayabilmek için birçok çalışma bulunmaktadır. Bu makale dinamik senkron kompanzatörün denetimi için uyarlamalı bulanık PI denetim yöntemini önermektedir.
2011
Kendinden tetiklemeli devreler, fazla kontrol elemani gerektirmediklerinden, basit kontrol devresi ve dusukmaliyetle guc denetimi yapabilmektedirler. Bu ustunlukleri nedeniyle evirici ve elektronik balast gibi bazi gucelektronigi uygulamalarinda kendinden tetikleme topolojisi kullanilmaktadir. Bu calismada, kendindentetiklemeli denetim yonteminin bir uygulamasi D-sinifi eviricili bir induksiyon isitici uzerindegerceklestirilmistir. Guc anahtarlari olarak kullanilan transistorlerin sirayla tetiklenmesi islemi yuk akiminindegisimi izlenerek gerceklestirilmistir. Gelistirilen kendinden tetiklemeli denetim sisteminin simulasyonsonuclari ile deneysel sonuclari karsilastirilmis ve sunulmustur.
Yöneylem Araştırması - Endüstri Mühendisliği (YAEM) 95, 1995
Çok parametreli benzetim eniyilemesinde eniyi çözümü bulmak için çok fazla benzetim deneyi yapılıyor olması nedeniyle fazla bilgisayar zamanı gerekmektedir. Deney tasarımı yöntemleriyle ve yanıt yüzeyi yaklaşımıyla deney sayısı azaltılsa bile etkin bir eniyileme sağlanamamaktadır. Genetik algoritmalar, eniyilemede iyi sonuçlar vermiş bir yaklaşımdır ve benzetimde de uygulanması mümkündür. Benzetim parametreleri uygun şekilde kodlanarak genetik işleçler aracılığıyla iyi tasarımlara erişilebilir. Buradaki sorun, benzetimden elde edilen sonuçların geçerli olması için uzun benzetim deneyleri yapılmasıdır. Bunu aşmak için benzetimin ilk aşamalarında kısa deneyler yapılmasını sağlayan Ordinal Eniyileme yaklaşımı kullanılabilir. Bu bildiride bu iki yaklaşımın paralel ya da dağıtılmış bir benzetim ortamında kullanılarak etkili eniyileme yapılabilmesi olanakları ele alınacaktır.
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.