Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
Özet Çevre sorunlarının tam anlamıyla insanların gündemine yerleşmesinin sanayi toplumuna geçiş ile başladığı bilinen bir gerçektir. Bilgi toplumuna geçiş ile birlikte ise geniş kitlelerin çevre sorunlarından haberdar olmaları ve konuya titizlikle eğilmeleri başlamıştır. Bu geçiş ile birlikte, teknoloji ve sanayi sayesinde çevrenin geri dönülmez bir biçimde tahrip edildiğinin, oluşan çevre sorunlarının dünyanın neresinde olurlarsa olsunlar insanları ve bütün canlıları tehdit edebileceğinin farkına varıldığı ifade edilebilir. Bununla birlikte, çevre sorunlarının önlenmesinde en etkili olabilecek yöntemin " ya da yöntemlerden birinin " iyi bir çevre eğitimi ile olacağı düşünülmektedir. 1970'li yıllarda ortaya çıkan çevre eğitimi konusu günümüzde bilgi toplumuna geçiş ile birlikte farklılaşmıştır. Çevre eğitiminin bilgi ve enformasyon teknolojileri sayesinde boyut değiştirdiği ifade edilebilir. Daha önceleri geleneksel olarak çevre ile ilgili bilgilerin gelecek kuşaklara aktarılması, çevrenin korunması ve iyileştirilmesi, çevre sorunlarının önlenmesi için izlenmesi gereken bir yöntem/yöntemler bütünü olarak bilinen çevre eğitimi, özellikle insanların çevre ile ilgili bilgilere daha kolay ulaşılabildiği günümüz bilgi toplumunda her yaştan insanın alması gereken interdisipliner bir eğitim olarak kendini göstermektedir. Çalışma, genel olarak bilgi, bilgi yönetimi, çevre ve çevre ile ilgili bilgi kavramları çerçevesinde çevre eğitiminin günümüz bilgi toplumunda nasıl değiştiğini göz önüne koymayı amaçlamaktadır. Çalışmada önce kavramsal çerçeve ele alınacaktır. Sonra çevre eğitiminin 1970'lerden günümüze geçirdiği değişimler ve dönüşümler kapsamında, bilgi ve teknolojinin gelişmesinin çevre eğitimini nasıl etkilediği irdelenmeye çalışılacaktır. Son olarak ta çevre eğitiminin bilgi toplumu ile karşılıklı etkileşimi, çevre eğitiminin günümüz dünyasında nasıl olması gerektiği tartışmaları ile çalışma sonuçlandırılacaktır.
2007
İçinde bulunduğumuz dönemde, yeryüzünde doğal kaynakların ve ekosistemlerin sürdürülebilirliğinin gittikçe tehdit altına girmesi, çevre eğitimi süreçlerinin yeni bir bakışla ele alınmasını zorunlu kılmaktadır. Buradan hareketle, bu çalışmada ilk önce çevre eğitiminde öne çıkan yaklaşımlar ve çevre eğitiminin kapsamı tüm yönleriyle ele alınmaktadır. Bunun ardından çevre eğitimi süreçlerinin etkililiğini artırabilmek için hayata geçirilecek ilkeler ve izlenmesi gerekli stratejiler geniş bir bakışla ortaya konulmaya çalışılmaktadır. Son olarak, sürdürülebilir gelişmeye yönelik çevre eğitiminin amaçları ve işlevleri açıklanmakta, bu doğrultuda yürütülecek çevre eğitimi süreçlerinde izlenmesi gerekli öğretim yöntemlerine ve uygulama süreçlerine yer verilmektedir. Çalışmanın sonunda, çevre eğitiminin daha etkili hale getirilebilmesi için örgün ve yaygın öğretim süreçlerine yönelik öneriler sunulmaktadır.
Öz: Son yıllarda, dünyamızın gündeminde çevremizdeki değerleri korumak ve geliştirmek için, doğal kaynakların kullanımında daha dengeli ve dikkatli olmak yolunda adımlar atı/maya çalışılmaktadır. Bu çalışmada, Sürdürülebilir Kalkınma İçin Türkiye ve Dünyada Çevre Eğitimi Çalışmaları incelenmiştir. Çalışmada Sürdürülebilir Kalkınma Için Eğitim süreci açıklanmaya çalışılmıştır. Çalışmada araştırılan konunun derinlemesine ortaya konulabilmesi için nitel bir yaklaşım kullanılarak doküman analizi yapılmıştır. Analizler yapılırken ulusal ve uluslararası konferanslar, sempozyumlar, kongreler, raporlar ve zirvelere ait dokümanlar derinlemesine incelenmiştir. Ayrıca farklı bakanklık ve kamu kurumlarınca yürütülen çevre eğitim çalışmaları da incelenmiştir. Bu bağlamda Sürdürülebilir Kalkınma Eğitim sürecinin desteklenmesi ve geliştirilmesi açısından yapılan çalışmalar incelendiğinde; Ulusal stratejimizi hazırlamak amacıyla sürecin sorumluluğunu paylaşan Çevre ve Orman Bakanlığı ile Milli Eğitim Bakanlıkları ve DPT koordinasyonunda Türkiye 'nin ulusal bir stratejisinin olmadığı.Sürdüridebilir Kalkınma konusunda toplumun bilgilenmesi ve bilinçlenmesi yeteri kadar basılı ve görsel eğitim materyalinin bulunmadığı ve ilk, orta ve yükseköğretimde nitelikli eğitimlerin verilmediği belirlenmiştir.
Çevre Tartışmaları ve Çağdaş Gelişmeler, 2020
Değişen Mekân, 2005
2021
Günümüz dünyasında kabul görmüş büyük problemlerin başında çevre sorunları gelmektedir. Küresel düzeyde etkiye sahip bu problemler, her geçen gün daha karmaşık ve çözümü oldukça güç boyutlara ulaşmaktadır. Bugünümüzü olduğu kadar yarınımızı da yakından ilgilendiren çevre sorunlarının varlığı, gezegen tarihimizin ilk çağlarına kadar uzanmaktadır. İnsanlık tarihi açısından ise gelebileceği en tehlikeli boyutlardan birine ulaşan çevre problemleri, dünyamız üzerindeki hassas dengelerin çoğunu derinden etkilemektedir. Yaşananlar, bu durumun baş aktörü olan insanoğluna ciddi görevler yüklemiş, çözümler üretmeye mecbur kılmıştır. Bu kapsamda, ayrı ve özel bir gayret içinde olan uzman çevreler, yeni bir uzmanlık alanı olarak "Çevre Tarihi" ni gündeme taşımışlardır. Bu yeni perspektif, ilk bakışta görünmeyen ancak toplumların oluşmasında, gelişmesinde ve yok olmasında etkili olan önemli sebepleri, çevresel faktörler ışığında aydınlatmaktadır. Çevre Tarihi penceresinden elde edilen bilgilerin bir bölümü bizlere önemli ipuçları verirken, bazı bölümleri ise tamamen örnek modeller olarak karşımıza çıkmaktadır. Çok daha önemli bir bölümü ise belki de günümüz dünyasına henüz yeterince girmemiş, benzersiz etkiler sağlayacak şekilde tarihin tozlu ve bilinmeyen sayfalarında günümüz toplumlarıyla buluşmayı beklemektedir. Başta tarih olmak üzere, çok sayıda bilim dalıyla ortak hareket eden "Çevre Tarihi", kalıcı ve sürdürülebilir çevre bilinci adına umut vaat eden yeni bir uzmanlık alanı olmuştur. Otoritelerce heyecan verici olarak değerlendirilen ve çevre konularıyla ilgili çalışmalara farklı bir boyut kazandıran "Çevre Tarihi", yaşanan yanlışların tecrübe konusu edilmesi, örnek niteliktekilerin günümüze yansıtılması ve bağlı olarak çevre duyarlılığı oluşturması gibi hayati amaçlara sahiptir. Buradan hareketle çalışmada, bu yeni uzmanlık alanına ait bilgilerin, önem ve örnekleriyle birlikte sunulması hedeflenmektedir.
Özet 21. yüzyılın global bilgi dünyası, ekonomiyi, politikayı, sosyal olguları, teknolojiyi ve bilginin artan önemini yeniden düşünmeyi gerektirmenin yanı sıra, ekolojiyi de yeniden düşünmeyi ve globalleşme eğiliminin bir parçası olarak ele almayı gerektirmektedir. Çevre sorunları, günümüzde en çok tartışılan, çözüm bekleyen ve tüm insanlığı ilgilendiren bir konu haline gelmiştir. Bireylerin bu konuya ilişkin farkındalık geliştirmesi ve buna yönelik tedbir alması sorunların çözümünde önemli bir adım olarak görülmektedir. Bu bakış açısından hareketle, bireylerde özellikle de gençlerde çevresel farkındalık yaratma ve çevreyi koruma bilinci oluşturma konuları akademik çalışmalarda da yerini almaya başlamıştır. Bu çalışmanın amacı, üniversite öğrencilerinin çevresel farkındalıkları ile çevreye yönelik sorunların azalmasına ilişkin bireysel katkı olarak aldıkları kişisel tedbirler arasındaki ilişkinin ortaya konmasıdır. Bu bağlamda çalışma, çevre sorunlarından haberdar olmanın öncül olduğu, bunun ötesinde bir çevresel farkındalık yaratmanın gerekli olduğu ve böylece eylem aşamasında çevreyi korumaya yönelik kişisel tedbirler geliştirmenin sonuç olarak ele alındığı bir süreç üzerine oturtulmuştur. 353 öğrenciye uygulanan anket çalışması, üniversite öğrencilerinin çevreye yönelik konulara duyarsız kalmadıkları, belirli bir farkındalığa sahip oldukları ancak çevreyi korumaya yönelik alınan kişisel tedbirler konusunda çok güçlü bir tutum sergileyemedikleri sonucunu vermiştir.
2013
Son yillarda cevre sorunlarinin artmasi, cevre ile ilgili yapilan arastirma sayisinin artisina da neden olmustur. Cevre sorunlarinin azalmasi icin izlenecek ilk yolun, cevre bilincine sahip bireyler yetistirilmesi oldugu arastirmacilar tarafindan vurgulanmaktadir. Bu bilince sahip insanlarin yetistirilmesinde cevre egitiminin rolu buyuktur. Bu calismada, Turkiye’deki ilkogretim programlarinda cevre egitimi ile ilgili konular belirlenmeye calisilmistir. Bu amacla, ilkogretim programlarindaki dersler, bu derslerde yer alan cevre ile ilgili ogrenme alanlari/temalar, unite ve kazanimlar belirlenmis, bu kazanimlar nitel arastirma yontemlerinden icerik analizi teknigi ile nitelik ve nicelik acisindan incelenmistir. Dokuman analizi seklinde gerceklestirilen bu incelemeler sonucunda, ilkogretim programlarindaki cevre ile ilgili toplam kazanim yuzdesinin %11,82 oldugu; bu kazanimlarin cevre ve ekoloji ile ilgili temel kavramlar, dunyanin yapisi, dogal afetler, kaynaklarin bilincli tuketimi, ...
Nişantaşı Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 2021
Küreselleşme, tüm dünyanın iletişim, teknoloji, bilimsel gelişmeler ve ulaşım aracılığıyla birbirini etkilediği bir süreci ifade etmektedir. Bu süreçte ulus devletler, terörizm, insan hakları, kültür, dil, savaş politikaları, ideolojiler, teknoloji, bilim, ekonomi, kimlik, çevre vb. alanlarda dönüşümler yaşanmıştır. Bu çalışmada toplumsal dönüşüm süreciyle ortaya çıkan yeni toplumsal hareketlerin küreselleşme ile olan ilişkisi irdelemektir. Çalışmanın önerisi yeni toplumsal hareketlerin klasik hareketlerden farklılaştığı, barış, insan hakları, demokrasi, kimlik, yeni dini yönelimler, alternatif yaşam, cinsel özgürlük, cinsiyet, çevre vb. temalar bakımından klasik hareketlerden kopuş sağladığıdır. Ayrıca hareketlerin temaları, aktörleri ve taleplerinin değişmesiyle farklı hareket türleri ortaya çıkmıştır. Bu çalışmada yeni toplumsal hareketlerin bir örneği olarak çevre hareketleri ele alınmıştır. Çalışmanın amacı küreselleşmenin çevre üzerindeki olumsuz sonuçlarına odaklanan küresel çevre hareketlerinin ele aldığı, küresel ısınma, ekolojik kriz, çölleşme, orman yangınları, doğal kaynakların tahrip edilmesi, nükleer tehditler, yasadışı avlanma, hayvan türlerinin yok edilmesi vb. konuları çözümlemektir. Ayrıca çevre hareketlerinin bu alanlara yönelik alınan önlemlere öncülük ettiği, yeni dünyanın yeni aktörü olarak gelecekte de bu alana katkı sunacağı örneklerle savunulmaktadır.
21. Yüzyıl İş Ve Ekonomi Dünyasının Değişen Dinamikler, 2019
Ekoloji, canlıların ve onların fiziksel ortamlarının ilişkileri ile ilgili olup canlı ve cansız faktörleri ekolojik sistemde bir bütün olarak incelemektedir. Canlı ve cansız varlıkların etkileşimi ekosistemlerin son derece karmaşık ve birbirleriyle ilişkili olduğu anlamına gelmektedir. Dolayısıyla bir yerde ekosistem içerisinde yapılan bir şey tüm sistemi etkilemekte, etkisi başka bir yerde görülmeyecek bir şey yapmak neredeyse imkânsız kabul edilmektedir (Murphy, Poist ve Braunschweig, 1995:5). Kelebek etkisinde olduğu gibi ekosistemde başlangıçta meydana gelen küçük farklılıklar sonuçta büyük değişikliğe yol açmaktadır. Bu durum çevre ve çevre yönetimi ile ilgili stratejik seçenek ve kapsamlı araştırmaların gerekli olduğunu göstermektedir.
Çevre ile ilgili olumlu tutum ve beceriler geliştirmek, çevre dostu davranışlar sergilemek, çevrenin korunması gibi davranışlar ve değişen küresel iklim şartların dolayı çevre eğitimi büyük önem taşımaktadır. Çevre eğitimi üzerine evde, işyerinde, sosyal ortamlarda, akademik toplantılarda ya da okullarda çeşitli çalışmalar yapılabilir. Bu mekanlardan eğitim ve öğretimin sistemli bir şekilde yapıldığı okullarda çevre eğitiminin eğitim ve öğretim hayatına dahil edilmesi büyük önem taşımaktadır. Dolayısıyla çevre eğitiminin okullarda ders kitapları aracılığı ile verilmesi ve öğretim programlarında yer alması, çevre ile ilgili temalara ve
Madencilik Türkiye, 2021
Birgün gazetesinde okuduğum bir madencilik haberi , onu yazanın ne kadar müthiş bir teknik buluş (!) yapmış olduğunu gösteriyordu. Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı "Altın aramada siyanür kullanılmaz" demiş; kendisini çevreci olarak gören gazeteci de hemen manşeti yapıştırmış: "Bakanın madendeki siyanürden haberi yok", diye.
Turkish Studies, 2020
What Kind of Environmental Education? Some Suggestions in the Context of Contemporary Approaches Abstract: One of the most important common problems in the world is that people benefit from nature unlimitedly and in this way they cause serious environmental damages. That the environmental problems have reached serious levels in recent years has led people to find solutions in this regard. In order to protect the environment, individuals with high environmental awareness and environmental sensitivity should be raised. Education is necessary for people to be conscious about a topic or an event. Developing environmental awareness in the society and gaining the necessary environmental sensitivity and responsibility to individuals can only be possible with an effective environmental education. In the present, the complexity of environmental problems and the increase in their impact areas have led to the questioning of the adequacy of the existing environmental education. For this reason, there is a search for new and contemporary environmental education approaches that can meet the needs of the society by producing solutions to existing environmental problems in recent years and scientists are constantly proposing new approaches to the environmental education. In this study, firstly we addressed the development process of the environmental education in the world and in Turkey. Then, the content, features and deficiencies of environmental education in the Primary, Secondary Education Curriculum and non-formal education in our country were evaluated. Subsequently, the approaches used in environmental education were examined and uggestions were given about the features that a qualified environmental education should have. It is our hope that the research will contribute to determining the qualifications of an inclusive and holistic environmental education approach in the light of contemporary approaches and creating awareness about the value of environmental education. Keywords: environmental education, contemporary approaches, education curriculum, environmental problems, environmental consciousness
Necatibey Eğitim Fakültesi Elektronik Fen ve Matematik Eğitimi Dergisi, 2014
Purpose of this research is to reveal current status of studies in environmental education, which were published in Turkey between 2007-2011. Within the content of this study, 112 studies were reviewed using content analysis based on the following grouping criteria; i.e., publication year, language, participant, research design, research topic, data gathering instruments and data analysis program. The results indicated that 78% of them were published in Turkish and most of them were at university level (36.2%).A majority of the reviewed studies were about affective domain (31.9%). Quantitative studies (57.1%) were very commonly used by the researchers. Questionnaires (45%) were the most commonly used data gathering instruments, and SPSS was the most frequently used quantitative data analysis program (88.6%). Presenting an overview of relevant literature, this study may guide the researchers who will conduct further studies on environmental education.
Sömürü çarkının geçmiş yüzyıllardan farkı, son iki yüzyıl içinde dönem şekli, askeri yöntemlerden daha çok ekonomik yöntemler şeklinde sürmesidir. Bu ikinci yöntemin birinciye göre yani askeri yöntemlere göre hem daha ucuz hem daha kayıpsız hem de daha net sonuçlar verdiği ortadadır. Tercih edilmesinin nedeni de budur. Askeri sömürü yöntemlerinde her zaman kayıp- zayiat riski söz konusuyken ekonomik sömürü yöntemlerinde bu risk adeta sıfırdır. Bu değişimde geçmiş yıllarda yaşanılan ve öğrenilenlerin payı büyüktür. Sömürü çarkının ekonomik yöntemlerinde en fazla başvurulan yol ise dış borçlanmadır. Özellikle XIX. yüzyılda başlayan mali sömürü günümüzde finansal sömürü mekanizmalarıyla varlığını daha güçlü olarak devam ettirmektedir. Dış borçlanma, ekonomik sıkıntı içinde olan ve bu sıkıntıyı ortadan kaldırıp ekonomik kalkınma ve büyümeye geçmek isteyen ülkelerin başvurduğu en kolay yollardan biridir. Ekonomik kalkınma ve büyümenin yanı sıra ve daha çok bütçe açığının meydana getirdiği kapanmaz yaraların sarılmasında da sık sık dış borçlanmaya müracaat edilmiştir.
2012
Özet: Yaşadığımız yüzyıl içinde doğal kaynakların hızla tükenmesiyle bağlantılı olarak ortaya çıkan çevre sorunları artık küresel boyutta etkilerini göstermektedir. Özellikle Sanayi Devrimi sonrasında ulusların ekonomik yönden yükselme yarışlarında bir araç konumuna indirgenen çevre değerleri bilinçsizce kullanılarak âdeta yok edilmeye mahkum edilmektedir. Oysa insanlar bu umursamaz tavırlarıyla âdeta kendi bindikleri dalı kesmektedirler. Çünkü sınır tanımayan küresel çevre sorunları, tüm insanların ortak sorunu olarak insanlığın geleceğini tehdit etmektedir. Daha sağlam bir insan-doğa ilişkisinin yapılandırılmasında ise insanlara öncelikle çevre eğitimi ile çevre bilincinin kazandırılması gerekmektedir. İnsanları parçası oldukları doğa ile barıştıracak, onlara doğa ile yaşamanın uyumunu kavratabilecek bir etkinlik olarak Niğde Üniversitesi ve TÜBİTAK iş birliği ile 2011 yılında gerçekleştirilen Ekoloji Temelli Yaz Kampı Projesi böyle bir bilinçlendirme faaliyetine örnek olarak göst...
Unr'. iigf Siv. Bil. ve Uluslar arasr iligkilcr Bcjlumii Ogr. Uyesi OZET Bu rnakalede Turkiye'de Eevrenin durumu sergilenmig; Eevre politikasl baghca kaynaklarr temel ahnarak hedefleri da1'andrgr ilkeler, yanslttrir deierler ve katrhmcllarr agslndan irdelenmig; Eevre yonetiminin kurumsal yaprsl ve politika araglan incelenmi$; iE ve drg geligmeler r$rgrnd-a, Eevre politikasrnrn onundeki yeni sorunlara iligkin genel bir cte$erlendirme ortaya konmugtur. Makale, Eevre politikasrndaki sureklilik ve degigimleri saptamayl amaElamrgttr. r. cinig Qevresel kriz giderek derinlegir ve a$rrlagrrkery devletin bu ba$lamdaki rolu de tartrgrlmaya ve yeniden tarumlanmaya baglamrgtrr. Qevrenin korunmasr, kalkrnmanrn surduriilebilirliii, yurttaglann sa$hkh ve dengeli bir Eevrede yagamasr ga$crl devletin gorevlerinden biri haline gelmigtir. Qevre kamu hizmetleri arasrna girmig; Eevre gorevli kamu kurumlan olugturul-*r$; kamu kaynaklannrn tahsisinde dikkate altnan olEiitlerden biri haline gelmig; uluslararasr politika sorununa donugmesiyle de devletler Eevre diplomasisi yurutmeye baglamrglardrr. Giiniimizde Eevrenin korunmasr doirudan bir kamusal iglev olduiu gibi, oteki kamusal iglevlerin yerine getirilmesinde de gozetilmesi gereken boyutlardan biridir. Bu geligmeler, gaficrl devletin bir yegil ya da ekolojik deulet olarak tantmlanrp tanrmlanamayaca$r sorusunu da giindeme getirmigtir.l 1 Devletin gevresel dontigiimiini.i ifade etmek iEin yegil deulet, ekolojik dealet ya da geareci dettlet glbi tanrmlamalar kullanrlmaktadrr. Bu konudaki tartrgmalar igin bkz. Dryzek ve di$erleri, 2003; Eckersley, 2004; Barcy ve Eckersley, 2005.
2003
Inherent in the 4MAT system are two major premises: (1) people have major learning styles and hemispheric (right-mode/left-mode) processing preferences; and (2) designing and using multiple instructional strategies in a systematic framework to teach to these preferences can improve teaching and learning. As a learner-focused model for adapting curriculum and instruction to the diverse needs of students, 4MAT benefits teachers by giving them a framework to design learning activities in a systematic cycle. By examining the primary characteristics in each quadrant of the cycle, the role shifts of teachers and learners become apparent. Each quqdrant has a different emphasis. Quadrant Oneâs emphasis is on meaning, or how the material to be learned is connected to learnersâ immediate lives. Quadrant Twoâs emphasis is on content and curriculum and the importance of delivering instruction through an integrated approach. Quadrant Three addresses the usefulness of learning in the lives ...
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.