Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
…
16 pages
1 file
zet Günümüzde tüm Dünya'da şehirleşme hareketleri, kırsal kesimden olan göçler ile birlikte hızlanmakta, nüfus yoğunluğunun aşırı bir şekilde artması ve değişen yaşam standartları sonucu da daha çok sanayi üretimine ihtiyaç duyulmaktadır. Bunların sonucunda da artan şehirleşme, özellikle sanayi ve yerleşim bölgelerinden çıkan sera gazları ile çevre ve atmosferin büyük miktarda kirlenmekte ve küresel ölçekte havanın ısınma eğilimi de giderek artmaktadır. Böylece, canlı küreden (biyosferden) yukarı atmosfere (stratosfere) kadar olan kısım başta olmak üzere, günümüzde dünya atmosferinin kirlenmesi giderek artmaktadır. Bütün bunlar, doğayı tahrip ederek kentlerin iklimini değiştirmek ile birlikte su, kara ve havadaki yaşamı tümüyle tehdit eden çevre problemlerini de beraberinde getirmektedir. Böylece son yıllarda sadece tropiklerde fırtınaların sayısı ve şiddetinde artış yok; Türkiye gibi tropiklerin dışındaki ülkelerde de şiddetlenen gök gürültülü sağanak yağışlardan dolayı, şehirl...
Günümüzde tüm Dünya'da ĢehirleĢme hareketleri, kırsal kesimden olan göçler ile birlikte hızlanmakta, nüfus yoğunluğunun aĢırı bir Ģekilde artması ve değiĢen yaĢam standartları sonucu da daha çok sanayi üretimine ihtiyaç duyulmaktadır. Bunların sonucunda da artan ĢehirleĢme, özellikle sanayi ve yerleĢim bölgelerinden çıkan sera gazları ile çevre ve atmosferin büyük miktarda kirlenmekte ve küresel ölçekte havanın ısınma eğilimi de giderek artmaktadır. Böylece, canlı küreden (biyosferden) yukarı atmosfere (stratosfere) kadar olan kısım baĢta olmak üzere, günümüzde dünya atmosferinin kirlenmesi giderek artmaktadır. Bütün bunlar, doğayı tahrip ederek kentlerin iklimini değiĢtirmek ile birlikte su, kara ve havadaki yaĢamı tümüyle tehdit eden çevre problemlerini de beraberinde getirmektedir.
Ege Cografya Dergisi, 2013
This study aims at summarising the some important processes that are required to explain the paleoclimate changes and making a detailed explanation and a comparable regional and temporal climatological synthesis of the Holocene epoch, corresponding to the last about 11,000 years of Earth’s 4.6 billion-year long geological and climatic history, in terms of the Science of History. In this respect, by starting from the variability types that occur associated with the internal processes and dynamics (internal variability), some important theoretical subjects were handled in accordance with the purpose of the study. In order to perform this, we focused on the process characterised with relatively high frequency variations, on which we have the greatest information. Consequently, for instance, the issues related with internal variability of the deep ocean circulation and the continental ice sheets (inlandsis), and human-induced climate change occurred after the industrial revolution were not discussed. Key Words: Climate change; Milankovitch cycles; Orbital forcing; Pleistocene Epoch; Holocene Climatic Optimum, ‘Medieval Warm Period’ (Anomaly); ‘Little Ice Age’. Özet Bu çalışma, eski (paleo) iklim değişikliklerinin açıklanmasında gerekli olan bazı önemli süreçleri özetlemeyi ve Yerküre’nin 4.6 milyar yıl uzunluğundaki jeolojik ve iklim tarihinin günümüze göre yaklaşık son 11,000 yılına karşılık gelen Holosen devresinin ve onun son 1,300 yıllık (Geç Holosen) bölümünün ise ayrıntılı bir açıklamasını ve Tarih Bilimi açısından bölgesel ve zamansal karşılaştırmalı bir klimatolojik bireşimini yapmayı amaçlar. Bu kapsamda, iklim sisteminin içsel süreç ve dinamikleriyle bağlantılı olarak oluşan değişkenliklerden (içsel değişkenlik) başlayarak, bazı önemli kuramsal konular çalışmanın amacına uygun olarak ele alındı. Bunu yaparken de, üzerinde en fazla bilgiye sahip olduğumuz görece yüksek frekanslı değişimlerle nitelenen süreçlere odaklanıldı. Bu yüzden, örneğin derin okyanus dolaşımı ve kıtasal örtü buzullarının içsel değişkenliğini ve sanayi devrimi sonrasında ortaya çıkan insan kaynaklı iklim değişikliği konuları tartışılmadı. Anahtar Sözcükler: İklim değişikliği; Milankovitch döngüleri; Yörüngesel zorlama; Pleyistosen Devresi; Holosen Optimumu; ‘Ortaçağ Sıcak Dönemi’ (Anomalisi); ‘Küçük Buzul Çağı’.
İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi'nde İzmir'de yaptığım konuşma
Küresel İklim Değişikliği ve Etkileri (Engin Ural Anısına), 2016
Buhar gücünün sanayide kullanılmaya başlanması ile fosil yakıtların kullanımı hızlı bir artış göstermiştir. Önce kömür ile başlayan fosil yakıt kullanımındaki artış petrol ve türevlerinin devreye girmesi ile hızlı bir yükselme eğilimi göstermiştir. Bu artışın etkileri 20. Yüzyılın ikinci yarısında belirgin olarak kendisini hissettirmeye başlamıştır. Başta CO2 olmak üzere atmosferde giderek oranı artan ve güneşten gelerek yeryüzünden yansıyan kızıl ötesi ışınların uzaya geri dönüşünü engelleyen bu karbon temelli gazlar “Sera etkisi” oluşturarak küresel ölçekte iklim değişimlerine yol açmıştır. İlk olarak 1980 lerin başlarında Stoermer özellikle iklim üzerindeki insan etkisinin ortaya çıktığı ve halen içinde bulunduğumuz devreyi Antroposen olarak adlandırmış ve bu kavram 2000 yılında Crutzen ile beraber yayınladıkları bir bülten yazısında yeni bir jeolojik devir olarak tanımlama önerisi getirmişlerdir . Giderek aratan bir ilgi gören bu kavramın başlangıç yaşı hakkında ortak bir karara varılamamıştır; bazı bilim insanlarına göre bu devir Neolitik’te tarımın ortaya çıkışı ile bazılarına göre ise Sanayi Devrimi ile bazılarına göre ise atom enerjisinin kullanılmaya başlanması ile başlamaktadır. Ancak, bu açıklamalar sadece günümüzdeki iklim değişikliğini içermektedir. Yaklaşık 4,6 milyar yıl önce oluşan dünyada, atmosferin oluşumundan günümüze kadar olan süreçte çok sayıda iklim değişimi yaşanmıştır. Bu makalenin amacı iklimin sabit bir özelliği olmadığını ve yaklaşık 4.5 milyar yıl öncesinden bugüne kadar olan başlıca iklim değişimlerinin açıklanmasıdır.
Gazete Bilim, 2024
Uygarlaşmış dediğimiz insanın, baş edilemez bir jeolojik güç gibi Antroposen çağındaki eylemleriyle Dünya Sistemi’ni etkilemesi sonucunda atmosferin kimyasal bileşiminin değişmesine bağlı olarak küresel iklim değişimi günümüzde geri döndürülemez bir noktaya doğru hızla gitmektedir. İklim değişimi sadece bir bölgeyi ve oradaki canlıları değil, tüm Dünya'yı etkileyen ciddi bir sorun olarak karşımızda durmaktadır. Gezegenimizin geçmişinde de iklim değişimi, hem de yüksek salınımlar biçiminde yaşanmıştır. Fakat bunların şimdikinden en temel farkı, hepsinin doğal olaylar sonucunda gelişmiş olmasıdır.
Tablo 8-Sanayi Sektörü Enerji ve Proses Emisyonları (Mton CO 2-eşd) [1] Tablo 9'da sanayi sektörü yanma emisyonlarına ilişkin veriler yıllara sari olarak verilmektedir.
GÜNEŞ SİSTEMİ, GÜNEŞ ve DÜNYADA ENERJİ DEĞİŞİMLERİ (Energy Changes in Solar System, Sun and Earth) , 2020
Güneş Sistemimizde, Güneşimizde ve Dünyamızda önemli enerji değişimleri süre gelmekte. Bu enerji değişimleri Dünyamızı ve insanlığı bir değişim eşiğine getirmektedir. Bu Çalışmada, bu konu ile ilgili olarak, bilimsel bulgu ve ruhsal kaynaklı aktarımların derlemesi yapılmaktadır.
2016
Rapor 2016 yılına gelindiğinde Türkiye’nin, iklim değişikliğine, teslim etmiş olduğu niyet beyanına ve hatta trafo kapasitesine rağmen kömürlü termik santrali geliştirdiğini ortaya koymaktadır. Bir taraftan kömür rezervlerinin tamamını yakmak için model geliştirmektedir. Diğer taraftan pazarı büyütmek için ithal kömürün önünü açmaktadır. Özetle, Türkiye'nin iklim değişikliğinin geldiği noktaya ve elektrik sistemi kapasitesine rağmen yüksek karbon ekonomisini büyütme çabasını ortaya koymaktadır.
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
Selcuk Universitesi Sosyal Bilimler …
Ortadoğu Analiz, 2020
"Ta Ezelden Taşkındır..." Antep; Kitap Bölümü, 2011
Rapor: Kömür ve İklim Değişikliği -2017, 2017
MTA Doğal Kaynaklar ve Ekonomi Bülteni 18. sayı, 2014
İNSAMER, 2020
Koruma: Geçmiş/Bugün/Gelecek Arasındaki Diyalog, 2017
Teknik Dergi, 2016
Gündem - Çankaya Üniversitesi Dergisi, 2010
BirGün Gazetesi, 31 Ekim, 2021
HAL (Le Centre pour la Communication Scientifique Directe), 2019
Avrupa Hegemonyasından Önce: 1250-1350 Yılları Arasında Dünya Sistemi, 2021