Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2021
…
8 pages
1 file
F. Guattari ve S. Rolnik'in Molecular Revolution in Brazil (2007. 21-35. Semiotext(e). trans: K. Clapshow & B. Holmes)'dan çevrilmiştir. It's translated from F. Guattari ve S. Rolnik, Molecular Revolution in Brazil (2007. 21-35. Semiotext(e). trans: K. Clapshow & B. Holmes).
2014
Bir davranışın, belli bir etkenler bütünüyle ilişkili olduğu ve bu etkenler nedeniyle ortaya çıktığını savunan bu çalışmada, müziksel tercih süreci toplum merkezci (sociocentric), otoriter bir yetke olarak toplumsal normlar ile; iradi, benmerkezci (egocentric), 'özgürlük' kavramlarıyla ilişkilendirilecek ve usavurma yöntemiyle irdelenecektir. Birey, müziksel tercihlerinde mutlak bir özgür iradeye sahip mi? Tercih sürecinde, ait olduğu topluluğun siyasal, sosyolojik ve kültürel bir baskısını yaşıyor mu? Gibi soru(n)lar zihinde tutularak, müziksel tercihlerin bireysel eksende nasıl biçimlendiği anlamaya çalışılacaktır. Dolayısıyla bu makale; sosyal bilimlerin düşünce sistematiğini izleyerek, anlatım yerine anlamayı önceller.
Journal of Turkish Studies, 2019
This article was checked by iThenticate.
International Language, Literature and Folklore Researchers Journal, 2013
1970s have witnessed a paradigm shift in the translation field due to the fact that lingustics oriented theories lost their significances and instead
Tarih boyunca insanlık, yapı-fail antogonizmasının bir tarafında mevzilenmek zorunda bırakılmıştır. Yapının neliği din, siyaset, bilim, sınıfsal belirlenim şeklinde farklılık arz etse de; değişmeyen gerçek, insanın her türlü yapısal alanda özgür hissetmemesiyle doğan arayıştır. Zira statükoya çalan her gerçek, insanın özgürlük alanını ilhak etmekliğiyle hemen tanınmaktadır. Din, dünyanın Ortaçağını hegemonyası altında tutan, görünürdeki en belirgin yapı olmuş ve zamanla insanı indirgediği durum kendi içinden bir makesi olarak Bilim’i çıkarmıştır. Garaudy, kendi perspektifinden yapı tandanslı meydana gelen ve insanı hayattan ekarte eden bir takım Entegrist modellere yer verdiği Entegrizm: Kültürel İntihar isimli çalışmasında, bu eğilimin farklı çıkış noktalarına dikkat çekmek istemiştir. Bu çalışmada, Garaudy’nin, entegrizmi bir olay/sonuç şeklinde deklare etmesinden farklı olarak; entegrizmi meydana getiren asıl faktörün, bir usul, hayata bakış ve uzun vadede bir zihniyet problemi olduğuna dikkat çekilmiştir. Bu bağlamda Garaudy’nin ele aldığı entegrizmlere daha zihnî bir projeksiyon tutulmuş ve fiziksel çıktısından rahatsız olunan bir durumun, yeniden fiziksel bir çözümle dönüştürülebileceğine dair olan inanç sorgulanmıştır.
Idil Journal of Art and Language, 2012
Birden çok tanıma sahip olan "kültür" kavramı üzerine geliştirilen söylemler, günümüzde, postmodernizmin ve küreselleşmenin getirisi şartlar ile yeniden şekillenmiştir denilebilir. Kavramsal anlamda kültür sorunsalını tanımlayabilmek için, toplumların nesilden nesile aktardığı inanç, bilgi, duruş ve seziş uygulamalarını tarihsel süreç içerisinde de tanımak/tanımlamak gerekmektedir. Küreselleşme ile artık günümüzde, dünya üzerinde hiç bir kültür yapısı ve hiç bir insan topluluğu bütünüyle ve kayıtsız olarak tek bir kültür kalıbının homojen bütünlüğü içerisinde yaşar halde değildir. Postmodernizmin bir getirisi olarak ise insanların dahil olduğu minor kültürel yapılar bile önem kazanmış bu bağlamda neredeyse herşey kültür olarak algılanmaya başlanmıştır. Mevcut olan kültür ve kültürel değişim kavramlarının en geniş anlamıyla farklılaşması, insan medeniyetinin daimi bir faktörüdür; her yerde ve her zaman meydana gelmektedir. Yaradılıştan bu yana yaşamın ve kültürlerin değişmeyen tek kuralı/ilkesi değişim ve süreklilik olmuştur Kitsch kavramı, kapsamı ve içeriği bakımından karmaşık bir yapıya sahiptir. Kavram olarak Kitsch'e tek bir anlam yükleyebilmek ya da tam karşılığını bulmak çok kolay değildir. Bu kelimenin sadece sözlük anlamına baktığımızda, karşımıza var olanın aşağı bir kopyası olarak sanatı sınıflandırmak için kullanılan şekliyle ya da kibirli, bayağı bir tada sahip, üretilmiş olan için banal ve sıkıcı anlamında bir sıfat olarak gönderme yapılabilir diyebiliriz. Kitsch kavramının beraberinde karşımıza çıkardığı diğer kavramlar ise kültürel yozlaşma, üst sınıf beğeni, alt sınıf beğeni, üst kültür, alt kültür kavramları ve ara kültürel yapılar biçimindedir. Bu bağlamda "kitsch" sadece sanatsal bir kullanıma sahip değildir, farklı kavramlar içerisinde, farklı kullanım şekilleri de bulunmaktadır.
Bu makalenin konusunu eleştirel haber araştırmaları oluşturmaktadır. Çalışmanın bir ayağında yapısalcılık etkisindeki Britanya kültürel çalışmaları çerçevesinde bir haberin çözümlemesi yapılmıştır. Diğer ayağında ise makro-mikro şeması kullanılarak, eleştirel söylem çözümlemesi alanı açısından aynı haber çözümlenmiştir. Daha sonra bu ikisi karşılaştırılmıştır. Karşılaştırma sonucunda, birkaç kategoride aralarında benzerlik olmasına karşın çözümlemelerin büyük ölçüde farklılaştığı ortaya çıkmıştır. Örneğin Britanya kültürel çalışmaları açısından yapılan çözümlemede haber değerliliğinin ve objektifliğin ideolojik üretime neden olduğu belirmiştir. Buna karşılık, eleştirel söylem çözümlemesi için dilbilimsel kavramlar eşliğinde çok daha teknik bir çözümleme yapılmıştır. Sonuçta bu çalışmanın bulguları, iki alanı bir araya getirmek isteyenlerin gerek kuramsal, gerek yöntemsel ve gerekse de çözümleme bakımından dikkatli olması gerektiğini söylemektedir.
Türk Kütüphaneciliği, 2000
İnsanlık tarihi bir anlamda kültür tarihidir. Eğitim, bilim, ekonomi, sanat, teknoloji, yönetim, politika vb. alanlar kültürün alt alanlarıdır. Bir başka deyişle, kültür bu alanlarda üretilenlerden başka birşey değildir. Dolayısıyla bu alanların niteliği, o ülkedeki kültürün de niteliğini belirleyecektir. Ülke miz, kültürel zenginlik ile kültürel duyarlılık yoksunluğunun garip bir likteliğini yansıtmaktadır.
C.P.Snow 1959 yılında Rede Konferansları bünyesinde “İki Kültür” başlıklı bir sunuş yaptı. Bu sunuşta edebi entelektüellerle bilim insanları - kastedilen doğa bilimcilerdir- arasındaki ayrımı anlatmak amacıyla “iki kültür” kavramını bilim dünyasında tartışmaya açıldı. C.P.Snow sunuşunda beşeri bilimler/sosyal bilimler ve doğa bilimleri alanlarında çalışan araştırmacıların çalışma biçimi ve konularının ortaklaşması/ayrılması meselesini geniş bir çerçevede ele aldı. “İki Kültür” kitabının IV. bölümü “zenginler ve yoksullar” başlığını taşıyor. Bu çalışmada iki kültür çalışmasında ele alındığı şekliyle 1950’li yılların sonunda dünya üzerinde zenginler ve yoksullar bölünmesine, bunun nedenlerine ve ortadan kaldırma amacıyla yapılması gerekenlere ilişkin C.P.Snow’un değerlendirmeleri eleştirel bir gözle ele alınıyor. Aynı zamanda bu konuya ilişkin 19.yüzyıldan günümüze uzanan bir tarihsel çerçevede zenginlik ve yoksulluk meselesinin nasıl ele alındığı, bu konuya ilişkin ne tür kavramsal çerçeveler ve çözüm yolları üretildiği inceleniyor.
Asosjournal, 2022
İnsanlık tarihiyle yaşıt olarak değerlendirebileceğimiz göç, eylem yönünde mekânsal bir yer değişikliğine indirgenebilmesi mümkün olsa da göçün birey ve toplum temelinde gelişen ve değişen siyasal, ekonomik, sosyolojik ve kültürel tarafları bulunmaktadır. Toplumsal ve kültürel değişimi içeren göç, sadece bir coğrafyadan diğerine geçişi değil, bir toplumdan başka bir topluma geçişi işaret eden bir nüfus hareketidir. Denilebilir ki, kültür kavramı da göç kavramıyla benzer kaderi paylaşan ve insanlık tarihiyle özdeş olan bir toplumsal olgudur. Göçler, temel olarak mevcut olanın yetersiz oluşunda daha iyiye ulaşma umuduyla gerçekleştirilir. Göçle birlikte sabit olma durumu yerini ayrılma, terk etme, kaçma gibi günlük hayatın üretip beslediği duygulara bırakır. Bu duygular, kültürün ana damarlarında geniş yer bulur. Göçün öznesi bireyler, dün gelen, bugün olan ve yarın kalacak olması muhtemel yabancı kimlikleriyle dünya genelinde ve ulus özelinde kültür desenlerinin her daim bir motifi olarak varlığını sürdürecektir. Bu çalışma da göç ve kültür kavramları arasındaki ilişkinin ortaya konulması amaçlanmıştır. Kuramsal literatür tarama yöntemi kullanılarak toplanan veriler
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
Kültür Bir İktidar Unsuru Mudur ?, 2021
İnönü University International Journal of Social Sciences (INIJOSS), 2021
Uluslararası Kültürel ve Sosyal Araştırmalar Dergisi, 2021
Geçmişten Günümüze Türkistan Tarihinin Bilinmeyenleri. Tarih Bilincine Adanan Bir Ömür: Prof. Dr. Abdülkadir Donuk Armağanı, 2017
Uluslararası İnanç Turizmi ve Eshab-ı Kehf Sempozyumu Bildirileri, 2013
Yeni Okuryazarlıklar; Değişen Metin Algısı ve 21. Yüzyıl Okuryazarlık Türleri, 2022
KÜLTÜRDİLBİLİM TEMEL KAVRAMLAR VE SORUNLAR, 2014
Intermedia International e-journal, 2020
Mediterranean Journal of Humanities, 2014
Tiyatro Ara, 2010
The Journal of International Social Research, 2022
Bilimname, 2021
Kesit Akademi, 2021
Akademik Tarih ve Dusunce Dergisi, 2020
Akademik Dil ve Edebiyat Dergisi, 2024