Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
…
17 pages
1 file
Bu makale, Fransız düşünür Michel Foucault’nun, Kant’ın Was ist Aufklärung? (Aydınlanma Nedir?) adlı ünlü metni üzerinden ‘Aydınlanma’ya getirmiş olduğu yeni bir yorumu incelemektedir. 1960ların başından beri Aydınlanma eleştirisi yapmakla tanınan Foucault’nun Kant’ın Aydınlanma anlayışında bulduğu bir takım pozitiflikler ele alınmakta ve bu durumun arkasında ise Foucault’nun İran Devrimi tecrübesi ve bu tecrübenin eşcinsellik özelinde ifade ettiği anlam sorunsallaştırılmaktadır.
ETHOS Felsefe ve Toplumsal Bilimlerde Diyaloglar (http://www.ethosfelsefe.com/ethosdiyaloglar/main/?page=oku&id=242), 2020
Foucault, felsefi güzergâhının belli dönemlerinde, özneleşme süreçlerinde rol oynayan belli temaları öne çıkarmış ve bunların analizine yoğunlaşmıştır. Fakat onun felsefesini belli uğraklara ayırmaya imkân tanıyan kavramsal ve yöntemsel değişimler, önemli eleştirileri de beraberinde getirmiştir. Bu eleştirilerden biri, Foucault’nun birbiriyle çelişen iki öznellik yorumu sunduğu yönündedir. Bu çalışmanın amacı, Foucault’nun öznellik kavrayışını, söz konusu eleştiri çerçevesinde, etik üzerine olan son dönem çalışmalarından hareketle incelemektir. Bu bağlamda, onun etik çalışmalarının, önceki çalışmalarında teşhis ettiği problemlere yönelik etik-politik bir cevap verme girişimi olarak okunması gerektiği iddia edilecektir. Bu yönde bir okumanın, Foucault’nun tabi kılınma yoluyla özneler haline getirilme süreçlerine yönelik çalışmalarının, bireyin kendini dönüştürmesine dayanan aktif bir özneleşme sürecini savunduğu etik çalışmalarıyla nasıl birleşebileceği sorusunu farklı bir perspektiften hareketle ele almaya imkân tanıdığını düşünmekteyiz. Bu amaçla Foucault’nun son dönem çalışmalarının merkezi teması olan “kendilik kaygısı”na yönelik analizleri, çalışmamızın odak noktasını oluşturmaktadır. Etik öncesi çalışmalarında sunduğu öznellik kavrayışını, bu analizler doğrultusunda yeniden ele alarak, söz konusu sorunun mümkün bir yanıtına işaret etmeye çalışacağız.
Bu çalışma Michel Foucault’nun özne kuramı üzerine bir derkenar niteliğindedir. Foucault’nun felsefe sahnesindeki yenilikçi ve özgün soruşturma biçimi, onu sosyal bilimler içinde tartışmasız en etkili kuramcılardan birine dönüştürmüştür. Çalışma boyunca, Foucault’nun bu özgün felsefe metodolojisi üzerine çeşitli soruşturmalar sürdürülmüş, ortaya koyduğu kavramsallaştırmaların izleğinde Foucault’da özne fenomeni açıklanmaya çalışılmıştır.
Foucault's work is divided into three periods. Foucault, who named his first period of studies as "archeology" and second period as "genealogy", focuses on "ethics" in his third period. Foucault builds his ethical ideas on the grounds of his studies of ancient Greek and Roman societies. In this context, he defines ethics as the "relationship of the self with itself " and points out "the practices of the self" to be formed as a moral subject. Foucualt sees ethics as an opportunity to resist the governance of modern power. The creativity dimension that pushes Foucault to a distinction between morality and ethics comes out with the individual's freedom and ethics, which's ontological condition is freedom, is a positive form of freedom for Foucault, who adopts the understanding of positive freedom. The ethics, established with a creative dimension and freedom condition, add a new one to its features and gains an aesthetic meaning. Although because of his third period of studies, there are criticisms about Foucault that he has moved away from the political to an aesthetic dimension, this is wrong because ethics is very political as a resistance against the relations of power.
2016
Bu çalışmada Foucault’nun düşünsel gelişiminde önemli bir yere sahip olan episteme ve söylem kavramları, tarihsel süreksizlikle ilişkileri bağlamında değerlendirilecektir. Foucault ilk çalışmalarında epistemedeki değişimler üzerinden Batı tarihinin bir dökümünü gerçekleştirirken son döneminde episteme yerine dispositif kavramını kullanarak, tarihsel düzlemdeki ilişkileri daha belirsiz kılmaya başlamıştır. Foucault’nun söylem üzerinden geliştirmiş olduğu tarih okuması, her söylemin aynı zamanda bir “olay” a gönderme yaptığını bildirir; ancak Foucault bu “olay”ın tekilliğine olduğu kadar, olayın gerçekleştiği söylemler dizinine başka bir ifadeyle tarihsel sürecin kendisine de işaret etmektedir. Sonuç olarak bu çalışmanın amacı Foucault’nun süreklilik merkezli bir tarih okumasına karşı geliştirdiğini belirttiği süreksizliği temele alan tarih okumasını nasıl inşa ettiğini incelemektir
Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği Örüntüsünde Kadının Yoksulluğu ve Yoksunlukları Duygu Alptekin
Aydın M. Otoklav Fiziği ve Standartları, 2009, Azim matbası, Antalya , 2009
Buhar basınç ilişkisi, sterilziasyon yöntemleri, EN13060 şartnamaesi, spor testi, helix testi
AYDINLANMA’NIN EPİSTEMOLOJİSİ, MODERNİTENİN SÖYLEMİ VE KALKINMANIN AHVALİNİ YENİDEN DÜŞÜNMEK, 2021
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
Toplum ve Sosyal Hizmet, 2021
IMMANUEL KANT’TAN MICHEL FOUCAULT’YA AYDINLANMA SORUNSALI VE MODERNLİK Himmet Hülür1 Ufuk Bircan2, 2020
The Journal of Academic Social Sciences, 2014
TUĞRUL VE ÇAĞRI (SALTANAT VE SADAKAT), 2020
VATANDAŞLIK VE ÇOKKÜLTÜRLÜ YURTTAŞLIĞIN DÖNÜŞÜMÜ
İstanbul Aydın Üniversitesi Dergisi, 2018
KENT PLANLAMA VE KENTSEL TASARIMDA AYDINLATMANIN ROLU, 2023
Pavlusçuluk, Bogomilizm ve ''Phundaites'' İsimlendirmesi Üzerine, 2021
Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, 2005