Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
…
14 pages
1 file
Yeni Türk Edebiyatı Araştırmaları, S.3, 2010
Mehmet Akif Ersoy (Hayatı-Düşünceleri-Eserleri), 2022
Mehmet Akif Türkçeye hakimiyeti kadar Arapçaya da hakim, Arapları yakından tanıyan bir şairimizdi. Ondaki Arap derin görüntüsü (imajı) bu çalışmanın konusudur.
Mehmet Akif Ersoy çok velud bir şairdir. Eserlerini oldukça fazla sayıda ithaf etmiştir. Bu çalışmada Mehmet Akif'in şiirlerindeki ithaflar ele alınmıştır.
DergiPark (Istanbul University), 2022
Mehmet Akif, one of the great intellectuals of the last century, shared his thoughts about the religious and social problems he witnessed in his lifetime, criticized them and tried to produce solutions through his poems that he brought to the art world with his successful literary identity. He focused on aforementioned religious and social problems, especially the issues of qada, qadar and tawakkul, his views were often distorted or misunderstood, and noted that these prevented the individual and society from leading a free and volitional lifestyle, and from being able to comprehend developing events and phenomena in a healthy way. Akif, who prioritized human freedom and will, and criticizes blind submission and the fatalistic understanding with a harsh tone, addressed these elements, which he saw as a kind of delusion, as the basis of many problems of Ottoman subjects and Muslim societies. He pointed out that as a requirement of the divine laws that Allah has placed in the universe, cause-effect relationship prevails in life and stated that if life is guided with this awareness, problems can be better understood and overcome more easily.
Afyon Kocatepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 2021
Orhan Pamuk, ilk romanı Cevdet Bey ve Oğulları'nda, 1905'ten 1969'a Türkiye coğrafyasındaki batılılaşma/ modernleşme hareketinin barınma kültürüne ve ev içi yaşam biçimlerine etkisini, bir aile yaşantısı üzerinden aktarmaktadır. Roman, Işıkçı ailesinin konaktan apartman yaşamına geçişini ve tüm bu sürecin doğurduğu çelişkileri, mekânsal dışavurumları, değişen ev içi gündelik yaşam pratiklerini ve alışkanlıklarını, kısacası birey-ev ilişkilerini betimlemektedir. Bu doğrultuda, temelde, üç zaman dilimi ve üç nesle odaklanarak kurgulanan anlatı, hem toplumsal ve kişisel anlam karmaşalarına hem de konuttaki mekânsal deneyimlere ışık tutmaktadır. Mekânın kişiye özgü duygular ve yaşanmışlıklar ile “yer”e dönüştüğü göz önüne alındığında, romanda aktarılan ev yaşamı, evi yer olarak benimseme ve eve ait olma hissi ile ilgili birçok ipucu barındırmaktadır. Ayrıca, anlatının zamansal bağlamı, birey-mekân ilişkilerinin yeniden kurulduğu bir döneme de referans vererek batılılaşma/ modernleşme sürecinin ev içi yaşamındaki mekânsal pratikleri nasıl etkilediğine de odaklanmaktadır. Bu doğrultuda, kişinin ev ile kurduğu etkileşimi mekânsal aidiyet kavramı üzerinden okumayı konu edinen bu çalışmada, Cevdet Bey ve Oğulları romanının ana kahramanlarının birey-ev ilişkilerini ve söz konusu dönemde bu ilişkilerin dönüşümlerini incelemek hedeflenmektedir. Aidiyet hissinin kendini gerçekleştirme ve kendini bulma eylemleri ile ilişkili olduğu düşünüldüğünde roman kahramanlarının eve dair hislerinin birey-mekân etkileşimi açısından yol gösterici olması beklenmektedir.
Dumlupınar Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü Yayınları, 2021
Mehmet Akif, şiirlerinde ve makalelerinde Müslüman toplumların dini anlama biçimlerini eleştiri konusu yapmıştır. Müslümanlardaki ataleti, tevekkül anlayışını, yanlış inançları ve taklit anlayışını sürekli eleştirmiştir. Müslümanların bağımsızlıklarını kazanmaları için mücadele veren Cemaleddin Afganî ve onun talebesi Muhammed Abduh, Said Halim Paşa’nın İslamcılık ile ilgili fikirleri ayrıca Fahrettin Razi bu anlamda Mehmet Akif’e örnek teşkil etmiştir. O, ‘İslam birliği’ fikrine inanmış ve bunu kurtuluş reçetesi olarak görmüştür. Mehmet Akif’in din anlayışında ve buna bağlı olarak dinî tecrübe anlayışında Kur’an’a nasıl baktığı ve değerlendirdiği önem arz etmektedir. O Kur’an’a dinamik bir kitap olarak bakmaktadır. Bu sebeple Kur’an’ın güncel olaylarla birebir ilişki içinde olduğunu düşünerek Kur’an’ı sanki yeniden nazil oluyormuş gibi görüp güncel olaylarla bağlantısını kurmaya çalışır. Kur’an, ona göre ‘mezarlıkta okunan’ bir kitap değil, ‘dirilere hitap eden’ bir kitaptır. Kur’an; okunması, anlaşılması, yorumlanması ve yeniden yaşanması gereken bir kitaptır. Bu bağlamda Kur’an’ın anlaşılması demek onun ‘tecrübe’ edilmesi demektir. Kur’an kendisine uyulduğu takdirde insanları en üst seviyeye ulaştıracak bir kitaptır. Kur’an’la doğrudan ilişki kurup onun emirleri yerine getirildiği zaman doğru anlaşılmış olur. Fakat toplumdaki atalet, miskinlik ve hurafeler Kur’an’ın doğru anlaşılmasını ve hayata uygulanmasını engellemiştir. Bunu düzeltmenin öncelikli yolu dinî ilimler alanında yeniden çalışmalar yapmaktır ve ‘şerh geleneğinden’ vazgeçip dine yeni-güncel yorumlar getirmektir. Böylece dinin hayata yansımaları ve etkileri düzeltilecek ve hurafelerden uzak bir dinin etrafında yeni bir medeniyet kurulacaktır.
2022
Cuma fragmanları için henüz tam olarak ne yazacağımı bilmiyorken dahi aklıma ilk gelen konular her zaman zaten dert edindiklerimdi: kırılganlık/aidiyetsizlik/yalnızlık ve kimlik/mekân/coğrafya.
Dil ve Edebiyat Araştırmaları/Journal of Language and Literature Studies, 2018
Kitap tanıtımı bir yazı çeşidi olarak daha çok düzyazıyı akla getirir, fakat bu durumun az da olsa istisnaları vardır. Kendisi de kitap tanıtımları yapan Mehmet Akif'in Safahat'ının altıncı bölümünü oluşturan "Âsım" 1924 yılında kitap olarak yayımlanınca bu eseri, yazdığı manzume ile ilk selamlayanlardan biri Halil Nihat (Boztepe) olmuştur. Halil Nihat'ın mesnevi tarzında ve mizahî bir anlatımla kaleme aldığı bu manzume, "Âsım"la ilgili içinde geçen nitelemeler ve Mehmet Akif'in üslubunu çağrıştıran bir dille yazılmış olması bakımından dikkate değer bir edebî metindir. Bu yazıda, Halil Nihat'ın 1924'te Arap harfleriyle basılan Mâhitâb adlı kitabında yer alan ve Mehmet Akif'in "Âsım"ını tanıtan "Yeni Kitaplar: Âsım" adlı manzume konuyla ilgisi bağlamında tahlil edilecektir. Ayrıca yazının sonuna, Halil Nihat'ın 1924 yılında "Âsım"ı tanıtmak için yazdığı eski harfli metnin eklenmesi hem bu makalenin daha iyi anlaşılmasına hizmet edecek hem de bu alanda çalışanlara katkı ve kolaylık sağlayacaktır.
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
International Journal of Language Academy, 2022
e-Journal of New World Sciences Academy, 2021
International Journal of Language Academy, 2022
DergiPark (Istanbul University), 2022
100. Yılında Kültür Coğrafyamızda İstiklal Marşı ve Mehmet Akif Ersoy, 2022
Şener, Merve. (2020). Mehmet Rauf’un “Halâs” Adlı Romanında İşgal ve Direniş . Akademik Dil ve Edebiyat Dergisi , 4 (4) , 983-1000 ., 2020
HİKMET-Akademik Edebiyat Dergisi (Journal Of Academic Literature), 2021
Uluslararası Sosyal Bilimler Akademi Dergisi, 2021
Art-Sanat Dergisi, 2017
TAMGA-Türkiye Göstergebilim Araştırmaları Dergisi, 2024
DergiPark (Istanbul University), 2022
"Mehmet Akif’i Duyalım" Öğrenci Paneli, 2017
Milli Mücadele Döneminde Mehmet Akif ve İslamcılık, 2014
Düşünen Şehir Dergisi, 2018
Balkanlarda Türkçe Öğretimi ve Türkoloji, 2024
Tasavvur / Tekirdağ İlahiyat Dergisi, 2021