Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2024, Dijital Demokrasi: Olanaklar ve Riskler
…
27 pages
1 file
Democracy maintains its power with its characteristics dating back to ancient Greece, renewed with the emergence of modern industrial societies, and still remaining the most legitimate system of government. Discussions on democracy and new pursuits are also affected by changes in the world. The 3rd industrial revolution, which was based on information-communication technologies, rapidly impacted all areas of life through computers, the internet and new communication technologies. The fact that the concept of the 4th industrial revolution started to be used in the 2010s shows that a new stage based on artificial intelligence has been reached. This study focuses on the political sphere in a rapidly digitalizing world. How does digitalization affect the political sphere? Can digital democracy overcome the loss of legitimacy in citizens' belief in classical democracy? Is digital democracy a form of direct democracy or does digitalization dominate the world through new technologies? Digital democracy claims to be an interactive, fast, potentially open, transparent, auditable, inexpensive democratic alternative that can function online and offline, made possible through media and digital tools. On the one hand, digital democracy is egalitarian, libertarian, and a transfer of power towards citizens, a system where the public can directly access decision-making mechanisms. However, it has risks such as digital divide and digital monitoring, as well as difficulties in establishing its legitimacy in the minds of the public. This study argues that digital democracy or public participation in the political system can be realized through digital tools and devices. However, in order for digital democracy to transfer power and authority to the people, it needs to overcome obstacles such as a secure cryptographic system, the legitimacy of digital voting in social life, widespread access to technology, and the reduction of economic inequalities. This study discusses the possible new situations that democracy will encounter in a digitalized world and the advantages and disadvantages of digital democracy versus representative democracy.
2024
Kitle iletişim araçlarının gelişmesiyle birlikte günümüz dünyasında insanlar dijital bir evrende yaşarlar. Dijitalleşme ile anlık olarak bilgi akışı sağlanmakta, insanlar birbiriyle iletişim kurmakta, düşüncelerini özellikle sosyal medya aracılığıyla geniş kitlelere ulaştırmakta, çevrimiçi platformlarda eğitim almakta ve daha birçok yönüyle fayda elde etmektedirler. Çoğu zaman bu dijital evrenin olumlu yanları öne çıkarılsa da insan hayatını ve yönetim şekillerini -özelde demokrasiyi derinden etkileyen olumsuz yanları göz ardı edilmektedir. Kitle iletişim araçlarının ve internetin yaygınlaşmasıyla birlikte demokratik kurumlar, kamusal alan ve siyasal süreçler, önemli dönüşümlere uğramışlardır. Bu dönüşüm sürecinde sosyal medya, kamusal alan olarak görülmüş ve post-truth (hakikat ötesi, alternatif gerçek, nitelikli yalan) ve popülizm gibi yeni siyaset yapma biçimleri ön plana çıkmıştır. Bu da demokrasiyi zayıflatmıştır. Bu çalışma, dijitalleşmenin demokrasiler üzerindeki etkilerini analiz ederek demokrasinin dijital çağda bir kriz içinde olduğunu savunmaktadır. Bu çerçevede çalışmanın amacı, demokrasinin krizine yol açtığı düşünülen ana dinamikleri analiz etmek ve dijital iletişim sistemlerindeki gelişmelerin bu dinamikleri nasıl şekillendirdiğini ortaya koymaya çalışmaktır. Araştırma sorusu, “kitlesel iletişim araçlarının hızla geliştiği dijital çağda demokrasinin bir kriz içinde olup olmadığı” üzerine odaklanmakta ve demokrasinin dijitalleşmenin etkisiyle karşı karşıya kaldığı zorlukları irdelemeyi hedeflemektedir. Çalışma, eleştirel kuram yöntemiyle şekillendirilmiştir. Bu yöntem ile demokrasinin dijitalleşme sürecinde karşılaştığı krizler ve dijital araçların bu krizleri nasıl derinleştirdiği eleştirel bir bakış açısıyla analiz edilmeye çalışılacaktır. Araştırmada, isegoria ve parrhesia ilkeleri ile demokrasi arasındaki ilişkinin sorgulanmasının ardından demokratik kurumların değişen rolleri, kamusal alanın çözülüşü ve sosyal medyanın siyasal süreçlere etkisi detaylı şekilde ele alınacaktır. Sonuç olarak dijital çağda demokrasinin bir kriz içinde olduğu öne sürülmüş ve bu krizin, demokrasiye özgü parrhesia (doğruyu söyleme cesareti) ilkesinin yeniden benimsenmesiyle aşılabileceği savunulmuştur.
TWITTER DİPLOMASİSİ: TWITTER’DA EN FAZLA TAKİP EDİLEN SİYASİ LİDERLERİN TWITTER KULLANIMI ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA, 2022
Twitter sağladığı kısa içerik ve hız özellikleriyle birlikte önemli bir kullanıma sahiptir. Twitter sayesinde kullanıcılar kısa ve kesin bilgiye doğrudan siyasetçiler aracılığı ile ulaşabilmektedir. Siyasi aktörlerin Twitter’ı etkin bir şekilde kullanması ile birlikte bireyler doğrudan kaynaktan bilgi sağlayabilmektedir. Günümüzde artık Twitter ile beraber siyasi aktörler ülke içerisinde yer alan olaylar ve dünya gündeminde yer alan olaylara anında tepki verebilecek bir ortama sahip olmuştur. Bu iletişim ortamı sayesinde hem gazeteciler hem de kamuoyundaki bireyler siyasiler tarafından gelen bilgilere rahat bir şekilde ulaşabilir, takip edebilir olmuş ve aynı zamanda cevap vererek geri bildirim de sağlayabilir hale gelmiştir (Özlü ve Alan, 2020, s. 1350). Diplomasi belli tekniklerin ve stratejilerin kullanılması ile beraber devletlerarası uzlaşı sağlama çabalarının tamamı olarak tanımlanabilir (Pamment ve Wilkins, 2018, s. 6). Dijital diplomasi ise, dijital araçlar yani özellikle sosyal medyayı kullanarak halkla ilişkiler ve iletişim sürecini yönetme stratejisi olarak tanımlanabilmektedir (Holmes, 2015, s.15). Dijital diplomasi türlerinden birisi olan Twitter diplomasisi ise; “Twiplomacy” ya da diğer bir adıyla “hashtag diplomasi” şeklinde ifade edilen “Twitter diplomasi”, siyasi liderler ve çeşitli devlet çalışanları tarafından kamu diplomasisi faaliyetlerini yürütmek amacı ile Twitter’ın kullanılması şeklinde ifade edilebilir (Sandre, 2013, s. 27). Bu çalışmada dünya genelinde Twitter’da en fazla takip edilen 10 siyasi liderin Twitter kullanımı üzerine bir araştırma yapılmıştır. Araştırma için seçilen 10 siyasi lider “twiplomacy.com” sitesindeki sıralama göz önünde bulundurularak alınmıştır. Yöntem olarak ise içerik analizi yöntemi kullanılmıştır.
İzmir Sosyal Bilimler Dergisi, 2020
Çalışmanın amacı, demokrasi ve medya ilişkisinin olumlu çıktılarının yanında psikolojik durumların varlığına odaklanmaktır. İktidar formları sosyo-politik hayat ve yansıma alanlarıyla doludur. Olumlu–eylemsellik ve demokrasi vurgusu tartışmalarına ek olarak bu çalışma eylemselliğin sınırlılığına vurgu yapmak için ortaya çıkarılmıştır. Katılımcı-kullanıcı bireylerin, politik varoluş çizgisinde siyasi katılım ve sosyal medya iletişiminde öznel değer ve yargılarından bağımsız bir katılımda bulunamayacakları eleştirisi üzerinden, politik arzuların ve demokratik eylemsel söylemlerin yansıtılması, çoğunluk, siyasi kültür ve ilişkisel kimliklerden referanssız ortaya çık(arıl)madığı düşüncesinden yararlanılmaktadır. Demokrasi ve medya konusunda nitel araştırma ve ilgili literatür taramasına sahip olan bu çalışma, vatandaş- kullanıcı bireyler için, öznel değerler ve arzuların medya-demokrasi açısından işlevsel kılınmasına vurgu yapmaktadır. Medyanın demokrasiyi güçlendirici yönlerine ek, iktidar ve güç inançlarını besleme ve üretme ile statükoyu koruma işlevi işlenmiştir. Siyaset Psikolojisi perspektifinden ele alınan bu çalışmada arzular ve özgürlük algısı, medya ve demokrasi ilişkisinde önemli görülmelidir. Anahtar Sözcükler: Siyaset Psikolojisi, Sosyo-Politik Birey, Politik Varoluş, Arzu, İletişim A Criticism of Democracy and Media Relationship “The Illusion of Freedom in The Digital Age” The aim of this study is to focus on the positive outcomes in democracy and media relations, as well as the presence of psychological situations. Forms of power are full of socio-political life and areas of reflection. In addition to the debates of affirmative–action and emphasis on democracy, this work was created to emphasize the limitations of action. It is used to reflect political desires and democratic action rhetoric, reflecting political desires and democratic action rhetoric, and the idea that participants-user individuals cannot participate independently of their subjective values and judgments in political participation in the political existence line and social media communication, and that the majority, political culture, and relational identities are not referenced. This study, which has qualitative research and related literature research on democracy and media, emphasizes the functionalization of subjective values and desires for citizen-user individuals in terms of media-democracy. Therefore, in addition to the media's strengthening aspects of democracy, the function of feeding and producing beliefs of power and power and maintaining the status quo has been processed as the main theme. In this study, which is discussed from the perspective of Political Psychology, the perception of desire and freedom should be considered important in the relationship between media and democracy. Keywords: Political Psychology, Psycho-social Subject, Political Existence, Desire, Communicate
Medya Okuryazarlığı araştırmaları Dergisi, 2023
Kitap Değerlendirmesi / Abdulsemet Aydeniz
Dijital Politika Araçlarının Yerel Demokrasiye Etkisi, 2023
İstanbul Gelişim Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 2023
Dijital siyaset, siyasetçiler için fırsatları ve riskleri birlikte içermekte ve “yeni bir siyaset” anlayışına gönderme yapmaktadır. Bu çalışmada, Türkiye'deki anaakım siyasetin iki temel aktörü olan iktidar (Adalet ve Kalkınma Partisi) ve ana muhalefet (Cumhuriyet Halk Partisi) partisinin dijital teknolojinin sunduğu olanakların daha demokratik bir toplum yaratılması için kullanılmasına dayanan bu “yeni siyaset” anlayışına yönelik eğilimlerini anlamak amacıyla, özellikle COVID-19 pandemisinin ilk bir yılını kapsayan Mart 2020-Nisan 2021 tarihleri arasındaki Twitter’daki etkileşim örüntüleri ve söylemlerinin merkezindeki temalar analiz edilmiştir. Dijital teknolojinin tabandan yükselen bir demokrasinin gelişmesine ne tür katkılar sağladığını tartışan bu çalışma, dijital siyasal iletişim biçimlerinin geleneksel siyasal iletişim biçimlerinden çok farklı olmadığı, diyaloğa kapalı ve tek yönlü olarak işlediği ve egemen siyaset yapma biçimlerinin eleştirel kamusal tartışmalara alan açmadığı sonucuna ulaşmıştır. Liberal demokratik bir siyasal sistemi tanımlayan ve bu sistemden doğan konuları ve sorunları kapsayan anahtar sözcükler üzerinden yapılan taramada, her iki siyasal partinin de toplumsal kriz, siyaset ve ekonomi temelli sorunları söylemlerinden dışladığı görülmüştür.
Bilgi ve iletişim teknolojilerinin itmesi ile toplumsal dönüşüm yaşanmaktadır. Bilgi toplumu şartları; internet aracılığıyla genişleyen siyasal katılım imkanları, çevrimiçi kamusal uygulamalar bütünü olarak e-devlet ve demokrasinin elektronik dönüşümü ile siyasal alana yansımaktadır. Bireylerin BİT erişim imkanları ve yetenekleri arasındaki farktan kaynaklanan sayısal uçurum, e-demokrasinin önündeki en önemli tehdidi oluştururken, kamu otoritesinin gözetim araçlarının da güçlendiği gözlenmektedir. Buna karşılık, yeni teknoloji sayesinde bilginin dolaşımının önündeki birçok engelin kalktığı, maliyetin düştüğü ve etkileşim platformlar sayesinde toplumsal örgütlenmenin kolaylaştığı görülmektedir. BİT kullanımının yaygınlaşması ile demokrasiler kendiliğinden e-demokrasiye dönüşmeyeceği gibi, e-demokrasinin temsili demokrasinin sorunlarını çözüp çözemeyeceği de tartışmalıdır. Bu çalışma ile e-demokrasinin sunduğu umutlar ve yol açtığı riskler tartışmasına katkı sağlanmak amacı güdülmüştür. There is a social transformation spurred by the information and communications technologie: Enlarging political participation via Internet and on-line public practices are the reflections of e-state and e-democracy on the political area. Digital divide, which is emerged from the difference among individuals about opportunities to access ICT, is the most important threat to realize e-democracy ideal. In addition, public surveillance means are gaining strength. On the other hand, obstacles to reach information are disappearing, costs are reducing and platforms to interact are developing. All these factors are paving the way for easier organization of societie: ICT usage doesn’t mean that all democracies will transform into e-democracies or e-democracy will solve problems of representative democracie: In this study it is supposed to contribute the argument about opportunities and risks of e-democracy.
Dijitalleşen Dünyada Siyasal İletişim, Doç. Dr. Tolga YAZICI,Doç. Dr. İhsan KARLI,Dr. Z. Benan DONDURUCU, Editör, Literatürk Academia, 2021
Post-truth çağında güncel konvansiyonel siyasetteki “katılım” ve “temsil” merkezli sorunlar, siyasi kurumların meşruiyetini tartışmalı bir noktaya getirmiştir. Kamusal alandaki demokrasi arayışlarının dijital alana taşınması, siyasetin de dijitalleşmesini beraberinde getirmiş ve dijital aktivist hareketleri görünür kılmıştır. Günümüzdeki demokratik meşruiyet krizi ortamında, katılım ve temsil sorunlarının önüne geçebilmek adına, dijital alanın potansiyelini kullanan ve ana akım siyaset yapma biçimine, alternatif oluşturan yeni siyasal parti oluşumları görünür olmuştur. Geleneksel siyasi partilerin yaşadığı temsil ve katılım gibi yapısal sorunları, bilgi ve iletişim teknolojilerini kullanarak çözmeye çalışan siyasi partilere en genel adıyla “dijital partiler” denilmektedir. Dijital partiler, aynı zamanda katılım tabanlı olarak iç ve dış işleyişini dijital alana taşıyan partilerdir. İlgili oluşumların bir kısmı, aktivist bir hareket olarak kalırken; bir kısmı da meşru bir siyasi parti olarak konvansiyonel siyasete eklemlenmiştir. Dijital partilerin genel paydası, dijital alanın bütün potansiyelini kullanarak; doğrudan demokrasiyi ve katılımı hayata geçirebilme iddiasıdır. Bu noktalardan hareketle, bu çalışmanın problemini “yeni bir siyasi parti türü olarak dijital partilerin ne olduğu; hangi unsurlar bağlamında konvansiyonel siyasette karşılık bulduğu” soruları oluşturmaktadır. Derleme çalışması olarak inşa edilen çalışmada, dijital partiler, dijital katılım ve dijital demokrasi bağlamlarıyla ele alınmış; dijital dünyanın siyaseti nasıl dönüştürdüğünün ve dijital partilerin mevcut problemlerinin tartışması gerçekleştirilmiştir. Konuyu somut bir zemine taşıma adına, dünyadan Korsan Parti, Podemos ve 5 Yıldız Hareketi; Türkiye’den e-Parti örneklerine yer verilmiş ve partilerin demokrasiye potansiyel katkıları ve eleştiriye açık noktaları tartışılmıştır.
DEMOKRASİ (Antik Demokrasiden Dijital Demokrasiye), 2022
Muhafazakar Düşünce Dergisi, 2024
Makale, dijital devrimin siyasal alana etkisini anayasacılık perspektifinde tartışmayı hedeflemektedir. Bu doğrultuda hukukun, insan davranışının siyasi yönünden türediğini kabul eden politik hukukbilim anlayışına başvurulacaktır. Dijital devrimle birlikte gerçekliğin aşındığını ve bunun neticesinde insan davranışının da soyut dijital zeminde kendini daha çok göstermeye başladığını kabul eden makale, hukuk düzeninin de değişeceğini ileri sürmektedir. Geleneksel liberal anayasacılığın inşa ettiği paradigmanın çözülmesi güç çelişkiler yaşadığı kabul edilmektedir. Dijital meydan okumalar neticesinde geleneksel liberal anayasacılığın kabul ettiği birey-devlet dikotomisinin geçerliliğini yitirdiği savunulmaktadır. Tekno-sermaye grupları çevrim içi platformları kontrol ederken aynı zamanda dijital uzayın eşik bekçisi olarak faaliyet göstermektedir. Yeni iktidar odağı olarak ortaya çıkan tekno-sermaye grupları, bireyin temel hak ve hürriyetlerini tehdit etmektedir. Çevrim içi platformlar, bu süreçte rıza üretim mekanizması rolünü oynamaktadırlar. Varılan noktada insanın siyasal davranışının değişimi ile tekno-sermaye grupları arasında bir ilişki gözlemlenmektedir. Bu durum, bireyin siyasal bir özne olarak vatandaştan ticari bir nesne olarak tüketiciye dönüşmesi sürecine tekabül etmektedir. Dijital anayasacılık, geleneksel liberal anayasacılığın çelişkilere düştüğü noktada tekno-sermaye gruplarının temsil ettiği yatay tehdidin anayasa hukuku perspektifiyle çözülerek birey temel hak ve hürriyetlerinin güvence altına alınmasına yönelik bir imkândır. Makale, söz konusu imkânın incelenerek kavrama özgün bir yaklaşım sunmayı amaçlamaktadır
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
Isophos:Uluslararası Bilişim, Teknoloji ve Felsefe Dergisi , 2018
Dijital çağda e-katılım aktivitelerinin siyasi boyutlarına genel bir bakış, 2022
TESAM VII. Uluslararası Sosyal Bilimler Kongresi Gelenekten Geleceğe: İkinci Yüzyılın Eşiğinde Sosyal Bilimleri Yeniden Düşünmek, 2023
Web (Internet) Çağında Demokrasi ve Bürokrasi, 2004
Journal of political administrative and local studies, 2020
DergiPark (Istanbul University), 2013
Zenodo (CERN European Organization for Nuclear Research), 2022
Stratejik Yönetim Araştırmaları Dergisi, 2021
DİJİTAL İLETİŞİMİ ANLAMAK-2, 2021
Avrasya Uluslararası Araştırmalar Dergisi, 2018
ViraVerita E-Dergi: Disiplinlerarası Karşılaşmalar, 2022
The Turkish Online Journal of Design, Art and Communication - TOJDAC, 2023
International Journal of Human Sciences (JHS), 2017
Ege Coğrafya Dergisi, 2021