Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
…
7 pages
1 file
Türk Kültürü İncelemeleri Dergisi, 2016
Kur'ân surelerini konu edinen kaside tarzındaki manzumeler bir başka makale ile tanıtılacaktır. 'Abdurrahman es-Sülemî(Ebû Abdirrahmân Abdullâh b. Habîb b. Rubeyyia es-Sülemî, öl. H. 73/692 ?)'nin, 45 "Basrî" (Basra ekolü) olarak 'Âsım b.
Kitap Dünyası Yayınları, 2023
İslâm fırak literatürünü biçim, yapı ve kullanılan fırak malzemesi bakımından farklı geleneklere ayırmak mümkündür. Kendine has özelliklere sahip olması bakımından diğerlerinden ayrılan Doğu Hanefî geleneği, bu bağlamda müstakil bir fırak geleneği olarak kabul edilmiştir. Ebû Muhammed Osman el-Kirmânî’nin el-Kenzü’l-Hafî fî İhtiyârâti's-Safî adlı eserinin sonunda yaptığı fırka tasnifi de bu geleneğin en iyi ve en önemli örneklerinden birisini teşkil etmektedir. Bu çalışmada el-Fıraku’l-Müfterika Beyne Ehli'z-Zeyğ ve'z-Zenâdıka adıyla da müstakil olarak yayımlanan Ebû Muhammed Osman el-Kirmânî’nin söz konusu fırka tasnifi, metot, şekil, içerik ve üslup açısından incelenmektedir. Ayrıca Doğu Hanefî fırak geleneğinin bazı eserleri ile karşılaştırmak suretiyle gelenek içindeki yerine işaret edilmektedir.
International journal of filologia, 2021
HÜDÂYÎ EFENDİ KOLEKSİYONUNDA 1313 NUMARA İLE KAYITLI MECMÛ'A-İ EŞ'ÂR'IN MESTAP'A GÖRE TASNİFİ ÖZET Mecmûalar, klâsik Türk edebiyatımıza özellikle şiir alanında önemli katkılar sağlayan yardımcı kaynaklardandır. İçerdikleri manzum ve mensur metinler itibariyle yazıya geçirildikleri dönem için bir bilgi kaynağı durumunda olan mecmûalar, aynı zamanda belli bir dönemin ve şahsiyetin edebî estetik zevkini de yansıtan eserler olma özelliğini gösterir. Kültür ve edebiyat tarihi bakımından da önem arz eden mecmûaların ilmî neşirlerinin yapılması bu açıdan önemlidir. Bu çalışmada, Hacı Selim Ağa Yazma Eser Kütüphanesi Hüdâyî Efendi Koleksiyonunda 1313 numarada kayıtlı Mecmû"a-i Eş"âr (İnceleme-Metin) incelenmiştir. Mecmûada 57 şairin 100 manzumesi yer almaktadır. Söz konusu çalışmada öncelikle mecmûanın fiziksel özellikleri değerlendirilmiş ve eserdeki şiirler; nazım türü, nazım şekli, şair ve bend/beyit sayısı açısından değerlendirilmiştir. Her tablonun altındaki dipnotta şiirlerle ilgili bilgilere yer verilmiştir. Şiirlerin geçtiği divan, mesnevî gibi eserler yeni yazıya aktarılmışsa o eserlere de ulaşılmış ve tespit edilebilen şiirlerin sayfa numaraları yine dipnotta belirtilmiştir. Ayrıca mecmûada fevâid olarak bilinen günlük ve dini bilgiler vb. öğretici düşüncelerin olduğu tespit edilmiştir. Mecmûada bu bilgiler mensur bölümler kısmındaki tabloda gösterilmiştir. Bir şiir mecmûasının incelenmesi ve muhteva tablosunun hazırlanması şeklinde yapılan bu çalışmayla, mecmûalar üzerinde yapılan akademik çalışmaların kısa adı MESTAP olan "Mecmûaların Sistematik Tasnifi Projesi"ne katkı sağlanması hedeflenmektedir.
Nubihar Akademi, 2021
Osmanlı-İran ara coğrafyasında kalan Kürd hanedanlar ve mîr-i aşiretlerin var olma mücadelesi karşı karşıya kaldıkları devletlerle olan ilişkilerinin tarihini de kapsar. Büyük güçlerle uyum içinde olmak metbuluk/ bağlılık ve akredite olmaklık hakimiyet alanlarının sürdürülebilirliği için önemli koşuldur. Osmanlı Devleti ile ittifakı seçerek “makbul” olan hanedan ve aşiretlerin irsî hukukları, hükümet, yurtluk ocaklık ve mîr-i aşiret gibi statülerle garanti altına alınmıştır. Makbul ve akredite olmak, ittifak edilen devletle birlikte karşıt güce karşı tam bir askeri destek vermeyi, belirli ekonomik yükümlülükleri üstlenmeyi ve tam bir hükümranlık iddiasından vazgeçmek gibi önemli taahhüdleri içerir. Ancak tabi olunan güce karşı gerçekleşen dönemsel başkaldırılar, tanınmış irsî hukuka dayalı hakimiyet arzusuna dayalı olsa da bu durum eşkıyalaşma, madunlaşma, ötekileşme ve tasfiyeyle sonuçlanan bir kavram setiyle tarif edilmiştir. Bu makalede belirli bir kronoloji çerçevesinde ara coğrafyada yaşanan iktidar olma ve hükümranlık iddiasıyla alan hakimiyeti kurma mücadelesi, makbul ve madunlaşma olgusu etrafında vesikalara dayalı olarak değerlendirilmeye çalışılmıştır. Nêrînek li Pêvajoya Ku Endamên Xanedaniya Eşîran ji Rewşa Meqbûliyê Ketine Rewşa Madûniyê 1800-1855 Ew têkoşîna a xweparastinê ya wan xanedanên Kurd û mîrên eşîran ku di cografyaya navber a Osmanî û Îranê de mane, dîroka têkilîyên wan a bi van dugelan re jî di bin banê xwe dihewîne. Ji bo ku ev xanedan û eşîr bikaribin bi berdewamî qadên xwe yên serdestbûnê biparêzin, pevgirêdana wan a bi hêzên mezin re, akredîteyîya wan û livekirina wan bi wan hêzan re şertekî gelek girîng e. Ew xanedan û mîrên eşîran ku digel Dewleta Osmanî ketine nav hevgirtinê, bûne xanedanên “meqbûl” û wan, mafên xwe yên irsî, statuyên xwe yên mîna hikûmat, xwedanmilkîtî û mîrantîya xwe ya eşîrtîyê mîsoger dikirin. Bi tevî vê yekê, wê meqbûlî û akredtîtîyê soz û peymanên wisa li ser xanedanên ku bi van dewletê re îttîfaqê dikirin ferz dikir ku gava ew dewlet li dijî dewleteke din biketa şer, dê wan xaendan jî bi hêza xwe ya eskerî palpiştî bikira, biketa bin barên malî û dev ji hikumranîyeke tam berdaya. Lê ew serhildanên serdemî ku li dijber hêza ku ew bûna tabiê wê, heger bi mebesta bidetxistina serdestbûneke li ser bingeha mafê rewa yê îrsî jî bûna, ev rewş bi destetêgihên mîna şêlevanîbûn, madûnîbûn û dîgerbûnîyê dihat pênasekirin û encama wê bi jiholêrakirinê diqedîya. Di vê gotarê de hewl hatîye dayîn ku di nav çarçoveya kronolojîyeke dîyar de ew têkoşîna ku di vê cografyaya navber de ji bo desthilatdarî û hukumranîya qadî/manaşî hatîye dayîn û ew rewşa wan a meqbûlî û madûnîyê, bi wesîqeyan bihête nirxandin. From Mîr-i Tribe to Banditry: An Overview of Members of Tribal Dynasties’ Transformation from “Favorite” to “Subaltern” 1800-1855 The struggle for the existence of Kurdish dynasties and mîr-i tribes living in the intermediate geography of Ottoman and Iran also encompasses the history of their relations with other states. Allegiance with and accreditation by the great powers was a critical prerequisite for Kurdish dynasties and mîr-i tribes to exercise sovereignty over their territory. Dynasties and tribes that swore allegiance to the Ottoman Empire had their hereditary law guaranteed under the titles of statuses such as hükümet (sovereign sanjaks), yurtluk ocaklık (family estate sanjaks), and mîr-i tribe (chiefdom of tribe). Being ideal and accredited requires important commitments, such as giving the allied state full military support against its enemy, fulfilling certain economic obligations, and relinquishing a claim to full sovereignty. However, although periodic revolts against the dominant state are based on the desire for domination in lieu of the recognized hereditary law, this action is described by a set of concepts, such as banditry, subordination, alienation, and liquidation. This article aimed to investigate the struggle for power and dominance in the geography between the Ottomans and Iran within the framework of a certain chronology. The study focused on documents addressing the phenomenon of turning from being favorite into being subaltern.
Eser, dönem ve şehir merkezli bir çalışmadır. Hadis tarihinin önemli dönemlerinden birisi olan Memlüklerin son asrına odaklanan bu eserde, hadis ilmi ve Cilt/Volume: I | Sayı/Number: 1 | Yıl/Year 2015
Bilimname, 2019
Edition and Analysis of an Epistle Attributed to Ibrāhīm al-Ḥalabī (d.
Journal of History School, Year 13, Issue XLVI, pp.1589-1604., 2020
İslam Araştırmaları Dergisi, 2023
1572 TARİHLİ KÖSTENDİL İCMAL DEFTERİNİN TRANSKRİPSİYONU ve DEĞERLENDİRİLMESİ , 2021
Köstendil Sancağı'na bağlı olan Ilıca, Dubniçe, İştib, Ustrumca, Boyimiye, Pedriç, İslavişte, Radomir, Koçana, Maleşeva, Doyrangölü, Menlik, Piyaniçe, Sirişnik, Nogoriçe, Koniçe, Tikveş, Maleşeva, Gorna-Krayişte nahiyeleri hakkında 523 numaralı icmâl tahrir defteri temel kaynak olmak üzere incelemeye tabî tutulmuştur. Nahiyelerin hem şehir merkezlerinde hem de kendilerine bağlı olan köylerinde Osmanlı Devleti'nin bölgeyi fethiyle birlikte uyguladığı iskân politikasının etkileri görülebilmektedir. Siyasi ve askeri anlamda büyük derecede ortaya konulmuş olan Osmanlı Devlet yapısının, sosyo-ekonomik anlamda da aynı oranda tahlil edilmesi, aynı şekilde arşivlerde mevcut durumda bulunan vesikalarla gerçekleşebilmektedir. Tapu tahrir defterlerinin Ankara Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü Arşivi'nde orijinalleri muhafaza edilmesi ve kullanıma açık bir halde bulunmamasından ötürü, elimizdeki defter nüshası, Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığı Osmanlı Arşivi'nde bulunan orijinal defter nüshasından sağlanmıştır. Yapmış olduğumuz bu araştırma sonucunda, Balkan bölgesinin, Osmanlı hâkimiyeti öncesi ve hâkimiyeti sırasında uygulanan iskân politikası irdelemek amaçlanmıştır ve bunun yanı sıra sayısal verilerde bir sistem içerisinde verilerek Osmanlı ekonomik sistem uygulamasına örneklendirme yapılmaya çalışılmıştır. Defterin son kısmında verilen defter transkripsiyonu ve ekler kısmına eklenmiş olan tablo ve haritalar bundan sonraki araştırmalara veri sunma amacını taşımaktadır.
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
GÖÇ ARAŞTIRMALARI DERGİSİ (THE JOURNAL OF MIGRATION STUDIES), 2016
Marife Dini Araştırmalar Dergisi, 2021
İslam Medeniyeti Araştırmaları Dergisi, 2016
Turk Kulturu lncelemeleri Dergisi, 2021
Genel Türk Tarihi Araştırmaları Dergisi, 2020
Türkiye İlahiyat Araştırmaları Dergisi, 2021
Mecmua , (14) , 218-222 . DOI: 10.32579/mecmua.1145699, 2022
Numaralı Hafik Kazası Müslim Nüfus Defterinin Değerlendirmesi (1841-1845), 2019
Türk Tarihinde Savaş Esirleri, 2023
İslam Telif Geleneğinde Biyografi Yazıcılığı, (Ed. Ahmet Hamdi Furat v.dğr.), İstanbul: Ensar yayınları, 2018
Bursalı Mü’minzâde Ahmed Hasîb’in Manzum Hac Menzilnâmesi, 2023