Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2021, İbn Haldun çalışmaları dergisi
…
26 pages
1 file
Öz: Modernite (modernlik) ve modernizm kavramları gerek sosyal bilim yazınında gerekse gündelik hayatta sıklıkla karşımıza çıkan kavramlar olmalarına rağmen, kavramların kuşattıkları anlam alanı ve birbirleri ile ayrıştıkları yönler hakkında yaygın bir kafa karışıklığı vardır. Söz konusu kafa karışıklığı birçok akademik eserde bile kavramların yerli yersiz, anlamlarına uygun olmayan bağlamlarda yahut birbirlerinin yerine kullanılması gibi karmaşık durumları ortaya çıkarmaktadır. Bu çalışmanın amacı "modernite" (modernlik) ve "modernizm" kavramlarının anlam alanlarının farklılaştıkları ve kesiştikleri noktaları açık bir biçimde göstermenin yanı sıra ortaya çıktıkları tarihsel ve toplumsal bağlama işaret ederek, Batı-içi bir tartışma olarak özelliklerini açıklamaya çalışmaktır. Çalışmada, bu kavramlar çerçevesinde ortaya çıkan başlıca tartışmalar karşılaştırmalı analiz yöntemi ile incelenmiş, modernitenin, 19. yüzyıl sonrası Batı'nın tarihsel hikayesi olarak; modernizmin ise modernitenin kültürü olarak anlaşılabileceği ortaya konmuştur.
Öz: Modernite (modernlik) ve modernizm kavramları gerek sosyal bilim yazınında gerekse gündelik hayatta sıklıkla karşımıza çıkan kavramlar olmalarına rağmen, kavramların kuşattıkları anlam alanı ve birbirleri ile ayrıştıkları yönler hakkında yaygın bir kafa karışıklığı vardır. Söz konusu kafa karışıklığı birçok akademik eserde bile kavramların yerli yersiz, anlamlarına uygun olmayan bağlamlarda yahut birbirlerinin yerine kullanılması gibi karmaşık durumları ortaya çıkarmaktadır. Bu çalışmanın amacı "modernite" (modernlik) ve "modernizm" kavramlarının anlam alanlarının farklılaştıkları ve kesiştikleri noktaları açık bir biçimde göstermenin yanı sıra ortaya çıktıkları tarihsel ve toplumsal bağlama işaret ederek, Batı-içi bir tartışma olarak özelliklerini açıklamaya çalışmaktır. Çalışmada, bu kavramlar çerçevesinde ortaya çıkan başlıca tartışmalar karşılaştırmalı analiz yöntemi ile incelenmiş, modernitenin, 19. yüzyıl sonrası Batı'nın tarihsel hikayesi olarak; modernizmin ise modernitenin kültürü olarak anlaşılabileceği ortaya konmuştur.
Dünden Bugüne SOSYOLOJİ, 2021
Modernite etimolojik kökleri itibariyle latince modernus kelimesinden gelmektedir. Latincedeki modernus ise şimdi, hemen şimdi anlamındaki modo kökünden türetilmiş bir kelimedir. İlk ve orta çağlarda modernus kelimesi ilk kullanıldığında Hıristiyan Avrupayı, Hıristiyanlık öncesi töton ve pagan Avrupa’dan ayırabilmek için kullanılmıştır. Günümüzdeki kullanımıyla yani kavram olarak modernite ise, yeni dünya şartlarını eski dünya şartlarından ayırabilmek için kullanılabilmektedir. Kısaca yeni dünya gelenekçi, cemaatçi, skolastik ve bağnaz olmayana yani sırasıyla yenilikçi, yeniliğe açık, bireyci, akılcı, kurumsal düzeyde laik ve bireysel tercihe göre seküler olana gönderme yapmaktadır. Belirtilmelidir ki, modern dünyada dine yer yok değildir. Aksine bu yer tam olarak mevcuttur. Temel farklarıyla modern dünyadaki din kilise ve papazların tekelindeki din değil, birey ile yaratıcı arasındaki din; tam da bu sebeple dincilik değil dindarlık, dogmatik değil zamanın şartlarına göre yeniden düşünülebilen ve mümkünse yorumlanabilen bir dindir. Bütün bunların üzerinde modernite ise, 16 ve 17.yy. Avrupa’sında akılcılık, bireycilik, bilimcilik ve ilerlemecilik hedefleriyle Avrupa’da başlayıp kısa sürede bütün dünyaya yayılan yeni bir toplumsal örgütlenme biçimi ve yaşama tarzıdır.
Bu makale, modern düşüncenin, 20.yy başında ilerlemenin, gelişmenin garantisi olarak görülen sağlıklı bir toplum yaratma idealinin, mimarlık ortamına kazandırdığı bir yapı tipi olarak sağlık müzelerine yakından bakmayı amaçlar. Sağlık müzeleri bedenin, bedenle ilişkili hastalık ve hijyen konularının, tıbbi gelişmelerin teşhir edildiği mekanlar olarak, modernite ve hijyen kavramlarının yapılı çevrede temsili-yet kazanmasını sağlamıştır. Makalede bugün İzmir Fuar alanı içinde ölçeği ve içeriği ile mütevazı bir biçimde yer alan İzmir Sağlık Sergisi yapısının, 1920'lerin ve 1930'ların Türk mimarlık tarihine hangi temsillerle ve mesajlarla katıldığı ve nasıl onun parçası olmayı başardığı analiz edilecektir. 1937 yılında İzmir'de inşa edilmiş olan bu yapının varlık sebebini o dönemde tüm dünyadaki sağlık politikaları, toplum mühendisliği çabaları ve modernleşme sürecinin bir parçası olarak görmek gerekir. Bugün, başka bir kullanım ile varlığını sürdüren yapı modern mimarlığın ürettiği ancak bugün çağdaş dünyada popülerliği zayıflamış bir yapı tipine işaret eder. Bu yapıya dönüp tekrar bakmak modernliğin yükselen ve değer kaybeden hijyen alanındaki söylemlerini ve onun mimarlık alanına etkisini analiz etmemizi sağlayacaktır. Bu sebeple, yazıda dünya üzerindeki benzer sergi ve müzelerin temsiliyetleri ile birlikte İzmir Sağlık Sergisi yapısının Erken Cumhuriyet Türk Mimarlığı'na katkısı tartışılacaktır. Anahtar sözcükler: Beden; hijyen; İzmir; modernite; sağlık müzesi; sağlık sergileri. This article focuses on health museums as a building type introduced to the architectural medium at the beginning of 20th century by modern thinking, the ideal of creating a healthy society as a guarantee of progress and development. Health museums provided representation for concepts of modernity and hygiene in a built environment by being spaces that displayed the human body and exhibits related to diseases, hygiene, and medical developments. A modest building in scale and content, the İzmir Health Exhibition building of the İzmir Fair was analyzed in this study to show how it contributed to 1920s and 1930s modern architecture in Turkey and what were the representational meanings of the messages transmitted. The existence of this building, constructed in 1937 in İzmir, should be understood in the context of health policies from all around the world, social engineering efforts, and the process of modernization. The building is an example of a use of modern architecture, but of a type that is waning in popularity in today's contemporary world. Looking back at this building today helps us understand the rising and declining value of modernity in the discourse of hygiene and its effect on the field of architecture. The contribution of the İzmir Health Exhibition building to early modern Turkish architecture is discussed with reference to similar exhibitions and museums around the world.
Kaygı. Uludağ Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Felsefe Dergisi, 2018
Habermas' Theory of Communicative Action is based on the idea that the emancipation from oppression and domination in the modern capitalist society is possible. In this theory, society is conceived as a two level construction which consists of the synthesis of life-world and system. Life-world defines the sphere in which understanding-oriented interactions occur among individuals. Thus, this sphere is the realm of communicative action that depends on communicative rationality. As the realm of purposive-rational action, however, the system arises from the structural components of economy and state. According to Habermas, the main problem of modern societies stems from colonization of life-world through the system, penetrating into it. Subjugating the life-world coordinated on the basis of understanding-oriented interactions to the systemic imperatives is the crisis of modernity. The crisis of modernity is, in this context, a historical-factual situation which can be overcome. Consequently Habermas' theory addresses the problem of emancipation as requiring that institutional structures that enables securing the life-world against the system to be developed. The Modernity project is, unlike postmodern theories which claim that modernity came to its end, is uncomplete and could be reconstructed on the basis of its own sources. This article aims to explain the very first version of colonization thesis which takes place in "Technology and Science as Ideology" and to show that Habermas defends the same thesis from different perspective from the beginning of his career.
2020
Bati’da kendi ic dinamikleri icerisinde dogal bir surec olarak deneyimlenen modernizm, Bati disi toplumlarda daha cok ideolojik bir yaklasim olarak gorulmus ve yukaridan asagiya bir dongu izleyerek ustten bir dayatma seklinde tezahur etmistir. Verili kosullarda deneyimlenen ve dayatilan bu modernlesme sureci de toplum nezdinde bir direnc yarattigi gibi derin bir kirilmaya da yol acmistir. Bu noktada ele alacagimiz Turkiye ve Rusya orneklerinde, Bati’da meydana gelen degisim ve donusum surecinin bir sonucu olan modernizmi, kendi ic dinamikleri dahilinde degil de elitler eliyle gerceklestirilen bir proje olarak tecrube edilisleri ele alinirken Gregory Jusdanis’in “gecikmis modernlik” ve Nilufer Gole’nin “cogul modernlik”, “alternatif modernlik”, “yerel modernlik” gibi kavramlastirmalarla gelistirdigi “bati-disi modernlik” tasavvurlari cercevesinde ele alinacaktir. Bati’nin tarihi, kulturu ve cografyasiyla tanim kazanmis modernlesme sureclerinde Bati’ya oykunen her toplum gibi Turkiye ...
Online Journal Of Music Sciences, 2017
ÖZET Toplumsal bağlamından ayrı değerlendirilemeyecek olan müziğe dair olgular, yaşanan paradigma değişimlerine paralel olarak, toplumlarda meydana gelen sosyo-kültürel değişimlerle birlikte, yeni şartlar altında yeniden yorumlanır, tanımlanır. Bu durum, herhangi bir müzik türünün zaman içinde yaşadığı değişimlerin ancak analitik araçlar olarak toplum bilim kavramlarının kullanıldığı çalışmalarda net anlaşılabileceği anlamına gelir. Betimsel tarama modeli kullanılarak oluşturulan bu çalışmanın örnek olayı olan Kanto, İstanbul'da Tuluat tiyatrolarının tamamlayıcısı olarak ortaya çıkan, kelime kökeni İtalyanca "cantere"den gelen, kısaca perde aralarında söylenen şarkılar olarak adlandırılan ve İstanbul'a özgü, özgün bir türdür. Tarihsel süreçte kanto türünde de müziğin yapısından icra bağlamına, amacından icra tekniklerine kadar pek çok unsur yeni koşullarla etkileşime girerek değişmiştir. Bu çalışma, kantonun Türkiye'deki modernleşme süreciyle etkileşimini Nilüfer Göle'nin Batı Dışı Modernlik kavramı aracılığıyla incelemeyi amaçlar. Bütün bu çalışmanın sonucunda, her toplum kendi modernliğini kendi dinamikleriyle yarattığından kantonun da bu anlamda Türk modernliğinin yani batı-dışı modernliğin ürünü olarak karşımıza çıktığı görülmektedir. Anahtar Kelimeler: kanto, modernizm, batı dışı modernlik CANTO WITH RESPECT TO NON-WESTERN MODERNITY ABSTRACT With socio-cultural alterarion soccured in socities, The phenomena about music that can not be considered separately from the social context evaluated distinct from social context is redefined and re-interpreted under new circumstances, along with socio-cultural changes that take place in societies in correspondance with the paradigm changes. This means that any music form's alterations in time can only be understood clearly through studies in which the concepts of social science are used as analytical
Modernite Bağlamında Zaman-Mekân ve Kent, 2013
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
Kültür Savaşı I: Türkiye'de Modernizmin Tasfiyesi, enesgunduz.blogspot.com, 2018
III. Uluslararası Kültür Sempozyumları: Uluslararası Ekonomi, Toplum ve Kültür Sempozyumu, 2019
Istanbul Journal of Sociological Studies, 2015
Modernite Sınırlarında Radikal Bir Arketip: Ölüm Orucu, 2018
Arredamento Mimarlık, 2017
KAYA OYMA MEKANLARIN BELGELENMESİNDE İHA VE LİDAR TARAMA YÖNTEMLERİNİN BİRLİKTE KULLANIMI: BELAĞASI SİTİ VE SURP HAÇ KİLİSESİ ÖRNEĞİ, 2023
Journal of Turkish Studies, 2015
Ankara Üniversitesi SBF Dergisi, 2002