Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2024, MSGSÜ Sosyal Bilimler Dergisi
https://doi.org/10.56074/msgsusbd.1453598…
15 pages
1 file
Halit Ziya Uşaklıgil'in, İzmir'in ayrıcalıklı ailelerinden birine mensup isimsiz, yetişkin bir erkek anlatıcının bakış açısından aktarılan "Dilhoş Dadı" öyküsü, anlatıcının Dilhoş adlı Afrika kökenli dadısını hatırlama biçimine ve dadısıyla duygudaşlık kurma çabasına odaklanır. Bir yandan da "ben anlatıcı"nın retrospektif bakışı aracılığıyla dadı üzerinden bir büyüme ve toplumsallaşma anlatısı kurgular. Anlatıcının dadısına dair hatıraları, çocukluktan yetişkinliğe geçtiği aşamada kültürel ve ırksal bir fark söylemini nasıl yavaş yavaş benimsediğini açığa vurur. Ben anlatıcının bakışı dadısının nasıl adım adım korku ve merak uyandıran "öteki"ne dönüştüğünü açıklarken, ötekileştiren bu bakışın büyümeye ve toplumsallaşmaya paralel olarak geliştiğini gözler önüne serer. Anlatıcının Dilhoş'a dair hatıralarından söz ederken kullandığı duygu repertuvarı, Dilhoş'a ilişkin önyargıları açığa vurarak kurulmaya çalışılan duygudaşlığın sınırlılığına işaret eder.
Halit Ziya Uşaklıgil (Haz. Yakup Çelik, Fatih Sakallı), Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, 2021
Çeşm-i Cihan (Tarih Kültür ve Sanat Araştırmaları Dergisi) E-Dergisi, 2018
Trajik günlük dilde çok acı, kederli olanı anlatmak üzere yaygınlık kazanmış bir kavram olmakla birlikte esasında edebi alanda kendine özgü koşulları ifade eder. Trajik kavramının kendine özgü koşulları en bariz şekilde Antik Yunan'a ait tragedya metinlerinde görülür. Tragedyadan çıkan ve daha geniş anlam alanına sahip olması ile tragedyayı da kapsayan trajik, hayatta var olduğu gibi hayatın yorumundan ibaret olan sanatta da varlığını sürdürür. Bu sanatların başında ise edebiyat gelmektedir. İnsani bir durumu ifade eden trajik, olumlu değerlerin karşı karşıya geldiği içsel çatışmada ve bu çatışmanın çözümsüzlüğünde ortaya çıkar. Çatışan bu olumlu değerlerden birinin ancak diğer değerin yok edilmesi ile ayakta kalabilmesi, trajik durumu çözümsüz kılar. Öyle ki trajik, insanın özgürlüğünü aşan bir durumdur. Bu çalışmada Halit Ziya Uşaklıgil'in Kırık Hayatlar romanında Ömer Behiç ve Vedide karakterinin merkezde olduğu trajik durumlar incelenmiş ve temel çatışmanın trajik çatışma üzerine kurulu olduğu görülmüştür.
Kültürk, 2022
Halit Ziya Uşaklıgil Sefile'den başlayarak romanlarında 'ateş'i çeşitli fonksiyonlarıyla ve değişen oranlarda kullanmıştır. Bu oran bir alev figürüyle resmedilebilir. İlk üç eserde 'ateş' az, Ferdi ve Şürekâsı, Mai ve Siyah ve Aşk-ı Memnu'da daha fazla ve anlamlıdır. Nesl-i Ahir'de 'ateş' ve ateşle ilgili unsurlar çok az yer bulmuştur. Kırık Hayatlar'da belirlenen başlıklara uygun bir kullanıma rastlamak mümkün olmadığı gibi bu romanda 'ateş' farklı bir fonksiyonla da işlenmemiştir. Yazarın 'ateş'e daha çok kahramanlarının psikolojilerini açığa çıkarmak için müracaat ettiği görülmektedir. Nesl-i Ahîr ve Kırık Hayatlar kalabalık şahıs kadrolarıyla bu tahlillerin derinleşmesine müsait değildir. Halit Ziya Uşaklıgil'in romanlarında 'ateş'in yer alış şekli yazarın biyografisinden, etkilendiği eserlerden ve sanatında kat ettiği yollardan hareketle yorumlanabilmektedir. Bu makalede Halit Ziya Uşaklıgil romanlarında 'ateş'in türlü hâlleri "Babasız Tüten Ocak", "Cinselleşmiş Ateş", "Mum Işığı", "Yok Edici Gücüyle Ateş" ve "Arındırıcı Gücüyle Ateş" olmak üzere beş başlık altında toplanmıştır. Bu başlıklar altında yer alan eserlerin değerlendirilmesinde yayımlanış tarihleri göz önünde bulundurulmuştur.
Varlıklı ve köklü bir aileden geldiği bilinen Halit Ziya, henüz küçük yaşlarda edebi değerlere kafa yormaya başlar. Babasıyla beraber Gedikpaşa sahnesinde fazlaca mesai harcadığı ve bu süre zarfında gözlem yeteneğinin geliştiği bilinmektedir. Henüz çocukluk yıllarında kazanmış olduğu bu müşâhede becerisi, ortaya koyduğu eleştirilerin de zemini hazırlamıştır. "Mechitariste Mektebi'nden aldığı iyi bir Fransızca eğitimi sayesinde o, daha önce okuduğu Leylâ ile Mecnun, Kerem ile Aslı gibi halk hikâyeleriyle Ahmet Midhat'ın romantizm ağırlıklı eserlerinden başka bir merhaleye yönelir.'' (Ünlü, 2016, s. 6). Kendisine açtığı yeni ufuklar onu Balcaz, Stendhal, Flaubert, Zola gibi önemli isimlerle tanıştırır. Edebiyatın o günkü koşulllarından daha da uzaklara bakabilmesi, kendi dönemine aykırı fikirlerin bir bakıma nedenidir. Bu düşüncelerin sesinin en yankı kazandığı yer ise Hikâye adlı eseridir. Aldığı Fransızca eğitimi sayesinde elde ettiği kaynakları daha iyi anlamaya ve ilerleyen zamanlarda bu becerinin meyvesi olarak çeviri faaliyetlerini ortaya yapmaya başlar. Yaşam öyküsünde eleştiri anlayışını ortaya koyan önemli meselelerden biri de budur. Fransızca'yı kavradıktan sonra soyunduğu çevirmenlik görevi onun edebiyatımızdaki romanları "masal" saymasına neden olur. Bu iddiali çıkışı yaparken henüz tabanı oturmamış bir terimselleştirme buhranında olunduğu unutulmamalıdır. Edebiyat âlemi roman ve hikâyenin ayrıdının peşindeyken Halit Ziya, bunu kafasında çoktan hallederek cesur bir biçimde edebiyattımızdaki çoğu romanı da masal kabul eder. Ahmet Hamdi Tanpınar'ın kendisini modern romanın kurucusu ilan etmesi boşuna değildir. Tanpınar'ın çıkış noktası Halit Ziya'nın gözlemdeki becerisi ve başarısıdır. 19. Asır Türk Edebiyatı Tarihi eserinde Halit Ziya için "Etrafımıza bakmayı onunla öğrendik." (2019) demiştir. Etrafa bakabilme yetisi ve becerisi sadece gözlem yoluyla varılan bir nokta değildir. Bu becerinin kaynağında Halit Ziya'nın eleştirel süzgecini de yabana atmamak gereklidir. Çağının gözlermlerinin dışında "farklı" bir adım atabilmek görebilmemekten çok daha fazlasını talep etmektedir. Halit Ziya'nın attığı adımda mukayyeseli düşünme hareket
ÖZET XIX. yüzyıl'da Nasturi toplumunun geçiş törenleri, Ortadoğu özelliklerini taşımaktadır. Evlilikler erken yaşlarda gerçekleşmekle birlikte, evlilik ritüelleri arasında beşik kertmesi, nişan ve başlık parası gibi uygulamalar da bulunmaktaydı. Ayrıca evlilikler ancak ailelerinin onayıyla gerçekleşirdi. Bunda ailelerin sosyal tabakaları ve maddi varlıkları en önemli etkenlerdendi. Evliliklerde kızın erkekten büyük olması hoş karşılanmadığından kız çocukları erken yaşlarda evlendirilirdi.
Halit Ziya Uşaklıgil- Mai ve Siyah (Eleştirel Basım) Orhan Koçak'ın sonsözüyle.
DergiPark (Istanbul University), 2022
Halit Ziya Uşaklıgil Sefile'den başlayarak romanlarında 'ateş'i çeşitli fonksiyonlarıyla ve değişen oranlarda kullanmıştır. Bu oran bir alev figürüyle resmedilebilir. İlk üç eserde 'ateş' az, Ferdi ve Şürekâsı, Mai ve Siyah ve Aşk-ı Memnu'da daha fazla ve anlamlıdır. Nesl-i Ahir'de 'ateş' ve ateşle ilgili unsurlar çok az yer bulmuştur. Kırık Hayatlar'da belirlenen başlıklara uygun bir kullanıma rastlamak mümkün olmadığı gibi bu romanda 'ateş' farklı bir fonksiyonla da işlenmemiştir. Yazarın 'ateş'e daha çok kahramanlarının psikolojilerini açığa çıkarmak için müracaat ettiği görülmektedir. Nesl-i Ahîr ve Kırık Hayatlar kalabalık şahıs kadrolarıyla bu tahlillerin derinleşmesine müsait değildir. Halit Ziya Uşaklıgil'in romanlarında 'ateş'in yer alış şekli yazarın biyografisinden, etkilendiği eserlerden ve sanatında kat ettiği yollardan hareketle yorumlanabilmektedir. Bu makalede Halit Ziya Uşaklıgil romanlarında 'ateş'in türlü hâlleri "Babasız Tüten Ocak", "Cinselleşmiş Ateş", "Mum Işığı", "Yok Edici Gücüyle Ateş" ve "Arındırıcı Gücüyle Ateş" olmak üzere beş başlık altında toplanmıştır. Bu başlıklar altında yer alan eserlerin değerlendirilmesinde yayımlanış tarihleri göz önünde bulundurulmuştur.
Kırık Hayatlar isimli romandan Bir Hikayenin Hikayesi bölümü, orijinal metinden günümüz Türkçesine çeviriyazı.
Servet-i Fünûn Dönemi Roman Okumaları, 2020
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.
T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı, 2021
International Journal of Filologia (IJOF), 2021
SÖYLEM FİLOLOJİ DERGİSİ , 2018
Journal of Ottoman Legacy Studies, 2021
Halit Ziya Uşaklıgil, 2021
SADAB II. Uluslararası Sosyal Araştırmalar Ve Davranış Bilimleri Sempozyumu Bildiri Özetleri Kitabı, 2018
Litera: Dil, Edebiyat ve Kültür Araştırmaları Dergisi - Litera: Journal of Language, Literature and Culture Studies, 2017
Dicle Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2021
Tarihi ve Kültürel Yönleriyle Bitlis, 2019
Journal of Turkish Studies, 2014
Karadeniz Araştırmaları, 2012
Journal of the Human and Social Science Researches, 2017
Mecmua Uluslararası Sosyal Bilimler Dergisi, 2021