Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2012, Turkish Studies (Elektronik)
Bu alan yazın taramasının temel amacı öğrencilerin matematikte dört işlem konusunda yaşadıkları yaygın aritmetik güçlükleri ortaya çıkartmaktır. Çocukların aritmetikte hata yapmalarının birçok nedeni vardır: Dikkatsizlik, bilgi eksikliği, kavram yanılgıları gibi. Çocukların yapmış oldukları hatalar süreklilik arz edip yıllar sonra bile benzerlik gösteriyorsa bu hatalar rastgele hatalar değildir ve dikkate değerdir. Bu çalışmada da ilk önce öğrencilerin aritmetik işlemlerde neden güçlük yaşadıkları araştırılmış, daha sonra da en yaygın yaşanan güçlükler örneklerle açıklanmaya çalışılmıştır. Bu alan yazın taramasının matematik eğitimi ve öğretimi alanında çalışmalar yapan araştırmacılar için önemli bir kaynak olacağı düşünülmektedir.
Turkish studies, 2023
2020
The aim of this research is to determine the common student difficulties related to basic concepts in sets through the eyes of teachers who continue their profession. Case study from qualitative research methods was used in the research. The study group of the research consists of 18 mathematics teachers working in different high schools in one province in the Mediterranean Region. The following criteria were taken into consideration while determining the study group: Volunteering, determining through maximum diversity sampling and having at least two years of professional experience. To collect the research data, an interview form consisting of open-ended questions was used in accordance with the semi-structured interview format. Content analysis was used in the analysis of research data. When the findings of the research were examined, it was observed that the students could not understand the definitions related to the basic concepts sufficiently. While defining the concept of th...
E Aji, 2014
Bu araştırmada, otizmli çocuklara eğitim veren öğretmenlerin, otizmli çocuklarda matematik öğretiminde karşılaştığı güçlükleri belirlemek amaçlanmıştır. Nite araştırma desenine sahip bu araştırmada Tarama modeli kullanılmıştır. Araştırmanın örneklemini, Gaziantep ili Şahinbey ilçesinde yer alan özel eğitim ve rehabilitasyon kurumundaki 10 öğretmen ile Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı Gaziantep Otistik Çocuklar Eğitim Merkezi ve İş Eğitim Merkezi'ndeki 10 öğretmen olmak üzere toplam 20 öğretmen oluşturmaktadır. Araştırmada otizmli çocukların matematik öğretiminde karşılaştığı güçlükleri belirlemek amacıyla, araştırmacı tarafından geliştirilen "Otizmli Çocuklarda Matematik Öğretiminde Karşılaşılan Güçlükler Görüşme Formu" uygulanmıştır. Araştırmadan elde edilen bulgular şunlardır: 1.Otizmli çocukların matematiği öğrenmeye karşı tutumu otizmli olmayan çocuklar gibi farklılık göstermektedir. Otizmli çocukların da bireysel farklılıkları göz önünde bulundurulursa matematik öğrenmeye karşı tutumları farklılaştığı, 2. Otizmli çocukların matematiği öğrenme düzeyleri matematik dersinde öğretilmek istenen konulara göre değişkenlik gösterdiği, 3. Otizmli çocuklarda matematik dersinde "Ritmik sayma, Basit düzeyde Toplama-Çıkarma ve Sıralama" gibi konuların öğretiminde daha başarılı oldukları, 4. Otizmli çocuklarda matematik dersinde "Problem çözme, Çarpma-Bölme" gibi konuların öğretiminde zorlandıkları, 5. Otizmli çocuklarda matematik öğretiminde "Düz anlatım, Somut nesnelerden yararlanma, Soru-cevap" gibi öğretim-yöntem ve teknikleri kullandıkları, 5. Otizmli çocuklarda matematik öğreniminde kalıcılığı "Farklı örneklerle uygulamalar yapma, Günlük hayatta kullanabilme, Bağımsız tekrarlama, Farklı zamanlarda uygulamalar yapma" ile ölçtükleri, 6. Otizmli çocuklarda matematik öğretiminde aileden "Öğretmenle işbirliği, İşlenen konuların evde tekrarını yapma, Verilen ödevleri kontrol etme, Öğrenciyi cesaretlendirme, Sabırla eğitimin takibi" gibi beklentileri olduğu, tespit edilmiştir.
DergiPark (Istanbul University), 2015
Yuzunci Yil Universitesi Egitim Fakultesi Dergisi
Öz: Bu araştırma ortaokul ikinci sınıf öğrencilerinin milyona kadar ve milyondan daha büyük doğal sayıları okuyup-yazmada yaşadıkları güçlükleri belirlemek amacıyla yapılmıştır. Nitel araştırma yöntemlerinden durum çalışması deseninin kullanıldığı araştırmanın katılımcılarını Doğu Anadolu Bölgesindeki bir okulda öğrenim görmekte olan 55 öğrenci oluşturmaktadır. Veri toplama amacıyla araştırmacılar tarafından geliştirilen 10 tane açık uçlu sorudan oluşan SOYF (Sayıları Okuma Yazma Formu) kullanılmıştır. Araştırmada elde edilen verilerin analizinde içerik analizinden faydalanılmıştır. Araştırma sonucunda öğrencilerin sayıları okuyup yazmada, rakamları gruplandırmada ve rakamları gruplandırdıktan sonra grupları basamak değerlerine göre yazmada eksikliklerinin olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca sayıların gruplandırılma aşamasında "0" rakamının yanlış yerde eksik ya da fazladan kullanımına bağlı olarak sayıların okunuşunda eksikliklerin olduğu belirlenmiştir. Araştırma bulguları doğrultusunda sayı öğretiminde basamak değeri ve gruplandırma üzerine etkinliklerin yapılması gerektiği ve "0" rakamının sayı içerisinde kullanımına ilişkin öğrenci eksiklikleri bilinerek, sayı öğretiminde "0" rakamının öğretimine ilişkin zengin örneklere yer verilmesinin gerekli olduğu önerilmiştir.
2019
Bu araştırmanın amacı kırsal bölgede öğrenim görmekte olan ilköğretim 4. Sınıf öğrencilerinin matematik dersi öğretim programında yer alan geometrik kavramları günlük hayatla ilişkilendirme düzeylerini incelemektir. Ayrıca öğrencilerin geometrik kavramları günlük hayatla ilişkilendirme düzeyleri; cinsiyet, matematik ders başarısı, okul öncesi eğitim alma durumları açısından değerlendirilmiştir. Araştırmada betimsel tarama modeli kullanılmıştır. Araştırmanın çalışma grubu Eskişehir ilinin Mihalıççık ilçesinde bir devlet okulunda 4.sınıfta öğrenim gören 50 öğrenciden oluşmaktadır. Veriler araştırmacılar tarafından hazırlanan "Geometri ve Günlük Hayatla İlişkilendirme Düzeyi" testi ile toplanmıştır. Öğrencilerden, verilen geometrik kavramları günlük hayatla ilişkilendirerek en az bir örnek vermeleri beklenmiştir. Elde edilen veriler betimsel olarak analiz edilmiştir. Araştırma sonuçlarına göre; cinsiyet ve okul öncesi eğitim alma durumuna göre ilişkilendirme düzeyleri birbirine yakındır ancak matematik ders başarısı yüksek öğrenciler geometrik kavramları günlük yaşamla daha iyi ilişkilendirebilmektedir.
Purpose: The purpose of this study is to determine the problems encountered by the secondary school teachers in the 4 +4 +4 intermittent compulsory education system and their proposals for solutions which they have developed based on the problems. Method: The qualitative research model and a phenomenology design which is one of the qualitative research designs was used. 36 secondary school content teachers constitute the study group of the research. In the study, the criterion sampling method which is one of the purposive sampling methods was used. Teachers' opinions were collected by using a questionnaire. In the questionnaire, there were five questions to determine participants’ demographic data and there were five open–ended questions to determine their opinions on the 4 +4 +4 intermittent compulsory education system. The teachers' opinions were gathered in writing by applying the questionnaire prepared to the secondary school teachers which meet the criteria of the study. The research was conducted on dates between 18/11/2013 and 30/11/2013. Content analysis was used for the analysis of the data. Findings: As a result of the research; the majority of the teachers stated that they have negative thoughts on the 4 +4 +4 intermittent compulsory education system, mostly, they have encountered problems with the schools in the new education system and they have developed solutions related to the problems which they have encountered related to the school. The majority of the teachers stated that they have encountered problems due to lack of classrooms for elective courses started to be implemented by the 4 +4 +4 intermittent compulsory education system and they have developed a proposal based on the problems. Results: In terms of teachers’ opinions on 4 +4 +4 intermittent compulsory education system; the majority of the teachers have stated that they have negative thought on 4 +4 +4 intermittent compulsory education system. The majority of the teachers evaluated forming new education system without taking the development characteristics of the students into account negatively. While the majority of the teachers have stated negative opinion about 4 +4 +4 intermittent compulsory education system, few teachers have stated positive opinions about the new education system. The majority of the teachers stating positive opinions evaluated intermittent education, increasing compulsory education to 12 years and increasing Secondary School education to four years positively. When the problems that the teachers have encountered in 4 +4 +4 intermittent compulsory education system were analyzed, it has emerged that the majority of the secondary school teachers have encountered problems related to 4 +4 +4 intermittent compulsory education system. Under this theme, the majority of teachers have stated that they have encountered problems due to lack of classrooms. In terms of teachers’ proposals for solutions which they developed related to the problems they have encountered throughout the new system, it has emerged that the majority of the secondary school teachers developed proposals about schools related to 4 +4 +4 intermittent compulsory education system. Under the school theme, it has been observed that the majority of the teachers have developed proposals for building classrooms at the schools. For the problems that the teachers have encountered on elected courses started to be implemented by 4 +4 +4 intermittent compulsory education system, it has been concluded that the majority of the secondary school teachers encountered problems about the elected courses related to schools. Under this theme, the majority of the teachers have stated that they have encountered problems due to lack of classrooms. In terms of teachers’ proposals for solutions that they have developed related to problems they have encountered on the elected courses implemented by 4 +4 +4 intermittent compulsory education system, it has been observed that the majority of the teachers had solutions to the problems. Under this theme, it has been observed that the majority of the teachers have offered to build extra classrooms at the schools.
1984
Insan yapisi, ardasik (sequential) ve yigmali (cumulative) olarak buyuyen ve yasayan bir disiplin olan matematigin zor ya da kolay oldugu surekli olarak tartisma konusu olagelmistir. Ancak, genellikle, matematik «s» ile baslayan uc sozcukle vasiflandirilir «Sikici, sevilmeyen ve soyut». Matematik, ogrenci, ailesi ve cevresi tarafindan bu sekilde algilandiginda, matematik ogretiminin sorunlari cok ve genis olmaktadir. Bu sorunlara pratik cozumler bulmak, matematiksel problemleri cozmek kadar, hatta yer yer onlardan daha guctur denilebilir.
2017
Bu calismanin amaci, ilkokul 1–4. sinif ogrencilerinin matematik dersinde dogal sayilarla dort islem gerektiren matematik cumlelerine yonelik kurduklari problemler ve bu problemlere yukledikleri anlamlarin incelenmesidir. Arastirma nitel arastirma yaklasiminda ele alinmis tarama modelinde bir calismadir. Veri toplama araci olarak her sinif duzeyinde dort islem becerisine dayali islemsel ifadelerin verildigi yari yapilandirilmis olcme araclari kullanilmistir. Arastirma 2013-2014 egitim ogretim yilinda iki buyuk sehrin birer merkez ilkokullarina devam etmekte olan 65 birinci sinif, 85 ikinci sinif, 90 ucuncu sinif ve 88 dorduncu sinif ogrencisiyle gerceklestirilmistir. Calismada birinci sinifta 327, ikinci sinifta 595, ucuncu sinifta 810, dorduncu sinifta 880 olmak uzere toplam 2612 problem analiz edilmistir. Verilerin analizinde betimsel ve icerik analizi birlikte kullanilmistir. Bulgulara gore, tum siniflarda ogrencilerin cogu toplama ve cikarma islemi matematik cumlelerine yonelik ...
uvt.ulakbim.gov.tr
Öğrencilerin temel cebirsel kavram ve işlemleri anlaması ve kullanması üzerine olan literatür, farklı okul ve sınıf seviyelerinde öğrencilerin birçok güçlüklerinin ve yanılgılarının olduğunu göstermektedir. Bu çalışmada, dört farklı okuldan bir grup öğrencinin (n = 217) basit doğrusal denklemlerin çözümünde karşılaştıkları güçlükler, yaptıkları ortak hatalar ve olası kavram yanılgıları incelenmiş ve bunlar belirlenen yanlış kurallamalar ve yanılgılar çerçevesinde kategorilere ayrılmıştır. Çalışma sonuçlarına göre, düşük başarı seviyesindeki öğrencilerin yanlışlarının, daha çok yanlış kurallamalar odaklı, orta ve yüksek başarı seviyesindeki öğrencilerin yanlışlarının ise daha çok aritmetik veya işlemsel olduğu gözlemlenmiştir.
Türkiye Bilimsel Araştırmalar Dergisi, 2018
Bu çalışmanın amacı, problem kavramının öğrencilerde meydana getirdiği çağrışımları saptamaktır. Bu çalışma Marmara Bölgesinde orta ölçekli bir ilin bir ilçesinde 4, 5, 6 ve 7. sınıfa devam eden 300 öğrencinin katılımı ile gerçekleştirilmiştir. Bu çalışma nitel araştırmadır. Veriler araştırmacılar tarafından geliştirilen yarı yapılandırılmış görüşme formundan elde edilmiştir. Elde edilen veriler betimsel analiz yöntemi ile analiz edilmiştir. Bu araştırmada öğrencilere problem kavramının, en çok arkadaş, matematik, kavga, stres kavramlarını çağrıştırdığı sonucuna varılmıştır.
Journal of Turkish Studies, 2014
Kurultayı'nda sözlü bildiri olarak sunulmuştur. Bu makale Crosscheck sistemi tarafından taranmış ve bu sistem sonuçlarına göre orijinal bir makale olduğu tespit edilmiştir.
Çocuk ve Gelişim Dergisi, 2021
İscehisar ilçesinde üç farklı devlet okulunda öğrenim gören 96 öğrenci ile gerçekleştirilmiştir. Nicel araştırma yöntemlerinden zayıf deneysel yöntemle tek grup ön-test-son-test desen kullanılarak araştırmanın modeli desenlenmiştir. Yürütülen çalışmanın verileri açık uçlu anket formları kullanılarak elde edilmiştir. Araştırmacı tarafından "Akran Zorbalığı Farkındalık Eğitim Programı" hazırlanmış ve yine araştırmacı tarafından hazırlanan "Öğrenci Görüş Formları" sekiz oturumluk eğitim programı öncesinde ve sonrasında uygulanmıştır. Araştırma sonucunda öğrencilerin görüş formlarından elde edilen sonuçlara göre öğrenciler, zorbalığı eğitim programı öncesi "Kavga etmek"; eğitim programı sonrası "Güç dengesizliği" olarak ifade etmişlerdir. Zorbalıkla en çok "Bahçede", "Okula gelip giderken" karşılaştıklarını belirtmişlerdir. Eğitim programı öncesi "Oyun içindeki tartışmaların" zorbalığa neden olduğunu belirtirken; eğitim programı sonrasında ise "Nedensiz yere itme vb." davranışların zorbalığa neden olduğunu ifade etmişlerdir. Öğrenciler, öğretmenlerinin "Uyararak, kızarak" zorbalığa müdahalede bulunduklarını belirtmişlerdir. Zorbalığın önlenmesine yönelik neler yapılabileceği konusunda öğrenciler, birbirlerine karşı "saygılı ve anlayışlı olunması" gerektiği görüşünü savunmuşlardır. Program genel olarak değerlendirildiğinde, öğrencilerin akran zorbalığına yönelik bilgi sahibi oldukları ve zorbalıkla nasıl mücadele edeceklerine dair fikir edindikleri görülmüştür. Akran zorbalığı, Eğitim programı Öğrenci görüşleri.
Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 2016
Bu araştırmanın temel amacı, ilk ve ortaokullarda eğitim görmekte olan ve öğrenme güçlüğü (ÖG) tanısı almış çocukların yaşamış oldukları sorunları eğitsel alan çerçevesinde incelemektir. Araştırmanın ikinci amacı, belirlenen zorluk alanlarının cinsiyet ve okul kademesi açısından farklarını ve boyutlarının birbiri ile ilişkisini incelemektir. Araştırmada, Rehberlik ve Araştırma Merkezleri'nde tanılanmış ve kaynaştırma yoluyla eğitim uygulaması yapan okullarda bireyselleştirilmiş eğitim programı kapsamında eğitim gören 261 çocuğun öğretmenlerinden Öğrenme Bozukluğu Belirti Tarama Testi kullanılarak veri toplanmıştır. Araştırma sonucunda öğrencilerin testin tüm boyutlarında sorun yaşadığı, en sık sorun yaşanan alanların, 'akademik başarı', 'yazma', 'sosyal-duygusal', 'aritmetik', 'sıralama', 'organize olma', 'okuma', 'dikkat', 'motivasyon' ve 'çalışma alışkanlığı' olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca bazı alanlarda hem cinsiyet, hem de okul seviyesi (ilkokul ve ortaokul) açısından öğrenme güçlüğü belirtilerinde anlamlı farklılıklar bulunmuş; ölçeğin boyutları arasında da anlamlı ilişkiler belirlenmiştir. Araştırma sonuçlarının ÖG olan çocukların sorun alanlarının tespitine ve uygun okul stratejileri ve öğretmen uygulamalarına rehberlik edeceği öngörülmektedir.
İlköğretim Online, 2015
The purpose of this study is to determine the problems encountered by the secondary school teachers in the 4 +4 +4 intermittent compulsory education system and their proposals for solutions which they have developed based on the problems. 36 Secondary School Teachers have attended the research. The data were collected by using an open -ended questionnaire in the research. A phenomenology design which is one of the qualitative research designs was used. Content analysis was used for the analysis of the data. As a result of the research; the majority of the teachers have stated that they have negative thoughts on the 4 +4 +4 intermittent compulsory education system, mostly; they have encountered problems with schools in the new education system. The majority of the teachers have stated that they have encountered problems due to lack of classrooms for elective courses started to be implemented by the 4 +4 +4 intermittent compulsory education system. Based on the evidence as a result of the research provided suggestions that are presented. Some of the suggestions were as follows; the new education system should be revised based on issues emerged in the research, necessary tools and materials should be provided to the schools by the General Directorate of Educational Technologies, elective courses which will develop students' higher-level thinking skills and creativity in accordance with their aptitude should be placed on programs and etc.
2011
Bu araştırmanın amacı 9. sınıf öğrencilerinin modüler aritmetik ve özellikleri konusundaki öğrenme güçlüklerini belirlemektir. Araştırmanın örneklemini Erzurum ilinde 2007-2008 eğitim-öğretim yılında farklı iki lisede öğrenim gören 164 dokuzuncu sınıf öğrencisi oluşturmaktadır. Araştırmada hem nicel hem de nitel yöntemler kullanılmıştır. Araştırmanın verileri, modüler aritmetik ve özellikleri teşhis testi ve öğrencilerle yapılan görüşmelerden elde edilmiştir. Sonuç olarak öğrencilerin çoğunlukla bölme algoritması ve denklik sınıfları ile ilgili öğrenme güçlüklerine sahip oldukları tespit edilmiştir.
İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 2019
In this research, the students' boredom experiences in the lessons were investigated according to the frequency of these experiences, type of lesson, reasons, resulting behaviors and coping strategies. Survey model was used in the study. The sample of the study consisted of 376 university students, 217 male and 159 female. As the data collection tool of the research, a questionnaire developed by researchers and consisting of questions aimed at determining the boredom experiences of university students in the lessons was used. In the study, from descriptive statistical techniques; the percentage, the frequency processes and the Crosstabs analysis method covering them were used to reveal the numerical results of the variables included in the questionnaires. As a result of the analysis, it was observed that university students experienced boredom in lessons in general; the students in all the units were experiencing the most boredom in elective lessons and less boredom in applied lessons. University students tend to see the causes of their boredom as themselves and to the instructor who is responsible for the lesson. In order to get rid of the boredom, It is concluded that they often act in different ways such as thinking other things besides the lesson, being occupied with their mobiles, chatting with friends, sleeping and dreaming. As a strategy to cope with the boredom, university students have chosen to be prepared for the lesson, go to activities that reduce stress, not attend lessons, and do other activities that they think will be more useful.
The Journal of Academic Social Science, 2018
Çalışmanın amacı, üniversite öğrencilerinin flört şiddeti tutumlarını etkileyen değişkenleri tespit etmektir. Bu amaç doğrultusunda çalışmanın evrenini 2017-2018 eğitim öğretim döneminde Sakarya Üniversitesi’nde öğrenim gören öğrenciler oluşturmaktadır. Örnekleme 400 öğrenci dâhil edilmiş ve bu örneklem grubuna kız ve erkeklerin flörtte fiziksel, psikolojik ve cinsel şiddet tutumlarını belirlemek üzere “Flört Şiddetine Yönelik Tutumlar Ölçekleri” uygulanmıştır. Elde edilen veriler, SPSS programı aracılığıyla t-testi ve Anova kullanılarak değerlendirilecektir. Elde edilen bulgulara göre flört şiddeti tutumlarının yaşa, cinsiyete ve ebeveyn eğitim durumlarında göre farklılık gösterdiği tespit edilmiştir.
Kastamonu Eğitim Dergisi, 2019
Bu çalışmanın amacı, 4. sınıf öğrencilerinin rutin olmayan problemleri çözme düzeylerini ve cinsiyet ile problem çözme becerisi arasındaki ilişkiyi belirlemektir. Bu çalışma, Marmara Bölgesi'nde yer alan bir ilin; bir ilçesinde 4. sınıfa devam eden 140 öğrencinin katılımı ile gerçekleştirilmiştir. Bu çalışma, nicel araştırma yöntemlerinden biri olan tarama çalışmasına göre düzenlenmiştir. Veriler, öğrencilerin 5 adet probleme vermiş olduğu yanıtlardan elde edilmiştir. Elde edilen veriler yüzde, frekans ve kay kare testinden yararlanılarak analiz edilmiştir. Bu çalışma sonucunda öğrencilerin problem çözme düzeylerinin istenilen seviye olmadığı; problem çözme becerisi ile cinsiyet arasında ilişki incelendiğinde kızlar lehine anlamlı bir farklılığın olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
International Journal of Language Academy, 2015
Basic aim of Turkish education is to make students improve and achieve main skills of language. Listening which is based on comprehension has got a very special place among the other skills as successful communication is based on successful listening (Nunan,1989, p. 32). The aim of the research is to find out the problems that 3rd and 4th grade teachers encounter in teaching listening according to their views. Data was collected through interview with teachers of 3rd and 4th grade in state primary schools in some of the central districts (Seyhan, Çukurova) of Adana and Çankaya district of Ankara, Turkey. The workgroup were determined through sampling criteria for purposeful sampling. The collected data was analyzed with content analysis technique. Results showed that all teachers had problems in teaching listening and thought that the reasons for these problems were not related with themselves. This study has been conducted on teaching listening in Turkey. As language education is offered all over the world, similar studies can be conducted in the other countries. Additionally, the problems encountered in teaching listening or other language skills in all educational institutions can be investigated.
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.