Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2018, Türk Kültürü ve HACI BEKTAŞ VELİ Araştırma Dergisi
Kastamonu Şeyh Şabân-ı Velî Dergâhı'nda bulunan dergâh evinin haremlik bölümü günümüzde vakıf müzesi olarak işlev görmektedir. Müzede dergâh eşyaları ile birlikte vakıf eşyaları sergilenmektedir. Çalışmanın konusunu vakıf eşyalarından olan 12 tane şamdan oluşturmaktadır. Dini ve tasavvufi açıdan önemli anlamları olan şamdanlar cami ve türbe gibi yapılara hediye edilen eşyaların başında gelir. Çalışma kapsamındaki şamdanlar da müzeye Kastamonu'daki çeşitli camilerden getirilmiş vakıf eşyalarındandır. Şamdanların kitabelerinin tamamında tarih bilgisi yer alırken, 8 tanesinde vakfedildikleri cami adı, 9 tanesinde vakfeden kişi adı kayıtlıdır. Bakırdan, dövme ve döküm tekniğinde yapılan, konik gövdeli, boyun, omuz ve mumluk bölümlerinden oluşan şamdanlar berât niteliğine sahip olan mihrap şamdanlarıdır. Kastamonu zengin bakır yataklarının bulunduğu bölgelerden biridir. Bölgede Osmanlı dönemi öncesi ve sonrasında bakır ocağı işletmeciliği ve bakır işleyen atölyeler bulunmaktadır. Üstlerindeki kitabelere göre 18. ve 19. yüzyıllara tarihlenen bakır şamdanlar geç dönem Osmanlı maden sanatının taşra üretimini örneklemesi açısından önemlidir. 18. ve 19. yüzyıl Osmanlı maden sanatı başkent ve çevresinde batı etkisi gösterirken, taşrada bu etkilerden uzak geleneksel üretim devam etmektedir. Ele alınan şamdanlar bir taraftan Türk ve İslam geleneğindeki hediye/bağış olayını örneklerken, diğer taraftan bakırdan yapılmış olmaları ile bakır üreten ve ithal eden Kastamonu kentine bir kez daha vurgu yapmaktadır. Bu çalışma ile sanat tarihi açısından değerlendirilen şamdanlar geç dönem Osmanlı maden sanatı örnekleri olarak bilim dünyası ile tanıştırılmıştır.
Various works which were gathered from Konya region areexhibited at Sahip Ata Museum. There are also metal works among various works divided into some groups such as wood, carpet, rugs, manuscripts, archive documents, calligraphy, stone, tiles and plaster. Candlesticks have a special significancein metal worksin terms of both number and quality. In thisstudy, 19 candlesticks with inscriptions of donation among 48 candlesticks on theexhibition at the museum will be discussed. Besidetheir usage at homesthey were also used at mosques, tombs, dargahs, dervish lodges and otherstructures. Apart from lighting they gained symbolic meanings and one of thefinest examples of metal work. But the candlesticksthat we study are generally simple and were designed forfunction. The candlesticks were taken under protection by bringing from mosques, masjids and dargahs around Konya. These candlesticks, madefrom brass and copper are dated to the second half of the 19th century. On the candlesticks, there aresimpletexts (waqfiyah) which answered the questionssuch as Who donated? When and where wasit donated? The Candlesticks discussed in this article, will beintroduced and will beevaluated according to the methods and techniques of Art History. Also the vaqfiyahs on the candlesticks will beread and the information they contain will be presented. Thus, it’s aimed to contribute to works in future both in the History and History of Art fields.
Öz Kastamonu Şeyh Şabân-ı Velî Dergâhı'nda bulunan dergâh evinin haremlik bölümü günümüzde vakıf müzesi olarak işlev görmektedir. Müzede dergâh eşyaları ile birlikte vakıf eşyaları sergilenmektedir. Çalışmanın konusunu vakıf eşyalarından olan 12 tane şamdan oluşturmaktadır. Dini ve tasavvufi açıdan önemli anlamları olan şamdanlar cami ve türbe gibi yapılara hediye edilen eşyaların başında gelir. Çalışma kapsamındaki şamdanlar da müzeye Kastamonu'daki çeşitli camilerden getirilmiş vakıf eşyalarındandır. Şamdanların kitabelerinin tamamında tarih bilgisi yer alırken, 8 tanesinde vakfedildikleri cami adı, 9 tanesinde vakfeden kişi adı kayıtlıdır. Bakırdan, dövme ve döküm tekniğinde yapılan, konik gövdeli, boyun, omuz ve mumluk bölümlerinden oluşan şamdanlar berât niteliğine sahip olan mihrap şamdanlarıdır. Kastamonu zengin bakır yataklarının bulunduğu bölgelerden biridir. Bölgede Osmanlı dönemi öncesi ve sonrasında bakır ocağı işletmeciliği ve bakır işleyen atölyeler bulunmaktadır. Üstlerindeki kitabelere göre 18. ve 19. yüzyıllara tarihlenen bakır şamdanlar geç dönem Osmanlı maden sanatının taşra üretimini örneklemesi açısından önemlidir. 18. ve 19. yüzyıl Osmanlı maden sanatı başkent ve çevresinde batı etkisi gösterirken, taşrada bu etkilerden uzak geleneksel üretim devam etmektedir. Ele alınan şamdanlar bir taraftan Türk ve İslam geleneğindeki hediye/bağış olayını örneklerken, diğer taraftan bakırdan yapılmış olmaları ile bakır üreten ve ithal eden Kastamonu kentine bir kez daha vurgu yapmaktadır. Bu çalışma ile sanat tarihi açısından değerlendirilen şamdanlar geç dönem Osmanlı maden sanatı örnekleri olarak bilim dünyası ile tanıştırılmıştır. Anahtar Kelimeler: Kastamonu, maden sanatı, şamdan, aydınlatma araçları, vakıf eşyaları. Abstract The harem section of the Dervish lodge located in Kastamonu Şeyh Şaban-ı Veli Dervish Lodge (Dargah) today functions as the foundation museum. At the museum, the objects in the dargah are exhibited along with the items of the foundation. The subject of the study is the 12 candlesticks, which belong to the foundation. Candlesticks, having important meanings in terms of religion and mysticism, are one of the objects that are presented as gifts to such buildings as mosques and tombs. The candlesticks in the present study are among the foundation objects brought from the various mosques in Kastamonu. All inscriptions on the candlesticks have date information, 8 of them have the name of the mosques where they were donated, also, 9 of them include the name of the donors. The candlesticks made of copper; shaped by forging and casting techniques, consisting of a conical body, neck, shoulder and candleholders are classified as mihrab candlesticks having a qualification of the letters patent (berat-license) at that time. Kastamonu is one of the regions with rich copper deposits.
Vakıflar Dergisi, 2015
In Şiran, as fas as we could determine, 5 monasteries and 23 mosque waqfs were founded during the Ottoman rule. Şiran was annexed to Ottoman territory in the 16th century and became one of the burghs of Sancak of Şarkî Karahisar within the province of Erzurum. It then gained town status in the 17th century. In this study, the purpose of establishing waqfs of dervish hospices and mosques and their fields of services were examined. In addition, information is given about the people at the service of these waqfs, the incomes and expenditures of the dervish hospices and mosque waqfs and the inheritance of these waqfs to the period of Turkish Republic. Thus, the role of these waqf institutions played in the Ottoman provinces was revealed in detail, with the aim of knowing the the social history of Şiran better.
Diyanet ilmi Dergi, 2019
Tarih boyunca insanların kutsal kabul ettikleri bazı değerler mevcuttur. Bunlar toplumdaki ortak inanca mensup bireylerde aynı duygu ve düşünceleri uyandıran simgelerden ya da simgesel nesnelerden oluşur. Gelenek ve göreneklerin de etkisiyle nesilden nesile aktarılarak kutsal bir anlam kazanır. Kutsal kavramı doğaüstü yaratıcı güç ile inananlar arasında bağlantıyı sağlayan, hatırlatan ibadet ve ritüelleri kapsayan değerler bütünü olarak da tanımlanabilir. İslâm dininde kutsal kabul edilen zamanlar ve mekânlar olduğu gibi bu dine mensup kişilerce kutsal kabul edilen eşyalar da mevcuttur. Bunlar kültürümüzde kutsal emanetler olarak tanımlanırlar. Son peygamber Hz. Muhammed (s.a.s) ile onun aile efradı ve yakın çevresine ait kıyafetler, eşyalar gibi bazı somut değerlerden oluşur. Halk arasında en yaygın olarak bilineni, Hz. Muhammed'e ait saç veya sakallardan olduğu kabul edilen mübarek gün ve gecelerde genellikle camilerde ziyaret edilen sakal-ı şerifl erdir. Vakıfl arca sakal-ı şerif/ lihye-i şerif teberrük etme ve ziyaret ettirilme şeklinde bir tür hayır hizmeti olarak gerçekleştirilmiştir. Bu gelenek 18. yüzyılın üçüncü çeyreğinden sonra kurulan vakıfl ara ait vakfi yelerde karşımıza çıkar.
Vakıflar Dergisi, 51, 2019
Kastamonu is a city where is very substantial not for only many Turkish architectural monuments, but also for Ottoman gravestones. The gravestones of Kastamonu appear in different graveyard of the city as well as in the hazires, burial area reserved for special people especially in mosques or sufi lodges, in the social complexes. The most important hazire among the hazires of the city center, both in the sense of quality and quantity, is doubtless the Hazire of Sheikhs Saban-ı Veli Social Complex. In it there are many gravestones, which were dated to 18. and 20. centuries. In this paper will be introduced not all of the gravestones in the hazire, but only a special group which have different specialties as form. The most important side of the ornament and form characteristics of Ottoman gravestones is the gravesides. The gravesides keep informed us about things as social-economic condition, job, family, tariqah (cult) etc. of the person in the grave. On the 15 gravestones in the Hazire of Sheikh Saban-ı Veli Social Complex there are tāj-ı sharīfs, which are the symbols of Halwatiyya Tariqah. These tāj-ı sharīfs are the four terks and forty branched ones of branched tājs, which symbolize perfect human being or total being. The gravestones in this paper, which end with tāj-ı Sabaniyya, will be examined according to Art History methods and the identity, writing and ornament characteristics will be introduced in details.
Proceedings of the International The Ottoman World During The Reign of Fatih Sultan Mehmed Symposium (Ideology - Diplomacy - Warfare - Conquest), 2021
Vakıf kitaplar için oluşturulmuş olan 968/1561 tarihli kütüphane defterine göre Fatih Sultan Mehmed’in kurucusu olduğu Sahn-ı Semân Medreseleri Kütüphanesine Hatibzâde, Kadızâde vd. vâkıflar tarafından yapılan vakıf kitapların, türü, içeriği ve kitap özellikleri hakkında bilgiler verilmiştir.
Kitabevi, 2021
Bu çalışmada Safevîler dönemi vakıf müessesinin genel yapısı ve bu yapı içerisindeki görevliler ele alınmıştır. Safevîlerin kuruluşundan yıkılışına hanedanın uyguladığı dini-siyasi ideolojinin bir aracı olarak vakıfların nasıl kullanıldığı sorusuna cevap aranmıştır. Amacımız geniş Türk tarihinin bir parçasını oluşturan Safevîler dönemi vakıflarıyla ilgili Türkçe yayınlara bir katkı sağlamaktır. Safevîler dönemiyle ilgili çalışmaların çoğunda dile getirilmiş olan Şiilik siyasetinin araçlarının ne olduğu hususu ayrıca ele alınmış değildir. Bu noktada vakıf müessesesinin temel rol üstlendiği herkesçe malumdur.bir gerçektir. Gerek Şiileştirme politikasının vakıf müessesesine gerekse vakıf müessesesinin Şiileştirme faaliyetleri üzerinde karşılık bir etkisi kaçınılmaz olmuştur. Bunu anlamak öncelikle Safevîlerde vakıf müessesesin genel hatlarıyla tanımak ve devlet mekanizması içerisindeki rolü anlaşılması gerekmektedir.rolünün anlaşılmasına bağlıdır. Bu konuda Türkçe literatürde yayınlanmış müstakil bir çalışmayla karşılaşılmamıştır. Farsça literatürden yararlanılarak yapılacak bir çalışmanın konuya katkısı elbette olacaktır. Bu vesileyle yapılan çalışmalarda da vakıf müessesesinin her dönemde önemli gelişmeler gösterdiği ve toplumu birçok yönden etkisi altına aldığı vurgulanmaktadır. Bu önemli müesseseyi tanıma ve incelemek Safevîler devrini daha iyi anlamamıza katkı sunacaktır.
2013
This study discusses the pious foundations established in Halep by the most important and powerful dignitary of the first half of the 16th century, especially of the reigns of Selim I and Suleyman the Magnificent, that is, Husrev Pasha, nicknamed as "Crazy". The paper focuses on the usufruct of three dye houses, part of the income of the neighboring Ayntab waqfs, and examines them in the next century and especially in the 18th century through a variety of secondary sources and Ottoman Court Records and Waqf Registers. The increase in the number of dye houses in the town from 3 to 68 by the middle of the eighteenth century generated primarily social and economic discontent in the city. As the waqf owned in the 16th century all the dye houses the increase of them led the executives of the Husrev Pasha Waqf face to face with Ayntab private owners and kept the courts and local administrators busy for quite a while. The apparent cause of this controversy was the fall of waqf income as private dye houses opened one after the other in Ayntab. Naturally, the issue at stake was the sharing of profits.
Bu makale, en az iki hakem tarafından incelendi ve intihal içermediği teyit edildi. This article has been reviewed by at least two referees and scanned via plagiarism software.
Prof. Dr. Zeynep Ahunbay'a Armağan Anıt ve Sitleri Aaraştırma, Belgeleme, Koruma Yazıları , 2020
Müsâid b. Süleyman et-Tayyâr Çev: Recep Koyuncu, Mushaflardaki Vakf İşaretlerine İlişkin Bir Değerlendirme , Marife, Kış 2015, 15/2, ss. 413-420. Soru: Şu an mushaflarda mevcut vakf işaretleri hakkında ne dersiniz, Kur'an okuyucusunun bunları dikkate alması gerekli midir?
Esîrî Mehmed Efendi uzunca yıllar ifa ettiği müderrislik, kadılık ve şeyhülislamlık gibi vazifelerden sonra vakıflarını, zorunlu olarak ikâmet etmek durumunda kaldığı Bursa'da tesis etmiştir. Bursa Şer'iyye Sicilleri içerisinde onun sekiz adet vakfı tesbit edilmiştir. Vakfiyelere bakıldığında onun öncelikle kendi mahallesine yönelik olmakla beraber Mevleviyye ve Halvetiyye tarikatı mensupları için de vakıflar tesis ettiği görülmektedir. Şeyhülislamların vakıfları genellikle büyük mülklerin vakfedilmesiyle oluşurken Esîrî Mehmed Efendi'nin vakıfları küçük ölçeklidir.
Tarihî ve Kültürel Dokusuyla Koğak , 2019
Loading Preview
Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.